Irak'taki Şii gruplar, Sadr'ın "hükümet kurma sürecinde Maliki'yi dışlamasını" eleştirdi

Mukteda es-Sadr (Reuters)
Mukteda es-Sadr (Reuters)
TT

Irak'taki Şii gruplar, Sadr'ın "hükümet kurma sürecinde Maliki'yi dışlamasını" eleştirdi

Mukteda es-Sadr (Reuters)
Mukteda es-Sadr (Reuters)

Irak'ta İran'a yakın Şii Koordinasyon Çerçevesi adlı çatı kuruluş, Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr'ın "hükümet kurma konusunda eski Başbakan Nuri el-Maliki'yi dışlamasına" tepki gösterdi.
Irak'ta genel seçimlerin galibi Mukteda es-Sadr karşıtı Şii grupları barındıran Koordinasyon Çerçevesi bünyesindeki liderler toplantı yaptı.
Sadr'ın siyasi hasmı olan eski Başbakanlardan Nuri el-Maliki liderliğindeki Kanun Devleti Koalisyonu, Fetih Koalisyonu, Nasr Koalisyonu gibi çeşitli Şii grupları barındıran kuruluştan toplantı sonrası yapılan yazılı açıklamada, Sadr'ın hükümet kurma çalışmalarındaki tutumu eleştirildi.
Açıklamada, "Koordinasyon Çerçevesi, kendi tutumuna bağlı. Bu tutum da ülkeye hizmet için gelecek dönemde yönetime katılmaktır, dışlanmak değil. Ortaklarımızın da buna katılmasını temenni ediyoruz. Irak'ı ve bölgeyi çevreleyen idari, güvenlik ve ekonomik tehlikeler göz önüne alındığında bu konudaki gecikmenin faturası Irak'a kesilecektir" ifadeleri kullanıldı.
Sadr'ın, "Maliki olmadan ittifak kurma" çağrısına işaret edilen açıklamada, hiçbir şekilde bir grubun başka bir grup karşısında zayıflatılmasının doğru olmadığı, bunun adalete aykırı olduğu ve istikrarsızlığı körüklediği kaydedildi.
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Ulusal çoğunluk hükümeti prensibine karşı değiliz. Bu saygıdeğer bir talep. Siyasi güçlerin çoğu da buna çağrı yapıyor. Ama bu çoğunluğun tek bir oluşum yararına olması uygun değil. Dışlama metodu seçimlerde vatandaşın büyük oranda oyunu alan grupların muhalefeti oluşturmasına ya da boykot kararı almasına neden olacak."

Sadr'dan "Maliki'yi bırakın gelin" çağrısı
Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr, dün yaptığı açıklamada, ulusal çoğunluk hükümetini kurma yolunda ilerlediklerini ifade ederek, İran'a yakın Şii gruplarla uzlaşıya varamadıklarını söylemişti.
Koordinasyon Çerçevesi'ne, Maliki olmadan ittifak kurma çağrısı yaptığını ancak bunu reddettiklerini belirten Sadr, şunları ifade etmişti:
"Koordinasyon Çerçevesi ile birkaç kez görüşmemiz oldu. Görüşmelerimizde herhangi bir uzlaşıya varamadık. Onlar, ne bizim ne de kendilerinin muhalefete geçmesini istiyorlar.
Fetih Koalisyonu lideri Hadi Amiri ve Asayib Ehlilhak Hareketi lideri Kays Hazali'ye, 'Nuri el-Maliki olmadan bizimle ittifak kurabileceklerini ve hükümete ortak olabileceklerini' ilettim. Ancak onlar, Maliki olmadan buna razı olmayacaklarını bildirdiler."
Irak'ta 10 Ekim 2021'de yapılan genel seçimlerde Sadr'a bağlı grup 73 vekille 329 sandalyeli Meclisin birinci partisi olmuştu.
Sadr ile siyasi hasım olan eski Başbakan Maliki liderliğindeki Kanun Devleti Koalisyonu ise oylarını artırarak 34 vekil elde etmişti.
Şii lider Sadr, Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ve Sünni Meclis Başkanı Muhammed Halbusi'nin lideri olduğu Takaddum Partisi ile ittifak kurarak içinde Türkmen ve diğer azınlıkların da bulunduğu ve adına "ulusal çoğunluk hükümeti" dediği kabine oluşturulmasını istiyor.



Lübnan Ordusu: Güneyde bir UNIFIL devriyesine saldıran altı kişi yakalandı

Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)
Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)
TT

Lübnan Ordusu: Güneyde bir UNIFIL devriyesine saldıran altı kişi yakalandı

Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)
Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)

Lübnan Ordusu bugün, Lübnan'ın güneyindeki el-Tayri-Bint Cebeli yolunda Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü'ne (UNIFIL) ait bir devriyeye saldıran altı kişinin yakalandığını duyurdu.

Ordu "X" platformunda yayınlanan bir açıklamasında, UNIFIL gücüne yönelik saldırıda bir UNIFIL aracının hasar gördüğünü, ancak personel arasında herhangi bir yaralanma bildirilmediğini ifade etti.

Ordu, UNIFIL'e yönelik herhangi bir saldırının ciddiyetini vurgulayarak, olaya karışanların cezalandırılmasında hiçbir hoşgörü ve müsamaha gösterilmeyeceğini belirtti.

Ayrıca, UNIFIL'in Litani Nehri'nin güneyinde bulunan bölgedeki temel rolünü, ordu ile yakın koordinasyonunu ve istikrarın yeniden sağlanmasına aktif katkısını vurguladı.

UNIFIL dün yaptığı açıklamada, Güney Lübnan'daki devriyelerinden birine ateş açıldığını, ancak herhangi bir yaralanma bildirilmediğini duyurdu.

Bint Cubeyl yakınlarında devriye gezen üç motosikletli altı kişinin barış gücüne yaklaştığını ve içlerinden birinin aracın arkasına yaklaşık üç el ateş ettiğini açıkladı. Olayda yaralanan olmadı.


Arap ve İslam dünyası, İsrail'in Gazzelileri Mısır'a sürme niyetinden endişe duyuyor

Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)
Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)
TT

Arap ve İslam dünyası, İsrail'in Gazzelileri Mısır'a sürme niyetinden endişe duyuyor

Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)
Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)

Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar, İsrail'in Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a geçişine olanak sağlamak için Refah sınır kapısını tek yönlü açacağı yönündeki açıklamalarından derin endişe duyduklarını belirtti.

Sekiz ülkenin dışişleri bakanları yaptıkları açıklamada, Filistin halkını topraklarından çıkarma girişimlerini tamamen reddettiklerini vurgulayarak, ABD Başkanı Donald Trump'ın Refah sınır kapısının her iki yönde de açılması, bölge sakinlerine hareket özgürlüğünün garanti altına alınması, Gazze Şeridi halkından hiçbirinin ayrılmaya zorlanmaması, aksine topraklarında kalmaları ve vatanlarının inşasına katılmaları için uygun koşulların yaratılması, istikrarın yeniden sağlanması ve insani koşulların iyileştirilmesine yönelik bütünleşik bir vizyonun oluşturulması planına tam bağlılık gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

Bakanlar, Başkan Trump'ın bölgede barışı sağlama konusundaki kararlılığına ilişkin takdirlerini yineleyerek, güvenlik ve barışın sağlanması ve bölgesel istikrarın temellerinin sağlamlaştırılması amacıyla, planının tüm yönleriyle, gecikme veya aksama olmaksızın uygulanmasının önemini vurguladılar.

Ateşkesin tam olarak sağlanması, sivillerin çektiği acılara son verilmesi, Gazze'ye insani yardımların kısıtlama veya engel olmaksızın ulaştırılmasının sağlanması, iyileştirme ve yeniden yapılanma çalışmalarına erken başlanması ve Filistin Yönetimi'nin sektördeki sorumluluklarını yeniden üstlenmesi için gerekli koşulların oluşturulması ve böylece bölgede yeni bir güvenlik ve istikrar aşamasının başlatılması gerektiğini vurguladılar.

Bakanlar, ülkelerinin, Güvenlik Konseyi'nin 2803 sayılı Kararı ve ilgili tüm Konsey kararlarının tam olarak uygulanmasını sağlamak ve uluslararası hukuk kararları ve iki devletli çözüm ilkesi uyarınca adil, kapsamlı ve sürdürülebilir bir barışa ulaşmak için elverişli bir ortam sağlamak amacıyla Amerika ve tüm ilgili bölgesel ve uluslararası taraflarla çalışmaya ve eşgüdüm sağlamaya hazır olduğunu teyit ettiler. Bu, işgal altındaki Gazze ve Batı Şeria toprakları da dahil olmak üzere 4 Haziran 1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasıyla sonuçlanacaktır.


Katar: Gazze savaşını sona erdirme müzakereleri kritik bir aşamada

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)
Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)
TT

Katar: Gazze savaşını sona erdirme müzakereleri kritik bir aşamada

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)
Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani bugün yaptığı açıklamada, Gazze savaşıyla ilgili müzakerelerin kritik bir aşamada olduğunu açıkladı.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre Katar'daki Doha Forumu'nda düzenlenen bir panelde konuşan el Sani, arabulucuların ateşkesin bir sonraki aşamasına geçmek için birlikte çalıştıklarını ifade etti.

Başbakan, Gazze'de ateşkesin, İsrail'in Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmesi olmadan tamamlanmayacağını açıkladı.

"Şu anda kritik bir noktadayız... Ateşkes olduğunu düşünemeyiz; ateşkes ancak İsrail'in tamamen çekilmesi ve Gazze'ye istikrarın geri dönmesiyle tamamlanır" ifadelerini kullandı.

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Gazze'ye istikrar gücü kurulmasına ilişkin müzakerelerin sürdüğünü, gücün yetki ve angajman kurallarının da ele alındığını açıkladı.

Katar'daki Doha Forumu'nda konuşan Fidan, gücün temel amacının sınır boyunca İsrailliler ve Filistinliler arasında ayrım yapmak olduğunu belirtti.

Bugün Gazze'nin kuzeyinde, İsrail İHA'sının hedef alması sonucu bir Filistinli hayatını kaybetti, üç kişi de yaralandı. Filistin Bilgi Merkezi yerel kaynaklara dayanarak, "Gazze'nin kuzeyindeki el Atatra kavşağında İsrail'e ait bir İHA tarafından hedef alınanlardan bir şehit ve üç yaralının eş Şifa Hastanesi'ne getirildiğini" bildirdi.

Merkezden yapılan açıklamada, "10 Ekim'de ateşkes anlaşmasının başlamasından bu yana çoğunluğu çocuk, kadın ve yaşlılardan oluşan 369 vatandaşımız hayatını kaybetti, 920'den fazla kişi de yaralandı" denildi.