Afganistan’da ‘uzlaşma’, katılımcı bir hükümetin yakında duyurulması bekleniyor

ABD güçlerinin geri çekilmesiyle birlikte dün Kandahar'da düzenlenen törende "Taliban"a bağlı güçler (EPA)
ABD güçlerinin geri çekilmesiyle birlikte dün Kandahar'da düzenlenen törende "Taliban"a bağlı güçler (EPA)
TT

Afganistan’da ‘uzlaşma’, katılımcı bir hükümetin yakında duyurulması bekleniyor

ABD güçlerinin geri çekilmesiyle birlikte dün Kandahar'da düzenlenen törende "Taliban"a bağlı güçler (EPA)
ABD güçlerinin geri çekilmesiyle birlikte dün Kandahar'da düzenlenen törende "Taliban"a bağlı güçler (EPA)

Bir Afgan diplomatik kaynağı, şu anda Kabil ve Kandahar'da siyasi liderler ve "Taliban" hareketinin liderleri arasında yapılan görüşme ve toplantıların sonuçlarının, sağlam bir zemine oturtulacak, tüm siyasi partileri ve yelpazeyi bir araya getirecek bir "mutabakat hükümeti"nin yakında duyurulacağına dair güçlü işaretler taşıdığını doğruladı.
Kabil ve Kandahar'da siyasi liderler ve "Taliban" hareketinin liderleri arasında yapılan görüşmeler devam ediyor. Bir Afgan diplomatik kaynağı, toplantıların sonuçlarının, sağlam bir zemine oturtulacak, tüm siyasi partileri ve yelpazeyi bir araya getirecek "mutabakat hükümeti"nin yakında duyurulacağına dair güçlü işaretler taşıdığını belirtti.
Afganistan'ın İslam İşbirliği Teşkilatı Büyükelçisi ve Olağanüstü Tam Yetkili Üyesi Dr. Şefik Samim, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, Afgan toplumunun tüm kesimlerinin görüşlerini yakınlaştırmak için uzlaşma çabalarının yolunda gittiğini vurguladı. Başkent Kabil’de “katılımcı mutabakat hükümeti” kurulması amacıyla yapılan görüşmelerin ilk sonuçlarının “olumlu işaretler ve büyük umut” barındırdığına dikkat çeken Samim, elde ettiği bilgilere göre hükümetin açıklanmasının fazla gecikmeyeceğini ve en fazla birkaç hafta içinde sonuca  ulaşacağını ifade etti.
Samim, eski Cumhurbaşkanı Hamid Karzai, Dr. Abdullah Abdullah ve eski Başbakan Gulbeddin Hikmetyar ile Taliban liderleri arasında gerçekleşen görüşmelere değinirken, bu görüşmelerin detaylarına dair net bir bilgi olmadığını ancak Afgan başkentinden gelen haberlerin uzlaşı ve barış ilan etme olasılığının kuvvetli olduğunu gösterdiğini belirtti. “Taliban” liderlerinin, durumu değerlendirmek ve verdikleri katılımcı bir hükümet sözlerini yerine getirebilmek için günlerdir Kandahar’da kendi araalrında görüşmelerde bulunduğunu aktardı.
Aynı bağlamda bir yetkili, "Taliban" hareketi ve diğer Afgan liderlerinin, hareketin lideri Hibetullah Ahundzade liderliğinde yeni bir hükümet ve kabine kurma konusunda "görüş birliğine" vardıklarını söyledi. Bloomberg haber ajansı Çarşamba günü, Taliban'ın kültür komitesi üyesi Bilal Kerimi'nin, Ahundzade'nin herhangi bir yönetim konseyinin başkanı olacağını söylediğini aktardı. Alman Haber Ajansı’nın (DPA) haberine göre Kerimi, Ahundzade'nin üç yardımcısından biri ve "Taliban"ın ana yüzü olan Molla Abdulgani Birader’in hükümetin günlük işleyişinden sorumlu olacağını da sözlerine ekledi. olacağını da sözlerine ekledi. Kerimi, "İslam Emirliği liderlerini, önceki hükümetten liderleri ve diğer etkili liderleri içeren kapsayıcı bir Afgan hükümeti kurulması konusundaki istişareler resmen sona erdi" ifadesini kullandı. DPA’ya göre, görüşmelerin özel doğası nedeniyle isminin açıklanmasını istemeyen üst düzey bir yetkili, "Taliban"ın, kurulacak hükümet hakkında herhangi bir açıklama yapmadan önce ABD güçlerinin tamamen geri çekilmesini beklediğini belirtti.

İİT Kabil’e heyet göndermeyi erteledi
Diğer yandan Şarku’l Avsat, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) Kabil’e heyet göndermeyi ertelediği bilgisine ulaştı. İİT, 22 Ağustos’ta Suudi Arabistan’ın Cidde kentinde gerçekleştirilen olağanüstü toplantıda açık uçlu bir karar olarak, Afgan toplumundaki tüm hareket ve mezheplerden yetkililerle görüşmek üzere birkaç üyeden oluşan üst düzey bir heyeti Kabil’e gönderme ve Afganlar arasındaki farklılıkların barışçıl yollarla çözülmesine katkıda bulunma kararı almıştı. İİT’nın Afganistan büyükelçisi Şefik Samim, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Afganistan’ı ziyaret edeceği açıklanan heyet ile ilgili durum henüz net değil” dedi. Samim, Afganistan’daki mevcut durumun İİT’nı bu aşamada beklemeye ve bu yönde hareket etmemeye sevk ettiğini ifade etti.



Gazze ateşkesi: İsrail'in adımları müzakerelerdeki çıkmazı derinleştiriyor

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile Antalya Diplomasi Forumu'nda Gazze konulu toplantı sırasında (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile Antalya Diplomasi Forumu'nda Gazze konulu toplantı sırasında (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
TT

Gazze ateşkesi: İsrail'in adımları müzakerelerdeki çıkmazı derinleştiriyor

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile Antalya Diplomasi Forumu'nda Gazze konulu toplantı sırasında (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile Antalya Diplomasi Forumu'nda Gazze konulu toplantı sırasında (Mısır Dışişleri Bakanlığı)

İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki askeri tırmanışı ve Hamas'ın buna nitelikli operasyonlarla karşılık vermesi, bir süredir durmuş olan ateşkes müzakerelerindeki çıkmazı derinleştirdi. Şarku’l Avsat'a konuşan Mısırlı resmi bir kaynak, “İki taraf (İsrail ve Hamas) arasında ateşkese varmak için yapılan dolaylı görüşmeler, sahadaki gerilim nedeniyle şu anda durmuş durumda. Ancak arabulucular, görüşmeleri yeniden başlatmaya çalışıyor” ifadelerini kullandı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz dün yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail yerleşimlerine düzenlediği saldırıdan bu yana Gazze Şeridi'nde tutulan Taylandlı esir Pinta Nattapong’un cesedine ulaştığını söyledi.

Tayland vatandaşı Nattapong, 7 Ekim 2023'te Kibbutz Nir Oz'da Hamas mensupları tarafından esir alınmıştı. Taylandlılar, Hamas tarafından esir alınan en fazla sayıda yabancıyı oluşturuyor.

Bu olay, ABD vatandaşlığına sahip iki İsrailli esirin cesedine ulaşılmasından iki gün sonra gerçekleşti. Gazze Şeridi'nde halen 55 esir tutuluyor ve İsrail bunların yarısından fazlasının öldüğünü iddia ediyor.

sdfgyjuı
Gazze Şeridi'nde ilerleyen bir İsrail tankı (Reuters)

İsrail ordusu, Hamas'ın geçen ayın sonunda ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un ateşkes önerisine verdiği -ilkeleri kabul ettiği ancak bazı şartlar sunduğu- yanıtı fırsat bilerek geniş çaplı bir saldırı başlattı. İsrail ordusu, hava ve topçu bombardımanını iki katına çıkararak, vatandaşları kuzeyden güneye ve güneyden orta kesimlere sürerek tam ölçekli bir tırmanışa geçti.

Mısırlı resmi kaynak şunları söyledi: “Söz konusu tırmanışın bir sonucu olarak durum çok zor ve şu ana kadar durumun çözümüne dair yeni bir şey yok. Müzakereler durmuş durumda ama birkaç gün içinde yeniden başlaması için çaba sarf ediliyor. Çünkü özellikle Kahire izlediği bilgiler ışığında herkesin pozisyonunu gözden geçiriyor.”

Mısır, Katar ve ABD, Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlanması için müzakereler yürütüyor. Kaynağa göre Mısır'ın pozisyon okuması şöyle: “İsrail savaşı mümkün olduğunca uzun süre devam ettirmeye çalışıyor. Zira ABD ile İran arasındaki müzakerelerin başarısız olmasını ve İran'a askeri bir darbe vurulmasını istiyor ki Hamas yalnız kaldığını hissetsin ve Gazze Şeridi'ni terk etmek istesin.”

Kaynak sözlerini şöyle sürdürdü: “İsrail, Hamas'ın Gazze Şeridi'nin yönetimini devretmesi konusuna hiç ikna olmuş değil. Çünkü İsrail’e göre Hamas esirleri elinde tuttuğu ve Gazze Şeridi'nin geleceğine ilişkin müzakereleri yürüttüğü sürece Gazze Şeridi'ndeki askeri varlığını güçlendirecek şeyleri kabul edecek. Tel Aviv'in istemediği de bu. Hamas ise esirleri teslim etmesi halinde İsrail'in herhangi bir anlaşmaya uyacağına artık güvenmiyor ve özellikle de ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander'ı bir iyi niyet jesti olarak teslim etmesine rağmen Washington'un bunu takdir etmemesi ve Witkoff'un önerisinin gelmesinin ardından artık ABD'ye güvenmiyor.”

ıo90
Refah'ta Gazze İnsani Yardım Vakfı tarafından sağlanan gıda yardımını taşıyan Filistinliler (AP)

Kaynak ayrıca, ‘ABD'nin Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nde Gazze'de ateşkes kararını veto etmesinin ortalığı karıştırdığını ve Washington'un bu dosyadaki ciddiyetine ve arabuluculuğuna gölge düşürdüğünü’ belirtti. Kaynağa göre, tüm bunlara rağmen Kahire, uluslararası kamuoyunu harekete geçirerek Tel Aviv ile Washington'a müzakereleri yeniden başlatmaları ve bir çözüme ulaşmaları için baskı yapmak amacıyla uluslararası temaslarını yoğunlaştırıyor. Kahire, savaş ne kadar sürerse sürsün durması gerektiğine, özellikle de Mısır'ın ulusal güvenliğinin bu savaşın uzaması nedeniyle tehdit altında olduğuna inanıyor.

Mısır Dışişleri Bakanlığı dün, Bakan Bedr Abdulati'nin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Dışişleri Bakanı Constantinos Kombos ile bir telefon görüşmesi yaptığını ve ikilinin ‘Mısır'ın Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlanması ve insani yardımın ulaşması için gösterdiği çabaları’ ele aldığını duyurdu. Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre iki bakan, ‘bölgesel güvenlik ve istikrarı desteklemek üzere bölgedeki gerilimin azaltılması için koordinasyonun sürdürülmesi gerektiği’ konusunda mutabık kaldı.

Filistin meseleleri konusunda uzman Mısırlı gazeteci Eşref Ebu’l Hul, Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte şunları söyledi: “Ortamın karmaşıklığına ve sahadaki gerilim nedeniyle artan uçuruma rağmen, arabulucular müzakereleri yeniden başlatmak ve İsrail ile Hamas'a koşullarını hafifletmeleri ve ateşkes için bir uzlaşmaya varmaları yönünde baskı yapmak için büyük çaba sarf ediyor. Çünkü sahadaki insani durum vahim bir hal aldı.”

Ebu’l Hul, ‘İsrail'in esirlerin cesetlerini kurtararak sahada elde ettiğini düşündüğü başarıların Hamas'ı bazı koşullardan geri adım atmaya itebileceğini, zaten Hamas'ın Witkoff'un önerisini reddetmediğini, sadece Tel Aviv'in varılacak herhangi bir anlaşmaya bağlı kalacağını garanti eden bir taahhüt istediğini, Kahire ve Doha'daki arabulucuların da Washington'la birlikte bunun üzerinde çalıştığını defalarca teyit ettiğini’ belirtti.

Filistin Dışişleri Bakanlığı danışmanlarından Munir el-Cağub ise Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, ‘müzakerelerin durmasına rağmen çıkmaza gireceğine inanmadığını, çünkü İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun mevcut stratejisinin savaşla müzakere olduğunu’ söyledi. El-Cağub, ‘savaşın devam etmesinin Tel Aviv'in esirlerin hayatlarını önemsemediğini ve bu nedenle artık esir meselesinin Hamas'ın elinde bir güç kartı olmadığını doğruladığını’ düşünüyor.

Hamas dün bir açıklama yayınlayarak uluslararası toplumu, Arap ve İslam ülkelerini işgalcilerin Gazze Şeridi'nde işlediği suçları durdurmak için harekete geçmeye çağırdı.

ABD ve uluslararası ilişkiler uzmanı Muhammed es-Satuhi, “Washington, Hamas'ı Witkoff önerisini çekincesiz kabul etmeye ikna etmek için özellikle Kahire ve Doha ile temaslarını yoğunlaştırıyor. Söz konusu öneri, pek çok kişinin gözünde sadece İsrail'in isteklerini yerine getiren kötü bir öneri. Bu da Mısır ve Katar'daki arabulucular ile Hamas'ı zor durumda bırakıyor” dedi.