İsrail, takas anlaşması konusunda ciddi olduğunu vurguladı

Adam öldürmekten mahkum edilenler kişiler istisna tutulurken Hamas taleplerinde ısrarcı.

Gazze’de İsrail’in elindeki Filistinlilerin cesetlerinin teslim edilmesi talebiyle sembolik bir etkinlik düzenlendi. (AFP)
Gazze’de İsrail’in elindeki Filistinlilerin cesetlerinin teslim edilmesi talebiyle sembolik bir etkinlik düzenlendi. (AFP)
TT

İsrail, takas anlaşması konusunda ciddi olduğunu vurguladı

Gazze’de İsrail’in elindeki Filistinlilerin cesetlerinin teslim edilmesi talebiyle sembolik bir etkinlik düzenlendi. (AFP)
Gazze’de İsrail’in elindeki Filistinlilerin cesetlerinin teslim edilmesi talebiyle sembolik bir etkinlik düzenlendi. (AFP)

Hamas ile esir takası anlaşması düzenlemek konusunda ciddi olduğu belirtilen İsrail’in şu ana kadar oldukça yol kat ettiği kaydedildi. Tel Aviv’den kaynaklara göre hükümet, olumlu yönde ilerleyen sürece rağmen İsraillilerin öldürüldüğü operasyonlardan sorumlu mahkumları serbest bırakmaya karşı çıkıyor.
İsrail’in Kanal 12 televizyonuna göre söz konusu kaynaklar, Tel Aviv’in anlaşmanın tamamlanması konusunda oldukça ciddi olduğunu, Mısır’ın da sonuca varılması için ciddiyetle çalıştığını bildirdi.
Bu haber, Hamas’ın yakında bir esir değişimi anlaşması yapılabileceğini duyurmasından iki gün sonra geldi. Hamas, işgalcilerin anlaşma yapılması ve direnişin taleplerine boyun eğmeye zorlanmasının ardından Filistinlilerin yeni bir esir takası anlaşmasına yakın olduğunu duyurdu.
Uzlaşının Mısır aracılığında yapılması için müzakerelerin yürütüldüğünü belirten Hamas geçen hafta Kahire’de takas anlaşmasının tamamlanması konusundaki tutumunu dile getirdiği üst düzey görüşmeler yapmıştı.
Hamas, Mısır’a kapsamlı veya iki aşamalı bir takas anlaşmasına hazır olduğunu bildirdi. Anlaşmanın iki aşamalı gerçekleşmesi bekleniyor. İlk aşamada iki İsrailli sivil esir, Abraham Mengistu ve Hisham es-Sayed’in serbest bırakılmasının yanı sıra İsrailli tutsak askerler Shaul Aron ve Hadar Goldin hakkında bilgi sğlanması planlanıyor. Buna karşılık Filistinli esirlerin (uaşlılar, çocuklar, kadınlar ve hastalar) serbest bırakılması hedefleniyor. İkinci aşama da 800 esir karşılığında söz konusu İsrailli askerlerin serbest bırakılması için müzakereler yürütülmesini içeriyor.
Konuya dair bilgi sahibi bir kaynak daha önce Hamas’ın anlaşmanın ilk aşamanın tamamlanmasının ardından söz konusu iki İsrail askeriyle ilgili belgelerin içeriklerini vermeyi teklif ettiğini ancak İsrail’in bu öneriye yanıt vermediğini aktardı.
Hamas’ın elinde 4 İsrail askeri bulunuyor. 2014 yazında çıkan savaşta Hamas tarafından esir alınan askerler, Shaul Aron ve Hadar Goldin’in (İsrail hayatta olmadıklarını savunduğu) yanı sıra Gazze savaşından sonra iki ayrı zamanda kendi iradeleriyle Gazze’ye giren İsrail vatandaşları, Etiyopya asıllı Abraham Mengistu ve Arap kökenli Hisham es-Sayed’den oluşuyor. Diğer yandan İsrail hapishanelerinde yaklaşık 4 bin 500 Filistinli esir bulunuyor.
Hamas’tan kaynaklar Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamalarda anlaşmanın yapılması konusunda, iki tarafta bir fikir birliği olmadığını aktardılar. Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Direnişin anlaşmanın tamamlanmasına yönelik vizyonu, İsrail’in bahsettiği ciddiyetle farklılık gösteriyor. Direniş açısından istenen bedel bellidir. İsrail bu bedeli öderse anlaşma yapılır, ödemezse yapılmaz. İsrail takas anlaşmaları konusunda daima siyasi bedeller ödetiyor. Buna karşı olunduğunu herkese bildirdik. Esirlerin teslim edilmesinin bedeli Filistinli tutsakları teslim almaktır. Bu olmazsa anlaşma gerçekleşmez. Hamas’ın istediği esirler teslim edilemeden herhangi bir anlaşmanın yapılabileceğini düşünüyorlarsa hayal görüyorlar demektir.”
Söz konusu takas anlaşmasına varılmasının önündeki engelin, İsrail’in Hamas’ın öncelikli, ‘VIP’ olarak bilinen listedekileri serbest bırakmayı reddetmesi olduğuna inanılıyor. İsrail kaynakları, Başbakan Naftali Bennett’ın öncelikli esirlerin serbest bırakılmasını kapsayan bir adım atması durumunda, koalisyonunun bütünlüğünün bozulmasından korktuğunu aktardı.



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.