IMF: Maliye politikası değişen koşullara uyum sağlamalı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

IMF: Maliye politikası değişen koşullara uyum sağlamalı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Uluslararası Para Fonu, kamu borcu rekor seviyelere yükseldikçe ülkelerin maliye politikalarını kendi koşullarına göre ayarlamaları gerektiğini bildirdi.
IMF, Mali İzleme Raporu'nun Ekim 2021 sayısını "Kamu Maliyesinin Kredibilitesinin Güçlendirilmesi" başlığıyla yayımladı.
Raporda, maliye politikasının hala Kovid-19 salgınının etkilerine müdahalenin anahtarı olmaya devam ettiğine işaret edilerek, aşılama, virüs ve varyantları arasındaki etkileşimin ileriye dönük belirsizliğin artmasına katkıda bulunan faktörler arasında olduğu aktarıldı.
Salgının eşitsizlik, yoksulluk ve kamu maliyesi üzerinde kalıcı iz bırakacağına vurgu yapılan raporda, "Bu nedenle, maliye politikasının değişen koşullara uyum sağlaması gerekiyor" değerlendirmesinde bulunuldu.
Raporda, birçok gelişmiş ekonomide maliye politikasının destekleyici olmaya devam ettiğine dikkat çekilerek, yeşil dönüşüm, dijital dönüşüm ve diğer uzun vadeli yatırımlar yoluyla ekonomileri güçlendirmeye doğru kaydığı ifade edildi.

Bütçe açıkları salgın öncesi seviyelerin oldukça üzerinde
Avrupa Birliği (AB) ve ABD tarafından açıklanan büyük mali paketlerin 2021 ile 2026 arasında küresel gayrisafi yurtiçi hasılaya (GSYH) kümülatif olarak 4,6 trilyon dolarlık katkı sağlayabileceğine işaret edilen raporda, 2022 için gelecek ulusal bütçelerle ilave önlemlerin beklendiği aktarıldı.
Raporda, gelişmekte olan piyasalarda ve düşük gelirli gelişmekte olan ülkelerde ise aşıların azlığı nedeniyle büyümenin geride kaldığı ve hükümetlerin harcamalarını salgın ile ilgili önceliklere kaydırdığı belirtilerek, "Yüksek faiz oranları ve düşük hükümet gelirleri, düşük gelirli gelişmekte olan ülkelerin mali destek sağlama ve borçlarını ödeme kapasitesini zorladı" ifadesi kullanıldı.
Genel olarak maliye politikasının destekleyici olmaya devam ettiği belirtilen raporda, bütçe açıklarının ise özellikle gelişmiş ekonomilerde salgın öncesi seviyelerin oldukça üzerinde olduğu kaydedildi.
Raporda, açıkların 2022'de yaklaşık yüzde 3 puan daha azalacağı ve 2026'ya kadar salgın öncesi seviyelerine geri döneceğinin tahmin edildiği bildirildi.

Mali görünüme ilişkin riskler yüksek
Salgınla birlikte 2020'de küresel borçların yüzde 14 artarak 226 trilyon dolar gibi rekor bir seviyeye ulaştığı belirtilen raporda, kamu borcunun halihazırda 88 trilyon dolar ile GSYH'nın yüzde 100'üne yakın bir değerde olduğu, 2026'ya kadar azalmasının beklendiği kaydedildi.
Raporda, birçok düşük gelirli gelişmekte olan ülkenin daha fazla uluslararası yardıma ve bazı durumlarda borçların yeniden yapılandırılmasına ihtiyaç duymasının muhtemel olduğu ifade edildi.
Mali görünüme ilişkin risklerin yüksek olduğuna dikkat çekilen raporda, özellikle gelişmekte olan piyasalar ve düşük gelirli gelişmekte olan ülkelerde aşı üretiminin ve dağıtımının ölçeklendirilmesinin küresel ekonomiye daha fazla zarar verilmesini sınırlayacağı aktarıldı.
Raporda, maliye politikasını toparlanmanın döngüsüne ve hızına göre ayarlamanın çok önemli olacağı vurgulanarak, "Özel talep beklenenden daha hızlı toparlanırsa, küresel toparlanmayı bozabilecek faiz oranlarındaki ani bir artış riskini azaltacağından, maliye politikası sıkılaştırılmalıdır" ifadesine yer verildi.
IMF'nin raporunda, hükümetlerin maliye politikalarının güvenilirliğini güçlendirmeleri gerektiği de kaydedildi.



Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
TT

Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump’ın, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ı görevden alacağına dair iddialar gündemden düşmüyor.

Trump, dünkü açıklamasında Powell’ı görevden almasının “pek olası” görünmediğini söylemişti. Cumhuriyetçi lider, Powell'ın çok kötü bir iş çıkardığını savunmuş, Fed başkanının görev süresinin dolmak üzere olduğuna da işaret etmişti. 

Reuters’ın analizinde, Trump’ın Powell’ı görevden alma yetkisine sahip olup olmadığının belirsiz kaldığına dikkat çekiliyor. 

1913 tarihli Merkez Bankası Yasası, Fed Yönetim Kurulu üyelerinin yalnızca “geçerli bir gerekçe” gösterilerek görevden alınabileceğini söylüyor. Ancak sözkonusu “geçerli gerekçe” hukuken tanımlanmış değil. 

Genel kabul bunun yolsuzluk veya görevi kötüye kullanma gibi ciddi durumlara işaret ettiği yönünde, dolayısıyla politik görüş ayrılığı bu kapsama girmiyor. Cumhuriyetçi lider uzun süredir faiz indirimi için Powell’a baskı yapıyor.

Diğer yandan Powell’ın hem Fed başkanı hem de Fed Yönetim Kurulu üyesi olması süreci daha da karmaşıklaştırıyor. Powell’ın Fed başkanlığı görevi, Mayıs 2026’da sona eriyor ancak Yönetim Kurulu üyeliği 2028’e kadar sürecek. Trump, onu bir şekilde Fed başkanlığından alsa bile Merkez Bankası’nın kararları üzerinde hâlâ etkili olabilir. 

Analizde, Trump’ın Powell’ı iki pozisyondan almaya çalışmasının en tartışmalı adım olacağına ve sürecin mahkemeye taşınabileceğine işaret ediliyor. 

Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde de Trump’ın, faiz indirimi taleplerine yanıt vermeyen Fed’in bağımsızlığını sonlandırmaya çalıştığı yazılıyor. 

Amerikan gazetesinin analizinde, konuyla ilgili Türkiye’de atılan bazı adımlar örnek olarak gösteriliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dönemin Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ı 20 Mart 2021’de görevden aldığı hatırlatılıyor. Bundan iki gün önce Merkez Bankası, politika faizini yüzde 17’den 19’a çıkarmıştı.

Analizde, Erdoğan’ın faiz oranlarının düşürülmesinin şirketlerin borçlanma maliyetlerini azaltarak enflasyonu düşüreceğini savunduğuna dikkat çekiliyor. Bu yaklaşımın, düşük faiz oranlarının ekonomik faaliyeti teşvik ederek fiyatları yukarı çektiği yönündeki yaygın kabul gören ekonomik ilkelerle çeliştiği yazılıyor.

2022’de enflasyonun yüzde 72’ye ulaştığı, Türk Lirası’nın ABD doları karşısında yaklaşık yüzde 60 değer kaybettiği anımsatılıyor. 

Independent Türkçe, Reuters, Wall Street Journal