Taliban’dan şimdilik sadece erkeklerin spor yapmasına izin çıktı

Taliban’ın Beden Eğitimi ve Spor Başkanı olarak atadığı Beşir Ahmed Rüstemzai (AFP)
Taliban’ın Beden Eğitimi ve Spor Başkanı olarak atadığı Beşir Ahmed Rüstemzai (AFP)
TT

Taliban’dan şimdilik sadece erkeklerin spor yapmasına izin çıktı

Taliban’ın Beden Eğitimi ve Spor Başkanı olarak atadığı Beşir Ahmed Rüstemzai (AFP)
Taliban’ın Beden Eğitimi ve Spor Başkanı olarak atadığı Beşir Ahmed Rüstemzai (AFP)

Afganistan’da Taliban’ın Beden Eğitimi ve Spor Başkanı olarak atadığı Beşir Ahmed Rüstemzai, erkeklerin yüzmeden futbola, koşudan ata binmeye kadar 400 sporu yapmasına izin verileceğini söyledi.
AFP’ye açıklama yapan Rüstemzai, kadınların herhangi bir spor yapıp yapamayacağına ilişkin soruya yanıt vermekten kaçınarak, “Lütfen kadınlar hakkında daha fazla soru sormayın” dedi.
Şeriat yasalarına uymadığı sürece hiçbir sporu yasaklamayacaklarını dile getiren Rüstemzai, “400 tür spora izin veriliyor” diyerek, Afganların futbol, kriket, dövüş sanatları gibi en sevdikleri sporları yapmaya devam edebileceklerini dile getirdi.
Rüstemzai, erkekleri için de bazı kurallar olduğuna dikkat çekerek, futbolcular veya Muay Thai boksörlerinin diz altına inen uzun şort giymelerini gerektiğini belirtti.
Eski bir kung fu ve güreş şampiyonu olan Rüstemzai, Taliban’ın önceki iktidar döneminde Güreş Federasyonu Başkanı olan görev yaptı.
Daha sonra Batı destekli hükümetle birlikte çalışan Rüstemzai, yaşanan yaygın yolsuzluklar nedeniyle onlarla anlaşmazlığa düştü.
Hükümet onu Taliban’a yakın olduğu için hapse attı. 15 Ağustos’ta iktidarı alan Taliban, 7 yıldır hapiste olan Rüstemzai’yi serbest bıraktı.
Peki ülkede kadınlar spor yapabilecek mi?
Taliban'ın Kültür Komisyonu Başkan Yardımcısı Ahmedullah Vasik, Avustralya merkezli SBS kanalına yaptığı açıklamada, kadınların spor yapmasının gerekli olmadığını söyledi.
Vasik, kadınların kalabalığın önünde oynayacakları takdirde kriket oynamasına izin verilmemesi gerektiğini dile getirerek şu ifadeleri kullandı;
“Kadınlar, yüzlerinin ve vücutlarının kapatılmayacağı bir durumla karşı karşıya kalabilir. İslam, kadınların bu şekilde görülmesine izin vermiyor. Bu medya çağında fotoğraflar ve videolar her yere yayılıyor. Sonra insanlar, spor yapan kadınların görüntülerini bakabilir. İslam ve İslam Emirliği, kadınların kriket oynamasına veya başka spor dallarına iştirak etmelerine izin vermez.”
Vasik’in bu açıklamalarının ardından Avustralya, iki ülke arasında önümüzdeki Kasım ayında Hobart'ta yapılması planlanan kriket maçını iptal etmekle tehdit etti.
Bunun ardından, Afganistan Kriket Kurulu (ACB) başkanı Azizullah Fazli, SBS kanalına kadınların belirli koşullar altında kriket oynayabileceğini ima ederek, “Çok yakında nasıl bir yol izleyeceğimizin müjdesini vereceğiz” dedi.
Rüstemzai ise bugünkü açıklamasında üzerindeki baskıyı hafifletmek amacıyla, “Üst düzey Taliban yetkililerinin görüşleri önemlidir. Bizden kadınlara onay vermemizi isterlerse veririz, aksi takdirde vermeyeceğiz. Açıklamalarını bekliyoruz” dedi.
Rüstemzai, üniversitelerde olduğu gibi kadınların erkeklerden ayrı bir şekilde spor yapmasına izin verilebileceğini de sözlerine ekledi.
Ülkedeki spor stadyumları, daha önce Taliban tarafından düzenli olarak halka açık infazlar için kullanılıyordu.
 



İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik provokasyonlarına Arap ve İslam dünyasından kınama

Kudüs (DPA)
Kudüs (DPA)
TT

İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik provokasyonlarına Arap ve İslam dünyasından kınama

Kudüs (DPA)
Kudüs (DPA)

İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, bin 200'den fazla yerleşimcinin eşliğinde işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'nın avlularına baskın düzenledi. Bu hareket ‘provokasyon’ ve kutsal mekandaki tarihi ve yasal statükonun bariz bir ihlali olarak nitelendirildi.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, İsrail işgal hükümeti yetkilileri tarafından tekrarlanan bu ihlallerin bölgedeki çatışmayı körüklediği uyarısında bulunarak, Suudi Arabistan’ın bu uygulamaları ‘en güçlü şekilde’ kınadığını ifade etti.

Suudi Arabistan, uluslararası topluma ‘barış çabalarını baltalayan ve uluslararası yasa ve normları ihlal eden bu ihlalleri durdurmak için derhal harekete geçme’ çağrısını yineledi.

Ürdün Dışişleri Bakanlığı ise yaptığı resmî açıklamada, ‘yaşananların Mescid-i Aksa’daki statükonun ve uluslararası hukukun açık bir ihlali olduğunu’ vurgulayarak, Mescid-i Aksa'ya yapılan baskını kınadı. Açıklamada ayrıca, ‘144 dönümlük alanıyla Mescid-i Aksa'nın Müslümanlara özel bir ibadet yeri olduğu ve İsrail'in bunun üzerinde hiçbir egemenliği olmadığı’ vurgulandı.

Filistin Devleti Başkanlığı, Ben-Gvir'in Mescid-i Aksa'ya girmesini şiddetle kınadığını ifade ederek, “Bu provokatif davranış, İsrail hükümetinin gerginliği artırma politikalarını sürdürme konusundaki ısrarını yansıtmakta ve aşırılık yanlısı doğasını teyit etmektedir” değerlendirmesinde bulundu. Filistin Devleti Başkanlığı, ABD liderliğindeki uluslararası topluma, ‘tekrarlanan bu ihlalleri durdurma ve İsrail'i uluslararası sözleşmeleri ihlalinden dolayı sorumlu tutma’ çağrısında bulundu.

zdfgth
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir yerleşimcilerle birlikte Mescid-i Aksa çevresinde (WAFA)

Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, Ben-Gvir liderliğindeki bin 251 yerleşimcinin bu sabah Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlediğini, işgal güçlerinin yoğun koruması altında avlularında Talmud ritüelleri gerçekleştirdiğini ve mescidin kutsallığına karşı ‘sistematik saldırganlık’ olarak tanımladığı eylemin tekrarlandığını bildirdi.

Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) saldırıyı kınayarak, bunu ‘Müslümanların duygularına yönelik ciddi bir provokasyon ve Haşimilerin Kudüs'teki kutsal mekânlar üzerindeki himayesinin ihlali’ olarak nitelendirdi. Ayrı ayrı yapılan açıklamalarda, bu tür uygulamaların tansiyonu yükselttiği ve sükûnet ve istikrarı sağlamaya yönelik tüm çabaları baltaladığı vurgulandı.

Bu gelişmeler, uluslararası hukuka göre 1967'den beri işgal altındaki Filistin topraklarının bir parçası olan ve tanınmış uluslararası anlaşmalar uyarınca Ürdün'ün himayesi altında bulunan Mescid-i Aksa'ya yönelik devam eden saldırıların sonuçlarına karşı tekrarlanan uyarıların ardından geldi.