NASA'nın uzaya gönderdiği Webb teleskobu son durağına ulaştı

NASA tarafından fırlatılan James Webb Uzay Teleskobu (AP)
NASA tarafından fırlatılan James Webb Uzay Teleskobu (AP)
TT

NASA'nın uzaya gönderdiği Webb teleskobu son durağına ulaştı

NASA tarafından fırlatılan James Webb Uzay Teleskobu (AP)
NASA tarafından fırlatılan James Webb Uzay Teleskobu (AP)

ABD Havacılık ve Uzay Ajansının (NASA) 25 Aralık 2021'de fırlattığı James Webb Uzay Teleskobu'nun yörüngesine yerleştiği bildirildi.
Dünyanın en büyük ve gelişmiş uzay teleskobu Webb, evrenin başlangıcıyla ilgili bilgilere ulaşmak için gönderildiği uzayda, yaklaşık 1 milyon 600 bin kilometre mesafedeki hedefine ulaştı.
Yeryüzüne aydan 4 kat daha uzaklıkta olan 7 tonluk uzay teleskobunun, belirlenen noktaya vararak güneşin etrafında yörüngeye girmek için roket iticilerini yaklaşık 5 dakika ateşlediği ve planlandığı gibi son durağına ulaştığı belirtildi.
Haziranda bilimsel gözlemlerin başlayabilmesi için 10 milyar dolarlık gözlemevindeki aynaların hala titizlikle hizalanması ve kızılötesi dedektörlerin yeterince soğutulması gerektiği ifade edildi.

Evrenin tarihinin tüm aşamalarını incelemesi amaçlanıyor
NASA Yöneticisi Bill Nelson, yaptığı açıklamada, "Evrenin gizemlerini ortaya çıkarmaya bir adım daha yaklaştık. Ve Webb'in bu yaz evrene dair ilk yeni görüşlerini görmek için sabırsızlanıyorum" dedi.
James Webb Uzay Teleskobu’nun 13,5 milyar yıl önceki Büyük Patlama'dan sonra ilk oluşan yıldızların ışığını yakalayarak evrenin tarihinin tüm aşamalarını incelemesi amaçlanıyor.
NASA'nın Avrupa ve Kanada uzay ajanslarıyla ortak çalışmasının ürünü olan Webb, bugüne kadar yapılmış en büyük ve güçlü ancak 31 yaşındaki çalışma ömrünün sonuna yaklaşan Hubble Uzay Teleskobu'nun halefi olarak görülüyor.



Cep telefonu deneyinin sonuçları bilim insanlarını şaşırttı

Fotoğraf: Unplash
Fotoğraf: Unplash
TT

Cep telefonu deneyinin sonuçları bilim insanlarını şaşırttı

Fotoğraf: Unplash
Fotoğraf: Unplash

Araştırmacılar, işyerinde akıllı telefonunuzu kenara koymanın ertelemeyi durdurmak için yeterince iyi bir strateji olmayabileceğini söyledi.

Akıllı telefon erişiminin sınırlandırılması kullanımın azalmasına sağlasa da yakın zamanda yapılan çalışmada, katılımcıların sadece odaklarını farklı bir cihaza kaydırdığı tespit edildi.

Londra Ekonomi Okulu'ndan araştırmacı Dr. Maxi Heitmayer yaptığı açıklamada, "Bu çalışma, akıllı telefonu bir kenara bırakmanın işin bölünmesini ve ertelemeyi azaltmak ya da odaklanmayı artırmak için yeterli olmayabileceğini gösteriyor" dedi.

Sorun cihazın kendisinden değil, cihazlarımızla geliştirdiğimiz alışkanlık ve rutinlerden kaynaklanıyor.

Heitmayer, Frontiers in Computer Science adlı akademik dergide yayımlanan çalışmanın yazarı.

Bu küçük deneyde Londra'da yaşayan, çalışan ya da okuyan 22 katılımcı yer aldı. Çoğunluğu kendini kadın olarak tanımlıyordu ve yaşları 22'yle 31 arasındaydı.

Katılımcılardan iki gün boyunca özel, ses geçirmez odada çalışmaları ve normalde iş için yanlarında bulundurdukları cihazları getirmeleri istendi. Özellikle, bildirim ayarlarında herhangi bir değişiklik yapmadılar.

Deneylerden birinde telefonlar doğrudan katılımcıların masasına yerleştirildi. Bir diğerindeyse telefon, yaklaşık 1,5 metre uzaklıktaki ayrı bir masaya yerleştirildi. Telefon daha uzakta olduğunda, araştırmacılar daha az kullanıldığını ancak dikkatin daha yakındaki dizüstü bilgisayara kaydığını tespit etti.

Heitmayer, "Bu sizin sevdiklerinizle ve işinizle olan bağlantınız. Navigasyon sisteminiz, çalar saatiniz, müzik çalarınız ve bilgi kaynağınız. Beklendiği üzere kişiler, her şeyi yapan araca yöneliyor" dedi.

Net amacınız olmasa bile, sosyal medya hesaplarınızı içerdiğini ve eğlence sağlayabileceğini biliyorsunuz.

Kişilerin işin bölünmesinin önüne geçmek için yapabileceği şeyler var. Bildirimlerini belirli zamanlarda gelecek şekilde ayarlayabilirler. Telefonlarını sessize alabilirler.

Ancak özellikle sosyal medya uygulamalarının cazibesinden ötürü çekim gücü epey yüksek. Reviews.org'un 2023'teki araştırmasına göre, Amerikalıların yüzde 40'ından fazlası telefonlarına bağımlı olduğunu kabul ediyor.

Heitmayer, "Telefonlarımızı kullanırken her birimizin verdiği ve hiç adil olmayan bir savaş var" diye açıkladı.

Telefonların içinde bulunan ve en çok dikkat çeken şeyler, onları kullanma isteğimize karşı koyamamamızdan büyük kazanç sağlayan büyük şirketler tarafından geliştiriliyor. Tüm bunlar kelimenin tam anlamıyla bile bile yapılıyor.

Independent Türkçe