Putin, İsrail ile ilişkilerin ‘sürekliliğini’ istedi

Moskova ile Tel Aviv'in Suriye konusundaki anlaşmazlıkları ortak çıkarlara yansımıyor.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, dün Soçi'de İsrail Başbakanı Naftali Bennett'i ağırladı (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, dün Soçi'de İsrail Başbakanı Naftali Bennett'i ağırladı (EPA)
TT

Putin, İsrail ile ilişkilerin ‘sürekliliğini’ istedi

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, dün Soçi'de İsrail Başbakanı Naftali Bennett'i ağırladı (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, dün Soçi'de İsrail Başbakanı Naftali Bennett'i ağırladı (EPA)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in İsrail Başbakanı Naftali Bennett ile dün Soçi’de gerçekleştirdiği görüşmenin atmosferi, Tel Aviv’de yeni hükümetin göreve başlamasının ardından iki tarafın da ilişkilerin ilerletilmesini istediğine yönelik net bir gösterge oldu. Zira Rusya, Suriye topraklarında tekrarlanan İsrail hava saldırılarından rahatsız olmuş, İsrail tarafı ise Moskova'nın koordinasyonu geliştirme ve ‘Yahudi devletine yönelik tehditlerle mücadele’ için Rus güçlerine güvenme önerilerini reddetmişti.
Dün ikili diyalogun gündeminde Suriye dosyası vardı. Suriye meselesinde görüş ayrılığı bulunan noktalara dikkat çeken Rusya Devlet Başkanı buna rağmen söz konusu anlaşmazlıkların Suriye'deki ortak çıkarları bozmadığını söyledi. Aynı zamanda başta terörle mücadeleye devam etme olmak üzere iki taraf arasında önemli ortak noktalar bulunduğunu vurguladı.
Görüşmenin başındaki karşılıklı açıklamalar, iki tarafın uzun süredir zeminini hazırladığı, Dışişleri Bakanı Yair Lapid için planlanan görüşmelerin zorluk derecesini yansıtıyor. Söz konusu görüşmelerin hedefinde ilişkilerdeki çıkmazın aşılması ve Moskova'nın eski Başbakan Binyamin Netanyahu döneminde, ilişkilerde kaydedilen ivmeyi yeniden kazanması var.
Bennett’ın toplantı öncesinde Putin ile en az bir dakika boyunca sohbet etmesi ve gazetecilere poz vermesi İsrail’in ilişkilerin dostane olduğunu göstermek istediğine işaret ediyor.
Rusya'nın Eylül 2015 sonunda Suriye’ye doğrudan askeri müdahale kararı alması ardından Moskova ile Tel Aviv'in ilişkileri iniş çıkışlara sahne olmuştu. Ardından Netanyahu hızlı bir şekilde Moskova'ya gitmiş, Putin ile yaptığı görüşmeler sonraki yıllarda iki tarafın Suriye'deki ilişkilerinin dayandığı şu üç maddelik anlaşmayla sonuçlanmıştı:
- Suriye'nin İsrail için bir tehdit olmasına izin verilmemesi
- İsrail karşıtı güçlerin sınır bölgeleri yakınlarında konuşlanmasının engellenmesi
- Tel Aviv'in tehdit teşkil eden mevkilere karşı saldırı başlatma hakkını saklı tutması
Sonrasında Moskova, İsrail'in Suriye topraklarına yönelik hava saldırılarına sessiz kalmıştı. Ancak 2018 yılında bir Rus askeri uçağı Lazkiye yakınlarında seyrettiği sırada hedef alındı. İsrail saldırısıyla eşgüdümlü olarak harekete geçen Suriye hava savunması Rus uçağının düşmesine sebep oldu. İlişkiler zor bir döneme girdi.
Olayın ardından İsrail saldırıları konusundaki söylemini sertleştiren Moskova, gelişmiş bir S-300 füze sisteminin Şam'a teslim edilmesi kararı aldı. Ancak Netanyahu’nun Putin ile güçlü kişisel bağları nedeniyle krizi atlatmayı ve ikili iş birliğini yeniden kurmayı başarması sayesinde sistem faaliyete geçmedi.
İsrail'deki hükümet değişikliğiyle birlikte yeni yönetimin Moskova ile koordinasyonda önceki anlayışlar doğrultusunda çalışmaya ilgi duymaması sorun yarattı. Tel Aviv ile ilişkilerde olası bir bozulma olabileceğine dair spekülasyonlar yayıldı. Nitekim Rusya Savunma Bakanlığı tekrarlanan İsrail saldırılarına yönelik açıklamalarını sertleştirdi, söz konusu saldırılara karşı koymak için Buk ve Pantsir hava savunma sistemleri Şam'a tedarik edildi.
Moskova söz konusu dönemde İsrail'in güvenliğini sağlama ve Suriye'den gelebilecek tehditleri önleme sorumluluğunu kendisinin üstlendiğini öne sürerek Tel Aviv ile oynadığı oyunun kurallarını değiştirmeye çalıştı.
Dolayısıyla Bennett'ın Rusya'ya bu ilk ziyareti, ilişkileri normalleştirme ve koordinasyonu eski düzeyine getirme girişimi sayılıyor. Bu nedenle Putin, toplantının başında mevcut İsrail hükümetinin ‘ilişkilerin sürekliliğini’ himaye edeceği umudunu dile getirdi.
Rusya - İsrail ilişkilerini ‘benzersiz’ ve ‘karşılıklı güven’ sözleriyle nitelendiren Putin, İsrail’deki iç siyasi çatışmalara rağmen Bennett hükümetinin İsrail-Rus ilişkilerinde selefi Netanyahu'nun yaklaşımını sürdüreceği umudunu dile getirdi. Putin açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Biliyorsunuz, Suriye'de devlet otoritesini yeniden tesis etme yönünde çaba sarf ediyoruz. İsrail ile aramızda anlaşmazlıklar var. Sayıları da az değil. Ancak özellikle terörle mücadeleyle ilgili konularda kesişme noktaları ve iş birliği fırsatları da mevcut. Genel olarak tartışabileceğimiz ve konuşmamız gereken birçok konu bulunuyor.”
İsrail ile Rusya arasındaki ekonomik ve ticari bağlara değinen Rusya Devlet Başkanı, şu ana kadar mütevazı boyutta olsalar da bunların başarılı bir şekilde geliştiğini ifade etti.
Rusya ile ilişkilerin ülkesi için önemini vurgulayan Bennett da Putin'in son 20 yıl içerisinde iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirme sürecine öncülük ettiğini, ilişkileri mevcut seviyelere taşıdığını söyledi. Putin’i ‘İsrail'in çok yakın ve gerçek bir dostu’ olarak nitelendiren İsrail Başbakanı, kendisi ile Suriye'deki gelişmeleri ve ‘İran'ın nükleer programının gelişimini durdurmaya yönelik çabaları’ görüşmek istediğini bildirdi.
Bennett, Soçi’ye gelmeden önce yaptığı açıklamada, “Rusya’nın Orta Doğu’daki özel konumu ve uluslararası statüsünün yanı sıra İsrail’de 1 milyon Rusça konuşan insan olduğu için, Rusya ile arasındaki bağlar İsrail’in dış politikasının önemli bir ayağıdır” ifadelerini kullandı.
Moskova'daki İsrailli diplomatik kaynaklar, Bennett'ın Putin ile ilk görüşmesinde hem Suriye'deki duruma hem de yalnızca nükleer açıdan olmayacak şekilde İran meselesine odaklanmak istediğini aktardılar. Kaynakların ifade ettiğine göre Bennett, Putin'in dikkatini ‘bölgede istikrara yönelik ana tehdidin İran olduğu’ gerçeğine ikna etmeye çalışıyor.
Tel Aviv'den kaynaklar, iki ülke arasındaki görüşmenin ‘samimi, sıcak ve olumlu’ yönde ilerlediğini belirtti.
Başbakanlık Sözcüsü tarafından yapılan açıklamada, Rusya liderliğinin sadece iki saatini ayırdığı toplantının yalnızca Putin ile Bennett ve tercümanlara (İsrail’den İskan Bakanı Zeev Elkin) özel olacağı belirtildi. Ancak toplantının beş saat sürmesi, Bennett’ın programında değişikliklere sebep olunca planlandığı gibi Tel Aviv'e dönmesi Soçi'de bir gün daha kalmasına karar verildi.
Sürece yakın bir İsrailli kaynak konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:
“İsrail Başbakanı'nın toplantıdaki ilk hedefi, Putin ile güçlü ilişkiler kurmak, başbakan değişikliğinin iki ülke arasındaki ilişkilere ve iş birliğine zarar vermeyeceğine dair güvence vermekti. Washington'da da selefi Netanyahu’nun ABD yönetimi ve Demokrat Parti ile yıktığı güven köprülerini yeniden kurmaya çalışmıştı. Soçi’ye ise Netanyahu'nun Başkan Putin ile kurduğu, özellikle Suriye'deki İsrail çıkarlarına fayda sağlayan iyi ilişkileri sürdürmeye geldi. Bennett, iki ülkenin İran'ın yalnızca Suriye’de değil, tüm bölge ülkelerinde destekçisi ve finansörü olduğu radikal teröre karşı çalışma konusunda ortak çıkarları olduğu, bu tehdidin Avrupa dahil tüm Kuzey ülkeleri için bir tehdit teşkil ettiği mesajını Putin'e iletmek istedi.”
Rus kaynakların bildirdiğine göre söz konusu görüşme; Rusya, İsrail ve ABD'deki ulusal güvenlik konseyleri başkanlarının Suriye'deki durumu tartışacakları bir toplantı düzenleme konusunda nihai anlaşmaya varılması açısından belirleyici olacak. Tel Aviv, diyalog için bir tarih veya gündem belirtmeden bu konuda ön anlaşmaya varıldığını duyurmuş ancak Rus tarafı konuyla ilgili çekincelerini dile getirmişti. Rus diplomatlar ise tarafların bu yönde henüz anlaşmaya varmadıklarını aktardılar.

Suriye’de protestolar sürüyor
Diğer yandan dün Deyrizor’da yüzlerce kişi “Geçiş Yok Cuması” adı verilen protestolar için sokağa çıktı. İlin SDG tarafından kontrol edilen doğu kırsalına sıçrayan protestolarda Rus güçlerinin Deyrizor'un doğu kırsalından geçerek Rakka’ya yönelmesine tepki gösterildi. Deyrizor'un batı kırsalındaki el-Hissan kasabasından Muhammed el-Bakari, “Suriye rejimine bağlı Rus güçlerinden herhangi bir üyenin ülkeye girerek Deyrizor'un batı kırsalından Cezire hattı üzerinden Rakka’ya geçişini kabul etmiyoruz” dedi.
Rus ordusu, Suriye'nin güneyindeki Dera'nın doğu kırsalında sakinliği sağlama ve çözüm bulma çalışmalarına, ayrıca Putin ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasında geçen yılın başında Moskova’da imzalanan anlaşmayı uygulamak için Türkiye ile müzakerelere devam ediyor.



Fransız belediye başkanı 'seks kaseti skandalı' nedeniyle mahkum oldu

Bir Fransız polisi (Arşiv- Reuters)
Bir Fransız polisi (Arşiv- Reuters)
TT

Fransız belediye başkanı 'seks kaseti skandalı' nedeniyle mahkum oldu

Bir Fransız polisi (Arşiv- Reuters)
Bir Fransız polisi (Arşiv- Reuters)

Fransa'da bir mahkeme, Lyon yakınlarındaki Saint-Etienne Belediye Başkanı Gaël Perdriau'yu, seks kaseti kullanarak siyasi rakibini şantaj yaptığı gerekçesiyle beş yıl hapis cezasına çarptırdı.

Fransız Le Figaro gazetesi dün, mahkemenin 53 yaşındaki muhafazakar siyasetçiyi, Paris'teki bir otelde birinci yardımcısını bir erkek seks işçisiyle gizlice filme almaktan suçlu bulduğunu bildirdi.

Gazete, belediye başkan yardımcısının kendisini siyasi olarak dışlama planı kapsamında kasıtlı olarak tuzağa düşürüldüğünü belirtti. Ayrıca, cezasının bir yıl ertelendiğini ifade etti.

Şarku'l Avsat'ın DPA'dan aktardığı habere göre belediye başkanı, mahkemede yargılamanın sonuna kadar suçsuz olduğunu savundu ve karara itiraz edeceğini açıkladı.

Ancak, kararın açıklanmasının ardından belediye başkanının görevinden derhal ayrılması gerekiyor.


Trump, İsrail'i Suriye'ye 'müdahale etmemesi' konusunda uyardı

Şam'ın batısındaki kırsal Beyt Cin kasabası sakinleri, birkaç gün önce İsrail işgalinin kurbanları için başsağlığı dilemek üzere gelen Arap diplomatlardan oluşan bir heyeti kabul etti (SANA)
Şam'ın batısındaki kırsal Beyt Cin kasabası sakinleri, birkaç gün önce İsrail işgalinin kurbanları için başsağlığı dilemek üzere gelen Arap diplomatlardan oluşan bir heyeti kabul etti (SANA)
TT

Trump, İsrail'i Suriye'ye 'müdahale etmemesi' konusunda uyardı

Şam'ın batısındaki kırsal Beyt Cin kasabası sakinleri, birkaç gün önce İsrail işgalinin kurbanları için başsağlığı dilemek üzere gelen Arap diplomatlardan oluşan bir heyeti kabul etti (SANA)
Şam'ın batısındaki kırsal Beyt Cin kasabası sakinleri, birkaç gün önce İsrail işgalinin kurbanları için başsağlığı dilemek üzere gelen Arap diplomatlardan oluşan bir heyeti kabul etti (SANA)

ABD Başkanı Donald Trump, Suriye-İsrail sınırında artan gerilimin ortasında, İsrail'i Suriye'yi ve yeni yönetimini istikrarsızlaştırmaması konusunda uyardı. Dün Truth Social platformundaki gönderisinde Trump, "İsrail'in Suriye ile güçlü ve samimi bir diyalog sürdürmesi ve Suriye'nin müreffeh bir ülkeye dönüşmesini engelleyebilecek hiçbir şeyin olmaması çok önemli" ifadelerini kullandı. Trump, Suriye'nin Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara yönetimindeki performansından "çok memnun" olduğunu da belirtti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi, Netanyahu’nun Trump ile telefon görüşmesi yaptığını ve Trump'ın kendisini Beyaz Saray'a davet ettiğini bildirdi. ABD Başkanı, yaklaşık bir yıl önce Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara'nın Şam'da iktidara gelmesinin ardından İsrail ve Suriye arasında bir güvenlik anlaşması için baskı yapıyor.

Bu arada, BM Güvenlik Konseyi üye ülkelerinden temsilcilerden oluşan bir heyet, Suriye hükümetinin kuruluşundan bu yana ilk defa olarak bir ziyaret kapsamında 3-7 Aralık tarihleri ​​arasında Suriye ve Lübnan'ı ziyaret edecek. Estonya'nın BM Daimi Temsilcisi Samuel Zbogar'ın başkanlık ettiği heyete, daimi temsilciler ve diğer üyeler de katılıyor.


Nijerya Savunma Bakanı, ülkedeki bazı kaçırma vakalarının ardından istifa etti

Nijerya askerleri (sosyal medya)
Nijerya askerleri (sosyal medya)
TT

Nijerya Savunma Bakanı, ülkedeki bazı kaçırma vakalarının ardından istifa etti

Nijerya askerleri (sosyal medya)
Nijerya askerleri (sosyal medya)

Nijerya Devlet Başkanlığı tarafından dün yapılan açıklamada Savunma Bakanı Muhammed Badaru Abubakar’ın istifa ettiği belirtildi. Ülke, Devlet Başkanı Bola Tinubu'nun ‘olağanüstü hal (OHAL)’ ilan etmesine neden olan toplu kaçırma vakalarıyla karşı karşıya.

Devlet Başkanı Tinubu'nun Sözcüsü Bayo Onanuga yaptığı açıklamada, Abubakar'ın (63) sağlık nedenleriyle istifasının derhal yürürlüğe girdiğini belirterek, “İstifası, Başkan Tinubu'nun güvenlik nedenleriyle OHAL ilan etmesiyle birlikte geldi. Tinubu, OHAL’in kapsamını zamanı geldiğinde açıklığa kavuşturacak” dedi.

Silahlı gruplar tarafından fidye için yapılan kaçırmalar, 2014 yılında ülkenin kuzeydoğundaki Chibok kasabasında, terör örgütü Boko Haram üyeleri tarafından 276 kız öğrencinin kaçırılmasından bu yana Nijerya'da sık sık görülmeye başlandı. Ancak, son iki hafta içinde çoğunluğu Nijer eyaletinde (orta-batı) olmak üzere 400'den fazla Nijeryalı'nın kaçırıldığı bu yeni kaçırma dalgası, Müslümanların çoğunlukta olduğu kuzey ile Hıristiyanların çoğunlukta olduğu güney arasında neredeyse eşit olarak dağıtılmış gibi görünürken Afrika'nın en kalabalık nüfusuna sahip (230 milyon) ülkesini sarstı.

Kaçırma vakalarının artmasıyla karşı karşıya kalan Tinubu, ek güvenlik güçlerinin işe alınması talimatı verdi. Son zamanlarda yaşanan toplu kaçırma olayları, ABD Başkanı Donald Trump'ın Nijerya'da ‘Hıristiyanların öldürüldüğünü’ öne sürdüğü olaylar nedeniyle askeri müdahale tehdidinde bulunmasının ardından meydana geldi. Nijerya ise bu suçlamaları reddetti.