İsrailli generalden, Gazze'de yıkılan bina hakkında itiraf gibi açıklama

Üst düzey İsrailli general, Gazze'nin Cela caddesindeki yüksek katlı binanın yıkılmasının hata olduğunu kabul etti

İsrail ordusu 15 Mayıs’ta düzenlediği hava saldırı ile Gazze'nin merkezinde el-Cela caddesindeki el-Cevhere Tower adlı 13 katlı binayı yıktı (AP)
İsrail ordusu 15 Mayıs’ta düzenlediği hava saldırı ile Gazze'nin merkezinde el-Cela caddesindeki el-Cevhere Tower adlı 13 katlı binayı yıktı (AP)
TT

İsrailli generalden, Gazze'de yıkılan bina hakkında itiraf gibi açıklama

İsrail ordusu 15 Mayıs’ta düzenlediği hava saldırı ile Gazze'nin merkezinde el-Cela caddesindeki el-Cevhere Tower adlı 13 katlı binayı yıktı (AP)
İsrail ordusu 15 Mayıs’ta düzenlediği hava saldırı ile Gazze'nin merkezinde el-Cela caddesindeki el-Cevhere Tower adlı 13 katlı binayı yıktı (AP)

İsrail ordusundan emekli General Nitzan Allon, vurulmasıyla sık sık övünülen Gazze'nin merkezinde el-Cela caddesindeki el-Cevhere Tower adlı 13 katlı binanın yıkıldığı hava saldırısının, ciddi bir hata olduğunu ve zararlarının yararlarından daha fazla olduğunu itiraf etti.
İsrail ordusu Merkez Komutanlığı’nda görev yapmış olan emekli komutan General Nitzan Allon, İsrail'in geçen Mayıs ayında Gazze Şeridi'nde başlattığı Duvarların Muhafızı Operasyonu önemi ve çıkarılan dersleri hakkında konuştu. O sırada operasyonla ilgili iç soruşturmadan sorumlu olan Allon, Cela’daki Cevhere Tower’ın birkaç uluslararası medya kuruluşunu barındırmasından dolayı, binanın bombalanması da dahil olmak üzere bu birimine eşlik eden birkaç başarısızlık olduğunu söyledi.
Yıkım, 15 Mayıs'ta, İsrail savaş uçaklarının bina sakinlerine bölgeden ayrılmaları için 10 dakikalık bir süre verildikten sonra 4 füze ateşlenmesi sonucu gerçekleşmişti. Cevhere Tower’da ayrıca ABD merkezli Associated Press (AP) haber ajansı ve Katar merkezli Al Jazeera TV ofisleri de bulunuyordu. ABD yönetimi saldırı için açıklama istemesi üzerine, İsrail hükümeti Hamas'ın Demir Kubbe sistemini devre dışı bırakmak için kulenin içinden elektronik sistemleri çalıştırdığını, sabotaj ve müdahalenin durması için tüm binanın yıkılması gerektiğini iddia etti. Ancak bu açıklama dünya kamuoyunda tatmin edici bulunmadı.
O dönemde İsrail Genelkurmay Başkanlığı’nın önde gelen isimlerinden biri olan Allon, Ulusal Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü'nde verdiği konferansta şunları söyledi: "Associated Press'in ofisine yapılan saldırı bence ölümcül bir hata. Getirdiği harekat başarısı, bu saldırının verdiği diplomatik zararla veya kamuoyundaki rahatsızlıkla doğru orantılı değildi. Tam tersine kendi kalemize gol atmış olduk”
Ayrıca İsrail'in Arap kamuoyuna yönelik söyleminin uygun olmadığını ve çok garip göründüğünü söyleyen Allon, “İsrail'in Gazze halkıyla iletişim kurabileceği bir dili olmadığı gibi, bölge kamuoyunda herhangi bir değişiklik meydana getirebilecek durumda olmadığını” da sözlerine ekledi.
Gazze'nin merkezinde el-Cela caddesindeki el-Cevhere Tower adlı 13 katlı bina 15 Mayıs’ta İsrail savaş uçaklarından atılan birkaç füzeyle yerle bir edildi. AP ve Al Jazeera bürolarının yanı sıra doktor muayenehaneleri ile avukatlık bürolarının da olduğu binada 60 daire bulunuyordu.
İsrail’in Mayıs ayındaki saldırıları büyük yıkım doğurdu
İsrail Ramazan ayının ilk gününde işgal altındaki Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde bulunan Şam Kapısı'ndaki oturma alanlarını barikatlarla kapattı.
Daha sonra İsrail yönetiminin Doğu Kudüs'ün Şeyh Cerrah Mahallesi'ndeki bazı Filistinli aileleri zorla evlerinden çıkarma planı nedeniyle gerginlik daha da arttı.
İsrail polisinin 7 Mayıs'ta Mescid-i Aksa'da teravih namazı sırasında cemaate saldırmasıyla gerginlik doruk noktaya ulaştı.
10 Mayıs'a gelindiğinde İsrail polisinin fanatik Yahudilerin baskınlarını önlemek için Mescid-i Aksa'da nöbet tutan Filistinlilere saldırması bardağı taşıran son damla oldu.
Gazze'deki Filistinli gruplar 10 Mayıs'ta İsrail polisine Mescid-i Aksa'dan ve Şeyh Cerrah Mahallesi'nden çekilmesi için yerel saatle 18:00'e kadar süre tanıdı.
İsrail polisinin tanınan sürede çekilmemesi üzerine Gazze'deki Filistinli gruplar İsrail tarafına çok sayıda roket attı.
İsrail ise bu roketleri gerekçe göstererek 10 Mayıs'ta "Surların Muhafızı" adıyla Gazze'ye saldırı başlattı.
Başta ABD olmak üzere uluslararası camiadan gelen baskıların ardından İsrail, 21 Mayıs'ta başlayan ateşkesi kabul etmek zorunda kaldı.
Başbakan Binyamin Netanyahu hükümetinin zoraki ateşkesi kabul etmesi İsrail muhalefeti tarafından sert şekilde eleştirilirken, bu durum başta Gazze olmak üzere Filistin topraklarında zafer olarak kutlandı.
İsrail saldırılarında 66 çocuk hayatını kaybetti
İsrail, 11 gün boyunca Gazze'yi havadan ve karadan bombaladı.
Saldırılar nedeniyle 66'sı çocuk, 39'u kadın olmak üzere 248 Filistinli yaşamını yitirdi, 1948 kişi de yaralandı.
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığının verilerine göre, İsrail saldırılarında yaralananlardan 610'u çocuk.



İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
TT

İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)

İsrail, Gazze’de internete erişim sağlayan kafeye düzenlediği saldırıda 230 kilogramlık bombalar kullandı.

Guardian’ın haberinde, İsrail ordusunun pazartesi günü düzenlediği saldırıda Amerikan yapımı MK-82 bombalarından kullandığı yazılıyor. Bu bombalar büyük bir krater oluşturuyor ve şarapnelin geniş bir alana yayılmasına yol açıyor.

El Beka adlı kafeye yapılan saldırıda en az 41 Filistinli öldürülmüş, 75 kişi yaralanmıştı. Hayatını kaybedenler arasında 4, 12 ve 14 yaşlarındaki çocuklar da vardı.

Gazetenin bombanın parçalarına dair elde ettiği fotoğrafları inceleyen uzmanlar, sivillerin böyle bir mühimmatla kasten vurulmasının savaş suçu teşkil edebileceğine dikkat çekiyor.

Kopenhag Üniversitesi'nde uluslararası hukuk alanında çalışan Marc Schack şunları söylüyor:

Bu tür bir mühimmatın kullanımını gerekçelendirmek neredeyse imkansız. Eğer 20, 30, 40 ya da daha fazla sivil kayıptan bahsediyorsanız, bu genellikle çok büyük öneme sahip bir hedef olmalıdır. Afganistan ve Irak'taki koalisyon güçleri açısından çok üst düzey bir hedef için kabul edilen rakam 30'dan az sivilin öldürülmesiydi, o zaman da istisnai koşullar söz konusuydu.

Diğer yandan saldırının ardından İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) yapılan açıklamada “asla sivillerin hedef alınmadığı” ileri sürüldü. Ayrıca saldırıdan önce sivil kaybın azaltılması için adımlar atıldığı savunuldu. Analistler, İsrail ordusunun drone’larla kafe etrafındaki sivilleri görmesine rağmen saldırı düzenlediğini söylüyor.

Filistinli bir aile tarafından 40 yıl önce kurulan kafe, hızlı internet bağlantısıyla öğrenciler, gazeteciler ve uzaktan çalışanların sık uğradığı bir mekandı.

İsrail ordusu Gazze’yi her gün bombalarken bölgede ateşkes sağlanması için yürütülen çalışmalar da hızlandı.

İsrail medyasındaki haberlerde, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun 7 Temmuz’da yapacağı ABD ziyareti öncesinde ateşkes anlaşmasının imzalanmasının hedeflendiği yazılıyor.

Ayrıca ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail tarafından kabul edildiğini savunduğu 60 günlük ateşkes teklifine Hamas’ın da sıcak baktığı ileri sürülüyor. Anlaşmaya dair detaylar resmi kanallardan paylaşılmadı. Ancak haberlerde Hamas’tan kalan 50 rehinenin tamamını serbest bırakmasının isteneceği aktarılıyor.

Hamas’ın buna yanıtını cuma akşamına kadar arabuluculara sunması bekleniyor. Filistinli örgütün, Gazze’ye yardım girişine izin verilmesi ve İsrail ordusunun bölgedeki işgalini sonlandırması taleplerinden geri adım atmayacağı belirtiliyor. Anlaşma kapsamında IDF’nin Gazze’deki bazı bölgelerden çekilebileceği savunuluyor.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel, Haaretz