Tunus Cumhurbaşkanı: İnsan hakları, hakların ve özgürlüklerin ihlaline yer yok

AA
AA
TT

Tunus Cumhurbaşkanı: İnsan hakları, hakların ve özgürlüklerin ihlaline yer yok

AA
AA

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, yakın geçmişteki siyasi cinayetlerin aydınlatılması çağrısıyla düzenlenen gösterilere polisin sert müdahalesi üzerine "hakların ve özgürlüklerin ihlaline yer olmadığını" ve "kanunun herkese eşit biçimde uygulanacağını" söyledi.
Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamaya göre, Said, Tunus Barosu, Tunus İnsan Hakları Derneği gibi sivil toplum kuruluşu örgütlerinin liderlerini, başkent Tunus'taki Kartaca Sarayı'nda kabul etti.
Görüşmede, ülkenin yakın tarihindeki siyasi cinayetlerin aydınlatılması talebiyle çarşamba günü başkentte düzenlenen protestolar da gündeme geldi.
Polisin göstericilere sert müdahalesine değinen Said, "Tunus'ta halkın iradesinden çıkan dışında bir karar olmayacak. Tunus tüm Tunuslularındır. Tüm Tunus vatandaşlarının iş, hürriyet ve milli onur hakkı var." dedi.
Tunus Cumhurbaşkanı, "kanunun herkese eşit uygulanacağını" belirterek, "İnsan hakları, hakların ve özgürlüklerin ihlaline yer yok. Bunu asla kabul etmeyiz. Eğer ihlaller varsa bunda bakılacak yer hukuktur. Ancak, provokasyon yapmak isteyenler varsa, provoke olmayacağız, kanunla yanıt vereceğiz." diye konuştu.

Tunus'ta ne olmuştu?
Tunus'ta, belirli aralıklarla ve farklı şiddetlerde devam eden sosyal, ekonomik, politik ve kontrolden çıkmış sağlık krizi nedeniyle Tunuslular 25 Temmuz'da kitleler halinde sokağa çıkmıştı.
Cumhurbaşkanı Kays Said, ülkenin tehlikede olduğu sırada kendisine olağanüstü yetkiler tanıyan Anayasa'nın 80. maddesini hayata geçirdiğini duyurmuştu.
Said, Meclisin çalışmalarını 30 gün boyunca durdurduğunu, tüm milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırıldığını, başbakanı azlettiğini ve yeni bir başbakan atayacağını, ayrıca yolsuzluk dosyaları için kendisini başsavcı olarak görevlendirdiğini açıklamıştı.
Ülke içinde bazı kesimler Said'in bu kararını desteklerken, Meclis içindeki partilerin çoğunluğu Cumhurbaşkanı'nın bu kararlarıyla "Anayasa'yı ihlal ettiğini" belirtmiş, bazı kesimler de süreci "anayasal bir darbe girişimi" diye nitelemişti.
Tunus'ta dokunulmazlıklarının kaldırılmasının ardından bazı milletvekilleri ifadeye çağrılmış, bazıları gözaltına alınmış ve aralarında üst düzey bürokratların da yer aldığı bazı isimler hakkında ev hapsi kararı verilmişti.
Said bir aylık sürenin dolmasının ardından Meclisin çalışmalarının durdurulması dahil, olağanüstü yetkileri elinde topladığı kararların "süresiz" uzatıldığını bildirmişti

 


Birleşik Krallık Gazze'de gıda malzemesi bekleyen çocuk ve kadınların öldürülmesini kınadı

Filistinliler, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan yardım almak için yola çıktı (Reuters)
Filistinliler, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan yardım almak için yola çıktı (Reuters)
TT

Birleşik Krallık Gazze'de gıda malzemesi bekleyen çocuk ve kadınların öldürülmesini kınadı

Filistinliler, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan yardım almak için yola çıktı (Reuters)
Filistinliler, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan yardım almak için yola çıktı (Reuters)

İngiltere'nin Kalkınmadan Sorumlu Devlet Bakanı Jenny Chapman dün yaptığı açıklamada, perşembe günü Gazze Şeridi'nde gıda malzemesi bekleyen çocuk ve kadınların öldürülmesini kınadı.

Chapman, sivillerin korunmasının ve Gazze'ye engelsiz insani yardım erişiminin büyük önem taşıdığını vurgulayarak, olayla ilgili derhal ve bağımsız bir soruşturma başlatılması çağrısında bulundu.

Filistin televizyonunda dün yer alan haberde, Gazze'nin merkezinde yardım dağıtımı için bekleyen çoğu kadın ve çocuk 10'dan fazla kişinin İsrail bombardımanı sonucu öldüğünü duyurdu.

Birleşmiş Milletler dün yaptığı açıklamada, 27 Mayıs'tan bu yana Gazze'de çoğu ABD ve İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı tarafından işletilen merkezlerin yakınında olmak üzere, yaklaşık 800 kişinin yardım beklerken öldürüldüğünü ifade etti.

Şarku’l Avsa’ın Gazze Sağlık Bakanlığı verilerinden elde ettiği bilgiye göre İsrail'in Gazze'ye yönelik savaşı Ekim 2023'ten bu yana yaklaşık 60 bin Filistinlinin ölümüne neden oldu ve büyük bölümü İsrail tarafından yıkılan Gazze Şeridi'nde yıkılan binaların enkazı altında binlerce cesedin kaldığına inanılıyor.