Hindistan savaş uçağı endüstrisine giriyor

HAL, General Electric Aviation ile 730 milyon dolar değerinde bir anlaşma imzaladı

Hindistan Hava Kuvvetleri (IAF) dünyada dördüncü sırada yer alıyor (AFP)
Hindistan Hava Kuvvetleri (IAF) dünyada dördüncü sırada yer alıyor (AFP)
TT

Hindistan savaş uçağı endüstrisine giriyor

Hindistan Hava Kuvvetleri (IAF) dünyada dördüncü sırada yer alıyor (AFP)
Hindistan Hava Kuvvetleri (IAF) dünyada dördüncü sırada yer alıyor (AFP)

Hindistan, savaş uçağı üretimini planlarken kendi ürettiği hücum helikopterleri, savaş uçakları ve hafif savaş uçakları ile gittikçe büyüyen hava gücüyle gövde gösterisi yapıyor. Zira Hindistan keşif, askerlerin nakli, tanksavar savaşı ve yakın hava desteği de dahil olmak üzere pek çok farklı görevi yerine getirebilecek bir güce ulaştı.
Hindistan Hava Kuvvetleri (IAF) güç, personel ve hava varlığı açısından dünyadaki hava kuvvetleri arasında dördüncü sırada yer alıyor. Hindistan devleti tarafından işletilen Hindustan Aeronautics Limited (HAL) ile ABD merkezli General Electric Aviation şirketi arasında IAF’yi güçlendirecek Tejas Hafif Savaş Uçaklarını çalıştırmak için 99 tane F404-GE-IN20 tip motor tedariki ve destek hizmetleri için 53,75 milyar rupi (730 milyon dolar) değerinde bir anlaşma imzalandı.
HAL Yönetim Kurulu Başkanı ve Murahhas Üyesi R Madhavan anlaşmaya ilişkin yaptığı açıklamada “Bu, şu ana kadar HAL tarafından satın alma talebiyle yapılan en büyük anlaşma” dedi. Ayrıca HAL’ın, hafif savaş uçağı ihracat potansiyelini sürdürmek ve motorların küresel tedarik zincirine yedek parça temin etmek için General Electric Aviation şirketi ile yakın bir şekilde çalıştığını da sözlerine ekledi.
Madhavan’a göre yerli olarak üretilen Tejas uçağı, F404-GE-IN20 motorları ile dünya çapında sınıfının en iyilerinden biri ve 2004'ten beri faaliyet gösteriyor.
Hindistan Tejas Hafif Savaş Uçağı, Hindistan'da yerli olarak tasarlanmış ve üretilmiş dördüncü nesil bir savaş uçağı. Uçağın bir dizi elektronik tarama radar teknolojisini ve bir elektronik harp paketi içeren önemli operasyonel güçleri var. Ayrıca havada yakıt ikmali de yapabiliyor.
Tejas, Hindistan'ın yerli olarak üretilmiş ilk savaş uçağı olma özelliğini taşıyor. 2019 yılının Şubat ayında IAF’ye tam silahlı bir savaş uçağı olarak katılmak üzere nihai çalışma iznini aldı. Uçak yakıt ikmali yapabilmesinin yanı sıra uzun menzilli olarak havadan havaya füze fırlatma kabiliyetleri açısından birçok gelişmiş özelliğe sahip.
General Electric Aviation şirketi, motor talebini yerel endüstride ilerleme kaydedilmesi için bir dönüm noktası olarak görüyor. Şirket programın bir sonraki aşaması kapsamında Hindistan'da 414F motorlarının üretilmesiyle birlikte işbirliğinin daha da güçleneceğini söyledi.
General Electric Aviation İş Geliştirme ve Satış Müdürü Yardımcısı Chris Cyr, şirketinin HAL ile 16 yıllık bir ortaklığı olduğunu ve bu yeni sistemle birlikte aralarındaki ilişkinin süresini uzatmaktan mutluluk duyduğunu söyledi. Cyr “F404 motor ailesi, dünyanın dört bir yanındaki operasyonlarda kendisini kanıtladı. 2029 yılına kadar 99 motorun tamamını ve destek hizmetlerini sunmayı taahhüt ettik” ifadelerini kullandı.
HAL, Hindistan merkezli devlet tarafından yönetilen bir havacılık ve savunma şirketi. Dünyanın en eski ve en büyük havacılık ve savunma üreticilerinden biri olan HAL, şu anda savaş uçakları, helikopterler, deniz gaz türbin motorları, aviyonik, yazılım geliştirme ve Hindistan’a ait askeri uçakların yenilenmesinin tasarımı ve üretimi ile ilgileniyor.



Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması büyüyor: Çin'e ait gemi İsveç'in de radarında

Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması büyüyor: Çin'e ait gemi İsveç'in de radarında
Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması büyüyor: Çin'e ait gemi İsveç'in de radarında
TT

Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması büyüyor: Çin'e ait gemi İsveç'in de radarında

Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması büyüyor: Çin'e ait gemi İsveç'in de radarında
Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması büyüyor: Çin'e ait gemi İsveç'in de radarında

Baltık Denizi'nde Finlandiya, Almanya, İsveç ve Litvanya arasında bağlantı kuran denizaltı telekomünikasyon kablolarının kopmasıyla sabotaj şüpheleri artıyor. 

Olayla ilgili inceleme başlatan İsveç polisi, kabloların kopmasından sorumlu olabileceği gerekçesiyle Çin'e ait bir kargo gemisine odaklanıldığını bildirdi. 

İsveçli su altı arama ekipleri, hasar gören iki denizaltı fiber optik kablodan biri olan "C-Lion 1" hattının bulunduğu bölgede dalış gerçekleştirdi. Bu kablo, Finlandiya ve Almanya arasında uzanıyor. İsveç ve Litvanya arasındaki kablo hattı da hasar gördü.

İsveç Ulusal Operasyon Teşkilatı'ndan Per Engström, Çin'e ait kargo gemisiyle ilgili detayların inceleme kapsamında gözden geçirildiğini belirtti. 

Sahil güvenlik ekiplerinin olay bölgesinde "gözetimi artırdığını" söyleyen Engström, hatlarda yaşanan kopmanın sebebini açıklığa kavuşturmaya çalıştıklarını ifade etti. 

Danimarka Savunma Komutanlığı'ndan dün yapılan açıklamada da Çin merkezli Ningbo Yipeng şirketine ait Yi Peng 3 adlı geminin yakın takibe alındığı bildirilmişti. Salıyı çarşambaya bağlayan gece Danimarka ve İsveç arasındaki Kattegat Boğazı'nda demirleyen geminin, pazarı pazartesiye bağlayan gece "C-Lion 1" kablo hattının yakınlarında görüldüğü aktarılmıştı. 

Gemi hareketlerini takip eden Vesselfinder'ın verilerine göre, Yi Peng 3 en son 15 Kasım'da Rusya'nın Leningrad Oblastı'ndaki Ust-Luga limanına uğradı. Guardian'ın aktardığına göre, Yi Peng 3'ü limandan çıkarmak için gemiye binen Rus kılavuz kaptan Aleksandr Steçentsev, gemide olağandışı bir durum olmadığını söyledi.

Ust-Luga liman idaresinde çalışan Steçentsev, gemiyi yaklaşık 18 kilometre açıktaki bir şamandıraya götürdüğünü belirtti. Kılavuz kaptan, mürettebatı Çin vatandaşlarından oluşan gemiden aynı gün öğleden sonra indiğini ifade etti. 

ABD'nin Ukrayna'ya Rus topraklarına uzun menzilli füzelerle saldırma izni vermesinin ardından yaşanan olay, Avrupa'da sabotaj paniği yarattı. 

Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius, "Kimse bu kabloların kazara koptuğuna inanmıyor" demişti. Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen de durumun "sabotaj olduğu ortaya çıkarsa şaşırmayacağını" söylemişti.

Öte yandan Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, "Hiçbir sebep yokken her şey için Rusya'yı suçlamaya devam etmek oldukça saçma" diyerek iddialara tepki gösterdi. Peskov, Rusya'nın olayla alakası olmadığını savunurken, Baltık Denizi'nde sabotaj faaliyeti yürüten tarafın Ukrayna olduğunu iddia etti.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lin Jian, ülke bayrağını taşıyan gemilerin sıkı kanunlarla denetlendiğini ve yasalara uygun şekilde hareket ettiğini savundu.

Independent Türkçe, Guardian, AFP