ABD: Taliban, sivillerin Kabil Havaalanı’na güvenli erişimini sağlama konusunda güvence verdi

Kabil sokaklarında askeri bir aracın içindeki Taliban militanı (Reuters)
Kabil sokaklarında askeri bir aracın içindeki Taliban militanı (Reuters)
TT

ABD: Taliban, sivillerin Kabil Havaalanı’na güvenli erişimini sağlama konusunda güvence verdi

Kabil sokaklarında askeri bir aracın içindeki Taliban militanı (Reuters)
Kabil sokaklarında askeri bir aracın içindeki Taliban militanı (Reuters)

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Taliban’ın sivillerin Afganistan’ın başkenti Kabil’deki havaalanına güvenli şekilde erişimini sağlama konusunda kendilerine güvence verdiğini bildirerek, bu sözlerine sadık kalmalarını beklediklerini söyledi.
Sullivan, Beyaz Saray’da gazetecilere yaptığı açıklamada, “İnsanların havaalanına güvenli şekilde erişimini sağlamak için Taliban ile temas halindeyiz. Bunu sağlamaya hazır olduklarını söylediler” dedi.
Öte yandan, Taliban Sözcüsü Zabihullah Mücahid, Kabil’deki ilk basın toplantısında, hareketin eski askerlerden ve Batı destekli hükümet üyelerinden intikam almayacağını, ayrıca yabancı güçler için çalışan tercümanların ve taşeronların da affedildiğini söyledi.
Mücahid, “Size hiç kimse zarar vermeyecek, kimse kapınızı çalmayacak, kimse sizi sorguya çekmeyecek” diye konuştu.
Afganistan’ın krizden çıkmak, ekonomiyi canlandırmak ve refaha ulaşmak için herkesle iyi ilişkiler kurmak istediğini vurgulayan Mücahid, “Afganistan toprakları, başka ülkeleri tehdit etmek için kullanılmayacak.  ABD veya uluslararası toplumdan kimseye zarar verilmeyecek” ifadelerini kullandı.
Devlet veya özel medya kuruluşlarında çalışan gazetecilerin suçlu olmadığını söyleyen Mücahid, “Hiçbiri hakkında dava açılmayacak” diyerek, bu gazetecilerin sivil ve kendileri için zenginlik kaynağı olan yetenekli gençler olduğuna dikkat çekti.
Taliban’ın elde ettiği zaferin ülke için gurur kaynağı olduğunu söyleyen Mücahid, “Afganistan'ı kutluyorum” dedi.



Pakistan'ın kuzeyindeki saldırıda 43 kişi öldü

Pakistan'ın kuzeybatısında perşembe günü yapılan saldırılarda hayatını kaybeden bir kişinin cenaze töreni (AP)
Pakistan'ın kuzeybatısında perşembe günü yapılan saldırılarda hayatını kaybeden bir kişinin cenaze töreni (AP)
TT

Pakistan'ın kuzeyindeki saldırıda 43 kişi öldü

Pakistan'ın kuzeybatısında perşembe günü yapılan saldırılarda hayatını kaybeden bir kişinin cenaze töreni (AP)
Pakistan'ın kuzeybatısında perşembe günü yapılan saldırılarda hayatını kaybeden bir kişinin cenaze töreni (AP)

Mezhepsel şiddete sahne olan Pakistan'ın kuzeybatısında Şii ailelerden oluşan iki konvoyun dün hedef alındığı iki saldırıda ölenlerin sayısı 7'si kadın, 3'ü çocuk olmak üzere 43 kişiye yükseldi.

Saldırıların gerçekleştiği Kurram'da yerel yetkili Javedullah Mehsud, ölenlerin yanı sıra “11'i ağır olmak üzere 16 kişinin de yaralandığını” söyledi.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre olay yerindeki bir polis memuru kimliğinin açıklanmaması kaydı ile AFP'ye bu rakamı doğruladı.

Şiilerin kalesi Kurram'da bulunan Paraçinar'daki bir başka yerel yetkili ise "Vatandaşlar gece boyunca merkez çarşıda oturma eylemi düzenledi ve bu eylem şu ana kadar devam ediyor" dedi.

Buna karşılık, "cep telefonu şebekesi kesildi, ana yolda sokağa çıkma yasağı konuldu ve trafik askıya alındı."

Mehsud ise "barış ve düzeni yeniden tesis etmek için bir kabile konseyinin toplandığını" belirtti.

Ülkede özgürlükleri savunan bir sivil toplum kuruluşu olan Pakistan İnsan Hakları Komisyonu'na (HRCP) göre, temmuz ayından beri bu dağlık bölgede, Şii ve Sünni aşiretler arasında yaşanan şiddet olaylarında 70'ten fazla kişi hayatını kaybetti.

Periyodik olarak aşiret ve mezhep çatışmaları patlak veriyor, ardından bir aşiret konseyi (Jirga) tarafından ateşkese varıldığında şiddet sona eriyor. Haftalar ya da aylar sonra yeniden başlıyor.

Temmuz, eylül ve ekim aylarında Kurram ölümcül olaylara tanık oldu. O tarihten bu yana polis, diğer din mensuplarının yaşadığı bölgelere taşınan aileleri takip ediyor.

Bölgede farklı inançlara sahip kabileler arasındaki çatışmalar, özellikle toprak meselesiyle ilgilidir. Kabilelerin namus kurallarının güçlü olduğu yerlerde, genellikle güvenlik güçlerinin sürdürmekte zorlandığı düzene üstün gelirler.