Fed'de çalışan en az 20 Türk var… Türkiye'de ihtimali bile akla gelmeyen uygulama: Merkez Bankası'nda yabancı uyruklu birinin çalışması

Fotoğraf: www.tcmb.gov.tr
Fotoğraf: www.tcmb.gov.tr
TT

Fed'de çalışan en az 20 Türk var… Türkiye'de ihtimali bile akla gelmeyen uygulama: Merkez Bankası'nda yabancı uyruklu birinin çalışması

Fotoğraf: www.tcmb.gov.tr
Fotoğraf: www.tcmb.gov.tr

Mark Carney, 2013 yılında İngiltere Merkez Bankası Başkanlığı'na (Bank of England/ BoE) getirildiğinde, 327 yaşındaki bankanın tarihinde bir ilk de yaşanmıştı.
Görev süresi 2020'de dolan Kanadalı Carney, Banka'nın Birleşik Krallık vatandaşı olmayan ilk başkanı olmuştu.
Bir ülkenin merkez bankasının başına o ülkenin vatandaşı olmayan birinin getirilmesi yalnızca Türkiye için değil, pek çok ülke için alışılagelmiş bir durum değil.
Ancak dünyanın en büyük merkez bankalarının, farklı ülkelerden gelenlere kapılarını açması yaygın bir durum.

İngiltere Merkez Bankası'nda 75 farklı ülkeden insan var
İngiltere Merkez Bankası'nın Şubat 2021'de yayımlanan raporuna göre 4 bin 600'den fazla kişiyi istihdam eden kurumda, 75 farklı ülkeden insan çalışıyor.
Bank of England ekonomistleri Joel Suss, Marilena Angeli ve Peter Eckley'nin Temmuz 2021'de kaleme aldığı Birleşik Krallık bankalarındaki istihdam çeşitliliğini inceleyen makaleye göre ülkenin tüm bankalarında çalışan yabancı vatandaş oranı, 2001-2020 yılları arasında yüzde 26,5'ten yüzde 34,7'ye yükseldi.

1694,'te kurulan İngiltere Merkez Bankası, İsveç'ten sonra dünyanın en eski ikinci merkez bankası/ Fotoğraf: Reuters
Bu oran, Brexit yılı 2016'da sert bir düşüş yaşamış, sonra bir miktar toparlanmıştı.
Suss, Angeli ve Eckley'e göre, cinsiyet ve vatandaşlıkta çeşitlilik olmasının pozitif sonuçları var.
İngiltere Merkez Bankası analistleri, Birleşik Krallık vatandaşı olmayanların ve kadınların daha fazla istihdam edilmesiyle risklerin düştüğünü ve daha yüksek getirinin elde edildiğini söylüyor.

"Fed, politikaların bağımsız fikirlerle şekillendiği güçlü takım çalışmasına dayanıyor" 
Çatısı altında farklı milletlerden insanlara yer veren diğer bir merkez bankası ise Amerikan Merkez Bankası (Fed).
Kariyer sayfasında ırk, milliyet, cinsiyet, cinsel yönelim, yaş ve malullük gözetmeksizin eşit haklarda istihdam sunduklarını söyleyen Fed, "İyi eğitilmiş, çok çeşitli işgücü, görev ve hedeflerimiz için gereklidir" diyor ve ekliyor: 
"Federal Rezerv Sistemi Yönetim Kurulu, çalışanlarının farklı geçmişlerine değer veriyor ve efektif pratikler ve politikaların bağımsız fikirlerle şekillendiği güçlü takım çalışmasına dayanıyor."

Fed'de az 20 Türk çalışıyor
70'ten fazla milletten insana istihdam sağlayan Amerikan Merkez Bankası'nda yıllardır çalışan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları da bulunuyor. 

Jerome Powell, 2018'den bu yanan ABD Merkez Bankası Başkanlığı'nı yürütüyor/ Fotoğraf: New York Times
Banka'nın merkezi ve Banka'ya bağlı 12 federal merkez bankasının (Boston, New York, Philadelphia, Cleveland, Richmond, Atlanta, Chicago, St. Louis, Minneapolis, Kansas City, Dallas ve San Francisco) yönetim ve araştırma kademelerinde çalışan en az 20 Türk bulunuyor. 
Örneğin, Fed'de 1989'dan bu yana görev yapan, Dallas Fed Başkan Yardımcısı Mine Kuban Yücel bu isimlerden yalnızca biri. 

Türkiye'de ilk şart: Vatandaşlık
Türkiye'de ise durum biraz daha farklı. 
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın işe alımlarında "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak" birincil şart. 
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda yer alan "Devlet memurluğuna alınacaklarda genel ve özel şartlar"ın ilki de yine "Türk vatandaşı olmak". 

"Fed bir dönem Amerikalı olmayan insan almakta zorlanıyordu, daha sonra değişti"
Hemen hemen hiçbirimizin aklına gelmeyen "Merkez Bankası'nda neden bir yabancı çalışmasın ki?" sorusunu soranlardan biri Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refet Gürkaynak oldu. 

Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refet Gürkaynak/ Fotoğraf: YouTube
Bloomberg HT'de yayınlanan "Profil" programında konuşan Gürkaynak, bir ekonomistin gerekli yetkinliklere sahip olduktan sonra hangi milliyetten geldiğinin önemli olmadığına vurgu yaptı. 
Yüksek lisans ve doktora eğitimlerini Princeton Üniversitesi'nde tamamlayan Gürkaynak, Amerikan Merkez Bankası'nda çalıştığı 2001-2005 dönemini şu sözlerle anlattı: 
"Fed o zamanlar Amerikalı olmayan insan almakta zorlanıyordu. Şimdi böyle bir şey yok. Hatta bunda benim de parmağım oldu. 
Fed, uluslararası bir kuruma dönüştü ve bu, iyi bir şey aslında. Amerikalıların iyi yaptığı bir iş. 
Amerikan Merkez Bankası'nda iki kol var. Bunlardan biri para politikasına karar veren insanların oluşturduğu FOMC (Federal Açık Piyasa Komitesi/Federal Open Market Committee). Diğeri daha aşağı kademedeki iktisatçılar. Onların çıkarttığı tahminler, "böyle yaparsak şöyle olur" gibi hazırladıkları senaryolar var. 
FOMC, kendilerine gelen bu bilgiyi görüyor ve ona göre bir karar veriyorlar. Bunu başka insanların yapmasında da bir sakınca yok."
"Bizim merkez bankamıza Türkiye vatandaşı olmayan birisini almak mümkün değil zannediyorum" diyen Gürkaynak'a göre birisi ‘Ben Merkez Bankası'nda çalışmak istiyorum' diyorsa ve kendisi iyi bir iktisatçı, iyi bir merkez bankacı ise "gelsin çalışsın" diyebilmek lazım. 
İktisat Profesörü Gürkaynak, "O uzmanlıktan o katma değeri alabilmek lazım. Amerikalılar bunu yapıyorlar. Fed'de bir dünya İtalyan var, epey Türk var" diyor. 

"Doktora şartı var ve ABD'de doktorayı yabancılar yapıyor"
Bu açıklamalarının ardından Gürkaynak'a, Amerikan Merkez Bankası'nda çalıştığı dönemdeki istihdam yapısını soruyoruz. 
"Fed, benden önce araştırma pozisyonlarına yabancıları alıyordu. Ancak para politikasına dokunmayan pozisyonlardı bunlar" diyerek başlıyor söze ve durumun nasıl değiştiğini şöyle anlatıyor Independent Türkçe'ye yaptığı açıklamada: 
"Fed'de çalıştığı dönemde The Congressional Budget Office'e (Amerikan Kongresi Bütçe Ofisi) bir konuşma yapmaya gittim. 
Orada başka bir Türk ile tanışmış ve kendisine orada nasıl çalışabildiğini sormuştum. "ABD, güvenlik ve savunma anlaşması olan ülkelerden insan çalıştırabiliyor" yanıtını almıştım. 
1-2 sene sonra Amerika'da şu mesele ortaya çıktı: "İyi bir okulda doktora yapmış olsun, para politikası üzerine çalışmış olsun, yaptığı iş çok iyi olsun, merkez bankasında çalışmak istiyor olsun ve ABD vatandaşı olsun" seti giderek küçülüyordu. Çünkü doktorayı ABD'de yabancılar yapıyor."
ABD Nüfus Sayım Bürosu'nun verilerine göre ülkede 25 yaş üstü nüfusta doktora derecesine sahip kişilerin oranı 2000-2018 yılları arası yüzde 2'den yüzde 4,5'e çıktı. 

ABD ile NATO anlaşması olan ülkeler
İstenilen özelliklerde çalışan bulunmada sıkıntı yaşanması sonrası, "Bütçe ofisinde yapılabiliyorsa, bu Fed'de de yapılabilir" diyerek yabancı istihdamı fikrini çalıştığı kuruma sunan Refet Gürkaynak, "Ben Fed'deyken biz de o sisteme geçtik. Dolayısıyla Türkiye'nin ABD ile NATO anlaşması olduğu için Türkler de Amerikan Merkez Bankası'na alınabildi" sözleriyle anlatıyor o dönemi. 

Merkezi Washington'da yer alan ABD Merkez Bankası'nın binası/ Fotoğraf: AP
Önceleri Fed'in yeşil kart (Green Card/ABD'de oturma ve çalışma izni için gerekli belge) sponsoru olmadığını aktaran Gürkaynak, bu durumun 2006–2014 yılları arası Başkanlık yapmış Ben Bernanke döneminde değiştiğini ifade etti. 

"İyi ekonomist Türkiye'den çıkmıyorsa, yurtdışından istihdam edilebilir"
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nda yabancı uyruklu birinin çalıştırılması fikrini de sorduğumuz Refet Gürkaynak, istenilen özelliklere sahip birinin Türkiye'den çıkmaması durumunda yurt dışındaki kişilere yönelmenin normal olduğunu söyledi: 
Belli özelliklere haiz insanlar istiyorsun, merkez bankacılığı yapabilsin istiyorsun, "şu analizi yapabilsin, şu veriyi çalışmış olsun" gibi teknik özellikler arıyorsun. 
"Eğer böyle biri Türkiye'den çıkmıyorsa ve yurtdışından birisi "Ben bunları yapabiliyorum, yapmak da istiyorum" diyorsa çalıştırılabilmeli. "Çok iyi olurdu ama yanlış pasaport, dolayısıyla istihdam edemiyoruz" denmemeli.
Sonuç: Normalde yapacağımızdan daha kötü para politikası çıkıyor. 
Elbette ki bu işin güvenlik boyutu var. İstihdam ederken, özen göstermek gerekiyor. Ülkenin vatandaşı olmayan insan, para politikasını ne kadar önemseyecek buna bakılmalı."

"Çok iyi kaleciyi pasaportu nedeniyle almıyorsak sonuç, 'Mütemadiyen gol yemek' olur"
TCMB'de yabancı istihdamını "yabancı futbolcu oynatmaya" benzeten Gürkaynak, "İyisi yerlisinden çıkıyorsa Türkiye vatandaşı ile de yaparsın. Ancak çıkmıyorsa, kendini ülkenin vatandaşı olan insanlarla kısıtlamanın bir alemi yok" ifadelerini kullandı.
Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Gürkaynak, "Sonuçta iş şuna geliyor: Çok iyi kaleci vardı. Getirecektik. O gelmek istiyordu, biz gelmesini istiyorduk. Pasaport tutmadığı için olmadı. Kova kaleciyi koyduk buraya, mütemadiyen gol yiyoruz. Kim mutlu? Kova kaleci mutlu. Çalışmaması gereken bir yerde, almaması gereken maaşı alıyor" değerlendirmesini yaptı. 
Memuriyetin bir "iş yapma yeri" olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Refet Gürkaynak, şöyle devam etti: 
"Kurumu, iş yapmak yerine istihdam yaratma yeri olarak görüyorsanız o zaman şunu açık açık söylemiş oluyorsunuz: Benim birinci derdim işi en iyi yapacak insanı getirmek, dünyanın neresinde olursa olsun onu alayım ve bu işi yaptırayım değil. Benim birinci derdim bizim çocukların iş bulması."
Independent Türkçe



Erdoğan imzayı attı! 52 yıllık tarihi anlaşma sonlandırıldı

Akdeniz'deki Ceyhan limanında petrol tankları (Arşiv- Reuters)
Akdeniz'deki Ceyhan limanında petrol tankları (Arşiv- Reuters)
TT

Erdoğan imzayı attı! 52 yıllık tarihi anlaşma sonlandırıldı

Akdeniz'deki Ceyhan limanında petrol tankları (Arşiv- Reuters)
Akdeniz'deki Ceyhan limanında petrol tankları (Arşiv- Reuters)

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 27 Ağustos 1973'te imzalanan ve iki ülke arasındaki en önemli ekonomik anlaşmalardan biri olan Irak-Türkiye petrol anlaşmasını feshetti.

Türk cumhurbaşkanlığı kararı dün resmi gazetede yayınlandı ve anlaşma ile buna ek tüm protokol ve mutabakat metinlerinin 27 Temmuz 2026 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırılmasına karar verildi.

Basra Üniversitesi Ekonomi Profesörü Nebil El-Marsumi, Türkiye'nin kararının, "19 Eylül 2010'da değiştirilen anlaşmanın 11. maddesine" dayandığını değerlendiriyor. Bu madde, tarafların anlaşmanın sona ermesinden bir yıl önce diğer tarafa yazılı bildirimde bulunarak 15 yıllık anlaşmayı feshedebilmelerine olanak tanıyor. El-Marsumi, iptal kararını, "Türkiye'nin Basra'dan Ceyhan limanına petrol ve doğalgaz taşımak için yeni boru hatları kurma isteğine" bağladı.

Ülkenin güneyindeki petrol sahalarından ihraç edilen hacme kıyasla boru hattından ihraç edilen petrol miktarı az olsa da Irak-Türkiye boru hattı, Irak petrolünün küresel pazarlara ihraç edilmesi için stratejik bir arter teşkil etmektedir. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre özellikle son yıllarda bu konuda yaşanan gerginlikler, Bağdat ve Erbil arasındaki hukuki anlaşmazlıklar ve Ankara'nın Irak hükümetinin itirazlarına rağmen Kürdistan Bölgesi'nden petrol ihraç etmek için boru hattını kullanması göz önüne alındığında, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerde kilit bir eksen oldu. Boru hattı, son yirmi yılda çok sayıda sabotaj ve saldırı eylemine maruz kaldı. Irak'ın Türkiye'ye karşı açtığı tahkim davasını kazanmasının ardından yaklaşık iki yıl önce kapatılmıştı.