İran: İsfahan’da protestoların düzenlenmesi ihtimaline karşı güvenlik önlemleri artırıldı

19 Kasım 2021’de İsfahan’ın merkezindeki tarihi Hacu Köprüsü’nün altındaki protestocular (AFP)
19 Kasım 2021’de İsfahan’ın merkezindeki tarihi Hacu Köprüsü’nün altındaki protestocular (AFP)
TT

İran: İsfahan’da protestoların düzenlenmesi ihtimaline karşı güvenlik önlemleri artırıldı

19 Kasım 2021’de İsfahan’ın merkezindeki tarihi Hacu Köprüsü’nün altındaki protestocular (AFP)
19 Kasım 2021’de İsfahan’ın merkezindeki tarihi Hacu Köprüsü’nün altındaki protestocular (AFP)

İran polis teşkilatı güçleri ve Besic milisleri, yetkililerin su yönetimi politikasını protesto etmek üzere Cuma günleri insanların toplandığı, İran’ın üçüncü büyük şehri İsfahan’ın merkezine giden tüm yolları güvenlik kordonuna aldı.  
Sosyal medyada yayınlanan videolar güvenlik güçlerinin, son üç haftadır protesto düzenleyen topluluğu engellemek için şehir genelinde birimlerini yoğunlaştırdığını ve yolları kapattığını gösteriyor.
Yetkililer geçtiğimiz günlerde, Zayende Nehri’nde milyonlarca kişi ile namaz kılınması çağrılarının ardından şehirdeki tarihi Hacu Köprüsü çevresinde “izinsiz” toplanmaların yapılabileceği uyarısında bulundu.
İsfahan, yetkililerin su kıtlığı yaşayan şehirler arasında suyun dağıtılması ve nehir sularının yönetimi politikasına karşı protestolara tanık olan üçüncü İran şehri oldu.
İsfahan’ın Cuma vaizi ve İran Dini Lideri Ali Hamaney’in temsilcisi Mücteba Mirdamai, halkı sakinleştirmeye çalıştı. Önceki hükümetlerin barışçıl ve mantıksal talepleri karşılamaya yönelik ilgisizliğine yönelik üzüntüsünü dile getiren Mirdamai “Bu insanların hayatı çiftçilik. Muhtemel şu anda yiyecek ekmekleri yok” ifadelerini kullanırken, polislerin protestoculara karşı güç kullanmasını da savundu.
Geçen ay eyaletin farklı bölgelerinde çiftçiler tarafından düzenlenen protestolar, İsfahan merkezinde geniş katılımlı eylemlere yol açtı.
Protestoların ikinci haftasında, devlet televizyon kanalı, polis güçleri ve Devrim Muhafızlarına bağlı Besic güçlerinin kontrol altına almaya çalıştığı, protestocu akınının yaşandığı eylemlerin canlı görüntülerini yayınladı.
Ancak şehirde üçüncü hafta protestolarında son 48 saatte gerginlik arttı. Polis, kurumuş olan Zayende Nehri’nde kamp kuran çiftçileri dağıtmak için güç kullanırken, güvenlik güçleri sabahın erken saatlerinde protestocuların çadırlarını ateşe verdi. Yetkililer, daha sonra göz yaşartıcı gaz kullanan, isyan ile mücadele birimlerinden büyük bir kuvveti protestoculara yönlendirdi. Bu durum protestoların büyümesine neden olurken, polis ve protestocular arasında çatışmalar çıktı.
Protestocuların belirttiğine göre, polisin cop kullanması sebebiyle onlarca kişi yaralandı. Yetkililer ile insan hakları örgütleri ve aktivistler tarafından yaralılarla ilgili olarak sunulan rakamlar farklılık gösterirken, İranlılar, sosyal medyada ‘İsfahan yalnız değil’ hashtagi açtı.
Devlet medyası, sosyal medyada yayınlanan ve protestocuların polis tarafından dövüldüğünü bunun sonucunda protestocuların polise taş attığını ve motosikletlerini yaktığını gösteren videoları görmezden gelerek polislerin darp edildiği anları paylaşmakla yetindi.
Devrim Muhafızları’na bağlı Fars haber ajansının aktardığına göre, Polis Özel Kuvvetler Komutanı Hasan Karami geçen hafta, iki ila üç bin isyancı arasından, ‘şehirdeki huzursuzluğun ana unsurlarından ve azmettiricilerden’ 67’sini tutuklandığını duyurdu.
İsfahan Üniversitesi Hastanesi sözcüsü iki kişinin durumu kritik olmak üzere çok sayıda yaralının hastaneye kaldırıldığını söyledi.
İsfahan polis şefi Muhammed Rıza Merhidari ise protestolara katılanları fırsatçılar ve devrim karşıtları olarak nitelendirdi.
Fransız haber ajansı AFP’ye göre, Kayhan gazetesi Pazar günü, İran nükleer programıyla ilgili görüşmelerin Viyana’da Pazartesi günü yeniden başlamasıyla İsfahan’daki protestolar arasında bir bağlantı olduğunu belirtti. Gazetede yer alan bir haberde “Cuma günü Zayende Nehri çevresinde olanlar, Viyana müzakereleri yaklaşırken, isyanlara teşvik etmek ve Tahran’ı yeni ABD yaptırımlarına itmek için, beşinci bir ABD taburunun ülkeye sızdığını gösteriyor” ifadelerine yer verildi.
Yetkililer, su yönetimi politikasına karşı halkın huzursuzluğunu yıllardır süren kronik kuraklığa bağlıyor. Çevre uzmanları bununla ilgili olarak, barajların inşa edilmesini ve endüstriyel amaçlarla nehirlerin akışını verimli bölgelerden İran’ın en kurak alanları olarak sınıflandırılan bölgelere yönlendirilmesine bağlıyor.  
İsfahan halkı, Zayende Nehri kollarının İsfahan’ın güneyindeki Yezd vilayetine yönlendirilmesini protesto ediyor. Geçen ay Çaharmahal ve Bahtiyari Eyaleti’nde, eyaletin sularının İsfahan, Markazi, Kum, Tahran ve Simnan şehirlerine aktarılmasına yönelik projelere karşı protestolar yapılmıştı. 
Ülkenin güneybatısındaki Ahvaz şehri, nehirlerin yönünü değiştirme ve Karun ve Karhe nehirleri üzerinde barajlar kurulmasına karşı geniş çaplı protestolara tanık olmuştu.
Barajların çoğu Zagros Dağları’nın batı kesiminde bulunuyor. Enerji Bakanlığı ve Devrim Muhafızları, nehirleri Batı İran’dan ülkenin merkez bölgelerine ve kuzeyine yönlendirmek için Zagros Dağları’nın altından tünel kazılmasına yönelik bir projenin hayata geçirilmesi için çalışıyor.
Tahran Eyalet Valisi Muhsin Mansuri, eyaletteki içme suyu krizi olduğunu yalanladı. Mansuri, İran’ın yarı resmi haber ajansı ISNA’ya yaptığı açıklamalarda, Tahran’ın 90 gün kadar yetecek içme suyu kaldığına yönelik bilgilerin doğru olmadığını, vatandaşların endişelenmemesi gerektiğini söyledi.
Resmi haber ajansı IRNA, Yezd Eyaleti Valisi Mehran Fatımi’nin “24 saatten az bir sürede insanlara su sağlayabiliriz” dediğini aktardı. Fatımi gazetecilere verdiği demeçte, “Yezd şehri içme suyuyla ilgili bir savaş durumuna tanık oluyor” açıklamasında bulundu.
Fatımi, Yezd’in su hattındaki payının yıllık 98 milyon metreküp olduğunu ve bunun 56 milyon metreküpünün içme suyuna ayrıldığına dikkati çekti. Vali ayrıca “Sanayi sektörünün su payı yüzde 9, bunun yüzde 5’i ise fabrikalarda içme suyuna ayrılıyor” açıklamasında bulundu.



Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)
TT

Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)

İran'ın kuzeybatısında pazartesi günü meydana gelen helikopter kazasında Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile birlikte hayatını kaybettiği açıklanan İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Tahran'ın İsrail ve Batı karşıtı politikalarının ateşli bir savunucusuydu.

Reisi, 60 yaşındaki Abdullahiyan’ı Ağustos 2021'de atadı.

2013'ten 2021'e kadar bu görevi yürüten Muhammed Cevad Zarif'in yerine geçmek gibi zor bir görevi vardı; Zarif, önde gelen aktif bir diplomat, akıcı bir İngilizce konuşan, uluslararası çevrelerde tanınan bir yüz ve İran'ın dış politikasını yöneten deneyimli bir isimdi.

İran devlet televizyonu Emir Abdullahiyan'ı, Tahran tarafından yönetilen ve Lübnan Hizbullah'ı, Filistinli Hamas ile İslami Cihad hareketleri ve Iraklı silahlı gruplar gibi İran'ın ezeli düşmanı İsrail karşıtı grupların yer aldığı "Direniş Ekseni'nden üst düzey bir diplomat" olarak tanıttı.

Emir Abdullahiyan atandığı gün yaptığı açıklamada, bu grupların "İran'ın müttefikleri" olduğunu ve "onları güçlendirmenin hükümetin gündeminde olduğunu" söyledi.

Kapsamlı geziler

Ekim 2023'te İsrail ile Hamas arasında Gazze'de savaşın başlamasından beri bölgeye yaptığı ziyaretleri yoğunlaştırdı. Tahran, İsrail'e karşı Filistin hareketini ve savaşın çıkmasına yol açan 7 Ekim 2023 operasyonuna desteğini gizlemedi, ancak aynı zamanda bu operasyonun içinde yer almadığını da vurguladı.

Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)

Geçtiğimiz nisan ayında, Tahran'ın Yahudi devletini sorumlu tuttuğu ve Şam'daki İran konsolosluk binasını yerle bir eden hava saldırısına karşılık olarak, İran'ın İsrail'e 300'den fazla insansız hava aracı ve füzeyle gerçekleştirdiği benzeri görülmemiş saldırıyı savundu.

İran'ın tepkisinin "meşru savunma ve uluslararası hukuk çerçevesinde" gerçekleştirildiğini söyledi.

Emir Abdullahiyan daha sonra İsrail'in İran'ın orta kesimindeki İsfahan eyaletine bir misilleme amaçlı saldırı düzenlediğine dair haberleri "çocuk oyuncağı" diyerek küçümsedi.

İzolasyonun Azaltılması

Mesleki kariyeri boyunca Devrim Muhafızları ile olan yakın ilişkileriyle tanınan Emir Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu olan Kudüs Gücü'nün komutanı ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan kariyeri boyunca Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu. Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu Kudüs Gücü'nün komutanı olan ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan, üç yıl boyunca İran'ın uluslararası sahnedeki izolasyonunu azaltmak ve ABD yaptırımlarının ülkesinin ekonomisi üzerindeki etkisini azaltmak için çalıştı.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre Çin'in himayesindeki bir anlaşma çerçevesinde Mart 2023'te Suudi Arabistan ile uzlaşmaya varılmasına yol açan süreçte kilit bir figür olmasa da İran'ın Arap komşularıyla ilişkilerin geliştirilmesinde rol oynadı.

1964 yılında Tahran'ın doğusundaki Damgan şehrinde doğan Abdullahiyan, 1991 yılında Tahran Üniversitesi'nde Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden mezun oldu.

1997-2001 yılları arasında Irak'ta ve 2007-2010 yılları arasında ise Bahreyn'de görev yaptı.

2011'den bu yana Arap ve Afrika İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı olarak görev yaptı. Bu görevinde, Ali Ekber Salihi (Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın ikinci hükümetinde) ve Zarif (Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin ilk hükümetinde) gibi iki farklı bakanla çalıştı.

Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri) Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri)

Ancak 2016 yılında Zarif onu görevden aldı. Bu hareket muhafazakârlar tarafından, Ruhani ve bakanına yönelik büyük eleştiriler yapılmasına neden oldu.

ISNA'ya göre daha sonra Umman Büyükelçiliği görevini reddetti ve 2021 yılında Dışişleri Bakanlığı'na gelmeden önce, Meclis Başkanı'nın uluslararası işlerden sorumlu özel yardımcısı olarak çalışmaya başladı.

Emir Abdullahiyan, uluslararası yaptırımların kaldırılması karşılığında Tahran'ın nükleer faaliyetlerini kısıtlayan 2015 anlaşmasının çökmesinin ardından, Washington'un 2018'de eski Başkan Donald Trump tarafından anlaşmadan çekilmesi sonrasında, İran'ın nükleer programına ilişkin müzakerelerin yeniden başlatılması çabalarına dahil oldu.