Türk ordusu tarafından istihdam edilen yaklaşık 30 Afgan, tahliye edilmedikleri için Ankara’ya tepkili

Kabil’deki Türk Büyükelçiliği önünde toplanan protestocular (AFP)
Kabil’deki Türk Büyükelçiliği önünde toplanan protestocular (AFP)
TT

Türk ordusu tarafından istihdam edilen yaklaşık 30 Afgan, tahliye edilmedikleri için Ankara’ya tepkili

Kabil’deki Türk Büyükelçiliği önünde toplanan protestocular (AFP)
Kabil’deki Türk Büyükelçiliği önünde toplanan protestocular (AFP)

Afganistan’ın başkenti Kabil’de NATO misyonu çerçevesinde daha önce Türk ordusu tarafından istihdam edilen yaklaşık 30 Afgan, Taliban’ın iktidara gelmesinin ardından kendilerini tahliye etmeyi ve ödeme yapmayı reddettiği iddiasıyla bugün Türkiye’yi protesto etti.
AFP’ye göre, söz konusu Afganlar, Taliban’ın 15 Ağustos’ta başkenti ele geçirmesinden önce NATO misyonu kapsamında askeri güvenliği Türk ordusuna emanet edilen Kabil Havaalanında tercüman veya teknik personel olarak çalışıyordu.

Kabil’deki Türk Büyükelçiliği önünde toplanan grup, ‘Adalet istiyoruz’ sloganları attı.
2001’den bu yana Türkiye için tercüman olarak çalıştığını söyleyen Esadullah Rahmani, 31 Aralık’a kadar geçerli sözleşmeleri olmasına rağmen tahliyeden bu yana kendilerine ödeme yapılmadığını söyledi.
Rahmani, “Terk edildiğimizi hissediyoruz. Bu durumda 120 çalışanımız var. Türkiye bizim için hiçbir şey yapmıyor” dedi.

2015’ten bu yana tercüman olan Mahmud Hamraz (33) ise, “Bütün NATO ülkeleri ekiplerini Afganistan’dan tahliye etti. Türkiye ne yazık ki bunu yapmadı. Kışın gelmesiyle hayatımızın en zor günlerini yaşıyoruz. Büyükelçilikten bizi dinlemek için kimse gelmiyor, bizimle konuşmuyorlar bile. Gerçek bir hayal kırıklığı. Buradaki herkes Türkiye’nin bizi reddettiğini düşünüyor” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin Kabil Büyükelçiliği yorum yapmaktan kaçındı.
Taliban’ın 15 Ağustos’ta iktidarı ele geçirmesi ve 30 Ağustos’ta ABD ordusunun ülkeden ayrılmasının ardından Taliban rejiminden kaçan 120 binden fazla yabancı ve Afgan ülkeden tahliye edildi.



Oxfam: Güney Sudan vatandaşlarının yarısı şiddetli açlık çekiyor

Güney Sudan'ın Bor kentindeki bir hastanenin yetersiz beslenme tedavi koğuşunda çocuklarıyla birlikte oturan anneler, (Arşiv_AP)
Güney Sudan'ın Bor kentindeki bir hastanenin yetersiz beslenme tedavi koğuşunda çocuklarıyla birlikte oturan anneler, (Arşiv_AP)
TT

Oxfam: Güney Sudan vatandaşlarının yarısı şiddetli açlık çekiyor

Güney Sudan'ın Bor kentindeki bir hastanenin yetersiz beslenme tedavi koğuşunda çocuklarıyla birlikte oturan anneler, (Arşiv_AP)
Güney Sudan'ın Bor kentindeki bir hastanenin yetersiz beslenme tedavi koğuşunda çocuklarıyla birlikte oturan anneler, (Arşiv_AP)

Oxfam bugün yaptığı açıklamada, Güney Sudan nüfusunun neredeyse yarısının akut açlıkla karşı karşıya olduğunu, şimdiye kadarki en düşük seviyede ve yetersiz yardım aldığını belirtti.

İngiltere merkezli kuruluş, Batılı ülkelerin yardım bütçelerini kısmasının ardından Güney Sudan'a 2025 yılı için ayrılan 1,6 milyar dolarlık insani yardım planının yalnızca yüzde 40'ının ulaştığını ifade etti.

Oxfam, yaklaşık altı milyon Güney Sudanlının şiddetli açlık çektiğini, temiz su ve sanitasyon hizmetlerine yeterli erişimden yoksun olduğunu ve bu sayının nisan ayına kadar 7,5 milyona ulaşmasının beklendiğini açıkladı.

Birleşmiş Milletler tarafından belgelendiği üzere, Güney Sudan'ın petrol zenginliğini çalan elitlerin yolsuzluğu, ülkeyi neredeyse her türlü temel hizmetten mahrum bıraktı.

Oxfam'ın Güney Sudan Ülke Direktörü Şebnem Baloch yaptığı açıklamada, "Dünya, tam da hayatları tehlikedeyken, yardıma en çok ihtiyaç duyanları terk ediyormuş gibi hissediyorum" ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre Güney Sudan, 2011 yılında bağımsızlığını kazandı, ancak kısa süre sonra iki milyondan fazla insanı yerinden eden yıkıcı bir beş yıllık iç savaş yaşadı. Barış anlaşmasının çökmesiyle birlikte çatışmanın bu yıl yeniden alevlenebileceğinden endişe ediliyor.

Ayrıca savaştan kaçan yüz binlerce Sudanlıya da ev sahipliği yapıyor.

Sınır kasabası Renk'teki transit merkezlerine her gün yaklaşık bin kişi geliyor. Ancak Oxfam önümüzdeki ay buradaki operasyonlarını yüzde 70 oranında azaltmak zorunda kaldı ve şubat ayına kadar yeni fon sağlamazsa operasyonlarını tamamen durduracağını açıkladı.


Rapor: ABD barış planının son hali Kiev için çok daha iyi

Rus insansız hava aracı saldırısının ardından Kiev'de hasar gören bir bina (DPA)
Rus insansız hava aracı saldırısının ardından Kiev'de hasar gören bir bina (DPA)
TT

Rapor: ABD barış planının son hali Kiev için çok daha iyi

Rus insansız hava aracı saldırısının ardından Kiev'de hasar gören bir bina (DPA)
Rus insansız hava aracı saldırısının ardından Kiev'de hasar gören bir bina (DPA)

AFP'ye konuşan konuya yakın bir kaynak, ABD'nin Ukrayna'daki çatışmayı çözmeye yönelik son taslak planının Kiev için "çok daha iyi" hükümler içerdiğini söyledi.

Kaynak, "Ukrayna, ABD ve Avrupalılar, Amerikan önerisini uygulanabilir hale getirdi ve şimdi Kiev için çok daha iyi" ifadelerini kullandı.

Kaynak, bu versiyonun Ukrayna'nın planın ilk versiyonundaki 600 bin askerlik orduya kıyasla 800 bin kişilik bir ordu bulundurmasına olanak sağladığını ifade etti.

 


ABD-Rusya, güncellenmiş Ukrayna barış planı hakkında görüşüyor

Trump ve Zelenskiy Beyaz Saray'da, (AFP)
Trump ve Zelenskiy Beyaz Saray'da, (AFP)
TT

ABD-Rusya, güncellenmiş Ukrayna barış planı hakkında görüşüyor

Trump ve Zelenskiy Beyaz Saray'da, (AFP)
Trump ve Zelenskiy Beyaz Saray'da, (AFP)

ABD ve Rusya, ABD Başkanı Donald Trump tarafından önerilen orijinal planda yapılan güncellemelerin ardından, Ukrayna'da barış için 19 maddelik bir plan üzerinde görüşmeler yürütüyor. Haberlere göre iki taraf pazartesi günü Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkenti Abu Dabi'de ilk tur görüşmelerini, dün ise ikinci tur görüşmelerini gerçekleştirdi. Ukrayna askeri istihbarat başkanı Kirill Budanov da şu anda Abu Dabi'de bulunuyor.

Ukraynalı üst düzey bir yetkili dün, Washington ile Kiev'in, ABD'nin Ukrayna'daki savaşı sona erdirme planının temel noktaları konusunda anlaşmaya vardığını bildirdi.

Moskova, Başkan Trump'ın planına yönelik Ukrayna ve Avrupa itirazlarını aşabilme yeteneğine güveniyor. Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Dmitriy Peskov, Rus tarafının daha önce incelediği planın değiştirildiğini söyledi. Ancak sözcü, görüşmelerin içeriğini açıklamakta aceleci davranmayarak, "Planın içeriğindeki değişikliklerle ilgili medya haberleri hakkında yorum yapmak imkansız; medya son derece çelişkili bilgiler yayınlıyor" ifadelerini kullandı.