İsrail, Gazze'deki ticaret hacmini genişletmeyi kabul etti

Gazze’de maskelerini takmış bir öğrenci grubu (EPA)
Gazze’de maskelerini takmış bir öğrenci grubu (EPA)
TT

İsrail, Gazze'deki ticaret hacmini genişletmeyi kabul etti

Gazze’de maskelerini takmış bir öğrenci grubu (EPA)
Gazze’de maskelerini takmış bir öğrenci grubu (EPA)

Gazze Şeridi sınırdaki Filistin gösterilerinin nispeten sakin bir şekilde sona ermesinden saatler sonra İsrail, Gazze Şeridi'ndeki ticaret hacmini genişletmeyi kabul etti.
İsrail Hükümeti Faaliyetleri Koordinatörü, Gazze'ye kolaylaştırmalarda bulunacaklarını duyurarak, “Güvenlik durumunun değerlendirilmesi tamamlandıktan sonra siyasi mercilerin onayı ile Gazze Şeridi’ndeki uluslararası sivil projelere Kerem Şalon kapısından Perşembe gününden itibaren mal ve teçhizat girişinin genişletilmesine karar verildi” dedi.
Bu karar çerçevesinde Gazze Şeridi'ne yeni arabaların ithal edilmesine, Gazze ile Batı Şeria arasındaki altın ticaretinin yeniden başlatılmasına ve ayrıca Beyt Hanun “Erez” geçişinden geçen Gazzeli tüccarların sayısının 1000 kişi daha artırılmasına onay verilecek.
Koordinatörün açıklamasında, "Siyasi düzeyde onaylanan sivil adımlar, güvenlik istikrarının korunmasına bağlıdır. Bunların genişletilmesi, güvenlik durumunun değerlendirilmesi ile koordineli olarak incelenecektir" dedi. Çarşamba günü, Filistinli gruplar Gazze Şeridi sınırı yakınında bir halk gösterisi düzenlediler. Mısır'ın, uzun bir ateşkese ulaşmak için gösterdiği çabalarını sabote eden bu gerilime tepki göstermesi, Filistinli göstericileri frenleyerek sınıra ulaşmalarını engelledi. Mısır’ın tepkisi ayrıca son iki gündür Hamas’ın İsrail’e balonlar fırlatmasına engel oldu.
İsrailli bir diplomatik kaynak, Mısır'ın son günlerde hem İsrail'e hem de Hamas'a Gazze sınırında sükuneti korumaları için sert uyarılarda bulunduğunu söyledi. Kaynak, tarafların mesajı anladığını ve (İsrail Başbakanı Naftali Bennet'in) Washington ziyareti sırasında büyük bir gerginlik olmayacağını da sözlerine ekledi.
Hamas ve diğer gruplar Gazze'deki kuşatmayı kaldırmak için daha fazla kolaylaştırma talep ediyor. İslami Cihad'ın siyasi bürosunun bir üyesi olan Yusuf el-Husayne, “Filistinli gruplar, arabuluculara, kuşatmanın kaldırılması hususunda herhangi bir engellemeyi veya ertelemeyi kabul etmeyeceklerini, işgal güçlerinin emirlerine boyun eğmeyeceklerini ve düşmanı bu kuşatmayı kaldırmaya zorlamak için tam bir ulusal mutabakat ile çalışacaklarını kuvvetli şekilde ifade ettiler” dedi.



İki video Suriye Adalet Bakanı'nın görevden alınması çağrılarına yol açtı

Videolardan birinde el-Veysi olayı cep telefonuyla kaydederken görülüyor, ikinci videoda ise infaz kararını okuyor. (Getty Images)
Videolardan birinde el-Veysi olayı cep telefonuyla kaydederken görülüyor, ikinci videoda ise infaz kararını okuyor. (Getty Images)
TT

İki video Suriye Adalet Bakanı'nın görevden alınması çağrılarına yol açtı

Videolardan birinde el-Veysi olayı cep telefonuyla kaydederken görülüyor, ikinci videoda ise infaz kararını okuyor. (Getty Images)
Videolardan birinde el-Veysi olayı cep telefonuyla kaydederken görülüyor, ikinci videoda ise infaz kararını okuyor. (Getty Images)

İnsan hakları örgütleri, Suriye’deki yeni yönetimin Adalet Bakanı Şadi el-Veysi'nin 2015 yılında internette dolaşan iki videoda iki kadının infazı sırasında hazır bulunduğunun görülmesi üzerine Suriye'nin yeni yetkililerini soruşturma yapmaya çağırdı.

Son günlerde iki video sosyal medya kullanıcıları tarafından yaygın bir şekilde paylaşıldı. Bu videolardan birinde, silahlı adamlar fuhuş yapmakla suçlanan peçeli bir kadından sokak ortasında diz çökmesini istiyor, ardından içlerinden biri kadını başından vurarak öldürüyor.

Ölüm cezası

Diğer videoda ise silahlı bir kişi, fuhuş suçlamasıyla hakkında ölüm kararı verilen bir kadını infaz kararı okunduktan sonra başından vuruyor.

İlk videoda el-Veysi'nin olayı cep telefonuyla çektiği görülürken, ikinci videoda el-Veysi'nin infaz kararını okuması ağır eleştirilere ve görevden alınması çağrılarına yol açtı.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) Direktörü Rami Abdurrahman, el-Veysi'nin söz konusu iki videoda yer aldığını doğruladı. Abdurrahman, el-Veysi'nin o dönemde, ertesi yıl El Kaide'den ayrıldığını ve adını Heyetu Tahriru’ş-Şam (HTŞ) olarak değiştirdiğini açıklayan Nusra Cephesi'nin şeriat yargıcı olduğunu söyledi.

Muhalif gruplar

HTŞ, Aralık 2024'te Devlet Başkanı Beşşar Esed'in devrilmesine yol açan muhalif saldırıya liderlik etmişti.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre  el-Veysi'nin videoda yer almasıyla ilgili sorusuna yeni Suriye yönetiminden bir kaynak ‘şu anda yorum yapılamayacağını’ söyledi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün (HRW) Ortadoğu ve Kuzey Afrika araştırmacısı Hibe Zeydan, el-Veysi'nin iki kadının sahada infaz edilmesinde açıkça yer almasının ‘hesap verebilirlik ve adaletle ilgili karmaşık soruları gündeme getirdiğini’ söyledi ve ‘şeffaf ve bağımsız bir soruşturmanın kritik önemde olduğunu’ bildirdi. Zeydan, iki videonun yayınlanmasına rağmen el-Veysi'nin hükümetteki rolünün devam etmesinin ‘yönetimin adalet ve hesap verebilirlik konusundaki kararlılığı hakkında rahatsız edici bir mesaj verdiğini’ belirtti.

HTŞ ve El Kaide

HTŞ yıllar önce El Kaide ile bağlarını koparmış olsa da birçok Suriyeli, yetkililerin çeşitli Suriyeli bileşenlere ve uluslararası topluma yönelik güven verici mesajlarına rağmen, grubun bileşenleri dışlayan ve kadınların rolünü marjinalleştiren katı bir dini rejim kurma yolunda ilerlediğinden endişe ediyor.

Suriye Adalet ve Hesap Verebilirlik Merkezi (SJAC) Direktörü, el-Veysi'nin görevden alınması çağrısında bulunarak, adalet bakanı olarak atanmasını bir ‘skandal’ olarak nitelendirdi. “Bu, Suriye'deki ve ötesindeki herkese en kötü mesajı gönderiyor. Bunlar sadece iki video ve işler aslında bundan daha kötü olabilir” diyen SJAC Direktörü, benzer olayların Suriye'deki yeni yönetimin ‘gerçek bir geçiş dönemi adaleti sürecine girmekten’ kaçınmasına yol açabileceğine dair korkularını dile getirdi.

Suriyelilerin öfkesi

Beşşar Esed'in 8 Aralık 2024'te devrilmesinin ardından Şam'ı ziyaret eden uluslararası delegeler, ülkedeki siyasi sürecin kapsayıcı olmasının ve sivil haklar ile temel özgürlüklere saygı gösterilmesinin önemini yineledi.

Her iki video da sosyal medyada Suriyeliler arasında öfkeye yol açtı.

Feminist aktivist Ruveyde Kenan Facebook hesabında şunları yazdı: “Şu anda ihtiyaç duyulan şey Adalet Bakanı Şadi el-Veysi'nin görevden alınmasıdır. Çünkü kendisi Suriye'nin, Suriyelilerin ve Suriyeli kadınların geleceği için bir felakettir.”