Tunus pandemi tedbirleri kapsamında sokağa çıkma yasağını iki hafta uzatabilir

Emanullah el-Messaidi
Emanullah el-Messaidi
TT

Tunus pandemi tedbirleri kapsamında sokağa çıkma yasağını iki hafta uzatabilir

Emanullah el-Messaidi
Emanullah el-Messaidi

Tunus Koronavirüsle Mücadele Komisyonu üyesi Emanullah el-Messaidi, 9 Ocak’ta Tunus makamları tarafından Kovid-19’un Omikron varyantının yayılmasını sınırlamak için alınan önleyici tedbirlerin devam etmesi adına, Komisyonu’nun sokağa çıkma yasağını iki hafta daha uzatılmasını önerdiğini söyledi. Tunus’ta günlük vaka sayısının 10 bine yaklaşmasıyla yeni önlemler alınmıştı.
Alınan önleler arasında kurallara uyulması, kültürel gösteri ve toplantıların yasaklanması ve aşı kartı kullanımı zorunluluğu bulunuyor. Komisyon, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşısı için yerel kampanya çerçevesinde yürütülen kampanyaların sürdürülmesinin yanı sıra kurallara uyulmasını tavsiye etti.
Messaidi düzenlenen basın toplantısın yaptığı açıklamada, Tunus'ta koronavirüs vaka sayısı ve hastaneye yatış oranlarında artış yaşandığını belirterek, bu durumun hükümetin enfekte olmuş kişilerin  hastanede karşılanmasına yönelik hazırlıkları sürdürmesini sağladığını belirtti. Messaidi ayrıca,  sağlık sisteminin normal çalıştığını ve tüm vakaları karşılayabildiğini aktardı.
Yetkili, Tunus’a seyahet edenlerin aşı durumuyla ilgili verdiği bilgide, ülkeye gelenlerin yalnızca hızlı bir şekilde test edildiklerini söyledi.
Messaidi, test sonucunun pozitif çıkması halinde, belirtiler ortaya çıkıncaya dek 5 gün evde izole edileceklerini, ardından iki gün daha izole durumun devam edeceğini vurgulayarak, 7 gün sonunda normal hayata devam edebileceklerini bildirdi.
Tunus Sağlık Bakanlığı 24 Ocak’ta 9 bin 706 yeni vaka ve 17 ölüm kaydedildiğini duyurdu. Şimdiye dek 260 bin 51 kişinin hayatını kaybettiği Tunus’ta 866 bin 445 kişi koronavirüse yakalandı.
Bakanlık, Tunus'taki epidemiyolojik durumun gelişimine ilişkin günlük raporunda, pozitif test sayısının yüzde 31,87'ye ulaştığını aktardı. Son günlerde 174’i yoğun bakım, 51 solunum cihazına bağlı olmak üzere hastane ve kliniklere yatan hasta sayısı 751’e ulaştı.



Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi: Taleplerimizin reddedilmesi ve “ayrılıkçılıkla” suçlanması ‘kasıtlı bir hile’

SDG unsurları Haseke'de (Reuters)
SDG unsurları Haseke'de (Reuters)
TT

Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi: Taleplerimizin reddedilmesi ve “ayrılıkçılıkla” suçlanması ‘kasıtlı bir hile’

SDG unsurları Haseke'de (Reuters)
SDG unsurları Haseke'de (Reuters)

Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi (KDSDÖY) tarafından dün yapılan açıklamada, Kürtlerin taleplerinin reddedilmesini ve ‘ayrılıkçılıkla’ suçlanmasını ‘Suriye'nin otoriterliğe karşı mücadelesi gerçeğinin kasıtlı olarak çarpıtılması’ olduğu belirtilerek, Suriye topraklarının birliği konusunda taviz verilmeyeceği vurgulandı.

Reuters’ın aktardığı açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Bugün ortaya koyduğumuz talepler, yani çoğulcu demokratik sistem, sosyal adalet, cinsiyet eşitliği ve tüm bileşenlerin haklarını güvence altına alan bir anayasa yeni talepler değil, 2011 yılından bu yana Suriyelilerin uğruna sokağa döküldükleri taleplerin özüdür. Suriye halkı, on yıllardır iktidarı ve serveti tekelinde tutan, yerel yönetimleri dışlayan ve ülkeyi arka arkaya krizlere sürükleyen merkezi bir rejim altında acı çekmiştir. Bugün, yeni Suriye'nin inşasında etkin ortaklar olmayı hedefliyoruz.”

Siyasi sürece katılmanın stratejik bir tercih olduğunu vurgularken, Suriye yönetimi ile görüşmelerin başarıya ulaşması için çalışacaklarını belirten KDSDÖY, “Demokratik temeller üzerinde devlet kurumlarına entegre olmaya ve tüm Suriyelilerin beklentilerini yansıtan yeni bir anayasanın hazırlanmasına katılmaya hazır olduğumuzu ifade ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Toprak bütünlüğü ilkesi

KDSDÖY, Suriye'deki tüm tarafları ‘ulusal sorumluluklarını yerine getirmeye, nefret ve şiddet söylemlerini terk etmeye ve ülkeyi yıkıcı iç çatışmalara sürüklemeye yönelik tüm girişimlere karşı çıkmaya’ çağırdı.

Suriye topraklarının birliğinin tartışılmaz bir ilke olduğunu ve demokratik özyönetim vizyonunun ve ulusal değişim projesinde bizimle birlikte olan tüm siyasi güçlerin sabit bir temeli olduğunu vurgulayan KDSDÖY, bu konuda aşırıya kaçmanın, siyasi çözüm fırsatlarını baltalamak isteyenlere yarar sağlayacağı uyarısında bulundu.

KDSDÖY, Suriye hükümeti ile ABD ve Fransa hükümetlerinin temsilcilerinin de katıldığı son toplantıların, ‘Suriye devriminin başlangıcından beri hep istediğimiz ciddi bir Suriye-Suriye diyalogu sürecini başlatmak için çok önemli bir adım’ olduğunu belirtti.

"Nefret ve ihanet"

KDSDÖY Dış İlişkiler Departmanı Eş Başkanı İlham Ahmed dün yaptığı açıklamada, resmi makamlardan yapılan bazı açıklamalarda ‘nefret ve ihanet’ söylemlerinin arttığını belirterek endişesini dile getirdi.

Kürt yetkili, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, “Diyaloğu zayıflatmayan, güçlendiren yapıcı bir rol oynamasını umuyoruz. Suriye'deki siyasi çözüme yönelik ABD ve Fransa'nın sürekli desteğini ve Suriyeliler arasındaki görüş ayrılıklarını gidermeye katkıda bulunmalarını takdirle karşılıyoruz” ifadelerini kullandı.

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara, geçtiğimiz günlerde SDG lideri Mazlum Abdi ve ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack ile Şam'da üçlü görüşmelerde bulunarak, geçtiğimiz mart ayında Şara ve Abdi arasında imzalanan ve Suriye'nin kuzeyindeki ve doğusundaki sivil ve askeri kurumların yıl sonuna kadar yeni Suriye yönetimi bünyesine alınmasını öngören anlaşmanın uygulanmasının önündeki engelleri kaldırmaya çalıştı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre anlaşmanın şu ana kadar, Halep'teki tutuklu takası ve Kürtlerin çoğunlukta olduğu Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahallelerinin hükümet ve Kürt güçlerinin ortak kontrolü altına alınması dışındaki çoğu maddesi uygulanmadı.