ABD’nin Yemen Özel Temsilcisi Lenderking: ABD teröre karşı BAE ile dayanışma içerisinde

Karkaş: “Husilerin yeniden terör örgütü olarak sınıflandırılması, Yemen krizine çözüm için diplomatik yaklaşımı güçlendiriyor”

Dr. Enver Karkaş’ın Tim Lenderking ile görüşmesinden (WAM)
Dr. Enver Karkaş’ın Tim Lenderking ile görüşmesinden (WAM)
TT

ABD’nin Yemen Özel Temsilcisi Lenderking: ABD teröre karşı BAE ile dayanışma içerisinde

Dr. Enver Karkaş’ın Tim Lenderking ile görüşmesinden (WAM)
Dr. Enver Karkaş’ın Tim Lenderking ile görüşmesinden (WAM)

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Devlet Başkanı Diplomatik Danışmanı Dr. Enver Karkaş, 22 Ocak’ta Husi terör saldırıları karşısında BAE ile dayanışmalarını ileten ABD’nin Yemen Özel Temsilcisi Tim Lenderking ile bir araya geldi.
Dr. Karkaş, toplantı sırasında uluslararası toplumun uluslararası barış ve güvenliği tehdit eden bu düşmanca ve terörist eylemlere karşı sağlam bir duruş sergilemesi gerektiğini vurguladı. Terörist milislerin yaptıklarının açık bir saldırı olduğunu söyleyen danışman, BAE’nin egemenliğini ve ulusal güvenliğini savunmaktan çekinmeyeceğini ve topraklarına yönelik herhangi bir saldırıyı önleme ve yanıt verme konusunda yasal ve ahlaki bir hakkı olduğunu belirtti.
Dr. Enver Karkaş, “Husiler tarafından Abdu Dabi’deki sivil tesislere yönelik gerçekleştirilen terör saldırılarını kınayan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) tutumu, milislerin saldırgan davranışlarına, bölge ülkelerinin ve Yemen halkının güvenliğini ihlal etmesine ve uluslararası deniz trafiğine yönelik sürekli tehdidine karşı ciddi bir uluslararası duruşu temsil ediyor” dedi. Dr. Karkaş, ateşkese varılması ve Yemen krizine siyasi bir çözümün bulunması için uygun bir uluslararası baskının ortaya koyulması ve Husilerin Yemen’in ve bölgenin geleceğini manipüle etmeye devam etmesinin önlenmesi çağrısında bulundu. Bu çerçevede Husilerin yeniden terör örgütü olarak sınıflandırılmasının, Yemen krizine bir çözüm bulmaya ve Husi uzlaşmazlığını yıkmaya yönelik acil uluslararası diplomatik eğilimi artırdığına dikkat çekti. BAE’li yetkili ayrıca, Husilerin hiçbir zaman herhangi bir anlaşma ve taahhütte bulunmadığını söylerken, bunu açık bir uluslararası baskı olmadan da yapmayacağını vurguladı.
Husilerin, Hudeyde limanını ‘finansman, silahlanma ve bölge ülkelerinin güvenliğini tehdit etmek için Yemen’e füze ve insansız hava araçlarını sokmak’ için askeri bir tesis olarak kullandığını söyleyen Dr. Karkaş, bu durumun terör faaliyetlerini durdurmak için uluslararası eylem gerektirdiğini belirtti. BAE’li yetkili ayrıca, Husilerin Stockholm Anlaşması ile yaptığı sözleşmelere hiçbir şekilde uymadığını söyledi.
BAE Devlet Başkanı’nın Danışmanı, terörist Husi milislerin BAE’deki sivil alanlara ve tesislere yönelik terör saldırısını kınayan ABD’nin tavrı için takdirini yineleyerek, Husilerin bölgenin güvenliği ve istikrarını hiçe saymasını durdurmak amacıyla ABD ve uluslararası toplumla birlikte çalışma çağrısında bulundu.
Öte yandan Bahreyn, BMGK’nın ‘BAE’ye ve başkent Abu Dabi’deki sivil tesislere yönelik Husi terör saldırılarını kınadığı ve bölgedeki barış ve güvenliği etkileyecek tehlikeli bir tırmanış olarak değerlendirdiği’ açıklamasını memnuniyetle karşıladı.
Bahreyn Dışişleri Bakanlığı, yaptığı açıklamada BMGK’nın Husi terör saldırısını kınamasının BAE’nin yasal hakkına uluslararası desteği yansıttığını belirtti. Bakanlık, bu tavrın ‘Husi milislerin suç uygulamaları ve tüm uluslararası yasaların sürekli ihlalleri karşısında ülkenin egemenliğini savunmak, güvenliğini, istikrarını ve vatandaşlarının güvenliğini korumak için’ ortaya koyulduğunu vurguladı.
Bakanlık, uluslararası toplumu ‘Körfez girişimi, yürütme mekanizması, kapsamlı ulusal diyalog konferansının sonuçları ve Yemen kriziyle ilgili 2216 sayılı BMGK kararı uyarınca’ terörist Husi milislere, onun saldırılarına ve suç uygulamalarına karşı sağlam ve kararlı bir duruş sergilemeye, Yemen krizine ateşkes sağlamaya ve siyasi bir çözüme ulaşmak için çalışmaya çağırdı.
Öte yandan Kuveyt de BMGK’nın Husi milislerin BAE’ye yönelik saldırılarını kınamasını memnuniyetle karşıladı.
Kuveyt Dışişleri Bakanlığı, yaptığı açıklamada Kuveyt’in ‘BMGK tarafından yayınlanan ve BAE’deki tesislere yönelik Husi saldırılarını kınayan’ açıklamasını memnuniyetle karşıladığını ifade etti. Bakanlık, bu açıklamanın ‘Husi milislerinin barış ve güvenliği tehdit eden davranışlarının ciddiyetini ve BMGK’nın bu konudaki ilgisini ve takibini’ yansıttığını belirtti. Kuveyt Dışişleri Bakanlığı, BMGK’yı ‘ateşkes çağrılarına yanıt vermeleri, Yemenli taraflar arasındaki siyasi istişareleri yeniden başlatmak da dahil, BM ve Yemen temsilcilerinin çabalarıyla olumlu etkileşime geçmeleri’, ayrıca ‘Körfez girişimi, yürütme mekanizması, kapsamlı ulusal diyalog konferansının sonuçları ve Yemen kriziyle ilgili 2216 sayılı BMGK kararı uyarınca istenilen siyasi çözüme ulaşmak için’ Husi milislere baskı yapma çabalarını iki katına çıkarmaya çağırdı. Bakanlık, bu çözüme ulaşmak için uluslararası toplum tarafından sarf edilen tüm çabalara Kuveyt’in desteğini dile getirdi.
Öte yandan Ürdün de BMGK’nın Husi milislerin BAE’ye yönelik terör saldırısına ilişkin açıklamasını memnuniyetle karşıladı. Ürdün Dışişleri ve Gurbetçi İşleri Bakanlığı, 22 Ocak’ta BMGK’nın yayınladığı ve Husi milisler tarafından BAE’deki sivil tesislere karşı düzenlenen terör saldırılarını kınadığı’ açıklamasını memnuniyetle karşıladığını açıkladı.
Bakanlığın resmi sözcüsü Heysem Ebu Ful, Ürdün’ün güvenliklerini ve çıkarlarını korumak için attığı her adımda BAE’ye mutlak desteğini dile getirdi. Ebu Ful ayrıca, ülkesinin BAE’ye yönelik korkakça terör saldırısını güçlü bir şekilde kınadığını yineledi.



Suudi Arabistan ve ABD nükleer enerji konusunda “ortak bildiri” imzaladı

Ortak bildiri, Suudi Arabistan ile ABD’nin bölgesel ve uluslararası zorluklar ve tehditlerle başa çıkmak için birlikte çalışabilecek güvenlik ortakları olduğunu teyit ediyor (SPA)
Ortak bildiri, Suudi Arabistan ile ABD’nin bölgesel ve uluslararası zorluklar ve tehditlerle başa çıkmak için birlikte çalışabilecek güvenlik ortakları olduğunu teyit ediyor (SPA)
TT

Suudi Arabistan ve ABD nükleer enerji konusunda “ortak bildiri” imzaladı

Ortak bildiri, Suudi Arabistan ile ABD’nin bölgesel ve uluslararası zorluklar ve tehditlerle başa çıkmak için birlikte çalışabilecek güvenlik ortakları olduğunu teyit ediyor (SPA)
Ortak bildiri, Suudi Arabistan ile ABD’nin bölgesel ve uluslararası zorluklar ve tehditlerle başa çıkmak için birlikte çalışabilecek güvenlik ortakları olduğunu teyit ediyor (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman ile ABD Başkanı Donald Trump bugün Beyaz Saray'da Suudi Arabistan ve ABD arasında ‘stratejik savunma anlaşması’ imzaladı.

Anlaşma, 90 yılı aşkın süredir iki ülkeyi birleştiren stratejik ortaklık ve köklü tarihi bağlar temelinde imzalandı. Anlaşma, uzun vadeli savunma ortaklığını güçlendiren ve her iki tarafın bölgedeki barış, güvenlik ve refahı destekleme konusundaki ortak taahhüdünü yansıtan önemli bir adım.

Anlaşma, Suudi Arabistan ve ABD’nin bölgesel ve uluslararası zorluklar ve tehditlerle mücadele etmek için birlikte çalışabilecek güvenlik ortakları olduğunu teyit ederek, iki taraf arasında savunma kapasitelerinin geliştirilmesi ve entegrasyonunun yanı sıra, uzun vadeli savunma koordinasyonunun derinleştirilmesini, caydırıcılık kapasitelerinin artırılmasını ve hazırlık seviyesinin yükseltilmesini öngörüyor. Anlaşma ayrıca, her iki ülkenin güvenliğini ve istikrarını artırmaya katkıda bulunan sürekli ve sürdürülebilir bir savunma ortaklığı için sağlam bir çerçeve oluşturuyor.

Beyaz Saray'dan yapılan açıklamaya göre Riyad ve Washington, Suudi Arabistan Veliaht Prensi’nin ziyareti sırasında sivil amaçlı nükleer enerji alanında da anlaşmalar imzaladı.

ABD yönetimi, iki ülkenin nükleer enerji konusunda ‘onlarca yıl boyunca milyarlarca dolarlık iş birliğinin yasal temelini oluşturan ve Nükleer Silahların Yayılmasının Önlemesi Antlaşması (NPT) maddelerine uygun olarak yürütülecek’ bir ‘ortak bildiri’ üzerinde anlaştıklarını duyurdu.

Bir kaynak, ABD Başkanı Donald Trump'ın toplantı sırasında Suudi Arabistan'a F-35 savaş uçakları satmayı kabul ettiğini söylediğini aktardı.


Trump, Suudi Arabistan'ı "NATO Üyesi Olmayan Önemli Müttefik" olarak ilan etti

ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'ın Doğu Salonu'nda düzenlenen akşam yemeğinde Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile tokalaşıyor (AP)
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'ın Doğu Salonu'nda düzenlenen akşam yemeğinde Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile tokalaşıyor (AP)
TT

Trump, Suudi Arabistan'ı "NATO Üyesi Olmayan Önemli Müttefik" olarak ilan etti

ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'ın Doğu Salonu'nda düzenlenen akşam yemeğinde Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile tokalaşıyor (AP)
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'ın Doğu Salonu'nda düzenlenen akşam yemeğinde Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile tokalaşıyor (AP)

ABD Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan'ın NATO dışı önemli müttefik olarak belirlenmiş olduğunu duyurdu. Suudi Arabistan ile olan önemli ortaklığın her iki ülkenin çıkarlarını da ilerletmeye devam edeceğini vurguladı.

Trump, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman onuruna verdiği akşam yemeğinde “Suudi Arabistan'ı ‘NATO Üyesi Olmayan Önemli Müttefik’ olarak tanıyarak askeri iş birliğimizi daha yüksek seviyelere taşıyoruz, bu son derece önemli” ifadelerini kullandı.

ABD, sadece 19 ülkeyi ‘NATO Üyesi Olmayan Önemli Müttefik’ olarak tanıyor.

dfv
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'da Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ı ağırladığı akşam yemeğinde konuşurken (Reuters)

ABD Başkanı Trump, konuşmasının başında Suudi Arabistan Veliaht Prensi’ne hitaben “Arkadaşım ve büyük vizyon sahibi Suudi Arabistan Veliaht Prensi hoş geldiniz. Onu burada aramızda görmekten büyük mutluluk duyuyoruz” dedi.

Trump, sözlerine şöyle devam etti:

“Kral Abdulaziz'in Roosevelt ile görüşmesinden 80 yıl sonra Suudi Arabistan Veliaht Prensi ile görüşüyorum.”

Suudi Arabistan'daki önemli gelişmelerin, bu ülkeyle daha iyi bir iş birliği için kapıyı araladığını söyleyen Trump, “Suudi Arabistan ile yapay zeka (AI) ve mineraller konusunda harika anlaşmalar” imzalanacağını belirtti.

Gazze Şeridi’nde ateşkes anlaşmasının sağlanmasındaki rolü nedeniyle Suudi Arabistan Veliaht Prensi’ne teşekkürlerini ileten Trump, Suudi Arabistan'ın Gazze’de barış anlaşmasına varılmasında önemli bir rol oynadığını vurguladı.


Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Beyaz Saray’da Trump ile bir araya geldi

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Beyaz Saray’da Trump ile bir araya geldi
TT

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Beyaz Saray’da Trump ile bir araya geldi

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Beyaz Saray’da Trump ile bir araya geldi

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, resmi temaslarda bulunmak üzere bugün (Salı) Amerika Birleşik Devletleri’nin başkenti Washington’a geldi. Veliaht Prens, Beyaz Saray’da ABD Başkanı Donald Trump tarafından karşılandı.

Ziyaret kapsamında iki ülke arasındaki stratejik ortaklığın derinleştirilmesi ve mevcut iş birliği mekanizmalarının güçlendirilmesine yönelik kapsamlı görüşmeler yapılması öngörülüyor. Tarafların savunma, ekonomi, enerji, teknoloji ve yatırım alanlarında devam eden ortak projeleri ele almasının yanı sıra, ilişkilerin geleceğine dair yeni iş birliği fırsatlarının da değerlendirilmesi bekleniyor.