WHO: Omikron’un oluşturduğu risk hala yüksek

Genel vaka oranının bu hafta ‘yavaşça’ arttığı tespit edildi

Salı günü Paris sokaklarında maske takan insanlar (Reuters)
Salı günü Paris sokaklarında maske takan insanlar (Reuters)
TT

WHO: Omikron’un oluşturduğu risk hala yüksek

Salı günü Paris sokaklarında maske takan insanlar (Reuters)
Salı günü Paris sokaklarında maske takan insanlar (Reuters)

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) haftalık yayınında, yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) Omikron varyantına bağlı risk seviyesinin hala yüksek olduğunu, zira geçen hafta yeni vaka sayısında yeni rekorların kaydedildiğini söyledi.
WHO, mevcut verilere istinaden, Omikron varyantı ile ilişkili genel riskin hala yüksek olduğu uyarısında bulundu.
WHO açıklamasında “Son 7 günde 21 milyondan fazla yeni vaka kaydedildi ve bu, salgının ortaya çıkmasından bu yana bir hafta içinde kaydedilen en yüksek vaka sayısını temsil ediyor.” ifadelerine yer verdi.
Kurum, önceki hafta yüzde 20 oranla artan vaka sayısının geçen hafta yüzde 5 oranla arttığını açıklayarak, genel vaka oranının ‘yavaş bir şekilde’ arttığını da belirtti. Aynı zamanda 40 bin can kaybının kaydedildiği ve bu sayısının geçen haftaya kıyasla istikrarlı kaldığı belirtildi.
WHO dün (Salı) Avrupa ile ilgili olarak, bir grup ülkenin günlük enfeksiyon sayısında yeni rekorlar kaydettiğini gösteren son verilerden sonra epidemiyolojik sahnenin gidişatı ilgili endişelerini dile getirdi. Avrupa Bulaşıcı Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi (ECDC) tarafından yayınlanan tahminleri ise, tam doz aşılama oranının hala istenen seviyelerin altında olduğu ülkelerinin çoğunda, Omikron’un yol açtığı mevcut dalga, en iyi ihtimalle gelecek ayın ortasına kadar zirveye ulaşmayacağını yönündeydi.
WHO dün yaptığı açıklamada, bu gidişatın birçok Avrupa ülkesinin Kovid-19’u önleme ve kontrol altına almaya yönelik kısıtlamalarını, hareket ve toplanmaya yönelik katı önlemlerini hafifletme eğilimiyle aynı zamanda geldiğini belirtti.
WHO, dünya genelinde kaydedilen yeni vakaların yüzde 90’ının, Kasım ayı sonlarına doğru Güney Afrika’da ortaya çıkan Omikron varyantından kaynaklandığını bildirmiş ve pandeminin gidişatını takip eden küresel ağa bağlı laboratuvarlarda yürütülen analizleri de yayınlamıştı. WHO’nun düzenli olarak yayınladığı salgınla ilgili raporu, son 30 gün içindeki 372 bin vakadan 335 bininin Omikron’dan kaynaklandığını, geçen yıl dünya genelinde baskın hale gelen Delta varyantına bağlı enfeksiyonların, yeni vakaların yüzde 10’undan fazlasına neden olmadığı, diğer mutasyonların ise neredeyse belirtilmeyecek oranda olduğu açıklandı.
Rapor bazı ülkelerin son zamanlarda, bazı ülkelerde, testlerde tespit edilmesinin zorluğu sebebiyle bilim camiasında endişe uyandıran Omikron’un alt varyantı BA.2’nin neden olduğu enfeksiyon sayısında bir artış tespit ettiğine dikkat çekti. WHO, enfeksiyonların yüzde 90’ının testlerde tespit edilmesi kolay olan BA.1 alt varyantından kaynaklandığını vurguladı.
WHO’nun raporunda, kanıtların Omikron varyantı ile ciddi enfeksiyon veya can kaybı olasılığının düşük olduğunu, bu varyantın diğer varyantlara kıyasla semptom göstermeyen vakaların daha büyük bir oranına neden olarak çok sayıda enfeksiyona yol açtığını, bunun varyantın son 3 ayda küresel çapta hızlı ve geniş çapta yayılmasına katkıda bulunduğunu gösterdi.
Buna paralel olarak, Rusya, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Macaristan ve Bulgaristan dün günlük vaka sayısında yeni rekorlar kırarken, Alman Federal Meclisi (Bundestag) pandeminin başlangıcından bu yana ilk kez, 24 saat içerisinde 164 bini aşan günlük vaka kaydedilmesi ile eş zamanlı olarak Kovid-19’a karşı aşı zorunluluğu uygulanmasına yönelik bir hükümet önerisini tartışmaya başladı. Fransa, bir günde yarım milyonu aşan vaka kaydederek yeni bir rekor kırarken, İspanya, İtalya ve Portekiz, geçen yılın Mart ayından bu yana görülmeyen can kaybı sayısında bir artış kaydetti.
Avrupa İlaç Ajansı (EMA) üye ülkelerden aldığı son verilerin aşıların yol açtığı negatif semptomların oranının 100 bin dozda 69 vaka olduğunu gösterdiğini açıkladı. Verilere göre, semptomlar çoğunlukla ateşte yükselme ve aşının uygulanmasına bağlı olarak aşı noktasında ağrı, sinir sistemindeki bozukluklara bağlı baş ağrısı, genel yorgunluk ve eklemlerde ağrı şeklinde görülüyor.
WHO tarafından düzenli aralıkla yayınlanan takip raporunda, semptom gösteren vakaların yüzde 74’ünün kadınlar olduğunu, söz konusu kadınların yüzde 87’sinin ise 65 yaş altı yetişkinler arasında olduğu belirtildi. Rapor, bu vakaların yüzde 21’inin tehlikeli olarak sınıflandırıldığını, yani hastanede tedavi gerektirdiğini, kalıcı sorunlara yol açabileceğini veya ölüme yol açabileceğini belirtiyor.
Viyana’da ise, Avusturya Başbakanı Karl Nehammer dün, gelecek hafta Pazartesi gününden itibaren, tüm vatandaşlar için aşı zorunluluğu uygulanmasının başlamasından bir gün önce, aşı olmayanlara uygulanan izolasyonun kaldırılacağını duyurdu.
Aşılama oranının hala yüzde 60’ın altındayken, yeni vaka sayısında her gün rekor kırmaya devam eden Danimarka dün, salgını kontrol altına almak için getirilen tüm kısıtlamaların kaldırıldığını duyururken, yurt dışından gelenlere yönelik bazı önlemleri gelecek ayın sonuna kadar uygulama kararı aldı. Danimarka Sağlık Bakanı Magnus Heunicke, Şubat ayı başından itibaren Kovid-19’un toplum için bir sağlık tehdidi olarak sınıflandırılmasının sona ereceğine yönelik temennisini dile getirirken, maske kullanımı ve toplanma kısıtlamalarının, eğlence yerlerinin, restoran ve kafelerin erken saatlerde kapatılmasına yönelik önlemlerinin kaldırılacağını açıkladı.



Trump, Biden'ın oğlunu affetmesini yerden yere vurdu

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP
TT

Trump, Biden'ın oğlunu affetmesini yerden yere vurdu

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP

Pazar gecesi Hunter Biden'ın başkanlık affı haberine tepki göstermekte gecikmeyen Donald Trump, kararı "Adaletin suiistimal edilmesi ve yanlış uygulanması" diye sertçe eleştirdi.

Resmi açıklamanın üzerinden bir saat geçmeden sosyal medya platformunda kısa bir paylaşımda bulunan Başkan, 6 Ocak 2021'deki şiddetli ayaklanmada hüküm giyenlere yönelik aflar üzerine düşündü.

"Joe'nun Hunter'a verdiği af, yıllardır hapiste olan J-6 (6 Ocak) rehinelerini de kapsıyor mu? Bu, adaletin son derece suiistimal edimesi ve yanlış uygulanması!" diye yazdı.

Pek çok yorumcu, Trump'ın ocakta göreve gelir gelmez 2021'de Kongre Binası'ndaki isyanda rol oynadıkları gerekçesiyle tutuklananların çoğunu affedeceğini öne sürüyor.

Yaklaşık 4 yıl önce Trump'ın bir grup destekçisini çılgınlığa ittiği olayla ilgili 1500'den fazla kişiye dava açılmıştı.

Trump marttaki genel seçim kampanyasını sadece bu isyanın tarihini yeniden yazmaya çalışarak değil, aynı zamanda şiddetli kuşatmayı ve 2020 seçimini tersine çevirmeye yönelik başarısız girişimi Beyaz Saray'a geri dönme uğraşının bir köşe taşı olarak konumlandırarak başlatmıştı.

Bunun bir parçası olarak isyancıları "inanılmaz yurtseverler" diye nitelemiş ve "göreve geldiği ilk gün" onlara yardım edeceğine söz vermişti.

Başkan olarak Trump, federal mahkemede, Columbia Bölgesi Yüksek Mahkemesi'nde ya da askeri mahkemede hüküm giyen herkesi affedebilir. Başsavcısına geri çekilmesini söyleyerek isyancıların yargılanmasını durdurabilir.

Trump martta sosyal medya platformunda bu vaadini açıklarken "Birçoğunu affetme eğilimindeyim" demişti.

Bunu her biri için diyemem çünkü birkaçı muhtemelen kontrolden çıktı.

sh
Joe Biden, oğlu Hunter'ı affedeceğini pazar günü duyurdu (AFP)

Biden'ın oğlunu resmen affettiği, Başkan'ın oğlunun davasının sonucunu kabul edeceğine dair uzun süredir devam eden inancına rağmen, pazar günü Beyaz Saray tarafından yapılan açıklamayla duyuruldu.

Başkan yaptığı açıklamada oğlunun Adalet Bakanlığı tarafından "seçici ve haksız bir şekilde yargılandığını" ve Amerikan halkının bir baba olarak kararını anlayacağını umduğunu söyledi.

Af, Hunter'ın haziranda federal silah suçlamalarından dolayı 12 Aralık'ta hüküm giymesine iki haftadan az bir süre kala geldi. Hunter ayrıca eylülde federal vergi kaçakçılığı suçlamalarını kabul etmesinin ardından 16 Aralık'ta ayrı bir ceza davasında hüküm giyecekti.

Independent Türkçe