Fas yönetiminden Berberi dilini geliştirme mesajı

Fas Başbakanı Ahnuş: Berberi diline ilişkin programın uygulanmasına yönelik taahhüdümüzü yineliyoruz

Fas Başbakanı Aziz Ahnuş (MAP)
Fas Başbakanı Aziz Ahnuş (MAP)
TT

Fas yönetiminden Berberi dilini geliştirme mesajı

Fas Başbakanı Aziz Ahnuş (MAP)
Fas Başbakanı Aziz Ahnuş (MAP)

Fas'ta yaşayan Berberiler, Amazig takvimine göre 2972’nci yılbaşını kutluyor. Fas'ta her yıl 13 Ocak'ta yılbaşını geleneksel kıyafetleri ve özel yemekleriyle kutlayan Berberiler (Amazigler), yeni yılın bolluk ve bereket getirmesi temennilerinde bulundu.
Fas Başbakanı Aziz Ahnuş, kabine toplantısında, Berberi dilinin Fas Krallığı'nın resmi dili olarak ilan edilmesi sürecini tamamlamaya kararlı olduklarını söyledi. Ahnuş, Facebook hesabından yaptığı paylaşımda Berberi yeni yılını şu ifadelerle kutladı: “Berberi takviminin 2972’nci yeni yılı kutlu olsun. Bu vesileyle, Fas kimliğinin ana unsurlarından olan Berberi diline ilişkin programın uygulanmasına yönelik taahhüdümüzü yineliyoruz.”
Berberi diline ve kültürüne, ulusal kimliği inşa etmede hak ettiği statüyü verme konusunda istekli olduğunu açıklayan Başbakan, “2001 yılında ulusal birliğin temel bir bileşeni olarak Fas halkının toplam kültürel ve dilsel mirası anayasal olarak tanındı. Berberi dilinin, anayasada statüsünün belirlenmesi bir kararlılık ve kraliyet iradesidir. Hükümet, Berberi dilinin resmi karakterinin etkinleştirilmesinin aşamalarını ve eğitim alanında entegrasyonunun şekillerini belirleyen ve kuruluş kanununda öngörülen öncelikli stratejik projeleri hızlandırmakla yükümlüdür” ifadelerini kullandı.
Hükümetin Berberi dilini geliştirmek için cesur ve somut önlemlerle görevine başladığını belirten Ahnuş, konuya ilişkin şunları söyledi: “Özellikle, Berberi dilinin resmi karakterini harekete geçirmek amacıyla 2022 yılı Finans Kanunu’nda (Bütçede) 200 milyon dirhem (20 milyon dolar) tahsis edilirken 2025 yılında bir milyar dirheme (100 milyon dolar) ulaşana kadar tavanı kademeli olarak yükseltme taahhüdü verildi. Hükümet halkın beklentileri elde edilene kadar bu dönem boyunca yükümlülüklerini yerine getirmeye "kararlılıkla" devam edecek.”
Bu bağlamda, Ahnuş, hükümet üyelerini, bakanlık sektörleri ve vesayeti altındaki kurumlar içinde Berberi dilinin korumak ve geliştirmek üzere gerekli tüm önlemleri almaya çağırdı.
Berberi diline değer vermek ve Berberi dil, kültür ve medeniyet mirasını tüm biçim ve ifadeleriyle korumak için tüm faaliyetleri desteklemek çağrısında bulunan Fas Başbakanı, “Berberi dilinin resmi karakterinin etkinleştirilmesinin aşamalarının belirlenmesine ve bu dilin eğitim alanına ve kamusal yaşamın öncelikli alanlarına nasıl entegre edileceğine ilişkin Kuruluş Yasası'nın 34. maddesi uyarınca kurulan Daimi Bakanlar Komitesi, "entegre hükümet şemasını" görüşmek üzere yakında toplanacak. Bu, mevcut hükümetin görev süresi boyunca tüm hükümet sektörleri için açık ve tutarlı bir yol haritası oluşturacaktır” değerlendirmelerinde bulundu.
Öte yandan Fas yönetimi, Başbakan Aziz Ahnuş'un dün Rabat'ta, 2022-2023 döneminde, 6 ile 24 ay arasında bir süre için geçici atölyelerde 250 bin doğrudan iş gücü oluşturmayı hedefleyen ‘Uraş’ programını imzaladığını duyurdu.
Açıklamada genelgenin, programın etkinleştirilmesi için çalışmak üzere konuyla ilgili görevlendirilen bakanlara ve yüksek delegelere yönelik olduğu belirtildi.
Uraş programı iki bölümden oluşuyor. Programın en kapsamlı bölümü, belirlenen hedeflere ulaşmak için 2022 yılı sonuna kadar kademeli olarak devreye girecek olan geçici kamu çalıştaylarını kapsıyor. İkinci bölüm de ulusal düzeyde sürdürülebilir entegrasyonu desteklemek üzere yapılacak diğer çalıştaylardan oluşuyor.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Sivil toplum dernekleri, kooperatifler ve alt yükleniciler tarafından aday gösterme ve iş sözleşmeleri yoluyla akdedilen iş sözleşmeleri çerçevesinde, özellikle Kovid-19 salgını nedeniyle işini kaybedenler ve iş bulmakta zorlanan kişiler için 2022 ve 2023 yıllarında uygulama dönemi boyunca yaklaşık 250 bin kişi bu programdan yararlanacaktır.”
Hükümet, 2022 yılı bütçesinde söz konusu program için 2,25 milyar dirhem (225 milyon dolar) ayırdı.
37,5 milyon nüfusa sahip Fas’ta yaklaşık 20 milyon Berberi (Amazig) yaşıyor. Fas, Cezayir, Tunus, Libya ve Nijer, Burkina Faso, Mali ve Moritanya’da yaşayan Amaziglerin Kuzey Afrika’da toplam nüfuslarının ise 70 milyon olduğu tahmin ediliyor.



Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
TT

Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)

Hamas, bugün (pazar) yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi üzerinde her türlü vesayet ve manda uygulamasını reddettiğini duyurdu. Hareket, yayımladığı bildiride, “Gazze’ye yönelik her türlü vesayet ve mandayı reddediyoruz. İşgal altındaki topraklarımızın herhangi bir karışı üzerinde de vesayeti kabul etmiyoruz; zorla yerinden etme girişimleri ve Gazze’nin yeniden mühendisliğine yönelik çabalarla uyumlu adımlara karşı uyarıyoruz” ifadelerini kullandı.

Açıklamada, “Ulusal birliğin sağlanması ve ulusal uzlaşı inşa edilmesi için seferber olunması, işgalin ve onu destekleyenlerin planlarıyla yüzleşmenin tek yoludur” denildi.

Hamas, arabuluculara ve ABD yönetimine de çağrıda bulunarak, İsrail’e baskı yapılmasını, anlaşmanın maddelerini uygulamaya zorlanmasını ve anlaşmaya yönelik süregelen ve sistematik ihlallerinin kınanmasını talep etti.

gth
Trump'ın planına göre Gazze'den çekilmenin aşamalarını gösteren harita (Beyaz Saray)

Öte yandan dün İsrailli yetkililer, ABD yönetiminin Gazze’de savaşı sona erdirmeyi hedefleyen planın ikinci aşamasını şekillendirmek üzere çalıştığını ve çok uluslu uluslararası bir gücün gelecek aydan itibaren Gazze’de göreve başlamasının planlandığını açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kamu Yayın Kurumu’ndan (Kan 11) aktardığı habere göre Amerikalı yetkililer bu bilgileri son günlerde yapılan görüşmelerde İsrailli muhataplarına iletti.

ABD planına göre, barış komitesinin başkanlığını Birleşmiş Milletler’in eski Orta Doğu Özel Temsilcisi Nikolay Mladenov’un üstlenmesi, Gazze’de konuşlandırılması öngörülen uluslararası gücün komutasının ise bir ABD’li general tarafından yürütülmesi öngörülüyor.

Amerikalı yetkililere göre söz konusu gücün; güvenlik istikrarının korunması, geçiş sürecinin güvence altına alınması ve askeri operasyonların durmasının ardından Gazze’de yeni siyasi ve idari düzenlemelere zemin hazırlanması gibi görevler üstlenmesi planlanıyor.


İsrail tarafından tutulan 23 Lübnanlı mahkumun belgeleri

İsrail tarafından rehin tutulan Lübnanlı mahkumların aileleri Beyrut şehir merkezinde oturma eylemi düzenledi (EPA)
İsrail tarafından rehin tutulan Lübnanlı mahkumların aileleri Beyrut şehir merkezinde oturma eylemi düzenledi (EPA)
TT

İsrail tarafından tutulan 23 Lübnanlı mahkumun belgeleri

İsrail tarafından rehin tutulan Lübnanlı mahkumların aileleri Beyrut şehir merkezinde oturma eylemi düzenledi (EPA)
İsrail tarafından rehin tutulan Lübnanlı mahkumların aileleri Beyrut şehir merkezinde oturma eylemi düzenledi (EPA)

Lübnanlı Esirler ve Serbest Bırakılan Tutukluların Temsilciler Komitesi, İsrail tarafından tutulan Lübnanlı esirler dosyasını aktif hale getirilmesi, siyasi ve diplomatik önceliklerin en başına yerleştirmesi çağrısında bulundu. Bu çağrı, aralarında on yıllardır tutuklu bulunan 3 kişi de olmak üzere 23 Lübnanlı esirin yanı sıra son savaş sırasında ve sonrasında tutuklanan yeni esirler ve akıbeti hala bilinmeyen 42 kayıp kişi dikkate alınarak yapıldı.

Bu, ilgili makam tarafından Lübnan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Joseph Avn'a gönderilen resmi bir muhtıra ile dile getirildi. Bu konuda diplomatik, hukuki ve insani yardım da dahil olmak üzere kapsamlı bir ulusal yaklaşımın benimsenmesi ve yetkili uluslararası kurumlar aracılığıyla uluslararasılaştırılması çağrısında bulunuldu.

On yıllardır tutsaklar

Muhtıraya göre, üç Lübnanlı tutsak savaş öncesinden beri İsrail tarafından tutuluyor; biri 1978'den beri, ikincisi 1981'den beri ve üçüncüsü 2005'ten beri. Buna karşılık, son aşamada belgelenen tutsak sayısı 20 yeni tutsağa yükseldi; bunların 11'i Ekim 2024'teki askeri çatışma sırasında, 9'u ise Kasım 2024'teki büyük savaşın sona ermesinden sonra yakalanan sivillerdi.

Komisyon, yeni tutsakların, askeri operasyonlar bağlamı dışında ve bazı durumlarda doğrudan yaralanmaların ardından, balıkçılar, çobanlar, işçiler ve bir belediye polis memurunun dahil olduğu ayrı olaylarda kaçırıldığını belirtti.

d
Beyrut şehir merkezindeki ESCWA binasının önünde İsrail tarafından gözaltına alınan Lübnanlı tutukluların fotoğrafları sergileniyor (EPA)

Muhtırada ayrıca, aralarında öldürülenlerin de bulunduğu 42 kişinin kayıp olduğu ve İsrail'in Uluslararası Kızılhaç Komitesi ile herhangi bir iş birliği yapmaması nedeniyle cesetlerinin İsrail tarafından tutulup tutulmadığının bugüne kadar bilinmediği ifade edildi.

İhlal iddiaları ve harekete geçme talepleri

Komisyon, İsrail'i Uluslararası Kızılhaç ile iş birliği yapmayı reddetmeye devam etmekle, mahkumları ziyaret etmeyi engellemekle veya durumları hakkında bilgi vermeyi önlemekle suçladı. Son zamanlarda serbest bırakılan Filistinli mahkumların ifadelerine dayanarak, Lübnanlı mahkumların fiziksel ve psikolojik işkenceye, yiyecek ve sudan mahrum bırakılmaya, kasıtlı tıbbi ihmale ve özellikle yaralı olanlar için aşağılayıcı ve onur kırıcı muameleye maruz kaldıklarını vurguladı.

sdgt
İsrail tarafından esir tutulan Lübnanlı mahkumların akrabaları ve aileleri, Beyrut şehir merkezinde oturma eylemi düzenleyerek fotoğraflarını sergilediler (EPA)

Komisyon, Cumhurbaşkanlığı ve hükümete, yemin konuşmasında ve bakanlar açıklamasında belirtilen, tutuklular meselesinin ulusal bir öncelik olarak ele alınması yönündeki hususun, Dışişleri Bakanlığı tarafından Arap ve uluslararası düzeylerde, Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi ile koordinasyon içinde, ilgili Birleşmiş Milletler mekanizmalarından yararlanılarak ve dosyayı takip edecek bağımsız bir ulusal komite kurularak derhal hayata geçirilmesi çağrısında bulundu.


Hizbullah, uluslararası yaptırımlardan kaçınmak için mali yapısını yeniden düzenliyor

Beyrut'un güney banliyölerinde bulunan Karz-ı Hasen Vakfı'na ait binalardan biri (AP)
Beyrut'un güney banliyölerinde bulunan Karz-ı Hasen Vakfı'na ait binalardan biri (AP)
TT

Hizbullah, uluslararası yaptırımlardan kaçınmak için mali yapısını yeniden düzenliyor

Beyrut'un güney banliyölerinde bulunan Karz-ı Hasen Vakfı'na ait binalardan biri (AP)
Beyrut'un güney banliyölerinde bulunan Karz-ı Hasen Vakfı'na ait binalardan biri (AP)

Hizbullah, uluslararası ve yerel yaptırımlardan ve kapatılması yönündeki baskılardan kaçmak için, Karz-ı Hasen Vakfı adlı mali kolunu parçalara ayırmaya başladı. Bu amaçla, Karz-ı Hasen’in eskiden güvendiği altın teminatına alternatif olarak, taksitler halinde altın satışı yapan bir kurum kurdu; bu girişim "yasal konumlandırma politikası" olarak görülüyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan finans kaynakları, bu önlemin ABD Hazine Bakanlığı'nı tatmin etmesinin pek olası olmadığını, Bakanlığın Lübnan'dan kurumu kapatmasını ve para sektöründeki kontrolsüz faaliyetlere son vermesini talep ettiğini belirtti. Kaynaklar, "Temel sorun devam ettiği sürece, şekli değiştirmek Amerikalıları tatmin etmeyecektir" değerlendirmesinde bulundu.

Bu sırada, Lübnan'ın güneyindeki Litani Nehri'nin güneyinde, Lübnan ve İsrail orduları arasında dolaylı bir çatışma yaşandı. İsrail, Lübnan ordusunun sabah saatlerinde arama yaptığı bir bina için tahliye uyarısı verdi. İletişim sayesinde bombardıman "geçici olarak" durduruldu, ancak ordu binayı tekrar aradı ve içinde herhangi bir silah bulamadı.