Google Haritalar, sürücüleri karbon emisyonu seviyesi düşük olan yollara yönlendirecek

Google Haritalar en az emisyonlu yolları öne çıkarıyor (Reuters)
Google Haritalar en az emisyonlu yolları öne çıkarıyor (Reuters)
TT

Google Haritalar, sürücüleri karbon emisyonu seviyesi düşük olan yollara yönlendirecek

Google Haritalar en az emisyonlu yolları öne çıkarıyor (Reuters)
Google Haritalar en az emisyonlu yolları öne çıkarıyor (Reuters)

Google, araçla seyahat ederken en hızlı rota seçeneği yerine en az emisyonlu rotanın seçimesi gibi yeni güncellemelerle kullanıcılarını günlük yaşamlarında çevreci kararlar almaya teşvik ediyor. Teknoloji devi Çarşamba günü yeni hizmetlerine dair güncellemeleri duyurdu. AFP’nin haberine göre, Google Haritalar uygulaması kullanıcılara beklenen varış zamanı birbirine yakın olan iki rota arasından en az emisyon üretilecek rotayı otomatik olarak gösterecek.
Google CEO’su Sundar Pichai Salı günü düzenlediği basın toplantısında, 2022'de ABD’de ve ardından Avrupa'da uygulanacak bu özelliğin yılda 200 bin aracın trafikten çekilmesine eşdeğer bir tasarruf sağlayabileceğini söyledi. Pichai ayrıca Google’ın çeşitli çevrimiçi alışveriş hizmetlerine de buna benzer ilave bilgiler ekleyeceğini de söyledi.
Uygulamalardaki çevreci eklentiler arasında havayolu ücretleri arama motoru Google Flights'a uçakta daha fazla yer kapladığından birinci sınıf koltuklar için daha yüksek olan CO2 emisyon bilgilerini koymak yer alıyor.
Ayrıca oteller, finansal hizmetler veya elektronik cihazlar hakkında da benzer bilgiler sağlanacak. Sundar Pichai, konuyla ilgili  "Amacımız çevreci seçimleri daha erişilebilir hale getirmek" dedi.
Google, Silikon Vadisi'ndeki komşuları gibi, sürdürülebilir enerji kaynaklarına yaptığı yatırımları ve iklim değişikliğiyle mücadeleye katkısını düzenli olarak duyuruyor.
Pichai “Bu yenilikler bireysel düzeyde ve basit görünebilir. Ancak biriktikçe gezegen için önemli dönüşümler olacaktır” dedi.



Örümcekler okyanuslardan çıkmış olabilir

Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)
Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)
TT

Örümcekler okyanuslardan çıkmış olabilir

Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)
Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)

Erin Keller Son dakika haberleri ve gündem muhabiri 

Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)

500 milyon yıllık bir fosilin analizine dayanan yeni araştırma, örümcekler ve diğer araknidlerin denizden gelmiş olabileceğini öne sürüyor.

Bilim dergisi Current Biology'de salı günü yayımlanan araştırmaya göre, "mükemmel şekilde korunmuş" örnek, bu canlıların kara hayatına uyum sağlamadan önce yüzdüğü fikrini destekliyor.

Arizona Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, bir zamanlar at nalı yengeçlerinin atası olduğu düşünülen ve nesli tükenmiş bir Kambriyen dönemi türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini analiz etti. Bununla birlikte çalışma, bu canlının sinir yapısının modern örümcekler ve akrabalarına daha çok benzediğini ortaya koydu ki bu da araknidlerle daha önce düşünülenden daha yakın bir evrimsel bağa sahip olduğunu işaret ediyor.

Mollisonia'nın vücudunun prosoma adı verilen ön kısmı, beş çift uzantıyı kontrol etmek üzere yayılan bir sinir demetleri örüntüsüne sahip. İlaveten örümceklerde ve diğer araknidlerde bulunan dişlere benzeyen bir çift kıskaç benzeri "pençelere", bölünmemiş beyninden kısa sinirler uzanır.

Araştırmacılar, fosilin bir ilk araknid olarak tanımlanmasını sağlayan en önemli özelliğin, beyninin benzersiz organizasyonu olduğunu söyledi: Modern kabuklular, böcekler, çıyanlar ve at nalı yengeçlerinde görülen önden arkaya düzenlemenin tersi, bu fosilin beyninde var.  

Arizona Üniversitesi'nde ders veren Nick Strausfeld başyazarı olduğu araştırma hakkında yaptığı açıklamada, fosilin beyninin modern örümceklere benzer şekilde "geriye doğru çevrilmiş" gibi göründüğünü söyledi.

Bu arkadan öne beyin düzenlemesi, hareket kontrolünü artıran sinir kısayolları sağlayan, çok önemli bir evrimsel adaptasyon olabilir.

Araştırmaya göre bu keşif, çeşitlenmenin yalnızca ortak bir atanın karaya geçişinden sonra gerçekleştiğine dair yaygın inancı sorgulanmasına neden oluyor. Daha önceki fosil kanıtları, araknidlerin yalnızca karada yaşayıp evrimleştiğini öne sürüyordu.

Görsel kaldırıldı.Mollisonia'nın vücudunun ön kısmı ya da prosoma, beş çift uzantıyı kontrol etmek üzere yayılan bir sinir demetleri düzenine sahip (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)


Strausfeld, "Araknidlerin ilk ne zaman ve nerede ortaya çıktığı, atalarının ne tür keliserliler olduğu ve bunların at nalı yengeçleri gibi deniz türü veya yarı sucul olup olmadığı hala şiddetle tartışılıyor" dedi.

Mollisonia benzeri araknidler karadaki yaşama adapte olurken, muhtemelen ilk böcekler ve kırkayaklarla beslendi. Bu ilk araknidler, önemli bir savunma mekanizması olan böcek kanatlarının evrimini de etkilemiş olabilir.

Araştırmacılar, Mollisonia'nın soyunun muhtemelen örümceklere, akreplere, böğlere, kırbaç akreplerine ve kamçılı akreplere yol açtığını söylüyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news