Çek Cumhuriyeti Taliban’ı tanımayacak eşgüdümlü diyalog kuracak

Çek Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Jakub Kulhánek: Çek Cumhuriyeti’nin Taliban'ı tanımaya niyeti yok

Çek Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Jakub Kulhánek (Şarku’l Avsat)
Çek Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Jakub Kulhánek (Şarku’l Avsat)
TT

Çek Cumhuriyeti Taliban’ı tanımayacak eşgüdümlü diyalog kuracak

Çek Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Jakub Kulhánek (Şarku’l Avsat)
Çek Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Jakub Kulhánek (Şarku’l Avsat)

Çek Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Jakub Kulhánek, Avrupa Birliği’nin ve ülkesinin İran'ın nükleer politikasından duyduğu endişeyi ifade etti. Bakan İran’ın nükleer politikasını değiştirmesi gerektiğini vurguladı. Diğer yandan Kulhánek, Afganistan'daki durumun hızla gelişmesinin ve ülkede Taliban'ın iktidarı ele geçirmesinin sürpriz olduğunu ifade etti.
Taliban’la eşgüdümlü diyalog şart
Çek bakan, Riyad'a yaptığı son ziyareti sırasında Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, insani bir felaketi önlemek için uluslararası toplumun Kabil'deki yeni hükümetle bir tür "eşgüdümlü diyaloğa" girmesi gerektiğini söyledi. Ancak ülkesinin Taliban liderliğindeki yeni hükümeti tanıma konusunda niyeti olmadığını belirten Jakub Kulhánek, Suudi Arabistan'ın bölgede istikrarı sağlamak için önemli bir güç olduğunu kaydetti.
Kulhánek, ziyaret sırasında yaptığı görüşmelerin niteliğine ilişkin, "İş forumuna katılımın yanı sıra Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Farhan bin Abdullah ve Suudi Arabistan Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Adil el-Cubeyr ile görüşmeler yapıldı. İkili ilişkiler, güvenlik meseleleri, terörle mücadele veya bölgesel kalkınma gibi ortak çıkarların olduğu dosyalarda bilgi alışverişini derinleştirmek istiyoruz. Düzenli istişareleri resmileştirmeye kararlıyız. Yakın gelecekte Suudi Arabistan ile stratejik bir ortaklık kurmak istiyoruz. Bu da çeşitli alanlarda işbirliğinin arttırılması anlamına gelmektedir” açıklamalarında bulundu.
Suudi Arabistan ve Çek Cumhuriyeti'nin ticaret ve bilimsel iş birliği, enerji ve madencilik sektörü, sağlık ve kaplıca sektörü ve güvenlik sektörü gibi birçok alanda birbirlerine sunacakları çok şey olduğunu kaydeden Kulhánek, “Suudi Arabistan’ın NEOM projesi, Kızıldeniz projesi ve Yeşil Suudi Arabistan girişimi gibi dev, iddialı ve etkileyici projelere Çek bilgisi, teknolojisi ve ürünü sağlama konusunda büyük bir potansiyel görüyoruz. Çek Cumhuriyeti'nde daha fazla Suudi yatırımı çekmek ve karşılıklı ticaret ve yatırımı desteklemek için büyük bir potansiyel var.” dedi.
Suudi Arabistan'ın bölgenin istikrara kavuşmasında oynadığı rolle ilgili olarak Kulhánek, “Krallık, bölgede istikrarı sağlamak adına önemli bir güçtür. Suudi Arabistan ayrıca küresel ekonominin en önemli oyuncularından biridir. Bu, geçen yıl Krallığın G-20’ye başarılı bir şekilde başkanlık etmesinde kendini gösterdi. Geçen yıl boyunca sadece ekonomiye değil aynı zamanda çevre ve kadın konularına da odaklanan Suudi yönetimini kutluyorum” şeklinde konuştu.
Kulhánek, Suudi reformlarıyla ilgili olarak şunları söyledi: “Uygulanmakta olan Vizyon 2030 programı gibi iddialı reformlar ve mega projeleri en önemli küresel medyada düzenli olarak duymak ve okumak şaşırtıcı.”
Yemen krizi ve Suudilerin bu krizi çözme çabalarına ilişkin görüşünü dile getiren Kulhánek, “Çek Cumhuriyeti, uluslararası toplumun Yemen krizine çözüm arayışlarına ilişkin faaliyetlerini her zaman desteklemiştir. Bu bağlamda Suudi Arabistan'ın Mart ayında sunduğu yeni girişimi memnuniyetle karşılıyoruz. Bu girişimin kabul edilebilir ve sürdürülebilir bir çözüm bulmaya katkıda bulunabileceğine inanıyoruz. Maalesef sınır ötesi çatışmalar ve grevler devam ediyor. Bu saldırıların durdurulması ve tüm tarafların ülke çapında acil bir ateşkes ilan etmesi için kamuoyuna çağrıda bulunduk.
Çek Dışişleri Bakanı, İran'ın nükleer programı ve bölgedeki İran faaliyetlerinin tehlikeleri konusundaki müzakereler hakkında şunları söyledi: “İran'ın nükleer yörüngesi çok endişe verici ve değişmeli. Kapsamlı Ortak Eylem Planı’nı (JCPOA) sürdürmenin bunu başarmanın en iyi yolu olduğuna inanıyoruz. ABD'nin anlaşmaya dönmesini ve anlaşmanın tüm taraflarca tam olarak uygulanmasını destekliyorum, ayrıca İran'ın Viyana müzakerelerine geri dönmesini umuyorum.”
Afganistan'da Taliban'ın iktidarı ele geçirmesi ve bunun bölgenin ve dünyanın güvenlik ve istikrarı üzerindeki etkisine ilişkin konuşan Kulhánek, Afganistan'da yaşanan gelişmeleri hızlı olarak nitelendirdi ve bundan şaşkınlık duyduğunu gizlemedi. Çek Bakan, “Gerçekle olduğu gibi yüzleşmeli ve gerçekçi olmalıyız. Son yirmi yılda elde ettiğimiz başarılardan vazgeçmeyeceğiz. Yeni Afgan makamlarıyla ilgili ileriki adımlarımızda, elbette değerlerimizden ve ilkelerimizden ödün vermeden gerçekçi beklentilere sahip olmayı sürdürmeliyiz. Uluslararası toplumun, insani bir felaketi önlemek için Kabil'deki yeni hükümetle bir tür "eşgüdümlü diyalog" yapması gerekecek. Çek Cumhuriyeti Afganistan'ın yeni yöneticileri ile koordineli bir yaklaşım izliyor. Kabil'deki yeni hükümet sözleriyle değil eylemleriyle değerlendirilmeli” açıklamalarında bulundu.
Kulhánek ayrıca ülkesinin, Taliban liderliğindeki yeni hükümeti tanımaya niyeti olmadığını altını çizdi.



Trump, Netanyahu'yu Washington'da toplantıya davet etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ekim ayında Ben Gurion Havalimanı'nda ABD Başkanı Donald Trump ile İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog arasında (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ekim ayında Ben Gurion Havalimanı'nda ABD Başkanı Donald Trump ile İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog arasında (AP)
TT

Trump, Netanyahu'yu Washington'da toplantıya davet etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ekim ayında Ben Gurion Havalimanı'nda ABD Başkanı Donald Trump ile İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog arasında (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ekim ayında Ben Gurion Havalimanı'nda ABD Başkanı Donald Trump ile İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog arasında (AP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisinden yapılan açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump'ın dün Netanyahu'yu "yakın gelecekte" Beyaz Saray'da yapılacak bir toplantıya davet ettiği belirtildi.

Netanyahu'nun ofisinden daha önce yapılan açıklamada, Trump'ın sosyal medyada İsrail'in Suriye ile diyaloğunu sürdürmesi gerektiğini yazmasının hemen ardından, başbakanın ABD başkanıyla telefonda görüştüğü belirtilmişti.

Ofisin açıklamasında görüşmede, Hamas'ın ve Gazze Şeridi'nin silahsızlandırılması konularının ele alındığı, ayrıca İsrail'in kendisini tanımayan ülkelerle ilişki kurma olasılığının değerlendirildiği belirtildi.

İsrail Başbakanlık Ofisi, Trump'ın Netanyahu'yu "yakın gelecekte" Beyaz Saray'da bir toplantıya davet ettiğini ancak bir tarih belirtmediğini ifade etti.

Times of Israel gazetesi, söz konusu çağrının Trump'ın İsrail'i Suriye'yi ve yeni yönetimi istikrarsızlaştırmaması konusunda uyarmasının ardından geldiğini bildirdi.

Trump, Truth Social platformunda yaptığı açıklamada, "İsrail'in Suriye ile güçlü ve gerçek bir diyalog sürdürmesi ve Suriye'nin müreffeh bir ulusa dönüşmesine engel olacak hiçbir şeyin yapılmaması çok önemli" ifadesini kullandı.

Geçtiğimiz cuma günü Şam kırsalındaki Beyt Cin kasabasına giren İsrail güçleri, kasabanın içinde ateş altına alınmış, ardından kasaba İsrail uçakları tarafından bombalanmış ve 13 kişi hayatını kaybetmişti.


Macron, Avrupa'nın Pekin'le rekabet ve bağımlılık dengesini sağlamaya çalıştığı bir dönemde Çin'i ziyaret ediyor

Macron, Şi'yi Elysee Sarayı'nda kabul ediyor (Arşiv- AP)
Macron, Şi'yi Elysee Sarayı'nda kabul ediyor (Arşiv- AP)
TT

Macron, Avrupa'nın Pekin'le rekabet ve bağımlılık dengesini sağlamaya çalıştığı bir dönemde Çin'i ziyaret ediyor

Macron, Şi'yi Elysee Sarayı'nda kabul ediyor (Arşiv- AP)
Macron, Şi'yi Elysee Sarayı'nda kabul ediyor (Arşiv- AP)

Avrupa, küresel ticaret çalkantılarının yaşandığı bir dönemde, Pekin'den gelen ekonomik ve güvenlik tehditleriyle dünyanın ikinci büyük ekonomisine bağımlılığı dengelemeye çalışırken, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron bu hafta dördüncü resmi ziyaretini gerçekleştirmek üzere Çin'e gidiyor.

Macron, seyahatine yarın Pekin'deki Yasak Şehir'i ziyaret ederek başlayacak ve perşembe günü Çin'in başkentinde Devlet Başkanı Şi Cinping ile bir araya gelecek. İkili, cuma günü Çin'in güneybatısındaki Sichuan eyaletine bağlı Chengdu'yu ziyaret ederek tekrar bir araya gelecek.

Bu ziyaret, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in temmuz ayında yaptığı ve AB-Çin ilişkilerinin "dönüm noktasında" olduğunu söylediği gergin bir gezinin ardından geliyor. İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve Almanya Başbakanı Friedrich Merz'in de gelecek yılın başlarında Çin'i ziyaret etmesi planlanıyor.

Çin ve Avrupa arasındaki ticaret gerginlikleri, özellikle çelik sektöründeki ucuz Çin ihracatının Avrupa sanayisinin büyük bir bölümüne aksetmesiyle tırmandı. Ayrıca, Avrupa'da Çin'in elektrikli araç sektöründeki artan teknolojik üstünlüğü ve nadir toprak elementi işleme alanındaki hakimiyeti konusunda artan endişeler var; bu durum, hayati önem taşıyan Avrupa sanayilerinin tedarik zincirlerini tehdit edebilir.

Washington'un uyguladığı tarifeler nedeniyle küresel ticaretin giderek baskı altına girmesiyle Pekin, Avrupa'nın, Çin'in Rusya'ya ve devlet destekli sanayi modeline verdiği destek konusundaki endişelerini yatıştırma umuduyla kendisini bir ticaret ortağı olarak sunma fırsatını değerlendiriyor.

Macron'un danışmanları, ziyaret öncesinde Çin'in iç tüketimini artırmak için ticaret dinamiklerinin yeniden dengelenmesi yönünde çaba göstereceğini belirterek, Avrupa'nın Çin teknolojisine erişebilmesi için "inovasyondan elde edilen kazanımların paylaşılması" yönünde umutlarını dile getirdiler.


Putin, Rus güçlerinin Ukrayna'da ilerlediğini duyurdu, Washington bir anlaşmaya varılacağı konusunda iyimser

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rus askeri komuta merkezini ziyaret ediyor (Reuters)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rus askeri komuta merkezini ziyaret ediyor (Reuters)
TT

Putin, Rus güçlerinin Ukrayna'da ilerlediğini duyurdu, Washington bir anlaşmaya varılacağı konusunda iyimser

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rus askeri komuta merkezini ziyaret ediyor (Reuters)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rus askeri komuta merkezini ziyaret ediyor (Reuters)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rus güçlerinin Ukrayna'daki tüm cephelerde ilerlediğini belirterek, komutanlara özel operasyonlar alanındaki görevlerini dikkatlice belirlenmiş plana göre sürdürmeleri çağrısında bulundu.

Putin, Ukrayna siyasi liderliğine saldırarak, "Askerlerini katliama gönderen Kiev rejiminin eylemleri Ukrayna halkı için bir trajedidir" dedi ve bu liderliği "iktidarı ele geçiren bir suç örgütü" olarak nitelendirdi.

RT televizyonuna göre Putin, Rus güçlerinin Oskol Nehri'nin sol yakasında Ukrayna güçlerini sistematik olarak yok etmeye devam ettiğini söyledi.

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, dün Washington'da yaptığı açıklamada, ABD yönetiminin, ABD Başkanı Donald Trump'ın özel temsilcisi Steve Witkoff'un Moskova ziyaretinin arifesinde, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşı sona erdirecek bir anlaşmaya varılması olasılığı konusunda "çok iyimser" olduğunu vurguladı.

Leavitt, "Yönetimin çok iyimser olduğunu düşünüyorum" dedi ve Başkan Donald Trump ile ekibinin "bunun için çok çalıştığını ve hepsinin bu savaşın sona ermesini istediğini" ifade etti.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre "Dün Florida'da Ukraynalılarla çok iyi görüşmeler yaptılar ve şimdi de Özel Temsilci Witkoff Rusya'ya doğru yola çıktı" diyen Leavitt, burada Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesinin planlandığını belirtti.

Pokrovsk'un Kontrolü

Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov dün yaptığı açıklamada, Rus ordusunun Ukrayna'nın doğusunda Donetsk bölgesindeki stratejik Pokrovsk şehrinin kontrolünü ele geçirdiğini söyledi.

Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in gelişmeler hakkında bilgilendirildiğini, ancak Kiev'den henüz bir teyit gelmediğini açıkladı. Ayrıca, Rus güçlerinin komşu Harkiv bölgesindeki Vovçansk kasabasının kontrolünü ele geçirdiğine dair haberler de var.

Peskov, Rusya'nın Vostok kuvvetleri komutanının, Ukrayna'nın Zaporijya bölgesindeki Gulyay Pole şehrinin "kurtarılmasının" başladığını Devlet Başkanı Vladimir Putin'e bildirdiğini vurguladı.

Peskov, "Güçlerimiz Putin'e Dimitrov'un güney kesiminin de kontrolünü ele geçirdiklerini bildirdi ve Krasnoarmeysk'in kurtarılmasının ardından bölgedeki durum hakkında bir rapor sunduğunu" belirtti.

Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiga, dün yaptığı açıklamada, savaşı sona erdirmek için kolektif çabaları hızlandırma zamanının geldiğini söyledi.  

Ülkesinin Paris'teki heyetinin, Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy liderliğinde gerçekleştirdiği ve "yoğun bir diplomasi günü" olarak nitelendirdiği etkinliğin ardından, "Zaten önemli bir ilerleme kaydediyoruz. Amerikalı ve Avrupalı ​​ortaklarımızla yakın koordinasyonumuzu sürdürüyoruz" ifadesini kullandı.

Sibiga şöyle devam etti: "Savaşı sona erdirmek için ortak çabalarımızı hızlandırma zamanı geldi."