Lübnan Kültür Bakanı: Beyrut Limanı patlamasını mezhepsel içgüdüleri kışkırtmak için bir araç haline getirmeye çalışanlar var

Kültür Bakanı, cumhurbaşkanlığını ve Özgür Yurtsever Hareketi eleştirdi

Lübnan Kültür Bakanı: Beyrut Limanı patlamasını mezhepsel içgüdüleri kışkırtmak için bir araç haline getirmeye çalışanlar var
TT

Lübnan Kültür Bakanı: Beyrut Limanı patlamasını mezhepsel içgüdüleri kışkırtmak için bir araç haline getirmeye çalışanlar var

Lübnan Kültür Bakanı: Beyrut Limanı patlamasını mezhepsel içgüdüleri kışkırtmak için bir araç haline getirmeye çalışanlar var

Cumhurbaşkanı Mişel Avn, 24 Kasım’da siyasi suikast hamleleri hakkında konuştu. Emel Hareketi’ne mensup Kültür Bakanı Muhammed Murteda ise Beyrut Limanı’ndaki patlamaya ilişkin soruşturmayla ilgili olarak, adlarını vermeden cumhurbaşkanlığı ve Özgür Yurtsever Hareketi’ni eleştirdi. Murteda, soruşturma için Hristiyan bir yargıç görevlendirmekte ısrar ederek, genel olarak limandaki patlamayı mezhepsel içgüdüleri kışkırtmak için bir araç haline getirmeye çalışanların var olduğunu vurguladı. Bakan, Şii İkili’nin (Emel Hareketi ve Hizbullah) soruşturmalardan sorumlu yargıç Tarık el-Bitar’ı görevden alma konusundaki ısrarı nedeniyle hükümet toplantılarının yaklaşık bir buçuk ay süreyle askıya alındığını da hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Mişel Avn, ‘Uluslararası Lions Kulüpleri Birliği’ heyetiyle yaptığı görüşmede, “Siyasi suikastı amaçlayan yalanlara ve gerçeklerin çarpıtılmasına dayalı organize hamleler var” dedi. Avn, zorluklar ne olursa olsun, gerekli değişiklikleri yapmaya kararlı olduğunu ve özellikle çeşitli resmi kurumlarda kamu fonlarından sorumlu olanların takibi açısından mali ceza soruşturmasının istenen bu değişikliğin habercisi olduğunu vurguladı.
Öte yandan Murteda, hükümet toplantılarının askıya alınmasına yol açan krizle ilgili bir soruya yanıt olarak Ulusal Haber Ajansı’na (NNA) yaptığı açıklamada, “Lübnan’ın başına gelen en büyük felaketlerden biri olarak kabul edilen limandaki patlama felaketini, ‘mezhepsel içgüdüleri özel amaçlara hizmet etmek için kışkırtan bir araç’ ve ‘ulusal birliği aşındırmak ve yabancı projelerin hizmetinde gücümüzü karıştırmak için bir araç’ haline dönüştürmeye çalışanlar ve hala çalışmakta olanlar var. Limandaki patlama konusuyla ilgili soruşturmayı yalnızca Hristiyanlardan bir yargıcın üstleneceği ve yalnızca aynı mezhepten yargıçların sunulan adli incelemelere bakacağı konusunda baştan beri ısrar edildi. Adalet makamı bölündü. Ülke de mezhepsel olarak bölünmeye çalışılıyor. Bu felaketin, Müslümanlardan çok Hristiyanların başına geldiğine dair kamuoyunu yanıltmak için yapıcıların kışkırtmasıyla geniş bir ortaklık yelpazesiyle duruma katkı sağlandı. En tehlikelisi de Müslümanların, onların müttefiklerinin ve onların yörüngesinde olmayan gayri Müslimlerin eylemleriyle ayrıştırma yapmaktır” ifadelerini kullandı.
Muhammed Murteda, “Ancak hem yerel hem de uluslararası ortakları, yapıcıları ve koruyucuları ile çabalarının başarısızlıkla sonuçlanacağının müjdesini veriyoruz. Hayal kırıklığının izinden koşarak uzaklaşacaklar. Kim böyle şeytani bir yaklaşımla ulusal birliği baltalamaya çalışırsa, yaptıklarının karşılığını mutlaka alacaktır. Gerçeğin gücü galip gelecektir. Kötülüğün çabası ise başarısız olacak, sahibine musibet ve kötü bir akıbetten başka bir şey getirmeyecektir” dedi.



İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
TT

İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)

İsrail, Gazze’de internete erişim sağlayan kafeye düzenlediği saldırıda 230 kilogramlık bombalar kullandı.

Guardian’ın haberinde, İsrail ordusunun pazartesi günü düzenlediği saldırıda Amerikan yapımı MK-82 bombalarından kullandığı yazılıyor. Bu bombalar büyük bir krater oluşturuyor ve şarapnelin geniş bir alana yayılmasına yol açıyor.

El Beka adlı kafeye yapılan saldırıda en az 41 Filistinli öldürülmüş, 75 kişi yaralanmıştı. Hayatını kaybedenler arasında 4, 12 ve 14 yaşlarındaki çocuklar da vardı.

Gazetenin bombanın parçalarına dair elde ettiği fotoğrafları inceleyen uzmanlar, sivillerin böyle bir mühimmatla kasten vurulmasının savaş suçu teşkil edebileceğine dikkat çekiyor.

Kopenhag Üniversitesi'nde uluslararası hukuk alanında çalışan Marc Schack şunları söylüyor:

Bu tür bir mühimmatın kullanımını gerekçelendirmek neredeyse imkansız. Eğer 20, 30, 40 ya da daha fazla sivil kayıptan bahsediyorsanız, bu genellikle çok büyük öneme sahip bir hedef olmalıdır. Afganistan ve Irak'taki koalisyon güçleri açısından çok üst düzey bir hedef için kabul edilen rakam 30'dan az sivilin öldürülmesiydi, o zaman da istisnai koşullar söz konusuydu.

Diğer yandan saldırının ardından İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) yapılan açıklamada “asla sivillerin hedef alınmadığı” ileri sürüldü. Ayrıca saldırıdan önce sivil kaybın azaltılması için adımlar atıldığı savunuldu. Analistler, İsrail ordusunun drone’larla kafe etrafındaki sivilleri görmesine rağmen saldırı düzenlediğini söylüyor.

Filistinli bir aile tarafından 40 yıl önce kurulan kafe, hızlı internet bağlantısıyla öğrenciler, gazeteciler ve uzaktan çalışanların sık uğradığı bir mekandı.

İsrail ordusu Gazze’yi her gün bombalarken bölgede ateşkes sağlanması için yürütülen çalışmalar da hızlandı.

İsrail medyasındaki haberlerde, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun 7 Temmuz’da yapacağı ABD ziyareti öncesinde ateşkes anlaşmasının imzalanmasının hedeflendiği yazılıyor.

Ayrıca ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail tarafından kabul edildiğini savunduğu 60 günlük ateşkes teklifine Hamas’ın da sıcak baktığı ileri sürülüyor. Anlaşmaya dair detaylar resmi kanallardan paylaşılmadı. Ancak haberlerde Hamas’tan kalan 50 rehinenin tamamını serbest bırakmasının isteneceği aktarılıyor.

Hamas’ın buna yanıtını cuma akşamına kadar arabuluculara sunması bekleniyor. Filistinli örgütün, Gazze’ye yardım girişine izin verilmesi ve İsrail ordusunun bölgedeki işgalini sonlandırması taleplerinden geri adım atmayacağı belirtiliyor. Anlaşma kapsamında IDF’nin Gazze’deki bazı bölgelerden çekilebileceği savunuluyor.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel, Haaretz