Türkiye’nin de aralarında olduğu 43 ülkeden Çin’e ‘Uygurların haklarına saygı duyma’ çağrısı

Uygur kadınları Sincan’daki bir eğitim merkezinden ayrılıyor (Reuters-Arşiv)
Uygur kadınları Sincan’daki bir eğitim merkezinden ayrılıyor (Reuters-Arşiv)
TT

Türkiye’nin de aralarında olduğu 43 ülkeden Çin’e ‘Uygurların haklarına saygı duyma’ çağrısı

Uygur kadınları Sincan’daki bir eğitim merkezinden ayrılıyor (Reuters-Arşiv)
Uygur kadınları Sincan’daki bir eğitim merkezinden ayrılıyor (Reuters-Arşiv)

Türkiye’nin de aralarında olduğu 43 ülke, Birleşmiş Milletler’de (BM) Çin’in Sincan’daki Uygurlara yönelik ihlalleri hakkında endişelerini dile getirerek, Çin’i Uygurların haklarına tam saygı gösterilmesini sağlamaya çağırdı.
Fransa’nın BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Riviere tarafından okunan açıklamada, “BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri ve onun ofisi de dahil olmak üzere Çin’i bağımsız gözlemcilerin Sincan’a acil, amacına uygun ve engelsiz erişimine izin vermeye çağırıyoruz” denildi.
Bölgede bir milyondan fazla insanın keyfi olarak gözaltına alındığı siyasi eğitim kampları olduğuna ilişkin haberlere dikkat çekilen açıklamada, “Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ndeki durumdan özellikle endişe duyuyoruz” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, işkence, insanlık dışı ve aşağılayıcı muamele, zorla kısırlaştırma, cinsel şiddet ve çocukları zorla ayırma eylemlerinin Uygurları ve diğer azınlık üyelerini hedef aldığı da vurgulandı.
Ancak Çin’in BM Büyükelçisi Zhang Jun, ortak açıklamanın ‘asılsız suçlamalar’ içerdiğini söyleyerek, söz konusu suçlamaları, ‘yalan ve Çin’e zarar vermeyi amaçlayan bir komplo’ olarak nitelendirerek kınadı.
Çin Büyükelçisi, “Sincan kalkınıyor ve insanlar her gün kendilerini özgürleştiriyor ve kaydedilen ilerlemeden gurur duyuyor” dedi.
Küba da, iç işlerine müdahale edilmemesi gerektiğini ifade ederek Çin’e destek verdi.
Diplomatlara göre Çin, BM üyelerini bunun gibi ortak metinleri imzalamaktan vazgeçirmek için her yıl baskısını artırıyor ve bu bağlamda ülkeleri barış misyonunu yenilememekle tehdit ediyor veya Çin’de yeni bir büyükelçilik açmalarını engelliyor.



Dalay Lama: 130 yaşımı görmek istiyorum

14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)
14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)
TT

Dalay Lama: 130 yaşımı görmek istiyorum

14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)
14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)

Tibet Budizmi'nin ruhani lideri 14. Dalay Lama Tenzin Gyatso cumartesi günü sürgündeki binlerce Tibetli'yle buluştu. 

Dünyanın dört bir köşesinden gelen takipçileri, 14. Dalay Lama'nın onlarca senedir yaşadığı Dharamshala yakınlarındaki büyük tapınakta bir tören düzenledi.  

6 Temmuz'da 90 yaşına girecek 14. Dalay Lama'nın çok uzun bir yaşam sürmesi için duacı oldular. 

Tenzin Gyatso törende yaptığı ve eş zamanlı olarak farklı dillere çevrilen konuşmasında Budistlerin ruhani koruyucularından birine işaret ederek şu ifadeleri kullandı:

Şu ana kadar elimden gelenin en iyisini yaptım. Avalokiteśvara'nın da desteğiyle 30-40 yıl daha yaşayıp duyarlı varlıklara ve Budizm öğretilerine hizmetimi sürdürmeyi umut ediyorum.

14. Dalay Lama, aralıkta Reuters'a yaptığı açıklamada 110 yaşına kadar yaşayacağını öngörmüştü. 

Tenzin Gyatso, ölümünden sonra Tibet'teki Budizm geleneğinin süreceğini belirterek, bu unvanı taşıyan son kişi olmayacağını önceki günlerde söylemişti.

Ruhani lider, 1587'de oluşturulan Dalay Lama unvanının yeni bir reenkarnasyonla süreceğini ifade etmişti.

Halefinin belirlenmesinde tek yetkinin kendi kurduğu Gaden Phodrang Vakfı'na ait olacağını söyleyen Tenzin Gyatso, 15. Dalay Lama'nın Çin sınırları dışında "özgür dünyada" doğacağını da yinelemişti. 

Gyatso'nun "Çin dahil herhangi bir ülke tarafından siyasi amaçlarla seçilen bir adayın tanınmaması gerektiğini" vurgulamasına Pekin'den tepki gelmişti. 

Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mao Ning, yeni Dalay Lama'nın Pekin yönetimi tarafından onaylanması gerekeceğini savunmuştu.

Tibet Budizmi'ne göre Dalay Lama, reenkarne olacağı bedeni kendisi seçebiliyor. 

Tenzin Gyatso, 1940'ta Dalay Lama’nın 14. reenkarnasyonu olarak Tibet Budizmi'nin ruhani liderliğini yapmaya başlamıştı.

Gyatso, Çin birliklerinin Tibet'in başkenti Lhasa'da 1959'da patlak veren bağımsızlık yanlısı ayaklanmayı bastırmasının ardından bölgeyi terk etmiş ve Hindistan'ın kuzeyindeki Dharamshala kentine yerleşmişti. Burada sürgündeki Tibet meclisi ve hükümetini kurmuştu.

Himalaya Dağları'nın kuzeyinde yer alan 2,5 milyon kilometre genişliğindeki Tibet Platosu, deniz seviyesinden ortalama 4 bin 380 metre yüksekliğiyle "dünyanın çatısı" diye biliniyor.

Tarih boyunca yarı göçebe Tibet halkının yurdu olan bölge, 1951'de imzalanan 17 Nokta Anlaşması'yla Çin'in egemenliğine girmişti. Pekin yönetimi, bunu "Tibet'in barışçıl özgürleşmesi" diye adlandırmıştı.

Independent Türkçe, AFP, Reuters