Bir milyar Güneş gücündeki enerjiyi uzaya püskürten "kozmik canavar" tespit edildi

Magnetarlar, nötron yıldızına dönüşebileceği kadar kütleye sahip bir yıldızın içine doğru çöküp patlamasıyla oluşuyor (NASA Goddard Uzay Uçuş Merkezi)
Magnetarlar, nötron yıldızına dönüşebileceği kadar kütleye sahip bir yıldızın içine doğru çöküp patlamasıyla oluşuyor (NASA Goddard Uzay Uçuş Merkezi)
TT

Bir milyar Güneş gücündeki enerjiyi uzaya püskürten "kozmik canavar" tespit edildi

Magnetarlar, nötron yıldızına dönüşebileceği kadar kütleye sahip bir yıldızın içine doğru çöküp patlamasıyla oluşuyor (NASA Goddard Uzay Uçuş Merkezi)
Magnetarlar, nötron yıldızına dönüşebileceği kadar kütleye sahip bir yıldızın içine doğru çöküp patlamasıyla oluşuyor (NASA Goddard Uzay Uçuş Merkezi)

Gökbilimciler "kozmik canavar" diye diye niteledikleri bir nötron yıldızında şiddetli bir patlamanın meydana geldiğini tespit etti.
Patlama, Güneş'in ancak 100 bin yılda oluşturabileceği kadar enerjiyi uzaya püskürdü.
İspanya'daki Valencia Üniversitesi Görüntü İşleme Laboratuvarı'nda geliştirilen bir yapay zeka sistemi sayesinde yapılan gözlem, enerji püskürmesinin saniyenin onda biri gibi kadar kısa bir sürede meydana geldiğini ortaya koydu.
Magnetar diye bilinen bu yıldız türü, son derece güçlü bir manyetik alana sahip bir nötron yıldızı. Magnetarlardaki patlamalar genellikle hiçbir uyarı vermeden gerçekleşiyor. Bu nedenle gökbilimcilerin bunları bulması ve incelemesi zor oluyor.
Ancak 41 bilim insanından oluşan bir araştırma ekibi, artık bu parlamalardan birini yakalamayı ve magnetarın saldığı enerjiyi hesaplamayı başardı. Nadiren gözlemlenen bu kozmik olaya GRB 2001415 adı verildi.
Gökbilimciler, bu tür patlamaların yıldızın manyetosferindeki dengesizliklerden veya kabuklarında meydana gelen bir tür "depremden" kaynaklandığını tahmin ediyor.
Bir yıldızın kendi içine çökmesiyle oluşan yoğun nötron yıldızlarının kütlesi, Güneş'in yaklaşık 1,3 ila 2,5 katına denk geliyor. Magnetarlar ise diğer nötron yıldızlarından bin kat güçlü manyetik alanlara sahip sıradışı yıldızlar.
Çalışmanın başyazarı Alberto J. Castro-Tirado, "Magnetarlar aktif olmadığı durumda bile Güneşimizden 100 bin kat daha parlak olabilir" diye konuştu:
"Fakat incelediğimiz parlama olayında (GRB2001415) salınan enerji, Güneş'in 100 bin yılda yaydığı enerjiye eşdeğer."
Bu kısa patlamanın meydana geldiği magnetar, Dünya'dan yaklaşık 13 milyon ışık yılı uzaklıktaki Heykeltıraş Galaksisi'nde yer alıyor.
Hakemli bilimsel dergi Nature'da yayımlanan araştırmanın ortak yazarı Victor Reglero, söz konusu yıldızı "gerçek bir kozmik canavar" diye niteledi:
"Bu magnetar, bir milyar Güneş'in gücüyle uzay boşluğuna doğru bağırarak kozmik yalnızlığından çıkmaya karar vermiş gibi."
Bilinen yaklaşık 3 bin nötron yıldızı arasından yalnızca 30 kadar magnetar tanımlanabildi. GRB2001415 bugüne kadar tespit edilen en uzak magnetar patlaması oldu.
Independent Türkçe, Livescience, SciTechDaily



Tırtıl mantarı kansere umut oldu

Cordyceps militaris, tırtıllara bulaşarak vücutlarında büyüyebiliyor (Unsplash)
Cordyceps militaris, tırtıllara bulaşarak vücutlarında büyüyebiliyor (Unsplash)
TT

Tırtıl mantarı kansere umut oldu

Cordyceps militaris, tırtıllara bulaşarak vücutlarında büyüyebiliyor (Unsplash)
Cordyceps militaris, tırtıllara bulaşarak vücutlarında büyüyebiliyor (Unsplash)

Bilim insanları hücrenin büyümesini engelleyerek kanserin yayılmasını önleyebilecek bir mantar tespit etti.

Tırtıl mantarı diye de bilinen Cordyceps militaris, Asya'da geleneksel bir ilaç olarak uzun zamandır kullanılıyor. 

İçindeki kordisepin adlı maddeden dolayı özellikle kanser tedavisindeki potansiyeli nedeniyle de son yıllarda ilgi çekiyor. Ancak tam olarak nasıl bir etki yarattığı bugüne kadar saptanamamıştı.

Birleşik Krallık'taki Nottingham Üniversitesi Eczacılık Fakültesi'nden Dr. Cornelia de Moor liderliğindeki bir araştırma ekibi, birden fazla hücre hattında kordisepinin binlerce gen üzerindeki etkisini inceledi.

Hücre hattı, tek bir bitki veya hayvan hücresinden laboratuvarda yetiştirilen bir dizi hücreyi ifade ediyor.

FEBS Letters adlı hakemli dergide dün (7 Kasım) yayımlanan çalışmada bu maddenin kanserdeki hücre büyüme sinyallerini kestiği kaydedildi.

Araştırmacılar, kordisepinin hücreye girdikten sonra hücrenin asıl enerji taşıyıcısı ATP'ye çok benzeyen bir moleküle dönüştüğünü tespit etti. Bu molekül daha sonra hücrenin büyümesini yavaşlattı.

Laboratuvar ortamında ve hayvan hücrelerinde test edilen bulguların, insanlar için geçerli olup olmadığı henüz bilinmiyor. 

Fakat yine de daha güvenli kanser tedavilerinin geliştirilmesinde önemli bir adıma işaret ediyor. Bilim insanları maddenin diğer hücrelere zarar vermeden sadece kanserli hücreleri hedef alma potansiyelinin yüksek olduğunu söylüyor.

Dr. de Moor bulguları şöyle değerlendiriyor:

Verilerimiz, kordisepinin yeni kanser ilaçları yolunda iyi bir başlangıç noktası olduğunu doğruluyor ve yararlı etkilerini açıklıyor.

Independent Türkçe, Study Finds, Interesting Engineering, FEBS Letters