Arap Koalisyonu’nun Yemen'in 3 vilayetinde düzenlediği operasyonlarda 160 Husi öldürüldü

Reuters
Reuters
TT

Arap Koalisyonu’nun Yemen'in 3 vilayetinde düzenlediği operasyonlarda 160 Husi öldürüldü

Reuters
Reuters

Yemen’e Amalika Tugayları’nın Harib bölgesinin kurtarılmasının ardından çarşamba günü Marib'in güneyindeki Abdiye ilçesine operasyon başlattı. Saha kaynaklarının verdiği bilgilere göre Amalika Tugayları ayrıca söz konusu operasyonla eş zamanlı olarak batıdaki Cuba bölgesine doğru harekete geçti. Yemen’de meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu'nun desteğiyle üç ilde süren operasyonlarda düzinelerce Husi milisi öldürüldü.
Milislerin cephe hatları çökerken kaynaklar Şarku'l Avsat'a, grubun silahlı unsurlarının Akabe Mela'ya ve Abdiye ilçesine giden yollardaki köprülere yerleştirdikler bubi tuzaklarını patlattığını aktardı.
Aynı kapsamda Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’nın aktardığına göre Arap Koalisyonu son 24 saat içinde Marib, El-Beyda ve Taiz'de milislere yönelik 31 operasyon düzenledi. Söz konusu operasyonlarda 160 milis öldürülürken 22 askeri araç da imha edildi. Bu gelişme, Koalisyon’a ait savaş uçaklarının başta Sana olmak üzere birçok bölgede Husi milislerine karşı yürüttüğü saldırılar kapsamında gerçekleştirildi. Koalisyon başkenti, merkezini ve kuzey ve batı eteklerini çevreleyen dağlardaki kampları ve silah depolarını da hedef aldı.
Amalika Tugayları güneydeki Harib şehrini kurtarmayı ve Abdiye ilçesinin girişine kadar Ayn ilçesinin eteklerini temizlemeyi başardı. Tugayların Beyhan ve Useylan'ı geri aldıktan sonra Cuba'ya, ardından da güney Marib'deki Cebel Murad, Rahbe ve El-Mahliye semtlerine doğru ilerlemeye devam etmesin beklendiği kaydedildi.

Görüşmeler sürüyor
Yemen Cumhurbaşkanı Abdurabbuh Mansur Hadi, çarşamba gün Riyad'da gerçekleştirdiği görüşmede Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Genel Sekreteri Dr. Nayef el-Hacraf'a, ‘Husi milislerinin ardı ardına barış fırsatlarını boşa çıkarmaya ve Yemen halkına zorla İran ideolojisini kabul ettirmeye çalıştığını’ söyledi.
Resmi kaynakların aktardığına göre Hadi, Husi milislerinin bölgedeki saldırılarının ve düşmanca terör eylemlerinin kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Yemen resmi haber ajansı SABA, Hadi'nin Hacraf ile gerekleştirdiği görüşmede ‘Suudi Arabistan tarafından üç referansa, Körfez Girişimi ve yürütme mekanizmasına, kapsamlı ulusal diyalogun sonuçlarına ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 2216 sayılı kararına uygun olarak yürütülen çabalar ve meşruiyeti destekleyen Koalisyon’una ettiği öncülük’ başlıklarının gündeme geldiği aktarıldı. Hdi ve Hcraf Riyad Anlaşması'nın uygulanmasının tamamlanması için gösterilen meşru çabalar ve elde edilen ezici zaferlerin devamı için Husilerle savaşta ulusal güçlerin birliğini kuvvetlendirmek ve İran destekli milislerin darbe projesini ortadan kaldırmak amacıyla tarafların anlaşmaya yönelik tüm yükümlülüklerini yerine getirmeleri konusunda anlaşmaya katkı sunulması konusunu da görüştüler.



Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
TT

Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)

Eski Başbakan Haydar el-İbadi Irak'ta ‘seçim sisteminin reforme edilmesi’ çağrısında bulunurken, Koordinasyon Çerçevesi’nin Mukteda es-Sadr'ın Kasım 2025'te yapılması planlanan seçimleri boykot etme kararına karşı tavır alması bekleniyor.

El-İbadi liderliğindeki Zafer Koalisyonu, seçim sisteminin ‘yolsuzluk’ suçu işleyen kişilerin seçime katılmasını engellemesi gerektiğini bildirdi. Koalisyon tarafından bugün yapılan basın açıklamasında, “Ülkenin karşı karşıya olduğu zorluklar, özellikle de bu tarihi anda, sistemin siyasi tabanını genişletmeyi, herkesi dahil etmeyi ve seçim sürecini yolsuzluğa bulaşmış kişilerden ve manipülatörlerden korumayı gerektiriyor” denildi.

Koalisyon, ‘herhangi bir devletin çöküşünün üstesinden gelmenin, halkın çıkarlarını ve devletin varlığını koruyarak iç siyasi ve sosyal birlikle başarılabileceğini’ vurguladı. Açıklamada, “Ulusal bir reform vizyonu temelinde aday olmamak, çıkarlar nedeniyle başkalarının seçimlere katılmasına izin vermemekten temelde farklıdır” ifadesi yer aldı.

Koordinasyon Çerçevesi’nin ana bileşenlerinden biri olan el-İbadi'nin koalisyonu, Sadr'ın benzer bir açıklama yapmasından bir gün sonra seçimleri boykot ettiğini duyurdu.

 Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)

Koordinasyon Çerçevesi'nin pozisyonu

Koordinasyon Çerçevesi, Sadr ve el-İbadi'nin kararları ve bunların bir sonraki parlamentoda Şii temsiliyeti üzerindeki etkileri konusunda hemen bir görüş bildirmedi. Bilgi sahibi kaynaklar, “Sadr ve el-İbadi'nin kararlarını ele alma konusunda Şii meclisi içinde anlaşmazlıklar var” dedi.

Şarku’l Avsat'a konuşan kaynaklar şu ifadeleri kullandı: “Bedir Örgütü lideri Hadi el-Amiri ve Hikmet Hareketi lideri Ammar el-Hekim'in başını çektiği bazı Şii liderlerin durumu kontrol altına alma çabaları var. Yaşananlara uyum sağlamak için uzlaşmacı bir çözüm arayışının yanı sıra Sadr'a seçimlere katılması ve boykotu tersine çevirmesi için davette bulunma ve Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu'nu birkaç günlüğüne adaylık kapısını yeniden açmaya davet etme olasılığı da var… Koordinasyon Çerçevesi içinde farklı görüşler var, ancak Kanun Devleti Koalisyonu lideri Nuri el-Maliki'nin tutumunun Sadr'ı boykotu kırmaya ve seçimlere katılacağını açıklamaya davet etme eğiliminde olduğu dikkat çekiyor.”

Sadr, Kasım ayında yapılması planlanan parlamento seçimlerini boykot etme kararından dönmek için zorlu koşullar öne sürdü.

Sadr X platformundaki hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Yolsuzluk var olduğu sürece hiçbir seçime katılmayacağım. Doğruluk ancak kontrolsüz silahların teslim edilmesi, milislerin dağıtılması ve ordunun güçlendirilmesiyle tesis edilecektir” ifadelerini kullandı.

Yerel platformlarda, Sadr Hareketi liderleri ile aralarında Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin de bulunduğu Şii liderler arasında seçimlere katılma amacıyla temaslar kurulduğuna dair sızıntılar dolaşıyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan siyasi bir kaynak, ‘Sadr Hareketi ile geri dönme olasılıkları konusunda şu ana kadar görüşmelerin durmadığını’ söyledi.

Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)

Seçimlerin meşruiyeti

Son dönemde izlenen çeşitli göstergelere göre seçimlerin meşruiyetine ilişkin endişeler bulunuyor. Boykotun kırılgan bir bölgesel ve uluslararası ortamda diğer kesimler tarafından da tekrarlanması, özellikle silah taşıyan ya da geçmişte silah taşımış olanlar başta olmak üzere pek çok Şii gücün, İran'ın hedef alınmasının ardından ABD ve İsrail tarafından hedef alınabilecekleri korkusunu taşımaya devam ettikleri bir dönemde, siyasi sistemin meşruiyetini etkileyebilir.

Aynı bağlamda araştırmacı Seyf es-Saadi Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı: “Irak'taki siyasi sınıf, boykot eden çoğunluğun seçimlere katılma güvenini yeniden tesis edecek olgun bir seçim sistemi sunamadı. Bunun nedeni, seçim yasasının her seçim döneminde, oy veren halkın gerekçeleri dikkate alınmaksızın, büyük geleneksel partilerin ölçülerine uyacak şekilde değiştirilmesidir… Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr ve iki eski başbakan Haydar el-İbadi ve Mustafa el-Kazımi'nin boykotu, seçimlere giden sürecin ciddiyetinin bir göstergesidir.”

Ancak es-Saadi, ‘seçim bölgesi sistemi, Sainte Lague sistemi ve benimsenen yüzde ile her seçimde sorunlara neden olan sonuç hızlandırma cihazlarına ilişkin doğru istatistiklere dayanan olgun bir yasanın çıkarılması yoluyla Irak'taki seçim sisteminde reform yapılabileceğini’ düşünüyor.