Fed'in bazı üyeleri, varlık alımlarının daha hızlı azaltılması gerektiğini düşünüyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Fed'in bazı üyeleri, varlık alımlarının daha hızlı azaltılması gerektiğini düşünüyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Fed toplantı tutanakları bazı banka yetkililerinin enflasyonun yüksek seyretmeye devam etmesi halinde varlık alımlarının azaltılmasını hızlandırmaya ve faiz oranlarını beklenenden erken yükseltmeye hazır olunması gerektiğini savunduğunu ortaya koydu.
ABD Merkez Bankası (Fed) Federal Açık Piyasa Komitesinin (FOMC) 2-3 Kasım'da düzenlenen toplantısına ilişkin tutanakları yayımladı.
Politika faizinin yüzde 0-0,25 aralığında sabit tutulduğu, aylık 120 milyar dolarlık varlık alım programında 15 milyar dolarlık azalışa gidilmesinin kararlaştırıldığı son toplantının tutanakları, üyelerin enflasyon konusunda endişeli olduğunu gösterdi.
Tutanaklarda, "Bazı katılımcılar, enflasyonun Komitenin hedefleriyle uyumlu seviyelerden daha yüksek seyretmeye devam etmesi durumunda, Komitenin varlık alımlarının hızını ayarlamaya ve federal fon oranı için hedef aralığını üyelerin halihazırda beklediğinden daha erken yükseltmeye hazır olması gerektiğini belirtti" ifadesi yer aldı.
Enflasyonun büyük ölçüde geçici olması beklenen faktörleri yansıtarak yükseldiği yinelenen tutanaklarda, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını ve ekonominin normalleşmesiyle ilgili arz ve talep dengesizliklerinin bazı sektörlerde önemli fiyat artışlarına katkıda bulunduğu aktarıldı.
Tutanaklarda, arz kısıtlarının beklenenden daha uzun süre devam etmesinin muhtemel olduğu kaydedildi.

Politika ayarlamalarında "esneklik" vurgusu
Ekonominin virüsün seyrine bağlı olmaya devam ettiği vurgulanan tutanaklarda, ekonomik büyümenin üçüncü çeyrekte yavaşlayarak yılın ilk yarısında görülen hızın önemli ölçüde altında kaldığı aktarıldı.
Tutanaklarda, üyelerin enflasyon baskılarının tahmin edilenden daha uzun sürmesini bekledikleri, genel olarak arz ve talep dengesizlikleri azaldıkça enflasyon oranının 2022'de önemli ölçüde azalacağını tahmin etmeye devam ettiği ifade edildi.
Üyelerin çoğunun kalıcı enflasyon konusunda endişeli olduğuna dikkat çekilen tutanaklarda, ekonomik görünüme ilişkin belirsizliğin de yüksek kalmaya devam ettiği bilgisi paylaşıldı.
Tutanaklarda, üyelerin güçlü talep ve sıkı iş gücü piyasasıyla ilişkili olanlar da dahil olmak üzere enflasyona yönelik yukarı yönlü risklere değindiği aktarıldı.
Fed'in tutanaklarında, "Üyeler, risk yönetimi değerlendirmeleri temelinde uygun politika ayarlamalarını uygulama esnekliğinin sürdürülmesinin, halihazırda oldukça belirsiz ortamda, politika yürütmede yol gösterici bir ilke olması gerektiğini vurguladı" değerlendirmesi yer aldı.



İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir araştırmaya göre çalışanların neredeyse üçte ikisi iş kaynaklı stres veya baskılar nedeniyle daha fazla alkol tüketiyor.

Alcohol Change UK'in 2 bin çalışanla yaptığı ankete göre, Birleşik Krallık'ta çalışanların yüzde 64'ü işle ilgili nedenlerden dolayı alkol kullandığını bildirdi. Son 12 ayda artan tüketimin arkasında iş stresi, baskı ve kaygı var.

Her 10 kişiden 4'ü işle ilgili kaygılar nedeniyle alkol tüketimini artırdığını söylerken, katılımcıların yüzde 38'i iş stresiyle başa çıkmak için daha fazla içtiğini belirtti.

Üçte birinden fazlası işyerindeki baskı veya son teslim tarihleri nedeniyle daha fazla içki içerken, yüzde 29'u iş güvensizliği nedeniyle alkol tüketiminin arttığını söyledi.

Alcohol Change UK araştırma grubunun danışmanlık ve eğitim müdürü Jane Gardiner şunları söyledi:

Yaptığımız işler son derece çeşitli olsa da bu araştırma geçen yıl birçoğumuzun işle ilgili stres, kaygı, baskı ve iş güvensizliğini yönetmek amacıyla daha fazla alkol aldığını gösteriyor. Ancak alkol, yetersiz uykudan akşamdan kalmalığa, yüksek tansiyondan depresyona kadar birçok sağlık sorununa yol açarak genel sağlığımıza ve refahımıza ciddi zararlar verebilir. Bazıları için kısa süreli bir rahatlama sağlasa da zaman içinde stres, kaygı ve baskı duygularını daha da kötüleştirmesi ve istesek bile kurtulması zor bir kendi kendini tedavi etme döngüsüne yol açması daha olası.

Alkol Farkındalık Haftası'nın başlangıcı münasebetiyle yayımlanan araştırma, çalışanların işyerinde alkol konusunda önleyici eylem ve eğitim taleplerini ortaya koydu.

Bu yılın teması "Alkol ve iş", çalışma ortamlarının ve baskıların içki içme şeklimizi nasıl etkileyebileceğine ve nasıl daha sağlıklı, daha kapsayıcı işyeri kültürleri oluşturabileceğimize odaklanıyor.

Ankete katılan her 10 çalışandan 8'inden fazlası, işverenlerin işyerinde alkol konusunu ele almada bazı sorumlulukları olduğuna inanıyor. Ancak üçte birinden fazlası işyerinde alkol yerine ruh sağlığı hakkında konuşurken kendini daha rahat hissettiğini söyledi.

Gardiner sözlerini şöyle sürdürdü:

Son yıllarda işyerlerinde ruh sağlığı alanında görülen ilerlemenin bir yansıması olarak, konuşmaları teşvik etmek, şefkat ve desteği artırıp damgalanmayı azaltmak için, çalışanlardan alkol farkındalığı ve eğitimi konusunda bu kadar güçlü bir iştah görmek çok cesaret verici. Olumlu olan şu ki, çalışanlar alkolle ilgili sorunlarda reaktif müdahale yerine önleyici ve proaktif yaklaşımın daha etkili olduğunu kabul ediyor gibi görünüyor. İşte bu tür bir destek, alkolü tabu olmaktan çıkarmaya başlayacak, içki içme alışkanlıklarımızın genel sağlığımız ve refahımız üzerindeki etkisine dair farkındalık yaratacak ve önlenebilir alkol zararlarını daha meydana gelmeden önleyecek.

Independent Türkçe