İngiltere İçişleri Bakanlığı, Hamas’ı terör örgütü olarak sınıflandırmak için adım atıyor

Hamas, bu adımı ‘sömürgeciliğe karşı verilen meşru mücadelelere yönelik bir suç ve suçlama olarak değerlendirdi.

Gazze Şeridi’nde yer alan Cebeliye’deki mahkumlarla destek vermek için yapılan gösteriler sırasında Hamas destekçileri (EPA)
Gazze Şeridi’nde yer alan Cebeliye’deki mahkumlarla destek vermek için yapılan gösteriler sırasında Hamas destekçileri (EPA)
TT

İngiltere İçişleri Bakanlığı, Hamas’ı terör örgütü olarak sınıflandırmak için adım atıyor

Gazze Şeridi’nde yer alan Cebeliye’deki mahkumlarla destek vermek için yapılan gösteriler sırasında Hamas destekçileri (EPA)
Gazze Şeridi’nde yer alan Cebeliye’deki mahkumlarla destek vermek için yapılan gösteriler sırasında Hamas destekçileri (EPA)

İngiltere İçişleri Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, hükümetin Gazze Şeridi’ni yöneten Filistin hareketi Hamas’ı terörist bir örgüt olarak sınıflandırmayı planladığını duyurdu.
Şimdiye kadar, İngiltere İslami Direniş Hareketi Hamas’ın askeri kanadı olan İzzeddin el-Kassam Tugayları terör örgütü olarak sınıflandırılıyordu. Bununla birlikte Hamas bir bütün olarak, ABD ve İngiltere’nin 2020’de ayrılmış olduğu Avrupa Birliği tarafından terörist örgütlerinin olduğu kara listeye eklenmişti. İngiltere İçişleri Bakanı, İngiltere bu tasarıyı gelecek hafta Parlamento’da yapılması planlanan tartışma sonucunda kabul ederse, Hamas mensubu olan veya Hareket’i destekleyen herkesin, terörle mücadele kanunu hükümlerine göre 14 yıla kadar hapis cezası alabileceğini belirtti. İçişleri Bakanı Priti Patel Twitter hesabında yaptığı paylaşımda “Hamas, birçok gelişmiş silaha sahip olmanın yanı sıra teröristleri eğitme tesisleri de dahil olmak üzere açık terörist yeteneklere sahip. Bu yüzden bugün, Hamas’ı tamamen yasaklamak için harekete geçiyorum” ifadelerini kullandı. Patel Cuma günü Washington ziyareti sırasında yaptığı açıklamalarda, yasaklanmasının Yahudileri korumak için gerekli olduğunu vurgulayarak Hamas’ı ‘temellerinde şiddetli bir şekilde antisemitik olmak’ ile itham etti.
Hamas tarafından yayınlanan açıklamada, “Maalesef İngiltere eski tutumunda devam ediyor. Gerek Balfour Deklarasyonu’nda, gerekse Filistin topraklarını Siyonist harekete teslim eden İngiliz Mandası’nda olsun, Filistin halkından özür dilemek ve tarihsel günahını temizlemek yerine, kurbanları hiçe sayarak saldırganları destekliyor” ifadelerine yer verildi. Hamas yetkililerinden biri olan Sami Ebu Zuhri Reuters’a verdiği demeçte, “İngiltere’nin kararı, İsrail işgalinde mutlak bir taraf tutmadır ve İsrail’in yönlendirmesine ve şantajına boyun eğmedir” dedi.
Karar hakkında yorumda bulunan Hamas Sözcüsü Hazım Kasım AFP’ye “İngiltere İçişleri Bakanlığı’nın Hamas’ı terör örgütü olarak görme kararı, Filistin halkına ve verdiği tüm mücadele tarihine karşı bir suçtur. Aynı zamanda tüm özgür halkların sömürgeciliğe karşı meşru mücadelelerinin suçlu duruma getirilmesidir. Bu karar uygulanırsa, İngiltere Balfour Deklarasyonu ile Siyonist varlığı kurma suçuna, büyük bir siyasi, ahlaki, etik ve yasal hata daha eklemiş olacak” dedi.
Kasım “Bu karar işgale, çıkarlarına ve hikayelerine hizmet etmekten, onu suçlarını sürdürmeye, hatta bu suçları artırmaya ve Filistin halkının haklarını inkar etmeye devam etmeye teşvik etmekten başka bir işe yaramıyor” dedi. İsrail Başbakanı Naftali Bennett ise İngiltere’nin bu adımına övgüde bulundu. Bennett Twitter’dan yaptığı açıklamada, Hamas’ı ‘masum İsraillileri hedef alan ve İsrail’i yok etmeye çalışan radikal İslami bir grup’ olarak tanımladı. Dışişleri Bakanı Yair Lapid ise bu adımı, Birleşik Krallık da dahil olmak üzere Hamas terör örgütüne sürekli destek sağlanmasını önlemek için, İngiltere emniyet güçlerine ek araçlar sağlayan önemli bir karar olarak değerlendirdi.
İngiltere gazetelerinin aktardığına göre, Patel, Washington ziyareti sırasında yaptığı açıklamalarda, Hamas’ın “Askeri ve siyasi kanatlarını artık ayıramayacağımızı düşünüyoruz” dedi. 2005 yılında, Hamas’ın Fetih Hareketi ile yarıştıktan sonra yönetimi ele geçirmesi üzerine İsrail ordusu, Gazze Şeridi’ni sıkı bir abluka altına almadan önce, bölgeden tek taraflı olarak çekilmişti. O zamandan bu yana Hamas, İsrail ile 4 kez savaşa girdi.



AB, Suriye'ye yönelik tüm yaptırımları kaldırmayı kabul etti

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas (EPA)
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas (EPA)
TT

AB, Suriye'ye yönelik tüm yaptırımları kaldırmayı kabul etti

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas (EPA)
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas (EPA)

AFP'ye konuşan diplomatlara göre Avrupa Birliği (AB) ülkeleri bugün, yıkıcı çatışmaların ve Devlet Başkanı Beşşar Esed'in devrilmesinin ardından Şam'ın toparlanmasına destek olmak amacıyla Suriye'ye uygulanan tüm ekonomik yaptırımların kaldırılmasına yeşil ışık yaktı.

Kaynaklar, AB’nin 27 üye ülkesinin büyükelçilerinin konuyla ilgili bir ön anlaşmaya vardığını ve bu anlaşmanın bugün ilerleyen saatlerde dışişleri bakanları tarafından resmen açıklanmasının beklendiğini söyledi.

AB'nin kararı, ABD Başkanı Donald Trump'ın geçen hafta Washington'un Suriye'ye yönelik yaptırımlarını kaldıracağını açıklamasının ardından geldi.

Suriye’nin yeni yöneticileri, Beşşar Esed rejiminin muhaliflere yönelik baskısı sonucu başlayan çatışmaların ardından uygulanan sert uluslararası yaptırımların hafifletilmesini talep ediyor.

AB diplomatları anlaşmanın Suriye bankalarının küresel sistemden izolasyonunu sona erdireceğini ve merkez bankasının varlıklarının dondurulmasına son vereceğini söyledi.

Ancak diplomatlar, AB’nin Alevi azınlığa yönelik ölümcül saldırıların ardından etnik gerilimleri körüklemekten sorumlu olanlara yeni bireysel yaptırımlar uygulamayı planladığını belirtti.

Esed rejimini hedef alan ve sivilleri bastırmak için kullanılabilecek silah ya da teçhizat satışını yasaklayan diğer tedbirler de sürdürülecek.

AB'nin bu son hamlesi, şubat ayında Suriye'nin kilit ekonomik sektörlerine yönelik bazı yaptırımları askıya alan ilk adımın ardından geldi.

Yetkililer, Suriye'nin yeni liderlerinin azınlık haklarına saygı gösterme ve demokrasiye doğru ilerleme sözlerini tutmamaları halinde bu tedbirlerin yeniden uygulanabileceğini ifade etti.

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas yaptığı açıklamada, Brüksel'de bugün bir araya gelecek olan dışişleri bakanlarının Suriye'ye yönelik ekonomik yaptırımların kaldırılması konusunda bir anlaşmaya varabileceklerini umduğunu söyledi. Kallas, “Açıkçası Suriye'nin daha istikrarlı bir ülke haline gelmesi için Suriye halkına iş ve geçim kaynağı sağlamak istiyoruz” dedi.