İtalya'da aşı karşıtları meydanlara indi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İtalya'da aşı karşıtları meydanlara indi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İtalya'da Kovid-19 aşısı ve tedbirlerine karşı çıkan çok sayıda kişi, Roma ve Milano’da protesto etkinlikleri düzenledi.
Roma'daki San Giovanni Meydanı'nda düzenlenen oturma eyleminde, ülke genelinde seyahat ve pek çok sosyal faaliyet için zorunlu hale getirilen Kovid-19 aşısı yapıldığında ya da kısa süre önce hastalık geçirildiğinde veya son 48 saatte yapılan negatif sonuçlu test ile temin edilebilen “Yeşil Geçiş” belgesi ve Kovid-19 aşısı protesto edildi.
Başkentteki oturma eylemine yaklaşık 5 bin kişi katıldı.
Çok sayıda protestocunun miting sırasında maske takmadığı görüldü. Mitingde zaman zaman göstericiler ile güvenlik güçleri arasında tansiyonun yükseldiği belirtildi.

Ülkenin ikinci büyük kenti Milano'daki aşı karşıtı gösteri de 25 Nisan Meydanı'nda düzenlendi. Burada da Kovid-19 aşısı ve aşıyı şart koşan kısıtlayıcı tedbirlere tepki gösterildi.
Milano'daki gösteriye, aşı karşıtı görüşleriyle bilinen Fransız virolog Profesör Luc Montagnier’in de katılması dikkati çekti.
İtalya'da hükümet, ülkede Kovid-19'un baskın türü haline gelen Omicron varyantı nedeniyle hızlı vaka artışının önüne geçmek için 10 Ocak itibarıyla 50 yaş üstüne aşı zorunluluğu ve aşısızların sosyal faaliyetlere girişlerini kısıtlayıcı bir dizi yeni tedbiri devreye sokmuştu.

Ülkede Kovid-19 salgınında son 24 saatte 180 bin 426 yeni vaka tespit edilirken, 308 kişi hayatını kaybetmişti.
İtalya'da bugün itibarıyla aşılaması tamamlananların 12 yaş üstü nüfusa oranı yüzde 86,7'yi buldu.



ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnan'da kendi ifadesiyle ‘Başkan Trump'ın sabrına bağlı’ sınırlı bir zaman dilimi olduğunu vurguladı.

Barrack, New York'ta düzenlediği ve Şarku’l Avsat'ın da davet edildiği basın toplantısında şunları söyledi: “Trump sabrıyla tanınsa da bu sabır sınırsız değil. Lübnan'ı çok seviyor ve belki de Dwight Eisenhower'dan bu yana hiçbir ABD başkanı bu sevgiyi göstermemiştir. Bu ülkeye yönelik samimi takdirlerini ifade etti. Ancak Lübnanlılar harekete geçmeli. Bu fırsatı değerlendirmek zorundalar. Aramızda bir etkileşim var, bu nedenle zaman zaman biraz hayal kırıklığına uğrasam da iyimserim.”

Hizbullah'ın silahları konusunda Barrack, kabine içinde ve üç başkan (Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı) arasında bir uzlaşmaya varılırsa ve Hizbullah ağır silahlarını yavaş yavaş bırakmayı kabul ederse bunun bir başlangıç olacağını söyledi. Barrack sözlerini şöyle sürdürdü: “Lübnan'da herkes hafif silahlar taşıyor ama burada söz konusu olan İsrail'i etkileyebilecek silahlar. Bu desteklenmesi gereken bir süreç ve Lübnan ordusunun silah toplama işini yapabilmesi için güçlendirilmesi gerekiyor. Sorun şu ki orduya bir süredir ödeme yapılmıyor ve bu da engellerden biri. Tüm bu unsurların aynı anda gerçekleşmesi gerekiyor. Lübnanlılar arasında büyük saygı gören Lübnan ordusunun silahların nasıl iade edileceği ve bir iç savaşa yol açmadan nasıl toplanacağı konusunda Hizbullah ile yumuşak bir müzakere yürütmesi için güçlendirilmesi lazım. Çünkü bu silahlar yeraltı garajlarında, mahzenlerde ve evlerin altında saklanıyor.”

Barrack, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ın silahlarıyla ilgili olarak gecikmesinin sebebinin iç savaş korkusu olduğuna inanıyor.

ABD elçisi, Suriye ile İsrail arasındaki herhangi bir normalleşmenin doğal olarak Lübnan, İsrail, Irak ve nihayetinde İsrail arasında da normalleşmeyi gerektireceğini belirtti. Barrack, “Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, İsrail'in düşman olmadığını ve mevcut sorunlara çözüm bulmak için İsrail'le görüşmeye ve müzakereye açık olduğunu söylerken tutumunda netti. Bu süreç diğer komşu ülkelerde olduğu gibi kademeli adımlarla başlayacak” ifadelerini kullandı.

Barrack, “Başkan Trump'ın İran'ın bombalanmasına verdiği destek gibi attığı cesur adımlar kısa vadeli de olsa bir fırsatı temsil ediyor. Çünkü İran, Hamas, Hizbullah ve Husiler şu anda geçici bir geri çekilme durumunda. Geri kalan ülkelerin kendilerini yeniden tanımlama şansı var” dedi ve kararın kendilerine bağlı olduğunu vurguladı. Barrack, “Bu adımların zaten atılmakta olduğuna ve herkesin bu yönde ilerlemek için sorumlulukla hareket ettiğine inanıyorum” diyerek sözlerini noktaladı.