Jeff Bezos, Güneş'i kalıcı olarak "karartma" çalışmalarına ortak oldu

İlk filmi 1999'da vizyona giren Matrix serisinde insanlar, makinelerin enerji kaynağını kesmek için Güneş'i tamamen karartmıştı (Warner Bros.)
İlk filmi 1999'da vizyona giren Matrix serisinde insanlar, makinelerin enerji kaynağını kesmek için Güneş'i tamamen karartmıştı (Warner Bros.)
TT

Jeff Bezos, Güneş'i kalıcı olarak "karartma" çalışmalarına ortak oldu

İlk filmi 1999'da vizyona giren Matrix serisinde insanlar, makinelerin enerji kaynağını kesmek için Güneş'i tamamen karartmıştı (Warner Bros.)
İlk filmi 1999'da vizyona giren Matrix serisinde insanlar, makinelerin enerji kaynağını kesmek için Güneş'i tamamen karartmıştı (Warner Bros.)

Ünlü girişimci ve dünyanın en zengin ikinci kişisi Jeff Bezos'un kurduğu ve yönetim kuruluna başkanlık ettiği teknoloji firması Amazon, "Güneş'i karartma" fikrini araştıran bilim insanlarına destek veriyor.
Gizmodo'nun haberine göre firma, ABD Ulusal Atmosfer Araştırma Merkezi ve kar amacı gütmeyen jeomühendislik kuruluşu SilverLing'le işbirliği yaptı.
Bu işbirliği kapsamında Güneş ışınlarının bir kısmının engellenmesiyle Dünya'da neler yaşanacağını gösteren bir bilgisayar simülasyonu oluşturuldu.
Amazon aslında dünyanın gelecekteki ikliminin 30 farklı simülasyonunu yaratmak için güçlü bilgisayar işlemcilerini araştırmacıların kullanımına açtı.
Bu simülasyonlardan birinde Güneş ışığını azaltmak için atmosfere  aerosoller enjekte edildi. Bu hamlenin gezegeni büyük ölçüde soğutacağı ortaya çıktı.
Söz konusu senaryoda Güneş ışığının engellenmesi, karbon emisyonlarının yarattığı tahribatı azaltıp denizlerin daha uzun süre buz tutmasını sağlıyordu.

Bulut bilişim
Dünya'nın geleceği ve geçmişindeki koşulların anlaşılmasını sağlayan iklim modelleri genellikle pahalı süper bilgisayarlarda oluşturuluyor.
İşte bu noktada Amazon ortaklığı devreye giriyor ve iklim araştırmacılarının şirketin bulut bilişim sistemini kullanmasına izin veriyor.
SilverLining'in yönetici direktörü Kelly Wanser, "Bulut bilişim, bu tür görevleri desteklemeyi düşünebileceğimiz bir noktaya ulaşıyor" ifadelerini kullanıyor.

Güneş'i karartmak
Bilim insanlarına göre iklim krizi böyle devam ederse 2010'ların sonlarında kaydedilen en sıcak yıllar, ilerleyen yıllarda ortalama sıcaklıklar haline gelecek. Bu durumda deniz buzu rekor seviyelere inebilir ve hatta bazı mevsimlerde tamamen yok olabilir.
Ayrıca su talebinin de 2050'ye kadar yüzde 55 artması bekleniyor. Başta Güney Afrika olmak üzere birçok ülke, su tüketimini azaltmaya yönelik tedbirleri artırmak zorunda.
Bu nedenle Güneş'ten gelen ışığın bir kısmını engelleme fikri geçen yıl Güney Afrikalı bilim insanlarının yürüttüğü bir araştırmayla birlikte sıklıkla gündeme gelmeye başladı.
Cape Town Üniversitesi'nde görevli bilim insanları, kentin üzerindeki atmosfere büyük miktarda kükürt dioksit gazı salmayı ve Güneş'i kalıcı olarak "karartarak" su kaynaklarını korumayı amaçladıkları bir plan hazırlamıştı.
Bu planın su kıtlığı riskini 2100'den önce yüzde 90 oranında azaltacağı ifade edilmişti.
Ancak birçok uzman küresel ısınmanın etkilerini azaltmak için atmosfere gaz pompalama fikrine karşı çıkmıştı. Söz konusu fikir, “iklim sistemine zarar verebilecek tehlikeli müdahale” diye nitelenmişti.
Independent Türkçe, Gizmodo, Futurism



NASA teleskobu, "evreni kıran problemi" çözdü

James Webb Uzay Teleskobu, evrenin ilk dönemlerine bakarak mevcut teorileri sorgulamaya açıyor (NASA)
James Webb Uzay Teleskobu, evrenin ilk dönemlerine bakarak mevcut teorileri sorgulamaya açıyor (NASA)
TT

NASA teleskobu, "evreni kıran problemi" çözdü

James Webb Uzay Teleskobu, evrenin ilk dönemlerine bakarak mevcut teorileri sorgulamaya açıyor (NASA)
James Webb Uzay Teleskobu, evrenin ilk dönemlerine bakarak mevcut teorileri sorgulamaya açıyor (NASA)

James Webb Uzay Teleskobu'nu (JWST) kullanan bilim insanları, "evreni kıran problemi" çözdüklerini öne sürdü. Evrenin ilk dönemlerine ait gizemli kırmızı noktaların, kara deliklerden gelebileceği tespit edildi.

NASA, ESA ve Kanada Uzay Ajansı işbirliğiyle geliştirilen JWST, 2022'de evrenin ilk dönemlerinden gelen çok sayıda kırmızı nokta gözlemlemişti. 

Standart modele göre yaklaşık 13,8 milyar yıl önce gerçekleşen Büyük Patlama'dan sonraki 1,5 milyar yıla yayılan bu gözlemlerin, galaksilerdeki yıldızlardan kaynaklandığı düşünülüyordu. Bazıları evrenin oluşumundan sadece 500 milyon yıl sonraya aitti.

Ancak bu dönemde galaksilerin, küçük kırmızı noktaları üretebilmesi için muazzam bir boyuta ulaşması gerekiyordu. Evrenin bebeklik döneminde böyle bir şeyin nasıl gerçekleştiği anlaşılmazken, bazıları kozmolojinin "çöktüğünü" öne sürüyordu. 

JWST'nin küçük kırmızı nokta gözlemlerine dair bugüne kadarki en kapsamlı veri kümesini oluşturup inceleyen araştırmacılar bu gizemi aydınlatmış görünüyor. 

Gökbilimciler, kırmızı noktaların gözlemlendiği galaksilerin yaklaşık yüzde 70'indeki gazın saniyede 1000 kilometre hızla döndüğünü tespit etti. Bu veriler, galaksilerin merkezindeki süper kütleli kara deliklerin etrafındaki yığılma disklerine işaret ediyor.

Kara deliklerin etrafında toz, gaz ve parçacıklardan oluşan ve hızla dönen kütlelere yığılma diski deniyor. 
 

fbghtyjukı
Küçük kırmızı noktaların sayısı, Büyük Patlama'dan 1,5 milyar yıl sonra ciddi bir düşüşe geçiyor (Colby College)

Amerikan Astronomi Topluluğu'nun dün düzenlenen 245. toplantısında sunulan bulgular, küçük kırmızı noktaların büyük bir kısmının, galaksilerdeki yıldızlardan değil, kara deliklerin etrafındaki disklerden kaynaklandığına işaret ediyor. 

ABD'deki Colby College'dan çalışmanın başyazarı Dale Kocevski şöyle diyor:

Bu küçük kırmızı noktaların doğasını ve ışıklarının, kara delikler tarafından kontrol edilip edilmediğini belirlemek için çok fazla çalışma yapıldı.

Bazı galaksilerin merkezindeki aktif galaksi çekirdeği diye bilinen bölgeler, diskteki maddelerin kara deliklere düşmesi sonucu yayılan ışık nedeniyle muazzam bir parlaklığa ulaşabiliyor. 

Araştırmacılar kırmızı noktaların aktif galaksi çekirdeğinden kaynaklandığını söylüyor. 

Austin Teksas Üniversitesi'nden Anthony Taylor, ortak yazarı olduğu çalışma hakkında "Evreni kıran problem işte böyle çözülür" diyor. NASA da yaptığı açıklamada "Manşetlerin aksine, kozmoloji çökmedi" ifadelerini kullanıyor. 

Ancak araştırmacılar meselenin tamamen kapanmadığını da belirtiyor. Küçük kırmızı noktalar, Büyük Patlama'dan 600 milyon yıl sonra yoğunlaşırken, patlamadan 1,5 milyar yıl sonra sayılarında ciddi bir düşüş görülüyor. 

Bilim insanları bunun nedenini araştırmayı planlıyor fakat ihtimallerden biri, gaz ve toz bulutları tarafından örtüldükleri yönünde. Çalışmanın yazarlarından Steven Finkelstein belirli bir noktadan sonraki azalmayla ilgili şöyle diyor:

Eğer bunlar büyüyen kara deliklerse (en az yüzde 70'inin öyle olduğunu düşünüyoruz) bu durum, erken evrende gizlenmiş bir kara delik büyümesi dönemine işaret ediyor.

Independent Türkçe, Space.com, Mashable, NASA