İsrail Genelkurmay Başkanı, İran'ın askeri kapasitesini hedef almayı sürdüreceklerini söyledi

Arşiv_AA
Arşiv_AA
TT

İsrail Genelkurmay Başkanı, İran'ın askeri kapasitesini hedef almayı sürdüreceklerini söyledi

Arşiv_AA
Arşiv_AA

İsrail Genelkurmay Başkanı Aviv Kochavi, İran tehdidini "tüm cephelerde ve her zaman" ortadan kaldırmaya yönelik operasyonlara devam edeceklerini belirtti.
Kochavi, Askeri İstihbarat Birimi (Aman) başkanlığındaki devir teslim töreni sırasında, İsrail'in "Kanal 12" televizyonuna açıklamalarda bulundu.
Askeri istihbarat sayesinde İsrail ordusunun İran'da olup bitenler ve Orta Doğu'daki konumu hakkında çok şey bildiğini kaydeden Kochavi, "İran'ın kapasitesini yok etme operasyonları her alanda ve her zaman sürecek. İran'ın nükleer programına karşı operasyonel planlar geliştirilmeye ve iyileştirilmeye devam edilecek" ifadelerini kullandı.
Nükleer mesele konusundaki gelişmeler ne olursa olsun etkili bir yanıt vermenin görevleri olduğunu söyleyen Kochavi, tüm istihbarat servislerinin de bu çabaya ortak olduğunu dile getirdi.
Bugünkü törenle görevini Aharon Haliva'ya teslim ederek bu görevden ayrılan eski Askeri İstihbarat Birimi Şefi Tümgeneral Tamir Hayman ise, "baskıcı" olarak nitelendirdiği İran İslam Cumhuriyeti'nin şu anda istikrarlı olduğunu ancak eninde sonunda düşüş yaşayacağını savundu.
Hayman, "İran tehdidi, hem nükleer alandaki endişe verici gelişmelerle hem de karadan karaya füzeler ve insansız hava araçlarıyla bölgesel bir etki olarak ortaya çıkıyor" dedi.
İran ile P5+1 olarak adlandırılan ABD, Rusya, Fransa, İngiltere, Çin ve Almanya arasında 2015'te nükleer anlaşma imzalanmış ancak eski ABD Başkanı Donald Trump 2018'de bu anlaşmadan çekilmişti.
İsrail yönetimi ise ABD'den, nükleer anlaşmayı imzalamaması halinde İran'a "ağır" yaptırımlar uygulanmasını istiyor.
İsrail'in uluslararası kontrole tabi olmayan bir nükleer cephaneliği var ve İran'ı nükleer silah üretmeye çalışmakla suçluyor, Tahran ise nükleer programının barışçıl amaçlar için yürütüldüğünü savunuyor.



Oxfam: Güney Sudan vatandaşlarının yarısı şiddetli açlık çekiyor

Güney Sudan'ın Bor kentindeki bir hastanenin yetersiz beslenme tedavi koğuşunda çocuklarıyla birlikte oturan anneler, (Arşiv_AP)
Güney Sudan'ın Bor kentindeki bir hastanenin yetersiz beslenme tedavi koğuşunda çocuklarıyla birlikte oturan anneler, (Arşiv_AP)
TT

Oxfam: Güney Sudan vatandaşlarının yarısı şiddetli açlık çekiyor

Güney Sudan'ın Bor kentindeki bir hastanenin yetersiz beslenme tedavi koğuşunda çocuklarıyla birlikte oturan anneler, (Arşiv_AP)
Güney Sudan'ın Bor kentindeki bir hastanenin yetersiz beslenme tedavi koğuşunda çocuklarıyla birlikte oturan anneler, (Arşiv_AP)

Oxfam bugün yaptığı açıklamada, Güney Sudan nüfusunun neredeyse yarısının akut açlıkla karşı karşıya olduğunu, şimdiye kadarki en düşük seviyede ve yetersiz yardım aldığını belirtti.

İngiltere merkezli kuruluş, Batılı ülkelerin yardım bütçelerini kısmasının ardından Güney Sudan'a 2025 yılı için ayrılan 1,6 milyar dolarlık insani yardım planının yalnızca yüzde 40'ının ulaştığını ifade etti.

Oxfam, yaklaşık altı milyon Güney Sudanlının şiddetli açlık çektiğini, temiz su ve sanitasyon hizmetlerine yeterli erişimden yoksun olduğunu ve bu sayının nisan ayına kadar 7,5 milyona ulaşmasının beklendiğini açıkladı.

Birleşmiş Milletler tarafından belgelendiği üzere, Güney Sudan'ın petrol zenginliğini çalan elitlerin yolsuzluğu, ülkeyi neredeyse her türlü temel hizmetten mahrum bıraktı.

Oxfam'ın Güney Sudan Ülke Direktörü Şebnem Baloch yaptığı açıklamada, "Dünya, tam da hayatları tehlikedeyken, yardıma en çok ihtiyaç duyanları terk ediyormuş gibi hissediyorum" ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre Güney Sudan, 2011 yılında bağımsızlığını kazandı, ancak kısa süre sonra iki milyondan fazla insanı yerinden eden yıkıcı bir beş yıllık iç savaş yaşadı. Barış anlaşmasının çökmesiyle birlikte çatışmanın bu yıl yeniden alevlenebileceğinden endişe ediliyor.

Ayrıca savaştan kaçan yüz binlerce Sudanlıya da ev sahipliği yapıyor.

Sınır kasabası Renk'teki transit merkezlerine her gün yaklaşık bin kişi geliyor. Ancak Oxfam önümüzdeki ay buradaki operasyonlarını yüzde 70 oranında azaltmak zorunda kaldı ve şubat ayına kadar yeni fon sağlamazsa operasyonlarını tamamen durduracağını açıkladı.


Rapor: ABD barış planının son hali Kiev için çok daha iyi

Rus insansız hava aracı saldırısının ardından Kiev'de hasar gören bir bina (DPA)
Rus insansız hava aracı saldırısının ardından Kiev'de hasar gören bir bina (DPA)
TT

Rapor: ABD barış planının son hali Kiev için çok daha iyi

Rus insansız hava aracı saldırısının ardından Kiev'de hasar gören bir bina (DPA)
Rus insansız hava aracı saldırısının ardından Kiev'de hasar gören bir bina (DPA)

AFP'ye konuşan konuya yakın bir kaynak, ABD'nin Ukrayna'daki çatışmayı çözmeye yönelik son taslak planının Kiev için "çok daha iyi" hükümler içerdiğini söyledi.

Kaynak, "Ukrayna, ABD ve Avrupalılar, Amerikan önerisini uygulanabilir hale getirdi ve şimdi Kiev için çok daha iyi" ifadelerini kullandı.

Kaynak, bu versiyonun Ukrayna'nın planın ilk versiyonundaki 600 bin askerlik orduya kıyasla 800 bin kişilik bir ordu bulundurmasına olanak sağladığını ifade etti.

 


ABD-Rusya, güncellenmiş Ukrayna barış planı hakkında görüşüyor

Trump ve Zelenskiy Beyaz Saray'da, (AFP)
Trump ve Zelenskiy Beyaz Saray'da, (AFP)
TT

ABD-Rusya, güncellenmiş Ukrayna barış planı hakkında görüşüyor

Trump ve Zelenskiy Beyaz Saray'da, (AFP)
Trump ve Zelenskiy Beyaz Saray'da, (AFP)

ABD ve Rusya, ABD Başkanı Donald Trump tarafından önerilen orijinal planda yapılan güncellemelerin ardından, Ukrayna'da barış için 19 maddelik bir plan üzerinde görüşmeler yürütüyor. Haberlere göre iki taraf pazartesi günü Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkenti Abu Dabi'de ilk tur görüşmelerini, dün ise ikinci tur görüşmelerini gerçekleştirdi. Ukrayna askeri istihbarat başkanı Kirill Budanov da şu anda Abu Dabi'de bulunuyor.

Ukraynalı üst düzey bir yetkili dün, Washington ile Kiev'in, ABD'nin Ukrayna'daki savaşı sona erdirme planının temel noktaları konusunda anlaşmaya vardığını bildirdi.

Moskova, Başkan Trump'ın planına yönelik Ukrayna ve Avrupa itirazlarını aşabilme yeteneğine güveniyor. Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Dmitriy Peskov, Rus tarafının daha önce incelediği planın değiştirildiğini söyledi. Ancak sözcü, görüşmelerin içeriğini açıklamakta aceleci davranmayarak, "Planın içeriğindeki değişikliklerle ilgili medya haberleri hakkında yorum yapmak imkansız; medya son derece çelişkili bilgiler yayınlıyor" ifadelerini kullandı.