Gemi enkazında görüntülenen ve insan boyunu aşan deniz canlısı sonunda sınıflandırıldı

Araştırma ekibinin görüntülediği hayvanın ortalama bir insanın boyunu aştığı görülüyor. Ancak uzmanlara göre bu tür kalamarların boyutları çevresel koşullara göre epey farklılık gösterebilir (OceanX)
Araştırma ekibinin görüntülediği hayvanın ortalama bir insanın boyunu aştığı görülüyor. Ancak uzmanlara göre bu tür kalamarların boyutları çevresel koşullara göre epey farklılık gösterebilir (OceanX)
TT

Gemi enkazında görüntülenen ve insan boyunu aşan deniz canlısı sonunda sınıflandırıldı

Araştırma ekibinin görüntülediği hayvanın ortalama bir insanın boyunu aştığı görülüyor. Ancak uzmanlara göre bu tür kalamarların boyutları çevresel koşullara göre epey farklılık gösterebilir (OceanX)
Araştırma ekibinin görüntülediği hayvanın ortalama bir insanın boyunu aştığı görülüyor. Ancak uzmanlara göre bu tür kalamarların boyutları çevresel koşullara göre epey farklılık gösterebilir (OceanX)

OceanXplorer isimli araştırma gemisiyle 2020’nin sonlarında Kızıldeniz’e açılan araştırmacıları şaşkına çeviren dev deniz canlısı sonunda sınıflandırıldı.
Bu yıl yaklaşık 850 metre derinlikte, Kasım 2011'de batan yolcu gemisi Pella'nın enkazını inceleyen OceanX mürettebatı, uzaktan kumandalı araç kamerasının yanından yüzerek geçen kalamar benzeri hayvana dair daha fazla veri toplamayı başardı.
Araştırmacılar hayvanı ilk gördüklerinde bunun bir dev kalamar olabileceğini düşünmüştü. Ancak zoolog ve kalamar uzmanı Mike Vecchione son görüntüleri inceleyince hayvanı mor sırtlı uçan kalamarların son derece büyük bir örneği olarak sınıflandırdı.
OceanX’in bilim programı lideri Mattie Rodrigue, insan boyunu aşan bu deniz canlısını ilk kez enkazın burun kısmından yüzerek geçerken gördüğünü söyledi.
"Şok olmuş, donup kalmıştım" diyen Rodrigue, sonraki dalışları sırasında aynı kalamarı veya ona çok benzeyen bir başkasını gördüklerini aktardı.
Okyanusun araştırılmasına ve türlerin korunmasına odaklanan OceanX’in Kızıldeniz’de düzenlediği seferlerin amacı aslında buradaki türlerin zorlu koşullarda nasıl hayatta kaldığını anlamak. Zira Kızıldeniz, yüzde 65’le en yüksek tuzluluk oranına sahip.
Söz konusu dev hayvan, işte bu soruya yanıt arayan araştırmacılar için şaşırtıcı ve beklenmedik bir manzara oldu.

Sıradışı kalamar, gemi enkazının çevresinde böyle görüntülendi (OceanX)
Bilimsel adı Sthenoteuthis oualaniensis olan mor sırtlı uçan kalamarlar, genellikle yüzeyden 600 metre derinlikte yaşıyor ve çok çeşitli ortamlarda bulunabiliyor.
En yoğun olarak Umman Denizi’nde rastlanan bu büyük kalamarlar genellikle köpekbalıkları tarafından avlanıyor.
Independent Türkçe, CNET, Times of News



İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
TT

İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Çin'in güneybatısında keşfedilen 300 bin yıllık nadir ahşap aletler, bölgedeki ilk insanların büyük ölçüde kök ve yumrular gibi yeraltı bitkileriyle beslendiğini gösteriyor.

Hakemli dergi Science'da perşembe günü yayımlanan bulgular, Doğu Asya'daki erken insan atalarının gelişmiş bilişsel becerilerine, yaşantılarına, beslenme biçimlerine ve çevrelerine ışık tutuyor.

Yunnan eyaletinin Jiangchuan bölgesinde yer alan göl kıyısındaki Gantangqing arkeolojik kazı alanında, oksijenden yoksun kil tortularda ahşap aletlerin korunması sayesinde bu nadir buluntu elde edildi.

Araştırmacılar tortularda yaklaşık bin organik kalıntı da buldu.

Ortaya çıkarılan kalıntıları gelişmiş teknikler kullanarak tarihlendiren bilim insanları, aletlerin 250 bin ila 350 bin yıllık olduğunu tespit etti.

Bilim insanları, çeşitli biçim ve işlevlere sahip "son derece nadir" ahşap aletlerin yaklaşık 300 bin yıllık katmanlardan çıkarıldığını söylüyor.

Bugüne kadar bu döneme ait, biri Avrupa'da diğeri Afrika'da olmak üzere ahşap alet içeren sadece iki keşif yapılmıştı.
 

Görsel kaldırıldı.

Gantangqing'deki ahşap aletler (Liu ve ekip arkadaşları/Science)


Yeni keşfedilen çubuklardan ikisi, İtalya'nın Poggetti Vecchi bölgesinde bulunan 171 bin yıllık aletlere benzerlik gösteriyor.

Kanca biçimli benzersiz 4 aletin daha ortaya çıkarıldığını belirten bilim insanları, bunların muhtemelen kökleri kesmek için kullanıldığını söylüyor.

Ayrıca araştırmacıların ahşap aletlerin üzerinde kasıtlı cilalama ve kazıma izleri, kenarlarındaysa toprak kalıntıları saptaması, bunların kök ve yumrular gibi yeraltı bitkilerini kazmak için kullanıldığına işaret ediyor.

Bilim insanları, "Ahşap aletler arasında kazma çubukları ve küçük, eksiksiz, elle tutulan sivri uçlu aletler var" diye yazıyor.

Bilim insanları bu bulgulara dayanarak insanların Doğu Asya'daki atalarının muhtemelen bitki temelli bir beslenme biçimi izlediğinden şüphelenirken, bölgede çam fıstığı, fındık, kivi meyvesi ve su yumrularına dair kanıtlar tespit edildi.

Buna karşılık Avrupa ve Afrika'da saptanan ahşap aletler av aletleri, mızraklar ve mızrak uçlarıydı.

Çalışmanın ortak yazarı arkeolog Bo Li şöyle diyor:

Bu keşif, erken insan adaptasyonuna ilişkin önceki varsayımlara meydan okuyor. Çağdaş Avrupa yerleşimleri (Almanya'daki Schöningen gibi) büyük memelileri avlamaya odaklanırken, Gantangqing subtropik bölgelerde bitki temelli, eşsiz bir hayatta kalma stratejisini ortaya koyuyor.

Dr. Li, "Ahşap aletlerin çeşitliliği ve karmaşıklığı da arkeolojik kayıtlardaki önemli bir boşluğu dolduruyor, çünkü 100 bin yıldan daha eski ahşap aletler Afrika ve Batı Avrasya dışında son derece nadir görülüyor" ifadelerini kullanıyor.

Keşif, ahşap aletleri kullanan erken insanların dünya genelinde çok daha geniş bir alana yayıldığını gösteriyor.

Ayrıca farklı ortamlarda yaşayan tarih öncesi kültürlerin yerel olarak işlerine yarayacak aletler geliştirdiğine de işaret ediyor.


Independent Türkçe, independent.co.uk/news