Okullarda yüz yüze eğitim yarın başlıyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Okullarda yüz yüze eğitim yarın başlıyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Yeni eğitim öğretim yılı hazırlıkları kapsamında okul öncesi ve ilkokul birinci sınıf öğrencileri, 1-3 Eylül'de okullarda yüz yüze yürütülen uyum eğitimine katıldı. Bu çerçevede, 165 bin 450 öğretmen tarafından toplam 2 milyon 359 bin 422 öğrenciye uyum eğitimleri verildi.
Ülke genelinde tüm kademe ve sınıf seviyelerindeki yaklaşık 18 milyon öğrenci ile 1 milyonun üzerinde öğretmen, salgın öncesinde olduğu gibi yarın itibarıyla haftada 5 gün yüz yüze eğitime katılacak. Yüz yüze eğitimin başlamasıyla Türkiye genelindeki okul ve kurumlarda Kovid-19 tedbirleri alınarak kantinler, yemekhaneler ve pansiyonlar da açılacak.
Yaklaşık 58 bin okula Kovid-19 tedbirleri kapsamında maske, dezenfektan ve temizlik ihtiyaçlarıyla ilgili 650 milyon lira ödenek gönderildi, 113 bin temizlik personeli görevlendirildi.
Bakanlık bünyesinde kurulan yeni elektronik takip sistemi ile il, ilçe kurum ve okul düzeyinde eğitimin aksamaması için tüm süreçler anlık takip edilecek. Öğrenci ve personelin hasta, temaslı veya risk durumları Milli Eğitim Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı arasındaki veri entegrasyonu ile izlenecek ve okullara gerekli bildirim yapılacak.

Yüz yüze eğitimin devamı için aşı ve PCR testi taramaları
"Kovid-19 Salgınında Okullarda Alınması Gereken Önlemler Rehberi"ne göre, öğretmen ve okul çalışanlarının aşı olmamaları durumunda haftada iki kez PCR testi ile taranmaları istenecek.
Okul içerisinde, ortak alanlarda, sınıflarda, öğretmen odalarındaki maske atık kutularının günlük boşaltılması sağlanacak. Tüm okullarda yeterli sayıda maske Milli Eğitim Bakanlığı tarafından temin edilecek.
Öte yandan okulun rutin temizliğinin sıklaştırılması, çocukların, öğretmenlerin ve diğer okul çalışanlarının el hijyeni için su ve sabun ile el yıkama olanakları sağlanacak. Ayrıca okullardaki ortak alanlara uygun sayıda el antiseptikleri de konuldu.

Ders saatleri azaltılmayacak
Yüz yüze eğitimler, tıpkı Kovid-19 salgını öncesinde olduğu gibi ders saatleri azaltılmadan ve mevcut öğretim programlarının bütünü dikkate alınarak yapılacak. Ders süreleri, sınıf boyutları ve öğrenci sayısı da dikkate alınarak 40 dakikayı aşmayacak şekilde planlanacak.
Okul bahçesinde ve çevresinde öğrencilerin, öğretmenlerin, diğer çalışanların kalabalık gruplar oluşturmaması, sosyal mesafeye dikkat edilmesi, teneffüs saatlerinin farklı zamanlarda düzenlenmesi, sınıf içerisinde öğrencilerin oturma düzeninin yüzleri aynı yöne dönük olacak şekilde oluşturulması sağlanacak. Bunun yanında, yüksek sesle yapılan egzersizler, açık alanda ve öğrenciler arasında tercihen en az 2 metre mesafe bırakılarak sürdürülecek. Beslenme saatleri mümkün olduğunca farklı zamanlara yayılarak ve Kovid-19 tedbirleri alınarak yürütülecek.
Okulun başlangıcında velilere, olası hastalık durumunda bilgi paylaşabilmeleri için bilgilendirme formu verilecek.
Salgın döneminde veli ve ziyaretçilerin mümkün olduğunca okul bahçesi de dahil okul içerisine girişlerine izin verilmeyecek.
Zorunlu durumlarda ziyaretçilerin okul bahçesi girişi, bahçenin olmadığı durumlarda da en dış noktadan itibaren girişleri sırasında maske takmaları sağlanacak. Ziyaretçilerin okul içine alınması gerektiğinde ise HES kodu kontrolü yapılacak.



Daniel Craig, James Bond rolünü neden ilk önce reddettiğini anlattı

Daniel Craig, 1962'den beri devam eden film serisinde en uzun süre rol alan oyuncu (MGM)
Daniel Craig, 1962'den beri devam eden film serisinde en uzun süre rol alan oyuncu (MGM)
TT

Daniel Craig, James Bond rolünü neden ilk önce reddettiğini anlattı

Daniel Craig, 1962'den beri devam eden film serisinde en uzun süre rol alan oyuncu (MGM)
Daniel Craig, 1962'den beri devam eden film serisinde en uzun süre rol alan oyuncu (MGM)

Daniel Craig, James Bond'u oynamayı başlangıçta reddettiğini çünkü bunun sinema sektöründeki diğer fırsatları sınırlayabileceğinden korktuğunu açıkladı.

56 yaşındaki aktör, 2006 yapımı Casino Royale'den 2021 yapımı Ölmek İçin Zaman Yok'a (No Time To Die) kadar 5 filmde 007'yi canlandırdı. Ancak efsanevi casus rolünü üstlenme konusunda çekinceleri olduğunu itiraf etti.

Hollywood Reporter'ın Awards Chatter Podcast'ine konuk olan Craig'e, Bond rolünü kabul ederken gergin olup olmadığı soruldu. 

Britanyalı aktör, "Evet, kesinlikle. Bu yüzden geri çevirdim" diye açıkladı. 

Yani, 'Hayır' dedim. O sırada ortada bir senaryo yoktu. 'Senaryoyu görmeden bir karar vermem mümkün değil' diyordum.

Rolün hayatını nasıl değiştireceğinden korktuğunu itiraf eden Craig, "O zamanlar epey iyi kazanıyordum, yani hayatımı o zamanlar yaptığım şeyi yaparak geçirseydim, çok daha mutlu olurdum" diye ekledi.

Ama bu gerçekten de öyle bir şeydi ki... Yani sürekli James Bond'u oynamak mı?

Craig, Bond filmleri arasında Direniş (Defiance) ve Kovboylar ve Uzaylılar (Cowboys and Aliens) gibi yapımlarda da rol aldı. Ama bir oyuncu olarak çok yönlülüğünü sergileme çabasının onu tükettiğini de ifade etti.

"Bond sizin hayatınız"

"Sanırım kendimi kanıtlamak zorunda olduğumu hissettim" diyen Craig, ekledi: 

Bir süre sonra bunu yapacak enerjiye sahip olmadığımı fark ettim. Bunu Diriliş gibi filmleri eleştirmek için söylemedim çünkü onlarla gurur duyuyorum. Ama Bond sizin hayatınız. Her bir film hayatınızdan yaklaşık iki yıl çalıyor. 6 aydan fazla bir süre evden uzak kalıyorsunuz. Ve dünyaya çeşitli rolleri oynayabiliyor olduğumu kanıtlama ihtiyacı yüzünden başka filmleri araya sıkıştırma fikri biraz saçma, bu yüzden bunu yapmayı bıraktım.

Craig, son olarak Beni Adınla Çağır'ın (Call me By Your Name) İtalyan yönetmeni Luca Guadagnino'nun yeni filmi Queer'de oynadı.

William S. Burroughs'un 1985 tarihli romanından uyarlanan film, küçük Amerikan topluluğunun diğer üyeleriyle birkaç temas dışında günlerini neredeyse tamamen yalnız geçiren Amerikalı göçmen Lee'yi merkeze alıyor.  

Geçen hafta, filmin ABD'deki sınırlı gösteriminin tanıtımı sırasında New Yorker'a konuşan Craig, Bond'u oynamakla ilgili en büyük çekincelerinden birinin serideki erkeklik anlatısı olduğunu söylemişti.

Queer, bu yıl ikinci kez düzenlenmesi ve 7 Kasım'da başlaması planlanan MUBI FEST'in açılış filmi olacaktı. 

İki eşcinsel erkeğin aşkını anlatan filmin gösterimi, "toplum barışını tehlikeye atacak provokatif içerik taşıdığı" gerekçesiyle Kadıköy Kaymakamlığı tarafından yasaklanmıştı.

Independent Türkçe, Deadline, New Yorker, Daily Mail, Hollywood Reporter