İslamabad yönetimi Pakistan Talibanı’na rağmen idari reformda kararlı

Pakistan Talibanı, İslamabad hükümetinden kabile bölgelerini birleştirme politikasını terk etmesini istiyor

Tehrik-i-Taliban Pakistan (TTP) lideri Saad Razavi, geçen hafta Lahor'da destekçilerine selamladı (AFP)
Tehrik-i-Taliban Pakistan (TTP) lideri Saad Razavi, geçen hafta Lahor'da destekçilerine selamladı (AFP)
TT

İslamabad yönetimi Pakistan Talibanı’na rağmen idari reformda kararlı

Tehrik-i-Taliban Pakistan (TTP) lideri Saad Razavi, geçen hafta Lahor'da destekçilerine selamladı (AFP)
Tehrik-i-Taliban Pakistan (TTP) lideri Saad Razavi, geçen hafta Lahor'da destekçilerine selamladı (AFP)

Pakistan hükümeti, Tehrik-i Taliban Pakistan (TTP) hareketinin reform karşıtı taleplerini reddetti. TTP, İslamabad yönetiminin kabile (aşiretler) bölgesini birleştirme politikasından vazgeçmesini istiyor. Pakistan hükümeti idari reform kapsamında aşiretleri istikrarlı bir Pakistan bölgesine dönüştürme
Şarku’l Avsat’a konuşan üst düzey bir hükümet yetkilisi, Pakistanlı yetkililer ile TTP arasında Afganistan'ın Host bölgesinde düzenlenen dolaylı müzakere süreci hakkında, “Onlara bunun mümkün olmadığını söyledik” ifadelerine başvurdu. 2000’li yılların başlarında Pakistan hükümetinin 8 aşiret bölgesini istikrarlı Pakistan topraklarına dahil etmesi, bu aşiret bölgelerinde siyasi faaliyetlerin gerçekleşmesine imkan sağlamıştı. Pakistan kabile bölgeleri kurulduğundan bu yana Afganistan sınırında ayrı bir yer olarak kalan bölge, Pakistan'ın yerleşik bölgelerinin bir parçasını oluşturmadı. 2013 yılında Pakistan Halk Partisi hükümeti, kabile bölgelerini Pakistan topraklarının parçası sayan anayasa değişikliğini kabul etmişti. Böylece Hayber-Pahtunhva eyaletinin bir parçası haline gelen bu alanlarda siyasi partilerin faaliyet göstermesine izin verilmişti.
Pakistan Talibanı olarak adlandırılan TTP, Pakistan hükümeti ile arasındaki dolaylı görüşmelerde, bu süreci durdurmayı talep edip kabile bölgelerinde yaklaşan yerel seçimlerin yapılmasına karşı çıkıyor. Ancak üst düzey bir hükümet yetkilisi, “Her iki talebi de reddettik” ifadelerine başvurdu. Ülkedeki önde gelen gazetelerin bildirdiğine göre Pakistanlı yetkililer, TTP’nin hükümetten herhangi bir yabancı ülkede siyasi ofisler açmasına izin vermesini talep etmediğini açıkça belirtti. Nitekim uzun süredir ülkedeki her türlü demokratik siyasi sürece şiddetle karşı çıkan TTP, demokrasinin İslam’a aykırı olduğunu savunuyor.
TTP’ye Pakistan hükümetinin kabile bölgelerini istikrarlı Pakistan bölgelerine entegre etme sürecinde milyarlarca rupi harcadığı söylenmişti; şimdi ise bu çabalardan geri dönüş yok. Pakistan hükümeti, görüşmelerin düzenlenmesini kolaylaştırmak için kısa süre önce ‘Taliban’ hareketinden en az 100 Pakistanlıyı serbest bırakmıştı. Resmi düzeyde konuşma yetkileri olmadığı için isimlerinin açıklanmamasını şart koşan yetkililer, serbest bırakılan TTP mahkumlarından çoğunun hükümet tarafından kurulan gözaltı merkezlerinde rehabilitasyon döneminden geçtiğini aktardı.
Yetkililerden biri, “Serbest bırakılan mahkumların çoğu, radikalliği terk etme ve rehabilitasyon yönündeki altı aylık zorunlu programını tamamlamadı. Geri kalanlar sıradan militanlardı” ifadelerine başvurdu. Yetkililer, tutukluların şu anda hükümetle müzakere halindeki TTP’nin herhangi bir talebine uygun olarak serbest bırakılmadığını açıkça belirtti. Üst düzey bir yetkili, “TTP mahkumları iyi niyet göstergesi olarak serbest bırakıldı” ifadelerine başvurdu. 8 Kasım'da TTP tarafından yapılan açıklamada, bir ay süreyle ateşkes ilanı yönünde hükümet ile anlaşmaya varıldığı bildirilmiş, iki tarafın uzlaşması halinde anlaşmanın uzatılabileceğini belirtmişti. Söz konusu anlaşma, her iki taraf için de eşit olarak uygulanacak. Pakistan Enformasyon Bakanı da ateşkesle ilgili haberleri doğruladı. Ancak Taliban ile görüşmeler medya ve sivil toplum tarafından tepki gördü. 100 TTP mensubunun serbest bırakılması, bu kişilerin gruba yeniden katılabilecekleri, tekrar savaşçı olabilecekleri anlamına geliyor.



Washington, Çin'de gözaltına alınan 3 Amerikalının serbest bırakıldığını duyurdu

Çin, "haksız yere gözaltına alınan" 3 Amerikan vatandaşını serbest bıraktı (AP)
Çin, "haksız yere gözaltına alınan" 3 Amerikan vatandaşını serbest bıraktı (AP)
TT

Washington, Çin'de gözaltına alınan 3 Amerikalının serbest bırakıldığını duyurdu

Çin, "haksız yere gözaltına alınan" 3 Amerikan vatandaşını serbest bıraktı (AP)
Çin, "haksız yere gözaltına alınan" 3 Amerikan vatandaşını serbest bıraktı (AP)

ABD'li yetkililer dün, görevden ayrılan ABD Başkanı Joe Biden'ın iktidarı Başkan seçilen Donald Trump'a devretmesinden birkaç hafta önce, Çin'in "haksız yere gözaltına aldığı" üç Amerikan vatandaşını serbest bıraktığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre Amerikalı yetkililer, ABD'de gözaltına alınan ve kimlikleri belirlenemeyen Çin vatandaşlarının serbest bırakılması karşılığında Mark Sweidan, Kai Lee ve John Leung'un serbest bırakıldığını doğruladı.

ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan bir yetkili, ABD'deki Şükran Günü hafta sonu arifesinde, "Yakında geri dönecekler ve yıllardan sonra ilk kez aileleriyle yeniden bir araya gelecekler. Bu yönetimin çabaları sayesinde Çin'de haksız yere gözaltına alınan tüm Amerikalılar evlerine dönecek" dedi.

Dosyaya aşina olan bir kaynak, üç Amerikalının Pekin'le yapılan ve ABD'de hapsedilen üç Çin vatandaşının da dahil olduğu bir takas kapsamında serbest bırakıldığını doğruladı.

Mark Suwidan, 2012 yılında bir iş gezisi sırasında uyuşturucu bulundurma suçlamasıyla tutuklandı.

Ailesi ve destekçileri, şoförünün kendisini haksız yere suçladığını göz önünde bulundurarak buna dair hiçbir kanıt olmadığını vurguluyor.

Çin'deki Dui Hua Mahkumları Destekleme Derneği'ne göre Suwidan, gözaltında tutulduğu süre boyunca uyku ve yemekten mahrum bırakıldı ve yaklaşık 45 kilo verdi.

Teksas'ta yaşayan annesi Katherine, geçen eylül ayındaki kongre duruşmasında Biden yönetiminin oğlunun serbest bırakılması için yeterli çaba göstermediğini değerlendirdi.

"Sevdiklerimiz siyasi piyonlar değil" dedi.

Amerikan vatandaşı John Leung kalıcı olarak Hong Kong'da ikamet ediyordu ve 2021'de casusluktan tutuklanarak suçlu bulundu.

Kai Li ise Şangay'da doğdu ancak Amerikan vatandaşlığına sahip. 2016 yılında casuslukla suçlanan bir iş adamı.

Eylül ayında, 2006'dan bu yana Çin'de tutuklu bulunan Amerikalı papaz David Lin serbest bırakıldı.

Amerikan medyasına göre David Lean, dolandırıcılıktan ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı, ancak Washington mahkumiyetin temelsiz olduğunu düşünüyordu.

Başkan Biden, geçen ay Lima'daki APEC zirvesi sırasında Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile yaptığı son görüşmede bu mahkumlar konusunu gündeme getirmişti.

Amerikalıların serbest bırakılması, Başkan Biden'ın serbest bırakılanları havaalanında kabul ettiği ABD ile Rusya arasındaki son mahkûm takaslarından farklı olarak, son derece gizlilikle çevrelendi.

Yetkililere göre Biden yönetimi, dünya genelinde haksız yere gözaltına alındığını düşündüğü yaklaşık 70 Amerikalının serbest bırakılmasını sağlamayı başardı.