Tunus’ta ‘anayasanın onaylanması yıldönümünde’ meclis oturumu çağrısı

Gannuşi anayasanın onaylanmasının sekizinci yıldönümü dolayısıyla ‘meclis oturumu’ çağrısı yaptı

Tunus’ta ‘anayasanın onaylanması yıldönümünde’ meclis oturumu çağrısı
TT

Tunus’ta ‘anayasanın onaylanması yıldönümünde’ meclis oturumu çağrısı

Tunus’ta ‘anayasanın onaylanması yıldönümünde’ meclis oturumu çağrısı

Tunus Nahda partisi başkanı Raşid Gannuşi, yeni anayasanın onaylanmasının sekizinci yıldönümünü kutlamak amacıyla ‘meclis oturumu’ düzenlenmesi çağrısında bulundu.  
 Gözlemciler Gannuşi’nin çağrısını Cumhurbaşkanı Kays Said’e meydan okuma olarak değerlendirdi.  
Gannuşi’nin yardımcısı Mahir Mezyub, Alman Haber Ajansı DPA’ya yaptığı açıklamada, anayasayı kutlama oturumunun yerel saatle 11’de başlayacağını ve ‘video konferans’ yöntemiyle yapılacağını belirtti.  
 2011 devriminden sonra seçilen Ulusal Kurucu Meclis, 2014 yılında Tunus'un yeni anayasasını onaylamıştı. Tunus Cumhurbaşkanı, 13 Aralık 2021’de açıkladığı "siyasi krizden çıkış yol haritası" ile ülkede 17 Aralık 2022'de erken genel seçime gidileceğini ve o zamana kadar Meclisin kapalı kalacağını duyurmuştu.
 Dondurulmuş meclisin son başkanı Raşid Gannuşi’nin yardımcısı Mahir Mezyub, Tunus’un ikinci anayasasının kabul edilişinin sekizinci yıldönümünü için gerçekleştirilecek ‘oturuma’ uluslararası temsilcileri de davet etti. Mezyub, BM İnsan Hakları Yüksek Komiser Yardımcısı Nada el-Naşif, Arap Parlamentolar Birliği Genel Sekreteri Fayiz Şevabike ile Parlamentolar Arası Birlik (PAB) Genel Sekreteri Martin Chungong’a birer davetiye iletti.  
 Davetiyede: ‘’Yeni anayasa kutlamaları, Tunus’la ilgilenenlere ve tüm dünyaya, anayasaya ve hukukun üstünlüğüne olan bağlılığımızı göstermek ve istisnai kararlarla anayasal olmayan icraatları reddettiğimizi vurgulamak için bir mesajdır’’ denildi.  
 Gannuşi’nin bu hamlesi, 25 Temmuz'dan bu yana istisnai önlemler çerçevesinde anayasanın birçok maddesini askıya alan, meclisi donduran ve milletvekillerinin dokunulmazlıklarını kaldıran Cumhurbaşkanı Kays Said’e meydan okuma olarak değerlendirildi. Gözlemciler bu kutlamanın 2014 anayasasının ‘geçerli ve meşru’ olmadığını savunan cumhurbaşkanı destekçileri ile karşıtları arasındaki çatışmayı derinleştireceğine inanıyor.  
 Ulusal Reform bloğu temsilcisi Nisrin el-Amari, Gannuşi’den ‘anayasanın imzalanmasının sekizinci yıldönümü kutlamaları’ için yapılacak ‘uzaktan oturum’ için davet aldığını doğruladı ancak iştirak edip etmeyeceğini açıklamadı.
Bu arada, milletvekillerinin dokunulmazlıklarının ve ayrıcalıklarının kaldırılması, maaş ve harcırahlarının kesilmesiyle ilgili cumhurbaşkanı kararnamesinin iptali için açılan dava reddedildi. Milletvekili Hatem el-Meliki, meclisin durumunun belirsizliğini koruduğunu, Cumhurbaşkanı Said’in meclisle ilgili nihai bir karar almasının gerektiğini söyledi. 
 Demokratik Akım, Cumhuriyetçi Parti ile Emek ve Özgürlükler için Demokratik Blok, yeni anayasanın onaylanmasının sekizinci yıldönümünde bir basın toplantısı düzenleyerek, ülkenin içinde bulunduğu ‘kriz ortamından’ çıkış için çözüm önerilerini duyuracak. 
Bahsi geçen partiler daha önce yaptıkları ortak açıklamada, Cumhurbaşkanı Said ve Nahda Hareketinin içinde yer almayacağı bir yol haritası üzerinde çalıştıklarını ifade etmişti. Cumhurbaşkanı ve Nahda hareketinin dışlandığı bir ‘ulusal diyalog’ girişiminin başarılı olup olmayacağı merak konusu iken, bu partilerin Tunus İşçi Sendikası tarafından desteklendiği iddia ediliyor. İşçi Sendikasının geniş bir toplumsal desteği bulunuyor.  
İki gün önce yayınlanan resmi gazetede, Cumhurbaşkanı Kays Said’in, Cumhurbaşkanlığı İletişim Ofisi Direktörü Nadya Akkaşe'nin istifasını kabul ettiği yer aldı. Kays Said’e yakın isimlerden olan Akkaşe’nin istifası, cumhurbaşkanlığı içindeki çekişmeleri gündeme getirmişti.  



Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
TT

Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)

Filistin haber ajansı Safa’nın haberine göre Sivil savunma ekipleri, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan 13 evin enkazı altında kalan 55 şehidin cesedini aramaya başladı.

Ajans, "Sivil Savunma ekiplerinin, uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde, Gazze şehrinin Rimal mahallesindeki bir evin enkazı altından Filistinli ailenin şehitlerinin cesetlerini çıkardığını" belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Safa’dan aktardığına göre "Gazze Şeridi'nde iki yıldır süren İsrail imha savaşının kurbanı olan 9 binden fazla şehit, halen evlerin enkazı altında gömülü kalmaya devam ediyor."


Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
TT

Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]

Ürdün, Kraliyet Ürdün Hava Kuvvetleri aracılığıyla, dün sabah erken saatlerde Suriye'nin güneyindeki çeşitli DEAŞ mevzilerini hedef alan hassas hava saldırılarına katıldı.

Ürdün devletine ait el-Memleke TV internet sitesine göre, ABD ile iş birliği içinde gerçekleştirilen bu katılım, Suriye hükümetinin yakın zamanda katıldığı DEAŞ karşıtı uluslararası koalisyon operasyonlarının bir parçasıdır.

Bu operasyon, terörle mücadele çerçevesinde ve özellikle DEAŞ terör örgütünün güney Suriye'de yeniden yapılanıp kapasitesini güçlendirmesinin ardından, aşırılıkçı örgütlerin bu bölgeleri Suriye'nin komşularının ve bölgenin güvenliğini tehdit etmek için birer üs olarak kullanmasını önlemek amacıyla gerçekleştirildi.


El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
TT

El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)

Irak'taki "Koordinasyon Çerçevesi" ittifakının liderlerinden Ammar el-Hakim, devletin güç kullanımında tekel sahibi olması gerektiğini belirterek, silahların ülkedeki karar vericiler üzerinde baskı aracı olarak kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

El-Hakim dün yaptığı konuşmada, "Silahlar, anayasaya uygun olarak, Irak halkının ve siyasi partilerinin iradesiyle, dışarıdan dayatmalarla değil, devletin elinde olmalıdır" dedi.

Hikmet Hareketi partisinin lideri el-Hakim, karar vericiler üzerinde baskı kurmak için devlet dışında silah kullanılmasına karşı olduğunu ifade etti.

El-Hakim'in partisinin liderlerinden Fahd el-Cuburi, "Washington, yeni hükümette grupların yer alması konusunda çekincelerini dile getirdi" dedi.

Son dönemde parlamentoda birkaç sandalye kazanan ve silahlı bir fraksiyon olan İmam Ali Tugayları ise "devletin elindeki silahların tekelleştirilmesini ve Haşdi Şabi Güçlerinin güçlendirilmesini" savundu. Tugayların genel sekreteri Şibl el-Zaidi, yaptığı açıklamada, "fraksiyonel güçlerin seçimlerdeki önemli zaferi, onları önemli bir sınavın önüne koyuyor" ifadelerini kullandı.