Fransız Senatör Nathalie Goulet, Şarku'l Avsat'a konuştu:Lübnanlılar hükümetlerinin eylemlerinin bedelini ödüyorlar

Yemen’e ilişki de açıklamalarda bulunan Goulet, Husilerin saldırılarının barış sürecini tehdit ettiğini vurguladı.

Nathalie Goulet
Nathalie Goulet
TT

Fransız Senatör Nathalie Goulet, Şarku'l Avsat'a konuştu:Lübnanlılar hükümetlerinin eylemlerinin bedelini ödüyorlar

Nathalie Goulet
Nathalie Goulet

Fransız Senatör Nathalie Goulet, Lübnan Enformasyon Bakanı George Kordahi'nin Suudi Arabistan aleyhine yaptığı açıklamaları kınayarak Lübnan hükümetinin acı verici sonuçlar doğurmaya gebe, rahatsız edici açıklamalardan kaçınılması gerektiğini vurguladı. Lübnan hükümetini, Suudi Arabistan’da yol açabileceği felaketi önlemek ve suların durulmasını sağlamak için beş maddede özetlediği adımları atmaya çağırdı.
Goulet, Şarku'l Avsat'a verdiği röportajda, beş adımı şöyle sıraladı:
 -Koalisyon için resmi özür dilenmesi
- Enformasyon Bakanı'nın istifa etmesi
- Hizbullah'ın silahlarını Lübnan ordusuna teslim etmesi
-Hizbullah'ın limanlarını ve sınırlarını silahsızlandırıp hükümete vermesi
-Uyuşturucuyla ile mücadele edilmesi
Goulet, Lübnan cephesinden gelen son açıklamaların kendilerini kritik ve tehlikeli bir konuma soktuğunu belirterek hükümetin eylemlerinin bedelini Lübnanlıların ödediğini vurguladı. Körfez ülkelerinde birçok Lübnanlının çalıştığına dikkat çekerek Körfez İşbirliği Konseyi ülkelerinin Lübnan’a sağladığı büyük katkıların altını çizdi. Suudi Arabistan’ı ziyaret eden bulunan Goulet, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Hizbullah'ın yarattığı durumu göz önüne aldığımızda Suudi Arabistan'ın sınırlarını tehdit eden başka bir Hizbullah'ın yaratılmasını önlemek için Yemen'deki savaşın neden bu kadar önemli olduğunu anlıyoruz.”
Fransız Senatör, Yemen kriziyle ilgili olarak uluslararası toplumun sadece terör saldırılarını kınamakta acele etmesini değil, aynı zamanda barış sürecini tamamen bozabilecek tehlikeli Husi saldırıları konusunda harekete geçmelerini istedi. Husilerin Suudi Arabistan'a yönelik saldırılarına sorumlu bir şekilde tepki vererek ciddi adımlar atmalarının önemini vurguladı.
Suudi Arabistan – Fransa arasındaki ilişkileri, iki ülkenin geleceği ve bölgenin istikrarı için önemi konusunda ellerinden gelenin en iyisini yaptıklarını belirten Nathalie Goulet söz konusu ilişkilerin bölgede güvenliğin temel direği olduğunu kaydetti. Suudi Arabistan’ın insanlığa hizmet etmek için ikili ve uluslararası ilişkileri teşvik eden girişimlerine ve programlarına övgüde bulundu.
"Son 10 yıldır Suudi Arabistan'ı ziyaret ediyorum. Vizyon 2030’un ülkede yarattığı farkı ve başarılarını görebiliyorum" diyen yaşanan değişimi şaşırtıcı olarak nitelendirdi. Senatör açıklamasına ayrıca Paris yönetiminin de Fransa 2030 planını başlattığına dikkat çekti.



Arakçi: Zenginleştirme teknolojisi bombardımanla yok edilemez, hasarı hızlı bir şekilde onarabiliriz

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (EPA)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (EPA)
TT

Arakçi: Zenginleştirme teknolojisi bombardımanla yok edilemez, hasarı hızlı bir şekilde onarabiliriz

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (EPA)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (EPA)

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi dün yaptığı açıklamada, nükleer program konusunda ABD ile görüşmelerin hızlı bir şekilde yeniden başlaması ihtimalini dışlayarak, ülkesinin Washington'un kendisine karşı yeni askeri saldırılar düzenlemeyeceğinden emin olması gerektiğini vurguladı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın Washington ile Tahran arasındaki görüşmelerin bu hafta yeniden başlayabileceği yönündeki açıklamasının sorulması üzerine Arakçi, “Müzakerelerin bu kadar çabuk başlayacağını sanmıyorum” dedi.

“Görüşmelere yeniden başlamaya karar verebilmemiz için öncelikle ABD'nin müzakereler sırasında bizi yeni bir askeri saldırıyla hedef almayacağından emin olmalıyız. Zamana ihtiyacımız var” diyen Arakçi, ‘diplomasi kapılarının asla kapanmayacağını’ belirtti.

Arakçi'ye Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi'nin İran'ın birkaç ay içinde uranyum zenginleştirmeye yeniden başlayabilecek teknik kapasiteye sahip olduğu yönündeki son açıklaması da soruldu. Arakçi bu soruya şu cevabı verdi: “Zenginleştirme teknolojisi bombardımanla yok edilemez. Bu alanda yeni ilerlemeler kaydetme irademiz varsa ve bu irade mevcutsa, hasarı hızla onarabilir ve kaybedilen zamanı telafi edebiliriz.”

Arakçi'nin açıklaması, yardımcısı Mecid Taht Revançi'nin BBC'ye verdiği röportajda Washington ile diplomatik görüşmelerin ancak Washington'un ülkesine yeni saldırılar düzenlememesi halinde yeniden başlayabileceğini söylemesinden bir gün sonra geldi. Pazar akşamı yayınlanan röportajda Revançi, “Washington'un bizimle konuşmak istediğini duyuyoruz. Belirli bir tarih üzerinde anlaşmış değiliz. Mekanizmalar üzerinde de anlaşmış değiliz. Şu soruya yanıt arıyoruz: Biz diyalog halindeyken bir saldırganlık eyleminin tekrarlandığını görecek miyiz?” dedi ve ABD'nin ‘henüz pozisyonunu netleştirmediğini’ kaydetti.

İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Revançi, Tahran'a Washington'un Dini Lider Ali Hamaney'i hedef alarak ‘İran'da rejim değişikliğine gitmek’ istemediği bilgisinin verildiğini açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın İran devlet televizyonundan aktardığına göre Hükümet Sözcüsü Fatma Muhacirani bugün yaptığı açıklamada, ABD ile müzakereler için henüz bir tarih belirlenmediğini yineledi ve bu tarihin yakın olmayacağını da açıkça ifade etti.

İsrail 13 Haziran'da, İran'ın askeri ve nükleer tesislerini hedef alan, askeri liderlere ve nükleer bilim adamlarına suikastlar içeren sürpriz bir saldırıyla savaşı başlattı ve İran'ın nükleer bomba elde etmesini engellemeye kararlı olduğunu ilan etti. Tahran ise nükleer silah edinme iddialarını reddederek sivil nükleer enerjiye sahip olma hakkını savundu.

21-22 Haziran gecesi ABD, İran'ın üç büyük nükleer tesisine saldırı düzenledi. 12 gün süren savaşın ardından ABD Başkanı Donald Trump 24 Haziran'da İran ile İsrail arasında ateşkes ilan etti. Trump daha sonra, askeri kullanım için uranyum zenginleştirmesi halinde ABD'nin İran'ı tekrar vuracağı sözünü verdi.

Revançi pazar günü yayınlanan röportajında, İran'ın enerji üretimi için uranyumu yüzde 60 oranında zenginleştirme hakkını yineledi.

Birleşmiş Milletler'e (BM) bağlı UAEA’ya göre İran, 2015 anlaşmasında yüzde 3,67 ile sınırlandırılmış olan uranyumu yüzde 60'a kadar zenginleştirebilen tek nükleer olmayan güç.

Nükleer savaş başlığı yapmak için uranyumu yüzde 90 oranında zenginleştirmek gerekiyor.