"Farklı bir gezegenden" gelmiş gibi görünen kum sütunlar nasıl ortaya çıktı?

Kum sütunlar, Michigan Gölü kıyısındaki Tiscornia Park'ta fotoğraflandı. Arka planda North Pier Deniz Feneri görülüyor (Terri Abbott)
Kum sütunlar, Michigan Gölü kıyısındaki Tiscornia Park'ta fotoğraflandı. Arka planda North Pier Deniz Feneri görülüyor (Terri Abbott)
TT

"Farklı bir gezegenden" gelmiş gibi görünen kum sütunlar nasıl ortaya çıktı?

Kum sütunlar, Michigan Gölü kıyısındaki Tiscornia Park'ta fotoğraflandı. Arka planda North Pier Deniz Feneri görülüyor (Terri Abbott)
Kum sütunlar, Michigan Gölü kıyısındaki Tiscornia Park'ta fotoğraflandı. Arka planda North Pier Deniz Feneri görülüyor (Terri Abbott)

ABD'deki Michigan Gölü'nün kıyılarındaki kumda ortaya çıkan ve satranç taşlarını andıran tuhaf yapılar fotoğrafçıların dikkatini çekiyor.
Ocak ayının başından beri birçok fotoğrafçı, bölgedeki kumdan yapıların görüntülerini kaydetti ve sosyal medya kullanıcılarının ilgisini cezbetti.
Öte yandan görüntüler, akıllara "Bunlar nasıl oluştu?" sorusunu getirdi. Uzmanlara göre bunlar "başka bir dünyadan gelmiş gibi" görünse de doğal süreçlerin sonucu.
Fizik Profesörü Daniel Bonn, bunların oluşumunun kum ve suyun etkileşimiyle rüzgar koşulları dahil olmak üzere, çeşitli faktörlere bağlı olduğunu söyledi.
Doğa fotoğrafçısı Terri Abbott, "hoodoo" adı verilen bu sütunların boyunun 7,6 ve 51 santimetre arasında değiştiğini ifade etti.
Kumsaldaki çarpıcı şekilleri 8 Ocak'ta ziyaret eden fotoğrafçı, "Yerde uzandım ve bu heykelleri çektim, farklı bir gezegendenmiş gibi göründüler" diye konuştu.
"Donmuşlardı ve dokunmak zordu. Karmaşık ve çok keskin kenarları var, her biri kendi yollarıyla şaşırtıcı hale gelmiş."
Abbott daha önce hiç böyle yapılar görmediğini söyleyerek, "Ne kadar mükemmel yontulduklarına inanamadım" diye ekledi.
Amsterdam Üniversitesi'nde görev alan Prof. Bonn'a göre Michigan'ın kış aylarındaki dondurucu havası bu tuhaf, satranç taşı benzeri yapıların oluşumuna zemin hazırladı.
Livescience'a konuşan Bonn, "Kum soğuduğunda içinde donan sıvı yamalar var" dedi.
Göl kenarının rüzgarlı bir yer olduğunu vurgulayan bilim insanına göre kum yüklü rüzgar bu donmuş yamalara vurduğunda, görünüşte birbirine zıt iki olay meydana geliyor.
İlk olayda kum tanelerinin bir kısmı donmuş yamaya yapışarak büyümesini sağlıyor. Bonn, "Bu daha sonra kabaca silindirik, kumdan kale benzeri bir yapı oluşturur" diye açıklıyor.
İkinci olayda ise rüzgar, sütunları aşındırarak kumu alıp götürebiliyor. Bonn'a göre bu da " silindirin mevcut asimetrik şeklini almasını" sağlıyor.

Kullanıcılardan biri, "Bu fenomene tanık olmak ve kaydetmek için orada olmanız ne kadar şaşırtıcı!" diye yazdı (@joshua.nowicki / Instagram)
Bir diğer doğa fotoğrafçısı Joshua Nowicki, 7-8 Ocak'ta bu sütunları görüntüledi ve inceledi.
Fotoğrafçı, sütunların "kumun birkaç gün boyunca ıslak kaldığı ve sürekli yüksek rüzgarların estiği" zamanlarda ortaya çıktığını saptadı:
Nowicki "bu yıl fotoğrafladığım en uzun sütunlar yaklaşık 38 santimetreydi" diye konuştu:
"Plaj boyunca en az 6 sütun grubu vardı. Bunlarda 30 veya daha fazla yapı gördüm. Bir grupta kesinlikle 30'dan fazlalardı."
Öte yandan çoğu sütunun varlığı uzun sürmüyor. Nowicki, rüzgarın genellikle birkaç gün içinde "bunları tamamen aşındırdığını veya devirdiğini" belirtiyor. Buna göre sütunlar, sıcaklık donma noktasının üzerine çıkarsa parçalanıyor veya genellikle karla kaplanıyor.
"Sadece kısa bir süre için var olmaları onları çok özel kılıyor" diyen fotoğrafçı şöyle ekliyor:
"Şekli hala iyiyken onları görmek için doğru zamanda orada olmalısınız."
Independent Türkçe, Livescience



İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
TT

İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Çin'in güneybatısında keşfedilen 300 bin yıllık nadir ahşap aletler, bölgedeki ilk insanların büyük ölçüde kök ve yumrular gibi yeraltı bitkileriyle beslendiğini gösteriyor.

Hakemli dergi Science'da perşembe günü yayımlanan bulgular, Doğu Asya'daki erken insan atalarının gelişmiş bilişsel becerilerine, yaşantılarına, beslenme biçimlerine ve çevrelerine ışık tutuyor.

Yunnan eyaletinin Jiangchuan bölgesinde yer alan göl kıyısındaki Gantangqing arkeolojik kazı alanında, oksijenden yoksun kil tortularda ahşap aletlerin korunması sayesinde bu nadir buluntu elde edildi.

Araştırmacılar tortularda yaklaşık bin organik kalıntı da buldu.

Ortaya çıkarılan kalıntıları gelişmiş teknikler kullanarak tarihlendiren bilim insanları, aletlerin 250 bin ila 350 bin yıllık olduğunu tespit etti.

Bilim insanları, çeşitli biçim ve işlevlere sahip "son derece nadir" ahşap aletlerin yaklaşık 300 bin yıllık katmanlardan çıkarıldığını söylüyor.

Bugüne kadar bu döneme ait, biri Avrupa'da diğeri Afrika'da olmak üzere ahşap alet içeren sadece iki keşif yapılmıştı.
 

Görsel kaldırıldı.

Gantangqing'deki ahşap aletler (Liu ve ekip arkadaşları/Science)


Yeni keşfedilen çubuklardan ikisi, İtalya'nın Poggetti Vecchi bölgesinde bulunan 171 bin yıllık aletlere benzerlik gösteriyor.

Kanca biçimli benzersiz 4 aletin daha ortaya çıkarıldığını belirten bilim insanları, bunların muhtemelen kökleri kesmek için kullanıldığını söylüyor.

Ayrıca araştırmacıların ahşap aletlerin üzerinde kasıtlı cilalama ve kazıma izleri, kenarlarındaysa toprak kalıntıları saptaması, bunların kök ve yumrular gibi yeraltı bitkilerini kazmak için kullanıldığına işaret ediyor.

Bilim insanları, "Ahşap aletler arasında kazma çubukları ve küçük, eksiksiz, elle tutulan sivri uçlu aletler var" diye yazıyor.

Bilim insanları bu bulgulara dayanarak insanların Doğu Asya'daki atalarının muhtemelen bitki temelli bir beslenme biçimi izlediğinden şüphelenirken, bölgede çam fıstığı, fındık, kivi meyvesi ve su yumrularına dair kanıtlar tespit edildi.

Buna karşılık Avrupa ve Afrika'da saptanan ahşap aletler av aletleri, mızraklar ve mızrak uçlarıydı.

Çalışmanın ortak yazarı arkeolog Bo Li şöyle diyor:

Bu keşif, erken insan adaptasyonuna ilişkin önceki varsayımlara meydan okuyor. Çağdaş Avrupa yerleşimleri (Almanya'daki Schöningen gibi) büyük memelileri avlamaya odaklanırken, Gantangqing subtropik bölgelerde bitki temelli, eşsiz bir hayatta kalma stratejisini ortaya koyuyor.

Dr. Li, "Ahşap aletlerin çeşitliliği ve karmaşıklığı da arkeolojik kayıtlardaki önemli bir boşluğu dolduruyor, çünkü 100 bin yıldan daha eski ahşap aletler Afrika ve Batı Avrasya dışında son derece nadir görülüyor" ifadelerini kullanıyor.

Keşif, ahşap aletleri kullanan erken insanların dünya genelinde çok daha geniş bir alana yayıldığını gösteriyor.

Ayrıca farklı ortamlarda yaşayan tarih öncesi kültürlerin yerel olarak işlerine yarayacak aletler geliştirdiğine de işaret ediyor.


Independent Türkçe, independent.co.uk/news