İran'ın ‘hedef haritası’ İsrail'de alay konusu oldu

Dün ‘Tahran Times’ gazetesinin kapağından fotoğraf
Dün ‘Tahran Times’ gazetesinin kapağından fotoğraf
TT

İran'ın ‘hedef haritası’ İsrail'de alay konusu oldu

Dün ‘Tahran Times’ gazetesinin kapağından fotoğraf
Dün ‘Tahran Times’ gazetesinin kapağından fotoğraf

İran tehditleri ve Tahran'ın bombalayabileceğini söylediği yüzlerce İsrail bölgesinin yer aldığı bir haritanın yayınlanması Tel Aviv'de küçümseme ve alayla karşılandı. Çünkü bu bölgeler arasında sadece İsrail içindeki “1948 Araplarının” bulunduğu Arap şehirleri değil Gazze Şeridi'ndeki Filistin kasabaları ve Filistin Yönetimi'nin Batı Şeria'daki toprakları da bulunuyor.
İran rejiminin İngilizce olarak yayınladığı ‘Tahran Times’ gazetesi, İsrail merkezli Yediot Ahronot gazetesinde çıkan bir habere yanıt verdiği bir makale yayınladı. Söz konusu makalede İsrail Hava Kuvvetleri'nin Suriye'deki kimyasal silahların üretildiği yeraltı tesislerini bombaladığı belirtildi. Bu, İran'a, orada nükleer proje geliştirmek için derinlerde inşa edilmiş gizli tesisleri bombalayabileceğine dair bir tehdit mesajı olarak değerlendirildi.
Tahran'daki İslami Tebliğ Teşkilatı’na bağlı gazetede yayınlanan makalede, "İran'a yönelik artan askeri tehditler, Siyonist rejimin onu her yerde vurabileceğimizi unuttuğunu gösteriyor. Bunun için tek bir yanlış adım yeterli” ifadelerine yer verildi. İran Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri'nin bir açıklamasından alıntıların yer aldığı makalede, Bakıri’nin “İran düşmanın tehditlerini asla hafife almaz. Caydırıcılık kabiliyetimize güveniyoruz. Güçlerimiz, büyük ya da küçük her türlü tehdide hazır. Ordumuz, düşmanın durumuna göre teyakkuzda ve en üst düzeyde teyakkuz halindedir. Stratejik düzeyde; kimseye zarar vermeyi amaçlamıyoruz. Ancak operasyonel ve taktiksel düzeyde, kesin ve hızlı bir şekilde yanıt vermeye hazırız” dediği bildirildi.
İsrail hükümetindeki Yahudi Göçmenlik İşleri Bakanı Nachman Shai, dün bir radyoya verdiği röportajda “ABD yapmazsa İsrail, İran tehdidini etkisiz hale getirmek zorunda kalacak. İsrail ordusu geçmişte Suriye ve Irak'ta bunu yapabileceğimizi kanıtladı ve İran'da da yapılabilir” ifadelerini kullanarak İran'ın tehditlerine yanıt verdi.
Ancak İsrail medyası, İran gazetesinde yer alan tehditleri, özellikle de haber metnine iliştirilen üzerinde İran kuvvetlerinin menzilindeki İsrail hedefleri için yaklaşık 300 kırmızı bayrağın yer aldığı bir İsrail haritasının yer almasını alaycı yorumlarla karşıladı.  Haritanın ön okumasından, bu işaretleri yerleştiren kişinin İsrail coğrafyası ve İsrail askeri hedefleri hakkında hiçbir şey bilmediği açıkça belli oluyor. Kırmızı ile işaretlenen hedefler arasında 48 Araplarının bulunduğu birkaç şehir, Nasıra, Müselles ve Necef’teki Arap kasabaları da bulunuyor. Bu hedefler arasında Ramallah, Cenin ve Nablus gibi Batı Şeria'daki Filistin şehirleri; ayrıca Gazze Şeridi'ndeki Deyr el-Belah, Han Yunus ve Refah da yer aldı.
Askeri uzmanlar ve yetkililer, bu haritanın ‘çocuksuluk ve ciddiyetsizliği’ yansıttığını söylediler. İsrail Ordusu’na bağlı 'Yedek Ordu'da görev yapan Tuğgeneral Yaron Rosen, Radio Tel Aviv 103FM kanalına yaptığı açıklamada, “İsrail ile İran arasında 40 yıldır gizli bir savaş var ve yayınladıkları her tehdidi ciddiye alıyoruz. Ancak tehdit, içeriğindeki ciddiyet düzeyiyle ölçülür. İkimiz de birbirimizi tehdit ediyoruz ve Tahran ona ne kadar acı verebileceğimizi çok iyi biliyor” şeklinde konuştu.
Eski Siber Savaş Ağı Başkanı olan Rosen, İsrail'in ABD ile koordinasyon içinde çalıştığını ve son yıllarda müttefiklerinin çemberinin genişlediğini söyledi. Rosen, “İranlılar, bugün ne yana dönse İsrail’in müttefikleri ile karşılaşıyorlar. Bu onları rahatsız ediyor. Ama umarız kibirle küstahlıklarına kapılıp bize saldırmaz, nükleer ve hegemonya projelerine devam etmezler. Bu onlara pahalıya mal olur. Bu nedenle İran'la savaşta olduğumuzu ve savaşta her iki tarafın da askeri operasyonların bozulmasını değil, müzakereleri etkilemek için baskı uygulamaya çalıştığını varsayalım” ifadelerini kullandı.
Söz konusu gelişme, New York Times'ın İsrail'in, Biden yönetiminden İran'ın nükleer tesislerinin bombalanmasında belirleyici rol oynayabilecek yakıt ikmali için hava tankerlerinin teslimatını hızlandırma talebini ifşa ettiği bir raporun ardından geldi. Ancak ABD'li ve İsrailli yetkililere göre, uçakların yüksek oranda ön sipariş verildiği ve ilk uçaklarının 2024'ün sonlarına kadar hazır olma ihtimalinin düşük olduğu söylendi.
İsrail Savunma Bakanı Benny Gantz, bu talebi geçen hafta ABD'li mevkidaşı Lloyd Austin ve Washington'daki diğer üst düzey yetkililerle bir araya geldiğinde iletmişti. İsrail’de yayın yapan Yediot Ahronot gazetesi toplantının ayrıntılarını yayınlamıştı.
İsrailli yetkililer, Bennett'in bir hava saldırısının provasına yönelik tatbikatlar için büyük bir bütçeyi onayladığını belirtti. Nükleer anlaşmayı yeniden düzenlemeye yönelik herhangi bir çabanın, İran'ın bir bomba üretmesi yönünde ilerlemesini sağlayacak kusurlu bir anlaşmaya yol açacağını savundu.
İsrail, geçtiğimiz Mart ayında bombardıman uçaklarına havada yakıt ikmali yapmak için kullanılabilecek, İran'daki hedeflerine ulaşmalarını ve geri dönmelerini sağlayacak Boeing KC46 askeri uçağını sipariş etmişti.
Boeing'in 2,4 milyar dolara 8 uçak sağlaması bekleniyor ve ilk teslimatların 2024'ün sonlarında yapılması planlanıyor. New York Times'a göre, ABD Hava Kuvvetleri de Hint-Pasifik bölgesindeki kuvvetlerini güçlendirmek ve bölgede Çin'e karşı daha büyük bir askeri varlık yaratmak için gerekli olan bu uçakları satın almak istiyor.
İsrail yakıt ikmali tanker filosunun ömrü 50 yılı aşıyor ve Boeing 707 uçağına bağlı. Yeni filonun İsrail'e çok daha geniş bir kapsam ve kapasite kazandıracağı düşünülüyor. Çünkü yeni filo savaş ve bombardıman uçaklarına yakıt ikmali ve uçuşta yakıt alma imkanı sağlayacak.
New York Times'a göre, birkaç mevcut ve eski yetkiliye göre, İsrailli planlamacılar İran'a bir saldırı düzenlerlerse, başta İran askeri üssünde dağların altında bulunan Yakıt Zenginleştirme Merkezi Fordo olmak üzere bazı tesislere karşı çok sayıda bombardıman gerçekleştirmesini gerektirecek. Ancak zamanın sınırlı olacağını ve bu nedenle hızlı bir şekilde yakıt ikmali yapmaları gerektiğini söylüyorlar.
Öte yandan ABD'li yetkililer yakında bir saldırı gerçekleştirileceğine inanmıyor.  Bunun yanı sıra Bennett'in, askeri harekata aleni olarak hazırlanırken, İran ile Batı arasında nihai bir anlaşmada daha sert şartlar arayabileceğini düşünüyorlar.



İran Reisi ve beraberindekilerin yasını tutacak

İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Muhbir (AFP)
İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Muhbir (AFP)
TT

İran Reisi ve beraberindekilerin yasını tutacak

İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Muhbir (AFP)
İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Muhbir (AFP)

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve beraberindekilerin dün (Pazar) öğleden sonra helikopterlerinin düşmesi sonucu hayatlarını kaybettikleri açıklandı. Bu açıklamadan birkaç saat sonra, Tahran'daki resmi makamlar bugün Cumhurbaşkanlığı ve Dışişleri Bakanlığı düzeyindeki yetki devrini düzenlemek üzere pratik adımlar atmaya başladı. Söz konusu gelişmeler yaşanırken İranlı bir yetkili, Cumhurbaşkanı ve beraberindekilerin naaşları için yarın Tebriz kentinde cenaze töreni düzenleneceğini duyurdu.

İran Dini Lideri Ali Hamaney, Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Muhbir’i Cumhurbaşkanlığı görevlerini yerine getirmesi için atadı. Hamaney, “Anayasa'nın 131’inci maddesi uyarınca, Muhammed Muhbir yürütme makamının başkanlığını üstlendi" dedi. Hamaney, yürürlükteki yasalara göre, en fazla 50 gün içinde yeni cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılması için yasama ve yargı organlarının başkanlarıyla birlikte çalışılması gerektiğine işaret etti.

Şarku’l Avsat’ın İran resmi haber ajansı IRNA’dan aktardığına göre, Hüseyin Emir Abdullahiyan'ın helikopter kazasında hayatını kaybetmesinin ardından İran Bakanlar Kurulu bugün (pazartesi) Dışişleri Bakan Yardımcısı Ali Bakıri Kani'yi Dışişleri Bakan Vekili olarak atadı.

Hamaney'in beş günlük yas ilan etmesinin ardından İranlı bir yetkili bugün yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı ve beraberindekilerin cenaze törenlerinin yarın İran'ın kuzeybatısındaki Doğu Azerbaycan eyaletinin başkenti Tebriz'de yapılacağını duyurdu.

IRNA'nın aktardığına göre eyaletin Siyasi İşler, Seçimler ve Ulusal Daireler Genel Müdürü Hasan Hakikiyan, cenazelerin Verzigan bölgesinde bulunduğunu ve şu anda Tebriz'e nakledilmekte olduğunu belirtti.

İran devlet televizyonu bugün ülkenin üç hükümet kanadının (yasama, yürütme ve yargı) başkanlarının Muhbir'in yürütme organını temsil ettiği olağanüstü bir toplantı düzenlediğini bildirdi. Muhbir toplantıda, “Verilen görevi yerine getirme konusunda Cumhurbaşkanı Reisi'nin yolundan şaşmadan gideceğiz” ifadesini kullandı.

İran Dış İlişkiler Stratejik Konseyi bugün yaptığı açıklamada ülkenin dış politika yörüngesinin Hamaney'in rehberliğinde ‘tüm canlılığıyla’ devam edeceğini bildirdi.