Metaverse nefret söylemleri ve çocuk istismarına açık

Uzmanlar sanal gerçeklik gözlüklerinin çocuklar üzerindeki etkisi konusunda uyarıyor

Sanal gerçeklik gözlüğü takan bir kadın (Reuters)
Sanal gerçeklik gözlüğü takan bir kadın (Reuters)
TT

Metaverse nefret söylemleri ve çocuk istismarına açık

Sanal gerçeklik gözlüğü takan bir kadın (Reuters)
Sanal gerçeklik gözlüğü takan bir kadın (Reuters)

ABD merkezli CNBC TV 3D sanal gerçeklik (VR) gözlüğü satın almak isteyen ebeveynlerin kötü bir sürpriz ile karşılaşacaklarından, sonradan pişman olabileceğini aktardı.
CNBC TV, Facebook’un ana şirketi Meta’s Oculus tarafından üretilen Oculus Quest 2’nin, çocuklara zararlı olabilecek içeriklerin engellenmesini sağlayan ebeveyn denetimlerini açma seçeneğine sahip olmadığını haberleştirdi. Haber uzmanlar arasında endişelere yol açtı.
Şarku’l Avsat CNBC’den aktardığı habere göre, “büyük teknoloji şirketlerinin platformlarında nefret söylemlerini engellemek için kampanyalar yürüten ve kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Dijital Nefretle Mücadele Merkezi’nin, popüler sohbet odası hizmeti VRChat’ta birkaç çocuk istismarı ve taciz vakası tespit ettiğini” duyurdu.
CNBC TV, HTC’s Vive ve Valve’s Index gibi diğer gözlüklerin de çocukların uygunsuz içeriklere maruz kalmamasını sağlayacak araçlar içermediğini vurguladı. Ancak HTC’nin, gözlüklerinin küçük çocuklar için uygun olmadığını duyurduğuna da dikkati çekti.
Merkezin CEO’su Imran Ahmed, “Metaverse teknolojisi nefret söylemleri, pornografi ve çocukları kendine çekmek için bir cennettir” dedi ve “buranın, kullanıcıları sadece birbirine değil, bir grup yırtıcıya da bağlayacağını” söyledi.
Ahmed, “Gözlükleri hediye eden her ebeveyn, çocuklarını büyük bir tehlikeye atabileceklerinin farkında olmalıdır” diye devam etti.
CNBC, uzmanların, bu konuda mevcut veri olmamasına rağmen, sanal gerçeklik teknolojisinin çocukların gözleri üzerindeki etkilerinden de endişe duyduklarına dikkati çekti.
Amerikan kanalı, “Meta” şirketinin, insanların çalışabileceği, oynayabileceği ve birbirleriyle etkileşime girebileceği sanal bir dünya olan “Metaverse” projesi çerçevesinde sanal gerçeklik teknolojisini kilit nokta haline getirdiğini söyledi.
Şirketin ticari markasının Facebook’tan Meta’ya dönüşmesi, önemli ticari çekim gücü elde etmek için uzun süredir mücadele eden sanal gerçeklik teknolojisine olan ilgiyi canlandırdı.

CNBC, Oculus Quest 2’yi kullanmanın basit olduğunu, birkaç dakika sürdüğünü ve kullanıcıların en az 13 yaşında olmalarını gerektiren Facebook hesaplarını bağlamaları gerektiğini, ancak ebeveynlerinin hesabına erişimleri olması şartıyla küçük çocukların bunu kullanmasını engelleyecek hiçbir şey olmadığını aktardı.
Bazı ebeveynler, kendi gözetimleri altında oldukları sürece çocuklarının sanal gerçekliği kullanmasına izin vermekten mutluydu, ancak aynı zamanda ebeveyn denetiminin olmaması konusunda endişelerini de dile getirdiler.

Meta, hizmet şartlarının 13 yaşından küçük çocukların hesap oluşturmasına izin vermediğini ve ayarlarda bu bilgilerin yer aldığını açıkladı.
Şirket, Metaverse’in sorumlu şekilde geliştirilmesini sağlamak için 50 milyon dolar yatırım yapacağını söyledi.
VRChat ile ilgili olarak, Meta Sözcüsü Christina Milian, oyunun çapraz platform bir uygulama olduğunu söyledi. Buna göre “bağlı oyuncular herhangi bir zamanda SteamVR veya Microsoft Windows gibi başka bir platformdan diğer oyuncularla etkileşime girebilir.
Sözcü, bunun “kullanıcıların başkalarına ulaşabileceği ve onları engelleyebileceği, ancak platformlarını kullanmayan istismarcılara karşı önlem alamayacakları anlamına geldiğini” söyledi.



Örümcekler okyanuslardan çıkmış olabilir

Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)
Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)
TT

Örümcekler okyanuslardan çıkmış olabilir

Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)
Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)

Erin Keller Son dakika haberleri ve gündem muhabiri 

Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)

500 milyon yıllık bir fosilin analizine dayanan yeni araştırma, örümcekler ve diğer araknidlerin denizden gelmiş olabileceğini öne sürüyor.

Bilim dergisi Current Biology'de salı günü yayımlanan araştırmaya göre, "mükemmel şekilde korunmuş" örnek, bu canlıların kara hayatına uyum sağlamadan önce yüzdüğü fikrini destekliyor.

Arizona Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, bir zamanlar at nalı yengeçlerinin atası olduğu düşünülen ve nesli tükenmiş bir Kambriyen dönemi türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini analiz etti. Bununla birlikte çalışma, bu canlının sinir yapısının modern örümcekler ve akrabalarına daha çok benzediğini ortaya koydu ki bu da araknidlerle daha önce düşünülenden daha yakın bir evrimsel bağa sahip olduğunu işaret ediyor.

Mollisonia'nın vücudunun prosoma adı verilen ön kısmı, beş çift uzantıyı kontrol etmek üzere yayılan bir sinir demetleri örüntüsüne sahip. İlaveten örümceklerde ve diğer araknidlerde bulunan dişlere benzeyen bir çift kıskaç benzeri "pençelere", bölünmemiş beyninden kısa sinirler uzanır.

Araştırmacılar, fosilin bir ilk araknid olarak tanımlanmasını sağlayan en önemli özelliğin, beyninin benzersiz organizasyonu olduğunu söyledi: Modern kabuklular, böcekler, çıyanlar ve at nalı yengeçlerinde görülen önden arkaya düzenlemenin tersi, bu fosilin beyninde var.  

Arizona Üniversitesi'nde ders veren Nick Strausfeld başyazarı olduğu araştırma hakkında yaptığı açıklamada, fosilin beyninin modern örümceklere benzer şekilde "geriye doğru çevrilmiş" gibi göründüğünü söyledi.

Bu arkadan öne beyin düzenlemesi, hareket kontrolünü artıran sinir kısayolları sağlayan, çok önemli bir evrimsel adaptasyon olabilir.

Araştırmaya göre bu keşif, çeşitlenmenin yalnızca ortak bir atanın karaya geçişinden sonra gerçekleştiğine dair yaygın inancı sorgulanmasına neden oluyor. Daha önceki fosil kanıtları, araknidlerin yalnızca karada yaşayıp evrimleştiğini öne sürüyordu.

Görsel kaldırıldı.Mollisonia'nın vücudunun ön kısmı ya da prosoma, beş çift uzantıyı kontrol etmek üzere yayılan bir sinir demetleri düzenine sahip (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)


Strausfeld, "Araknidlerin ilk ne zaman ve nerede ortaya çıktığı, atalarının ne tür keliserliler olduğu ve bunların at nalı yengeçleri gibi deniz türü veya yarı sucul olup olmadığı hala şiddetle tartışılıyor" dedi.

Mollisonia benzeri araknidler karadaki yaşama adapte olurken, muhtemelen ilk böcekler ve kırkayaklarla beslendi. Bu ilk araknidler, önemli bir savunma mekanizması olan böcek kanatlarının evrimini de etkilemiş olabilir.

Araştırmacılar, Mollisonia'nın soyunun muhtemelen örümceklere, akreplere, böğlere, kırbaç akreplerine ve kamçılı akreplere yol açtığını söylüyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news