Kaddafi'nin oğlunun adaylığına karşı verilen hukuk savaşı hız kazandı

Libya Yüksek Seçim Komisyonu, Seyfulislam Kaddafi’nin seçim yarışına dönmesinin önünü açan yargı kararına itiraz edeceğini duyurdu.

Seyfülislam Kaddafi'nin cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olmasına karşı verilen hukuki mücadele sürüyor. (AFP)
Seyfülislam Kaddafi'nin cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olmasına karşı verilen hukuki mücadele sürüyor. (AFP)
TT

Kaddafi'nin oğlunun adaylığına karşı verilen hukuk savaşı hız kazandı

Seyfülislam Kaddafi'nin cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olmasına karşı verilen hukuki mücadele sürüyor. (AFP)
Seyfülislam Kaddafi'nin cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olmasına karşı verilen hukuki mücadele sürüyor. (AFP)

Zayed Hediye
Libya’nın eski lideri Muammer Kaddafi'nin oğlu Seyfulislam Kaddafi’nin cumhurbaşkanlığı seçimlerine adaylığını koymasıyla Kaddafilerin yeniden iktidara gelme girişimlerini engellemeye yönelik hukuk mücadelesi de hız kazandı. Öyle ki Libya Yüksek Seçim Komisyonu’nun birkaç gün önce, Sebha Mahkemesi’nin Seyfulislam Kaddafi’nin adaylık başvurusunun reddedilmesine karşı yapılan itirazı kabul etmesinin ardından temyize gidileceği duyuruldu.
Libya Yüksek Seçim Komisyonu üyesi Ebubekir Merda, komisyonun adaylıklarını reddettiği kişilerin itirazlarını kabul eden mahkemelere pazar veya pazartesi günü itiraz edileceğini açıkladı. Temyiz aşaması henüz bitmediğine dikkati çeken Merda, temyiz davalarına bakan mahkemelerin prosedürlerini etkileyen bir acil durum olmadıkça itirazların en geç salı gününe kadar kabul edileceğini belirtti.
Sebha Mahkemesi, mahkeme heyetinden bazı hakimlerin ilk duruşmaya katılmamasından dolayı davanın görülememesi nedeniyle günlerce süren gergin havanın ardından geçtiğimiz perşembe günü, Seyfulislam Kaddafi’nin Yüksek Seçim Komisyonu'nun cumhurbaşkanlığı seçimlerine adaylık başvurusunu reddetme kararına yaptığı itirazı kabul etti.

Bitti sanılan tartışma yeniden alevlendi
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre Yüksek Seçim Komisyonu Başkanı İmad es-Saih’in açıklamaları, Seyfulislam Kaddafi'nin adaylığı konusundaki yasal ve siyasi tartışmaları bir kez daha alevlendirdi. Libya Temsilciler Meclisi (TM) Üyesi Caballah eş-Şeybani, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
“Yüksek Seçim Komisyonu’nun Seyfulislam Kaddafi’nin cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yeniden adaylığını koymasını engellemek için yargıya başvurması, güvenilirliğini zedeliyor. Komisyonun mahkemeye başvurması ve Seyfulislam Kaddafi’nin seçim yarışına geri dönmesini sağlayan yargı kararını temyize götürmesi, komisyonun tarafsız olmadığı, profesyonel davranmadığı ve çifte standart uygulandığı gibi söylentileri ve şüpheleri teyit edecek. Bu da TM’nin seçim sürecinin gidişatını düzeltmek için müdahale etmesini gerektirecek.”
Libya'nın batısında, Kaddafi'nin oğluna muhalif isimlerden olan Naci el-Hac da şu açıklamada bulundu:
“Yüksek Seçim Komisyonu, Seyfulislam Kaddafi'nin cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılımını dışarıdan destek alan iç baskıların bir sonucu olarak reddetmek zorunda. Libya sahnesinde nüfuz sahibi olan büyük ülkeler, onun (Seyfulislam Kaddafi'nin) iktidara dönmesini istemiyorlar.”

Üstü kapalı çağrı
Uluslararası Af Örgütü, Libya yargısına ve Yüksek Seçim Komisyonu’na suç işlediğinden şüphelenilen kişilerin, haklarındaki iddialarla ilgili soruşturmalar tamamlanana kadar uluslararası hukuka uygun olarak adaylıktan men etmeleri çağrısında bulundu. Örgüt, herhangi bir ismin yer almadığı açıklamasında, söz konusu kişilerin başka ihlallerde bulunmalarına, suçlarını örtbas etmelerine, soruşturmalara müdahalede bulunmalarına veya kovuşturmalara karşı dokunulmazlık kazanmalarına imkan tanıyabilecek makamlardan uzaklaştırılmaları gerektiğini vurguladı.

Yabancı güçlerin Libya'dan ayrılmasına ilişkin tartışma sürüyor
Ancak Libya’daki tartışmalar seçim süreciyle sınırlı değil. Ülkedeki yabancı güçler meselesi de gerilime neden oluyor. 5+5 Ortak Askeri Komite (OAK), yabancı güçlerin Libya topraklarından çekilmesiyle ilgili Cenevre’de açıklanan Eylem Planı’nın uygulanmasını müzakere ettiği yurt dışı turunu sürdürüyor. Önce Ankara’yı ziyaret eden OAK ardından Moskova'ya gidecek.  
Türkiye ve Rusya, Libya’daki en büyük askeri varlığı olan ülkeler olarak birkaç yıldır yerel taraflar arasındaki gerginlikte büyük bir etkiye sahipler. 
OAK Üyesi Binbaşı Ferec es-Susaa, Ortak Askeri Komite’nin Türk yetkililerle Berlin Konferansı kararlarının ve Cenevre'de yerel taraflar arasında imzalanan ateşkes anlaşmasının uygulanmasının yanı sıra Libya’daki yabancı güçlerin ve paralı askerlerin geri çekilmesi çağrısında bulunan yazılı açıklamalar hakkında görüştüğünü belirtti. Ankara'nın çekilmenin eş zamanlı olması şartıyla OAK’ın talebini memnuniyetle karşıladığını belirten Susaa, “OAK, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararları uyarınca aynı amaçla Moskova'ya gidecek. İlerleyen süreçte ülkedeki yabancı güçler, uluslararası ve yerel gözlemcilerin gözetiminde eşzamanlı olarak geri çekilecek” dedi.
Diğer yandan Milli Savunma Bakanlığı’ndan (MSB), yapılan açıklamada, “OAK’ın talebi üzerine Libya'daki Birleşmiş Milletler Destek Misyonu (UNSMIL) aracılığıyla Ankara’da 03 Aralık 2021 tarihinde heyetler arası bir görüşme gerçekleştirilmiştir” denildi.
Açıklamada ayrıca şu ifadeler yer aldı:
“Görüşmede, 5+5 OAK tarafından 08 Ekim 2021’de Cenevre’de açıklanan Eylem Planı hakkında bilgi verilmiştir. Ayrıca Libya’nın barış, istikrar ve güvenliği için atılabilecek adımlar ele alınmıştır.”

Avrupa baskısı
OAK, iki ülkeyi (Türkiye ve Rusya) Libya'daki askeri varlığına son vermeye çağırmak için ziyaret ederken Avrupa’daki yetkililerden Moskova ve Ankara’ya, birkaç hafta içinde cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinin yapılacağı Libya’daki askeri güçlerini ülkeden çekmeleriyle ilgili talebe karşılık vermeleri çağrısında bulunan yeni açıklamalar geldi.
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ve Komisyon Başkan Yardımcısı Josep Borrell, Rusya ve Türkiye'ye ‘Libyalı ve uluslararası tarafların binlerce paralı asker ve yabancı savaşçının ülkeden ayrılmalarıyla ilgili bir mekanizma üzerinde çalışma çabalarına karşılık olarak ‘Libya’daki krizin çözülmesine desteklemek amacıyla askeri güçlerini geri çekmeleri’ çağrısında bulundu.
İtalya'nın başkenti Roma'da geçtiğimiz cumartesi günü düzenlenen Akdeniz Diyalogu Konferansı'nda konuşan Borrell, Libya'da Rusya ve Türkiye gibi çok sayıda dış güç olduğunu ve Libya'daki krizin çözümü için ülkeyi terk etmek zorunda olduklarını söyledi. Libya'nın cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerini belirlenen tarihte gerçekleştirmesi gerektiğini ve böylece meşru bir hükümetin kurulabileceğini vurgulayan Borrell, “Libya'da seçimler yapılmadan devam edilmesi büyük bir soru işareti oluşturacaktır” dedi. Borrell, AB’nin birkaç hafta içinde yapılması planlanan cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerini izlemek için Libya’ya teknik bir heyet göndermeye hazır olduğunu da sözlerine ekledi.
AB Sınır Yardım Misyonu (EUBAM) Direktörü Natalina Cea da AB'nin Libya, Nijer, Mali ve Moritanya'daki AB misyonları arasındaki bir iş birliği platformu aracılığıyla paralı askerlerin ve yabancı savaşçıların Libya'dan çekilmesini kolaylaştırmaya hazır olduğunu açıkladı. OAK’ın Afrika Sahel bölgesi ülkelerinden başlayarak paralı askerlerin Libya'dan çekilmesiyle ilgili bir plan sunduğunu belirten Cea, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“OAK, bu çerçevede AB’den destek talep etti. Libya, Mali, Nijer ve Çad gibi ülkelerdeki AB misyonları arasındaki bölgesel koordinasyon üzerinde çalışıyoruz. Silahsızlanma, paralı askerlerin ve yabancı savaşçıların ülkelerine dönmeleri ve toplumlarına yeniden entegre olmaları konusunda elimizden gelen her şeyi yapmaya çalışacağız.”



İsrail SİHA’ları Şam kırsalında bir Hizbullah komutanı ve arkadaşının bulunduğu aracı hedef aldı

Suikasta uğrayan araba
Suikasta uğrayan araba
TT

İsrail SİHA’ları Şam kırsalında bir Hizbullah komutanı ve arkadaşının bulunduğu aracı hedef aldı

Suikasta uğrayan araba
Suikasta uğrayan araba

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), İsrail'e ait bir insansız hava aracının bugün Şam kırsalında, Şam-Beyrut yolu üzerindeki 4. Tümen'e ait kontrol noktası yakınlarında bir aracı hedef aldığını duyurdu.

SOHR yaptığı açıklamada, araçta Lübnan Hizbullah grubunun lideri ve arkadaşı olmak üzere iki kişinin seyahat ettiğini ve akıbetlerinin hala bilinmediğini, ancak Merkezi Haber Ajansı'ndan gelen bilgilerin hedefin hayatta kaldığını gösterdiğini belirtti.

Gözlemevi, 2024 yılının başından bu yana İsrail'in Suriye topraklarını 27’si hava ve 12’si kara saldırısı olmak üzere 39 saldırı düzenlediğini ve bu saldırıların silah ve mühimmat depoları, karargâh merkezleri ve araçlar da dahil olmak üzere yaklaşık 79 hedefin yaralanması ve imha edilmesiyle sonuçlandığını belirtti.

SOHR’un açıklamasına göre bu saldırılarda 131 asker öldü, 57 asker de yaralandı.


İsrail Cibaliye'de evlerine gitmeye çalışan sivillere saldırdı: 15 ölü ve 30 yaralı

İsrail askerleri bugün Gazze Şeridi'nde (İsrail Ordusu- AFP)
İsrail askerleri bugün Gazze Şeridi'nde (İsrail Ordusu- AFP)
TT

İsrail Cibaliye'de evlerine gitmeye çalışan sivillere saldırdı: 15 ölü ve 30 yaralı

İsrail askerleri bugün Gazze Şeridi'nde (İsrail Ordusu- AFP)
İsrail askerleri bugün Gazze Şeridi'nde (İsrail Ordusu- AFP)

Filistin Televizyonu bugün (Cumartesi), İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye Mülteci Kampında evlerine dönmeye çalışan sivillere saldırması sonucu 15 kişinin öldüğünü ve 30 kişinin yaralandığını bildirdi.

Konuyla ilgili olarak Filistin Haber ve Enformasyon Ajansı (WAFA) bugün "işgal ordusunun Cibaliye kampındaki bir sığınağın girişini bombaladığını ve kamp içinde evlerine dönmeye çalışan vatandaşları hedef aldığını, bunun sonucunda çoğu Kamal Adwan Hastanesi’ne nakledilen onlarca şehit ve yaralı olduğunu" bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın aktardığına göre WAFA haberinde: "Günlerdir sürekli bombardıman altında olan kamptaki insani durum felaket boyutunda; kampta kalan aileler kuşatma altında, gıda, su ve ilaç gibi temel yaşam ihtiyaçlardan yoksun, ambulans ve sivil savunma ekipleri kampa ulaşamıyor ve içerideki ceset ve yaralıları alamıyor, bu ise gerçek bir felaketin habercisi" ifadelerini kullandı.

Yedioth Ahronoth gazetesi dünkü haberinde, Cibaliye mülteci kampındaki İsrail güçlerinin buradaki çatışmaları, 7 Ekim 2023'te savaşın başlamasından bu yana ordunun karşılaştığı en şiddetli çatışmalar olarak nitelendirdiğini bildirdi.

Gazete, İsrail güçlerinin Cibaliye 'deki çatışmaların çok yoğun olduğunu ve Hamas'ın "büyük bir direniş" gösterdiğini söylediklerini aktardı.


Gazze Şehrinin güneybatısında bu sabah şiddetli silah sesleri ve patlamalar duyuldu

Gazze Şeridi'nde operasyon yapan İsrail askerleri (AFP)
Gazze Şeridi'nde operasyon yapan İsrail askerleri (AFP)
TT

Gazze Şehrinin güneybatısında bu sabah şiddetli silah sesleri ve patlamalar duyuldu

Gazze Şeridi'nde operasyon yapan İsrail askerleri (AFP)
Gazze Şeridi'nde operasyon yapan İsrail askerleri (AFP)

Filistin Enformasyon Merkezi (PIC), bu sabah Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Gazze Şehri'nin güneybatısında şiddetli silah ve patlama seslerinin yankılandığını duyurdu.

Merkez, İsrail güçlerinin birkaç gündür askeri operasyon yürüttüğü Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliye Mülteci Kampında da gruplar ve İsrail güçleri arasında şiddetli çatışmalar yaşandığını belirtti.

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta, Refah şehrinin güneyi ve doğusu yoğun topçu bombardımanına ve helikopter saldırılarına maruz kaldı.

İsrail saldırısında Han Yunus'un doğusundaki Abasan el-Kabira bölgesinde El Farahin kasabası da hedef alındı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre El Aksa TV, İsrail uçaklarının Refah'ın merkezindeki bir evi hedef alması sonucu dün akşam iki kişinin öldüğünü bildirmişti.

İsrail uçakları ayrıca Cibaliye Kampı'nın batısındaki Faysal bin Fahd Okulu'na çok sayıda füze atarak, bir vatandaşı ölümüne birçok kişinin de yaralanmasına neden oldu.


El-Kassam Tugayları Refah'ın doğusunda 15 İsrail askerinin öldürüldüğünü duyurdu

Gazze Şeridi'ndeki Cibaliye Mülteci Kampı yakınlarında bir İsrail tankı (AP)
Gazze Şeridi'ndeki Cibaliye Mülteci Kampı yakınlarında bir İsrail tankı (AP)
TT

El-Kassam Tugayları Refah'ın doğusunda 15 İsrail askerinin öldürüldüğünü duyurdu

Gazze Şeridi'ndeki Cibaliye Mülteci Kampı yakınlarında bir İsrail tankı (AP)
Gazze Şeridi'ndeki Cibaliye Mülteci Kampı yakınlarında bir İsrail tankı (AP)

Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları bugün (Cumartesi) yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ın doğusunda 15 İsrail askerini öldürdüğünü duyurdu.

Şarku'l Avsat'ın Filistin merkezli Safa haber ajansından aktardığına göre, el-Kassam Tugayları tarafından X platformunda yayınlanan paylaşımda, “Mücahitlerimiz, bir Kassam grubunun çok sayıda askerin barikat kurduğu eve baskın düzenleyerek askerlerle sıfır mesafeden çatışmaya girmesi ve ardından Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ın doğusunda yer alan et-Tanur mahallesi bölgesinde bir anti-personel düzeneğini patlatmasının ardından 15 Siyonist askeri ortadan kaldırmayı başardı” ifadesi yer aldı.

Almsn Haber Ajansı DPA'ya göre açıklamanın devamında, “Aynı bölgede bir Siyonist Merkava 4 tankı Yasin 105 füzesiyle hedef alındı” denildi.

İsrail ordusu, İsrail'in askeri operasyonları sonucunda Gazze Şeridi'nin dört bir yanından yerinden edilen yaklaşık 1,5 milyon Filistinliye ev sahipliği yapan kentte askeri operasyon başlatmanın yansımaları konusunda bölgesel ve uluslararası uyarıların ortasında, pazartesi günü Refah'ın doğusunda bir operasyon başlattı.

İlgili bağlamda Safa haber ajansı, İsrail ordusunun Cibaliye Mülteci Kampı’na yönelik işgalini yedinci gününde de sürdürdüğünü ve bu sabah yerel saatle 9:30'da kampın batı bölgelerine yeniden topçu ateşi açtığını bildirdi. Ajans ayrıca, İsrail işgal güçlerinin günlerdir sağlık ekiplerinin sokaklardaki ölülere ulaşmasını engellediğini de belirtti.


Hizbullah'ın İsrail'e karşı kullandığı yeni silahlar neler?

İran'ın Elmas füzesi (arşiv)
İran'ın Elmas füzesi (arşiv)
TT

Hizbullah'ın İsrail'e karşı kullandığı yeni silahlar neler?

İran'ın Elmas füzesi (arşiv)
İran'ın Elmas füzesi (arşiv)

Hizbullah İsrail ile çatışmalarında zaman zaman yeni silahlar duyuruyor. Son olarak perşembe günü, hedeflerinin üzerine saldırmadan önce füze fırlatan bir insansız hava aracını (İHA) yedi ay önce başlayan gerginlikten beri ilk kez kullandı. Peki, Hizbullah'ın İsrail'e yönelik saldırılarında kullandığı bu yeni silahların en öne çıkanları hangileri?

Silahlı saldırı SİHA’ları

Hizbullah, perşembe günü İsrail'in Metula kentindeki bir askeri alana iki adet S-5 füzesi ile donatılmış ‘silahlı saldırı SİHA’sı’ ile operasyon düzenlediğini ve ardından SİHA’nın infilak ettiğini duyurdu. Hizbullah, SİHA’nın tankların bulunduğu bölgeye doğru uçuşunu, iki füze ateşlemesini ve ardından patlamasını belgeleyen bir video yayınladı.

​​Hizbullah’ın ‘Sarallah’ tanksavar füze sistemi. (Hizbullah’ın yayınladığı bir videodan)

Hizbullah’ın ‘Sarallah’ tanksavar füze sistemi. (Hizbullah’ın yayınladığı bir videodan)

Hizbullah, 7 Ekim'de Gazze Şeridi'nde İsrail ile Hamas arasında başlayan savaşın ardından, İsrail ile karşılıklı bombardıman yapılmasından bu yana ilk kez böyle bir silah kullandığını duyurdu. İsrail ordusu perşembe günü SİHA patlaması sonucu üç askerin yaralandığını açıkladı.

Hizbullah medyası tarafından verilen bilgiye göre SİHA'nın savaş başlığı 25 ila 30 kilogram ağırlığında yüksek patlayıcı içeriyordu.

Askeri analist emekli Tuğgeneral Halil el-Hilu AFP'ye yaptığı açıklamada, bu SİHA’nın öneminin İsrail toprakları içinden saldırı düzenleyebilmesi olduğunu belirterek, Hizbullah'ın ‘kolayca kontrol edilebilen ve radarlar tarafından tespit edilmeden alçak irtifada yavaşça uçabilen İHA’lar’ gönderebilme kabiliyetinden faydalandığını kaydetti.

Hizbullah çarşamba günü, Lübnan sınırına 30 kilometreden fazla uzaklıktaki Tiberya kentinin batısında bulunan bir İsrail üssüne ‘bir dizi saldırı SİHA’sı” ile saldırı düzenlediğini duyurdu. Analistlere göre bu, karşılıklı bombardımanın başlamasından beri İsrail toprakları içinde düzenlenen en derin saldırı oldu.

Güdümlü ve ağır füzeler

Hizbullah son haftalarda, askeri mevzileri ve araçları hedef almak için İHA’lar ve güdümlü füzeler kullandığı ‘karmaşık’ olarak tanımladığı saldırılar düzenlediğini duyurdu.

Hizbullah ayrıca son zamanlarda İran yapımı Burkan ve Elmas ile adını 2015 yılında Suriye'de öldürülen bir Hizbullah komutanından alan Cihad Muğniye gibi güdümlü ve ağır füzeler kullandığını da açıkladı.

 İran'ın Burkan füzesi (Tahran'ın müttefiki Yemenli Husilere bağlı medya kuruluşları)

İran'ın Burkan füzesi (Tahran'ın müttefiki Yemenli Husilere bağlı medya kuruluşları)

Hilu ayrıca, Hizbullah'ın halen ağırlıklı olarak 5 ila 8 kilometre menzile sahip Kornet tanksavar füzelerine güvendiğini ve bunları daha uzak mesafelerde de kullanabileceğini belirtti.

Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre Hizbullah diğer yandan Demir Kubbe'yi atlatan ve sadece tanklar tarafından durdurulabilen bir başka zırh delici güdümlü füze olan Rus Konkurs füzesini de kullanıyor.

Hizbullah'ın büyüklüğü tam olarak bilinmemekle birlikte son yıllarda gelişen devasa bir silah cephaneliği bulunuyor. Hizbullah birçok kez İsrail'in derinliklerine ulaşabilen çok sayıda gelişmiş silah ve füzeye sahip olduğunu açıkladı.

Son yedi aydır Hizbullah ve İsrail, analistlerin deyimiyle, her iki tarafın da birbirlerinin saldırı yöntemlerini ve askeri taktiklerini test ettiği günlük bir yıpratma savaşı yürütüyor.


Hizbullah operasyonlarında ‘taktiksel’ gelişme

 Lübnan askerleri ve Kızıl Haç gönüllüleri, İsrail'in hava saldırısında iki Suriyeli çocuğun ve bir Hizbullah üyesinin öldüğü Neccariye beldesinde. (AP)
Lübnan askerleri ve Kızıl Haç gönüllüleri, İsrail'in hava saldırısında iki Suriyeli çocuğun ve bir Hizbullah üyesinin öldüğü Neccariye beldesinde. (AP)
TT

Hizbullah operasyonlarında ‘taktiksel’ gelişme

 Lübnan askerleri ve Kızıl Haç gönüllüleri, İsrail'in hava saldırısında iki Suriyeli çocuğun ve bir Hizbullah üyesinin öldüğü Neccariye beldesinde. (AP)
Lübnan askerleri ve Kızıl Haç gönüllüleri, İsrail'in hava saldırısında iki Suriyeli çocuğun ve bir Hizbullah üyesinin öldüğü Neccariye beldesinde. (AP)

Hizbullah ve İsrail arasındaki çatışmalar, Hizbullah’ın operasyonlarındaki ‘taktiksel’ gelişmeyle daha önce görülmemiş bir gerilime tanık oluyor. Ancak bu durum, görüldüğü üzere ‘daha geniş kapsamlı bir savaşın çatısı altında’ kalmaya devam ediyor.

Geçtiğimiz saatlerde Lübnan'ın iç kesimlerinde, ilki güneyde Sayda bölgesinde, ikincisi ise Lübnan'ı Suriye'ye bağlayan uluslararası yol üzerindeki Bekaa Vadisi'nde olmak üzere iki suikast kaydedildi.

Şarku’l Avsat’ın ulaştığı bilgilere göre ilk saldırıda bir Hizbullah üyesi ve iki Suriyeli çocuk öldürülürken, Mecdel Encar'daki ikinci saldırıda bir el-Kassam Tugayları yetkilisi hedef alındı. Hizbullah suikastlara birkaç operasyonla karşılık verdi. Bunlardan biri insansız hava araçlarıyla (İHA) yapılan hava saldırısıyla Catun'daki topçu taburu karargahının, diğeri ise 50 Katyuşa roketiyle Suriye'nin Golan bölgesindeki Tsnobar lojistik üssünün hedef alınmasıydı.

Uzmanların kanaatine göre Lübnan'ın güney cephesinde artan gerilimin, ABD ve İran'ın çatışmaların genişlemesine karşı çıkan kararlarıyla ilgili nedenlerden dolayı ‘daha geniş kapsamlı bir savaşın çatısı altında’ kalması bekleniyor.


‘Amerikan limanı’ faaliyete geçerken Gazze Şeridi'ndeki çatışmalar şiddetlendi

 ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) tarafından Gazze açıklarındaki yüzer iskelenin Gazze Şeridi sakinleri için yardım almaya başlarken yayınlanan fotoğrafı (CENTCOM - AFP)
ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) tarafından Gazze açıklarındaki yüzer iskelenin Gazze Şeridi sakinleri için yardım almaya başlarken yayınlanan fotoğrafı (CENTCOM - AFP)
TT

‘Amerikan limanı’ faaliyete geçerken Gazze Şeridi'ndeki çatışmalar şiddetlendi

 ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) tarafından Gazze açıklarındaki yüzer iskelenin Gazze Şeridi sakinleri için yardım almaya başlarken yayınlanan fotoğrafı (CENTCOM - AFP)
ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) tarafından Gazze açıklarındaki yüzer iskelenin Gazze Şeridi sakinleri için yardım almaya başlarken yayınlanan fotoğrafı (CENTCOM - AFP)

ABD'nin Gazze açıklarındaki yüzer limanına nakledilen ilk yardımlar, kuşatma altındaki Gazze Şeridi'nde dağıtılmaya başlanırken, İsrail ordusu Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'de 27 Ekim'de kara harekâtının başlamasından bu yana yaşanan çatışmaların ‘en şiddetli boyuta ulaşabileceğini’ bildirdi.

Bu atmosferde ABD Başkanı Joe Biden yönetimindeki yetkililer, Tel Aviv'i Washington'un Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirme ve Ortadoğu'da kalıcı barışı sağlama vizyonunu benimsemeye ikna etme fırsatlarını tükettiklerini ve iki tarafın her zamankinden daha uzak hale geldiğini düşünüyor.

Şarku'l Avsat'ın ulaştığı bilgiye göre İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, askeri yönetimin insan kayıplarının yanı sıra yılda yaklaşık 5,4 milyar dolara mal olacağını gösteren bir ordu raporu nedeniyle, Gazze Şeridi üzerinde askeri yönetim uygulama planına alternatif aramaya karar verdi..


Cenin Taburu'nun komutanlarından biri İsrail'in Cenin'e düzenlediği hava saldırısında öldürüldü

Geçtiğimiz nisan ayında Cenin'de İsrail ateşiyle öldürülen bir gencin cenaze töreni sırasında iki silahlı Filistinli (Reuters)
Geçtiğimiz nisan ayında Cenin'de İsrail ateşiyle öldürülen bir gencin cenaze töreni sırasında iki silahlı Filistinli (Reuters)
TT

Cenin Taburu'nun komutanlarından biri İsrail'in Cenin'e düzenlediği hava saldırısında öldürüldü

Geçtiğimiz nisan ayında Cenin'de İsrail ateşiyle öldürülen bir gencin cenaze töreni sırasında iki silahlı Filistinli (Reuters)
Geçtiğimiz nisan ayında Cenin'de İsrail ateşiyle öldürülen bir gencin cenaze töreni sırasında iki silahlı Filistinli (Reuters)

İsrail ordusu dün akşam (Cuma) bir savaş uçağının Batı Şeria'daki Cenin Mülteci Kampı’nda bir evi bombaladığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın İsrail medyasından aktardığına göre Cenin'deki bombalama eylemi saldırı planlayan bir hücreyi hedef aldı. Filistinli medya kuruluşları daha sonra ölen kişinin İslam Hamayse adlı Cenin Taburu komutanı olduğunu bildirdi.

İslami Cihad Hareketi’nin silahlı kanadı Kudüs Seriyyeleri’ne bağlı Cenin Taburu, Komutan İslam Hamayse’nin öldürüldüğünü duyurdu.

Filistin Sağlık Bakanlığı ise İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria'da bulunan Cenin Mülteci Kampı’na düzenlediği saldırıda bir Filistinli’nin öldüğünü ve sekiz kişinin de yaralandığını açıkladı.

Bakanlık açıklamasında sekiz yaralıların durumunun ‘stabil’ olduğunu ve iki hastanede tedavi gördüklerini bildirdi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Durumu stabil olan beş şarapnel yaralanması Cenin Devlet Hastanesi'ne, durumu stabil olan üç yaralanma ise İbn Sina Hastanesi'ne ulaştı.”

İsrail ordusu, operasyonun savaş uçakları ve bir helikopter tarafından gerçekleştirildiğini ve Gazze Şeridi'ndeki savaşın patlak vermesinden çok önce şiddet olaylarının arttığı Batı Şeria'da nadir görülen bir olay olduğunu belirtti.

Ordu, militanlar tarafından operasyon merkezi olarak kullanılan bir yerleşkeyi vurduğunu ve Hamayse'nin İsraillilere yönelik birçok saldırıdan sorumlu olduğunu söyleyerek öldüğünü doğruladı.

İsrail ordusu ayrıca, saldırının ‘yakın bir tehdidi bertaraf etmek için gerçekleştirildiğini’ ifade etti, ancak hangi tehdit konusunda bilgi vermedi..


ABD elçisi: "İslamcılar" bizim ve Sudanlılar için bir sorun

ABD'nin Sudan Özel Temsilcisi Tom Perriello (Şarku'l Avsat)
ABD'nin Sudan Özel Temsilcisi Tom Perriello (Şarku'l Avsat)
TT

ABD elçisi: "İslamcılar" bizim ve Sudanlılar için bir sorun

ABD'nin Sudan Özel Temsilcisi Tom Perriello (Şarku'l Avsat)
ABD'nin Sudan Özel Temsilcisi Tom Perriello (Şarku'l Avsat)

ABD'nin Sudan özel elçisi Tom Perriello dün (Cuma) yaptığı açıklamada, devrik rejimin destekçileri olan İslamcıların mevcut sahnedeki varlığının "bizim ve Sudanlılar için büyük bir sorun teşkil ettiğini" söyledi. Perriello: "Ordu içinde savaşçılar olduğunu biliyoruz ve ülke dışından gelip savaşa katılanlar da var" ifadelerini kullandı. Kenya'nın başkenti Nairobi'de bir grup Sudanlı ile yaptığı toplantıda Perriello, ülkesinin kurumları ve bireyleri etkileyecek yaptırım silahının kullanımını genişleteceğini ve bunların çeşitli ülkelerdeki çalışmalarını etkileyeceğini belirtti. Perriello, "Vahim sonuçları olacağı nedeniyle" El Fashir'e askeri müdahaleye karşı Hızlı Destek Kuvvetleri’ne güçlü uyarılarda bulunduğunu belirtti.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk ise El Faşhir'in saldırıya uğraması halinde insani bir felaket yaşanabileceği uyarısında bulundu.


İsrail, Uluslararası Adalet Divanı önünde Güney Afrika'nın ‘soykırım’ suçlamalarına yanıt veriyor

Gazze Şeridi'nin Refah kentindeki durumla ilgili Lahey'deki Barış Sarayı'nda yapılan duruşma sırasında Uluslararası Adalet Divanı (UAD) yargıçları mahkeme salonuna giriyor, 16 Mayıs 2024. (AFP)
Gazze Şeridi'nin Refah kentindeki durumla ilgili Lahey'deki Barış Sarayı'nda yapılan duruşma sırasında Uluslararası Adalet Divanı (UAD) yargıçları mahkeme salonuna giriyor, 16 Mayıs 2024. (AFP)
TT

İsrail, Uluslararası Adalet Divanı önünde Güney Afrika'nın ‘soykırım’ suçlamalarına yanıt veriyor

Gazze Şeridi'nin Refah kentindeki durumla ilgili Lahey'deki Barış Sarayı'nda yapılan duruşma sırasında Uluslararası Adalet Divanı (UAD) yargıçları mahkeme salonuna giriyor, 16 Mayıs 2024. (AFP)
Gazze Şeridi'nin Refah kentindeki durumla ilgili Lahey'deki Barış Sarayı'nda yapılan duruşma sırasında Uluslararası Adalet Divanı (UAD) yargıçları mahkeme salonuna giriyor, 16 Mayıs 2024. (AFP)

İsrail bugün Uluslararası Adalet Divanı (UAD) önünde, Güney Afrika'nın Refah'taki askeri operasyonla Gazze Şeridi'ndeki ‘soykırımı’ devam ettirdiği yönündeki suçlamalarına cevabını sunacak.

Pretorya, UAD'dan İsrail'in Hamas'ı ortadan kaldırmak için gerekli olduğunu söylediği Refah saldırısını durdurmasını talep etti.

İsrail daha önce uluslararası hukuka bağlılığının ‘sarsılmaz’ olduğunu vurgulamış ve Güney Afrika'nın açtığı davayı ‘tamamen temelsiz’ ve ‘ahlaki açıdan iğrenç’ olarak nitelendirmişti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Hamas'ın son kalesi olarak gördüğü Refah'ta geniş çaplı bir kara harekâtının Hamas’ı ortadan kaldırmak için gerekli olduğunu söylüyor.

İsrail dün (Perşembe) yaptığı açıklamada, yoğun nüfuslu bu kente yönelik geniş çaplı bir saldırıya karşı uluslararası uyarılara rağmen, Refah'taki kara operasyonlarını ‘yoğunlaştıracağını’ duyurdu. İsrail'in Refah'ta ‘insani bir felaketi’ önlediğini düşünen Netanyahu, ofisi tarafından Arapça olarak yayınlanan açıklamasında “Şu ana kadar Refah'taki yaklaşık yarım milyon insan çatışma bölgelerinden tahliye edildi. Bahsettikleri insani felaket gerçekleşmedi ve gerçekleşmeyecek” ifadelerini kullandı.

İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant ise Refah'taki askeri operasyonun ‘takviye kuvvetlerin girişiyle devam edeceğini’ duyurdu.