Sisi: Nahda Barajı krizi bölge güvenliğini tehdit ediyor

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda video konferans yoluyla konuşmasını yapıyor. (Resmi hesap)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda video konferans yoluyla konuşmasını yapıyor. (Resmi hesap)
TT

Sisi: Nahda Barajı krizi bölge güvenliğini tehdit ediyor

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda video konferans yoluyla konuşmasını yapıyor. (Resmi hesap)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda video konferans yoluyla konuşmasını yapıyor. (Resmi hesap)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, ülkesi için tek can damarı olarak nitelendirdiği Nil Nehri üzerindeki Nahda (Hedasi) Barajı konusunda Mısır, Sudan ve Etiyopya arasındaki müzakerelerin durmasının bölgenin güvenliği ve istikrarına yönelik yaygın bir tehdit olduğu konusunda uyardı.
Mısır ve Sudan, barajın doldurulması ve işletilmesi konusunda Etiyopya ile 10 yıldır anlaşmaya varmak için müzakereler yürütüyor. Ancak görüşmelerden herhangi bir sonuç alınamadı. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) ise geçen hafta üç ülkeyi Afrika Birliği'nin (AfB) himayesinde müzakereleri sürdürmeye çağırdı. Açıklamada, barajın doldurulması ve işletilmesine ilişkin bağlayıcı bir anlaşma metninin makul bir sürede hızlıca sonuçlandırılması gerektiği vurgulandı.
Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, Salı akşamı BM Genel Kurulu'nda yaptığı açıklamada, "Müzakerelerin, malum tarafın uzlaşmazlığı, oldu bitti politikasını dayatması, müzakere sürecini olumlu ele almaması ve tek taraflı bir yöntem seçmesi nedeniyle nasıl sonuçlandığını hepiniz biliyorsunuz” dedi. 
Cumhurbaşkanlığı ofisinden yapılan açıklamaya göre Sisi, "Nil Nehri Mısır için tarih boyunca tek can damarı oldu. Mısır vatandaşının Rönesans Barajı ile ilgili endişesinin nedeni bu" dedi.
Sisi açıklamasını şu sözlerle sürdürdü:
“Afrikalı kardeşlerin kalkınmaya yönelik hakları tanınmasına rağmen, Mısır su kıtlığı kriziyle karşı karşıya ve en kurak ülkelerden biri. Bu nedenle Mısır, 150 milyon Mısır ve Sudan vatandaşının varlığını korumak için barajın doldurulması ve işletilmesi konusunda kapsamlı, dengeli ve yasal olarak bağlayıcı bir anlaşmaya varmaya kararlı.”
Sisi, video-konferans yoluyla yaptığı konuşmada, "Mısır, gurur duyduğu ve yalnızca coğrafi konumuyla değil, vücuttaki bir organ gibi bağlantısı Afrika gerçekliğiyle yakından ilişkili. Bu bağlamda, kıta ülkeleri arasında işbirliğini sağlamanın bir tarafın diğer tarafa gereksinimlerini tanımlamakla olmayacağını, bunun yerine bu sürecin karşılıklı olması gerektiğini açıkça belirtmeliyim" ifadelerini kullandı.
Sisi, ülkesinin konunun uluslararası barış ve güvenliğe yönelik bir tehdide dönüşmesini önlemek için bu dosyadaki sorumluluklarını yerine getirmek ve Birleşmiş Milletler ve dost ülkelerden gözlemcilerin aktif rolü yoluyla Afrika'nın arabuluculuk çabalarını desteklemek ve güçlendirmek için Güvenlik Konseyi'ne başvurduğunu kaydetti. Ayrıca açıklamasında, “Mısır, 150 milyon Mısırlı ve Sudanlı sivilin varlığını korumak ve iki ülke halklarının yeteneklerinin ciddi şekilde zarar görmesini önlemek amacıyla bir an önce bir çözüme ulaşma konusunda kararlılığını sürdürüyor” dedi.
Etiyopya, 2011'den bu yana Nil'in ana kolu üzerine inşa ettiği barajın ekonomisinin gelişmesi ve enerji sağlanması için gerekli olduğunu öne sürüyor. Ancak Mısır barajı Nil’in su kaynakları için ciddi bir tehdit olarak görüyor. Ayrıca, nehir boyunca su projelerini onaylama zorunluluğunda tarihi bir hak olarak gördüğü şeyi talep ediyor.
Mısır Su Kaynakları Bakanı Muhammed Abdulati, özellikle Nahda Barajı ile ilgili Mısır'a yönelik yabancı düşmanlık ihraç etmenin yanlış bir düşünce ve algı olduğunu belirtti. Abdulati açıklamasında, “Mısır hiçbir tarafa zarar vermeyecek şekilde, ortak çıkarlara yönelik iş birliği ve kalkınma için açık bir siyasi irade ile elini uzatıyor” dedi. Abdulati, dün Dubai'deki 5. Arap Su Forumu'ndaki Sınır Ötesi Sular Genel Oturumu’nda yaptığı açıklamada, "Mısır, halkı veya herhangi bir Afrika halkı için yaşam ve kalkınma açısından her hakkı savunuyor" dedi.
Abdulati açıklamasında, özellikle su sektörünün karşı karşıya olduğu birçok zorluk çerçevesinde, her damla suyun en iyi şekilde kullanılması üzerinde çalışarak, sürdürülebilir kalkınma için BM hedeflerine ulaşmanın araçlarından biri olarak su güvenliğinin önemini vurguladı. Aynı zamanda Mısır devletinin konvansiyonel olmayan su kaynaklarının kullanımını en üst düzeye çıkarmak için sürekli çaba göstermenin yanı sıra, iklim değişikliğine karşı koymak ve uluslararası nehir havzalarını uluslararası yasalar ve normlar doğrultusunda yönetmek için bölgesel işbirliğini sürdürmeye çalıştığını ifade etti.



Hamas, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanının devam etmesi üzerine ‘etnik temizlik’ uygulamasını kınadı

Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)
Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)
TT

Hamas, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanının devam etmesi üzerine ‘etnik temizlik’ uygulamasını kınadı

Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)
Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)

Hamas Sözcüsü bugün yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nin doğu bölgelerinde ve orta kesiminde ‘etnik temizlik’ yaptığını söyledi.

Sözcü Hazım Kasım, “İşgal güçleri, sarı hattın dışındaki sivilleri hedef alıyor. Bu sabahtan itibaren dört vatandaş öldürüldü, yıkım operasyonları yoğunlaştı ve doğu bölgelerinden vatandaşlar yerlerinden edildi” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA’dan aktardığına göre, bu sabah İsrail'in Gazze ve Han Yunus şehirlerini hedef alan bombardımanında dört Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.

dcgtrhy
Gazze şehrinde İsrail ateşiyle öldürülen Filistinli genç Ahmed el-Hevari'nin cenazesine katılan Filistinliler (Reuters)

Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, AFP’ye yaptığı açıklamada, “Bu sabah üç kişinin cenazesi hastanelere getirildi; ikisi Han Yunus’un doğusundaki Beni Suheyle kasabasında İsrail’e ait bir insansız hava aracı (İHA) tarafından, bir diğeri ise Gazze kentinin doğusundaki et-Tuffah mahallesinde İsrail tankının açtığı ateş sonucu hayatını kaybetti” dedi.

Han Yunus’taki Nasır Hastanesi, iki ölü ve biri ağır olmak üzere üç yaralıyı kabul ettiğini duyurdu. Gazze kentindeki Şifa Hastanesi’nin Müdürü Dr. Muhammed Ebu Selmiye de et-Tuffah mahallesinde sivillere yönelik tank ateşi nedeniyle bir ölü ve çok sayıda yaralının hastaneye ulaştığını doğruladı.

Gazze'deki bir güvenlik kaynağı AFP'ye, ‘işgal uçaklarının bu sabah Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus ve Refah'ın güneydoğusundaki bölgelere birkaç hava saldırısı düzenlediğini’ söyledi. Kaynak, İsrail ordusunun ‘ez-Zeytun, Şucaiyye ve et-Tuffah (Gazze şehrinin doğusu) mahallelerinde ve Han Yunus ile Refah'ta savaş sırasında hasar gören onlarca binayı ve evi yıkmaya devam ettiğini’ belirtti.

İsrail güçleri, Refah şehrinin büyük bir kısmını ve Han Yunus'un doğu bölgelerini kontrol altında tutuyor. İsrail, 7 Ekim 2023'teki saldırının ardından Gazze Şeridi'ne savaş açtı. O günden bu yana, Birleşmiş Milletler'in (BM) güvenilir bulduğu Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki savaşında en az 69 bin 756 kişi hayatını kaybetti.


Mısır Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşamasında oy verme işlemi başladı

Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)
Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)
TT

Mısır Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşamasında oy verme işlemi başladı

Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)
Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)

Mısırlılar bugün, 2025 Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşamasında oy kullanmaya başladı.

İki gün sürecek seçimler, 73 seçim bölgesi ve 5 bin 287 alt komiteden oluşan 13 vilayette gerçekleştiriliyor. Şarku’l Avsat’ın Kahire el-İhbariyye televizyonundan aktardığına göre, bu aşamada bin 316 aday bireysel sistem altında yarışıyor ve Kahire ile Kuzey, Orta ve Güney Delta ve Doğu Delta'nın iki seçim bölgesinde bir liste yer alıyor.

Mısır Ulusal Seçim Komisyonu, vatandaşlara seçimlere katılım çağrısında bulunarak, sürecin bütünlüğünü sağlama ve seçmenlerin iradesini tam şeffaflık içinde sandığa yansıtma konusundaki kararlılığını vurguladı.

Seçimlerin ikinci aşamasına dahil olan vilayetler, Ulusal Seçim Komisyonu’nun verilerine göre Kahire, Kalubiyye, Dakahliye, Garbiye, Menufiye, Kafr eş-Şeyh, Şarkiye, Dimyat, Port Said, İsmailiye, Süveyş, Güney Sina ve Kuzey Sina’dan oluşuyor.

gju
Parlamento seçimlerinin ilk turunda oy verme merkezlerinin önünde bekleyen Mısırlı kadınlar (Gençlik Partisi Koordinasyon Komitesi)

Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşaması, ilk turda 19 seçim bölgesindeki sonuçların ‘önemli ihlaller’ gerekçesiyle iptal edilmesinin ardından geliyor. Bu ihlaller arasında sandıkların önünde yapılan usulsüz propaganda ile adaylara oy sayım tutanaklarının nüshalarının verilmemesi gibi durumlar yer aldı. Gözlemciler bu adımı ‘emsalsiz’ olarak nitelendirdi.

Bu seçim bölgelerindeki sonuçların iptal edilmesi, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi'nin ‘azami şeffaflık’ sağlanması için yaptığı doğrudan çağrının ardından gerçekleşti.


Irak Sünni güçleri seçim sonrası pozisyonları koordine etmek için birleşik bir blok oluşturuyor

Bağdat'taki Irak seçimlerine ait kampanya posterleri (AFP)
Bağdat'taki Irak seçimlerine ait kampanya posterleri (AFP)
TT

Irak Sünni güçleri seçim sonrası pozisyonları koordine etmek için birleşik bir blok oluşturuyor

Bağdat'taki Irak seçimlerine ait kampanya posterleri (AFP)
Bağdat'taki Irak seçimlerine ait kampanya posterleri (AFP)

Irak'taki en önde gelen Sünni siyasi güçlerin liderleri dün, ayrı listelerle katıldıkları parlamento seçimlerinin ardından "vizyon ve kararları birleştirmeyi" amaçlayan "Ulusal Siyasi Konsey" bloğunun kurulduğunu duyurdu.

Bağdat'ta, beş büyük Sünni partinin liderlerinin katıldığı bir toplantı düzenlendi. Toplantıda, seçilmiş parlamentoda Sünni güçler arasında en fazla sandalyeye sahip olan (27 sandalye) "Takaddüm" hareketinin lideri eski Meclis Başkanı Muhammed el-Halbusi ve ABD yaptırımlarına tabi olan "Egemenlik İttifakı"nın başkanı iş adamı Hamis el-Hancer de yer aldı.

Irak Haber Ajansı'nın (IRA) ve AFP’ye göre katılımcılar, "çeşitli önemli ulusal meselelerle ilgili pozisyonları koordine eden ve vizyon ve kararları birleştiren kapsayıcı bir çatı örgüt olarak Ulusal Siyasi Konsey'i oluşturma" konusunda anlaştılar.

Konseyin "tüm ulusal ortaklara açık olacağını ve Irak'ın birliğini ve istikrarını güvence altına alan ve tüm bileşenlerinin haklarını istisnasız koruyan temel ilkelere bağlı kalacağını" teyit ettiler.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre Saddam Hüseyin rejimini deviren Amerikan işgalinden iki yıl sonra, 2005'te Irak'ta yapılan ilk çok partili seçimlerden bu yana, etkili siyasi güçler arasında uygulanan kota sistemine göre, Parlamento Başkanı Sünni, Başbakan Şii (yürütme erkinin fiili temsilcisi) ve Cumhurbaşkanı Kürtlerden oluşuyor.

Saddam Hüseyin'in devrilmesinden bu yana, Irak'taki Şii çoğunluk ülke siyasetine hâkim hale geldi.

Geçtiğimiz hafta, İran'a yakın Şii partilerden oluşan "Koordinasyon Çerçevesi" ittifakı, en büyük parlamento bloğunun kurulduğunu ve başbakan seçme sürecini başlatma niyetini duyurdu.

Ertesi gün, geçici Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani, 11 Kasım seçimlerinde 329 parlamento sandalyesinden 46'sını alarak en fazla sandalye kazanan koalisyonunun "en büyük parlamento bloğuna" katıldığını duyurdu.

Bu blok, parlamentodaki sandalyelerin yarısından fazlasını, yani 175'ten fazla sandalyeyi kazandı.