Grossi’nin görüşmelerinin detayları İran kamuoyundan gizleniyor

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Direktörü Grossi’nin, İran parlamentosu hakkındaki görüşmesinin ayrıntıları ‘gizli’ tutuluyor

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, geçen ayın ortalarında Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komitesi’ne stratejisini anlatıyor (ICANA)
İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, geçen ayın ortalarında Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komitesi’ne stratejisini anlatıyor (ICANA)
TT

Grossi’nin görüşmelerinin detayları İran kamuoyundan gizleniyor

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, geçen ayın ortalarında Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komitesi’ne stratejisini anlatıyor (ICANA)
İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, geçen ayın ortalarında Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komitesi’ne stratejisini anlatıyor (ICANA)

14 Eylül’de Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ve İran Atom Enerjisi Kurumu (İAEK) arasında geçen pazar günü yapılan son görüşmelerin ayrıntılarının paylaşılmaması İran kamuoyunda eleştiri konusu oldu. İran Ulusal Güvenlik Ajansı’na bağlı ‘Nour News’, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Direktörü Rafael Grossi’nin ziyareti ile parlamento kararı arasında herhangi bir tutarsızlık olduğu iddialarını yalanladı.
İran meclisi, 14 Eylül’de kapalı kapılar ardında gerçekleşen ve İran’daki kurumlarda kontrol ekipmanlarının bakımı için UAEA’ya erişim izni veren görüşmelere dair bir rapor yayınladı. Tahran, Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı ajansın talebini haftalarca görmezden gelmişti.
Kum şehrinden Milletvekili Ahmed Emirabadi Farahani, UAEA Başkanı Rafael Grossi ile İAEK’nın yeni Başkanı Muhammed İslami arasında gerçekleşen görüşmeler ve alınan kararlar hususundaki herhangi bir rapor hakkında bilgilendirilmemesinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi. İran ajanslarının bugünkü haberine göre Milletvekili, İran parlamentosu başkanlığına ‘BM yetkilisinin son ziyaretinde neler olduğu hakkında milletvekillerini bilgilendirmek üzere’ açık veya kapalı bir toplantı yapma çağrısında bulundu.
İranlı Öğrenciler Haber Ajansı’na (ISNA) göre Parlamento Başkanlığı Sözcüsü Nizamuddin Musavi, 14 Eylül’de İslami’nin bugün (15 Eylül Çarşamba) Milli Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu ile Grossi’nin Tahran ziyaretinin sonuçlarının yanı sıra, parlamento yasasının uygulanmasına ilişkin bir toplantı yapacağını açıkladı.
Bu talep, İran parlamentosu tarafından geçen Aralık ayında kabul edilen bir yasanın durdurulması veya ihlal edilmesiyle ilgili bilgilerin ardından İran’daki yoğun tartışmalar ortasında gelişti. Öyle ki Tahran, Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması’nın Ek Protokolü askıya alınarak uluslararası müfettişlerin çalışmalarının kısıtlanması ve zenginleştirme oranının Şubat ayında yüzde 20’ye, Nisan ayında da yüzde 60’a çıkarılması, uranyum yakıtının uranyum metaline dönüştürülmesi ve onlarca gelişmiş santrifüjün çalıştırılması da dahil, nükleer anlaşma taahhütlerini azaltmak üzere ileri adımlar attı.
14 Eylül’de ‘Nour News’ haber ajansı, İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi’nin platformuna girerek, Grossi’nin ziyareti ile parlamento kararı arasında herhangi bir tutarsızlık olduğu iddialarını yalanladı.
Ajans, Grossi’nin ziyaretinin, ‘medya atmosferinin uydurma olmasına rağmen, parlamento yasası ve Ek Protokol’ün uygulanmasının askıya alınmasıyla çelişmediğini’ söyledi. Ajans ayrıca toplantının, ‘ülkenin UAEA’ya yönelik yeni yaklaşımını ve ajansın Tahran ile ilişkilerde teknik ve yasal yoldan sapmama ihtiyacını anlama amaçlı bir fırsat oluşturduğunu’ vurguladı. Ulusal Güvenlik Konsey, ise “UAEA’daki yetkililerin Grossi’nin ziyareti sonrasında belirttiği gibi, parlamento yasasının uygulanma biçiminde herhangi bir değişiklik yok” dedi. Konsey, “Ek Protokol ile gönüllü çalışmanın uygulanması hala beklemededir. İran, takip biriminin bilgilerini UAEA’ya teslim etmeyecek” şeklinde konuştu. 
UAEA, bilgilerin takip biriminde saklanmasına rağmen, İran’ın hassas faaliyetlerinin bilgi ve doğrulamasında bir kara delikle karşı karşıya. Geçen Şubat ayından bu yana Tahran, nükleer anlaşmayı yeniden canlandırarak bu bilgiler üzerindeki yasağı kaldırma hususunda bahis oynuyor. Aksi taktirde bilgiler, kalıcı olarak silinecek.
İran rejimi lideri Hamaney’e bağlı ‘Kayhan’ gazetesi, ilk sayfasında nükleer anlaşmanın destekçilerine ve onu ‘parlatmaya çalışanlara’ saldırırken, parlamento kararıyla çalışmaların devam edeceğini vurguladı.
Reformist ‘Arman Melli’ gazetesi, İran’ın UAEA Başkanı’nı kabul etme konusundaki ‘akılcı kararını’ memnuniyetle karşıladı. Analist Feridun Macali, “Hükümeti devralanlar, yönetimi sürdürmek için bıçağın kenarından uzaklaşmaları gerektiğini biliyorlar” dedi.
Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, geçen hafta medya sahipleri ve İranlı üst düzey gazetelerle ‘parlamento kararına’ ilişkin olarak yaptığı görüşmedeki açıklamalarının ‘çarpıtılmasını’ eleştirdi. Parlamentonun Dış Politika Komitesi sözcüsü Abbas Mişkini, Abdullahiyan’ın komite üyelerine “Forumda da söylediğim gibi, hükümetin nükleer meseledeki yolunu parlamento yasası belirler” sözlerini aktardı.
Öte yandan devlet televizyonu, 14 Eylül’de nükleer baş müzakereci Abbas Arakçi’nin yerine Dışişleri Bakanlığı Siyasi İşler Bakan Yardımcısı Ali Bakri Kani’nin atandığını duyurdu.
Bakri Kani, dışişleri bakanlığı pozisyonu adaylarından biriydi. Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin yargıyı yönettiği dönemde İnsan Hakları Komitesi başkanlığını üstlendi.
Mahmud Ahmedinejad’ın görev süresi boyunca Bakri Kani, Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Said Celili’nin yardımcısıydı ve o dönemde müzakereleri yürütüyordu.
Eski Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’ye yakın olan ‘Entekhab’ internet sitesi, “Ülkenin çıkarlarıyla ilgilenenlerin çoğu, nükleer müzakereleri sürdürmek için Arakçi’yi konumunda tutmaya çalışıyor. Ama görevine veda etmesi kesinleşti” ifadelerine yer verdi. 14 Eylül’de reformist gazete ‘Arman Melli’, Arakçi’nin ABD müzakere ekibini Temmuz 2015’te nükleer anlaşmaya varılmadan önce balistik füze meselesini müzakerelerden kaldırmaya ‘ikna etmedeki’ rolüne övgüde bulundu.
Bu gelişme, son birkaç gündür Twitter üzerinden Arakçi’nin görevinin sonlandığına dair yapılan açıklamalar sonrasında yaşandı. İran Dışişleri Bakanı, pazartesi günü gerçekleştirdiği bir telefon görüşmesinde İngiliz mevkidaşı Dominic Raab’e ‘hükümetin müzakere masasına dönmekteki gecikmesinin, geçen Haziran ayından bu yana dondurulan nükleer anlaşmayı canlandırmak için benimsediği yaklaşımla ilgili olarak hükümetin iç istişarelerinden kaynaklandığını’ söyledi.
Dış Politika Komitesi sözcüsü Abbas Mişkini’ye göre Abdullahiyan, 14 Eylül’de Dışişleri Bakanlığı’nın gelecek hafta değişikliklere tanık olacağını belirtti.



UAEA: Çernobil Nükleer Santrali’nin koruyucu kalkanı hasar gördü

Çernobil Nükleer Santrali'ndeki hasarlı dördüncü reaktörü kapatan eski kubbenin üzerindeki Yeni Güvenli Muhafaza (NSC) yapısının genel görünümü (Reuters)
Çernobil Nükleer Santrali'ndeki hasarlı dördüncü reaktörü kapatan eski kubbenin üzerindeki Yeni Güvenli Muhafaza (NSC) yapısının genel görünümü (Reuters)
TT

UAEA: Çernobil Nükleer Santrali’nin koruyucu kalkanı hasar gördü

Çernobil Nükleer Santrali'ndeki hasarlı dördüncü reaktörü kapatan eski kubbenin üzerindeki Yeni Güvenli Muhafaza (NSC) yapısının genel görünümü (Reuters)
Çernobil Nükleer Santrali'ndeki hasarlı dördüncü reaktörü kapatan eski kubbenin üzerindeki Yeni Güvenli Muhafaza (NSC) yapısının genel görünümü (Reuters)

Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) dün yaptığı açıklamada, 1986’daki Çernobil felaketinin ardından radyoaktif maddelerin sızmasını önlemek için inşa edilen Çernobil nükleer santralindeki koruyucu kalkanın artık temel güvenlik işlevini yerine getiremediğini bildirdi. Ajans, bu hasarın bir insansız hava aracı (İHA) saldırısı nedeniyle oluştuğunu ve Ukrayna’nın, sorumluluğun Rusya’da olduğunu öne sürdüğünü belirtti.

UAEA, geçen hafta tamamlanan çelik izolasyon yapısının denetiminde, şubat ayında meydana gelen İHA saldırısının, Ukrayna’daki Rusya kaynaklı çatışmanın başlamasından üç yıl sonra yapıyı olumsuz etkilediğini ortaya koyduğunu duyurdu.

UAEA Genel Direktörü Rafael Grossi yaptığı açıklamada, “Denetim heyeti, koruma yapısının temel güvenlik işlevlerini, özellikle de radyoaktif maddeyi izole etme kapasitesini kaybettiğini doğruladı. Ancak yapının taşıyıcı sistemleri veya izleme cihazlarında kalıcı bir hasar bulunmadığı sonucuna varıldı” dedi.

Grossi, onarımların yapıldığını, ancak uzun vadeli nükleer güvenliği sağlamak ve daha fazla bozulmayı önlemek için kapsamlı bir restorasyonun gerekli olduğunu vurguladı.

BM, 14 Şubat’ta yayımladığı açıklamada, Ukrayna yetkililerinin, yüksek patlayıcı başlığa sahip bir İHA’nın tesise saldırdığını, yangına yol açtığını ve 1986 felaketinde hasar alan 4 numaralı reaktörü çevreleyen koruyucu kaplamaya zarar verdiğini bildirdiğini aktarmıştı.

Ukrayna yetkilileri, İHA’nın Rusya’ya ait olduğunu belirtirken, Moskova saldırıyı reddetti.

BM, şubat ayında yaptığı açıklamada, radyasyon seviyelerinin normal ve stabil olduğunu, herhangi bir sızıntı rapor edilmediğini bildirdi.

1986’daki Çernobil patlaması, radyasyonun Avrupa’nın dört bir yanına yayılmasına yol açmış ve Sovyet yetkililerini olaya müdahale etmek için büyük sayıda insan ve ekipman seferber etmeye zorlamıştı. Santraldeki son çalışan reaktör ise 2000 yılında kapatılmıştı.

Şarku'l Avsat'ın aldığı bilgiye göre Rusya, Şubat 2022’de Ukrayna’yı işgalinin ilk haftalarında santrali ve çevresini bir aydan fazla süreyle işgal etmiş; kuvvetleri başlangıçta başkent Kiev’e ilerlemeye çalışmıştı.

UAEA, Ukrayna ile Rusya arasında yaklaşık dört yıldır süren savaşın elektrik trafo merkezlerine verdiği hasarı ülke çapında araştırırken, aynı zamanda bu incelemeyi de gerçekleştirdi.


Avrupa, ABD'nin Ukrayna'daki savaşı sona erdirme "acelesi" konusunda endişeli

Almanya Başbakanı Merz, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Kanada Başbakanı Carney ile (Reuters)
Almanya Başbakanı Merz, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Kanada Başbakanı Carney ile (Reuters)
TT

Avrupa, ABD'nin Ukrayna'daki savaşı sona erdirme "acelesi" konusunda endişeli

Almanya Başbakanı Merz, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Kanada Başbakanı Carney ile (Reuters)
Almanya Başbakanı Merz, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Kanada Başbakanı Carney ile (Reuters)

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Friedrich Merz, İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy arasında gerçekleşen hassas bir telefon görüşmesinin içeriği ortaya çıktı. Bu görüşme, Avrupa'nın Moskova ile barış müzakerelerini yönetme konusundaki yeni Amerikan yaklaşımına ilişkin endişelerinin boyutunu gözler önüne seriyor.

Alman Der Spiegel gazetesinin protokol dışı olarak yayınladığı görüşmeye göre, özellikle Steve Wittkoff ve Jared Kushner'in müttefiklerle önceden koordinasyon sağlamadan Moskova'ya yaptığı ziyaretin ardından ABD'nin gözle görülür ivmesi, Rusya'nın gelecekteki boşlukları istismar etmesini önlemek için herhangi bir sağlam güvenlik taahhüdü oluşturulmadan Ukrayna'yı belirsiz tavizler vermeye itebilecek "aceleci bir anlaşma" korkularını güçlendirdi.

Mertz, Washington'un "oyunları" ve "Washington'un Kiev'e ihanet etme olasılığı" konusunda uyarıda bulunurken, Macron, Kiev'in gerçek bir caydırıcılık sistemi üzerinde anlaşmaya varmadan önce sınır anlaşmalarını kabul etmesi için dolaylı baskıya maruz kalabileceği ihtimaline işaret etti.


Ukrayna savaşı, Çernobil’i uyandırdı: “Radyasyon engellenemiyor”

Uzmanlar, koruyucu kalkanda yaklaşık 15 metrelik delik açıldığını bildirmişti (Reuters)
Uzmanlar, koruyucu kalkanda yaklaşık 15 metrelik delik açıldığını bildirmişti (Reuters)
TT

Ukrayna savaşı, Çernobil’i uyandırdı: “Radyasyon engellenemiyor”

Uzmanlar, koruyucu kalkanda yaklaşık 15 metrelik delik açıldığını bildirmişti (Reuters)
Uzmanlar, koruyucu kalkanda yaklaşık 15 metrelik delik açıldığını bildirmişti (Reuters)

Ukrayna savaşında zarar gören Çernobil Nükleer Santrali'nin koruyucu kalkanı artık radyasyon sızıntısını engelleyemiyor.

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'ndan (UAEA) dün yapılan açıklamada, geçen hafta yürütülen incelemeler sonucu çelik kalkanda ciddi hasar meydana geldiğinin tespit edildiği belirtildi. 

UAEA Direktörü Rafael Grossi, yapının radyasyon sızıntısını engelleme dahil "birincil güvenlik işlevlerini" kaybettiğini duyurdu. 

Grossi, koruyucu kalkanda bazı onarım çalışmalarının yapıldığını ancak "uzun vadeli nükleer güvenliğin sağlanması için kapsamlı restorasyon gerektiğini" söyledi. 

UAEA, Çernobil Nükleer Santrali'nin 4. reaktörünü koruyan güvenlik kalkanına drone isabet ettiğini şubatta açıklamıştı. Bunun koruyucu metal kapsülün çatısında yangına neden olduğu aktarılmıştı. Yangının söndürülmesi neredeyse iki hafta sürmüştü.

1986'daki nükleer facianın yaşandığı 4. reaktörden geriye kalan radyoaktif atıkların korunması için 2019'da inşa edilen kalkan yaklaşık 1,5 milyar dolara mal olmuştu.

Saldırının ardından Ukrayna ve Rusya birbirini suçlamıştı. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova, saldırıyı "Kiev rejimi tarafından önceden planlanmış bir provokasyon" diye nitelemişti. Ukrayna ise iddiaları reddederek saldırının Rus ordusuna ait insansız hava araçlarıyla (İHA) düzenlendiğini söylemişti.

Rus birlikleri, Şubat 2022'de başlayan savaşın ilk haftalarında, Ukrayna'nın kontrolündeki Pripyat'ta yer alan Çernobil santralini ele geçirmişti. Bir aydan uzun süren çatışmaların ardından Ukrayna askerleri bölgenin kontrolünü geri almıştı. 

Independent Türkçe, Guardian, Reuters