Ahmedinejad, ABD ve Rusya’yı İran ve Ukrayna hakkında ‘kirli anlaşma’ yapmakla suçladı

Mahmud Ahmedinejad (Arşiv)
Mahmud Ahmedinejad (Arşiv)
TT

Ahmedinejad, ABD ve Rusya’yı İran ve Ukrayna hakkında ‘kirli anlaşma’ yapmakla suçladı

Mahmud Ahmedinejad (Arşiv)
Mahmud Ahmedinejad (Arşiv)

İran’ın Eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, sürpriz bir açıklamada bulunarak ABD ve Rusya’yı, İran ve Ukrayna hakkında ‘kirli bir anlaşma’ yapmakla suçladı.
Ahmedinejad’a yakınlığı ile bilinen ‘Dolate Bahar’ sitesine göre Eski İran Cumhurbaşkanı, kendi ifadesiyle, ‘dışardan güçlü görünen Doğu, Batı ve Avrupa ülkelerini’ uyardı. Söz konusu ülkelere İran ve Ukrayna üzerinde herhangi bir "kirli anlaşma" yapmanın sonuçları konusunda uyarıda bulunan Ahmedinejad, “İran'ın, hükümetinin ve egemenliğinin zayıfladığını, istediğinizi yapabileceğinizi düşünmeyin” dedi. Ahmedinejad bu anlaşmanın içeriği ve detayları hakkında bilgi vermedi.
‘Bu dünyadaki en yüce millet’
Geçtiğimiz Perşembe günü bir grup eğitimciye hitap eden Ahmedinejad şu ifadeleri kullandı: “Hiçbirimiz henüz ortada yokken var olan bu millet, binlerce yıldır varlığını sürdürüyor. Bu kutlu millet, köklü bir tarihe sahip.”
İran’daki korkunç yaşam koşullarına işaret ederek, “İran halkının memnuniyetsizliği, yoksulluğu, ayrımcılığı, adaletsizliği ve tarihi acıları sizi yanıltmasın ve bu halkın İran’dan vazgeçeceğini düşündürtmesin. İşte, aslanlar diyarı İran burada” dedi.
Doğu ve Batı güçlerine hitap eden Eski İran Cumhurbaşkanı, “Sizi uyarıyorum, muazzam bir halkla karşı karşıyasınız. Perde arkasında anlaşmalar yapmanıza ve İran’la ilgili ticaret yapmanıza kim izin verdi? Karşınızda saf yetkililerin (İran'da) bulunuyor olması, sizi tüm İranlıların böyle olduğu yanılsamasına sevk etmesin” şeklinde konuştu.
‘Kibirlilerin oyunu’
Ahmedinejad, Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etme girişimini, ‘kibirli’ insanlar oyununun bir parçası olarak nitelendirdi. Eski İran Cumhurbaşkanı, “Bu davranış başlı başına çok yanlış, böyle bir adım atmanıza kim izin verdi?” diye sordu. Rusya'nın ABD ile İran ve Ukrayna konusunda bir anlaşma yaptığını vurgulayan Ahmedinejad, Rusya’nın Ukrayna’ya saldıracağını ve sonra İran’ı hedef almasına izin verileceğini düşündüklerini söyleyerek bunun sonucunda pişman olacaklarını vurguladı.
Eski İran cumhurbaşkanı, ülkesi ile Rusya ve Çin arasındaki son anlaşmalara işarette bulunarak İran rejimi yetkililerini şiddetle eleştirdi.
Ahmedinejad, İran ve Rusya arasındaki tarihi olaylara dikkat çekerek, “Tarih bize gösteriyor ki Rusya, her zaman İran'a karşı bir tutum sergilemiştir. İran halkı her zaman satıldı. Şimdi biri çıkıp Rusya'nın değiştiğini söylüyor. Biz de peki diyoruz, eğer gerçekten değiştiyse bu değişimin bazı işaretlerini görelim” ifadelerini kullandı.
Çin ve Rusya ile Anlaşmalar
AP’nin haberine göre eski İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın açıklamaları ve Rusya'ya yönelik sert eleştirileri, şimdiki İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin 19 Ocak'ta Moskova'ya yaptığı ziyaretin ve Rus mevkidaşı ile görüşmesinin ardından geldi. İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmede İran'ın ‘iki ülke arasında 20 yıllık bir anlaşma hazırladığını’ söyledi. Görüşmede, “Rusya ile güçlü ve çok yönlü ilişkimizi geliştirmek istiyoruz. Bu, sürdürülebilir ve stratejik olmalı” ifadelerini kullandı.
Bu ayın başlarında, Tahran ile Pekin arasında yapılan 25 yıllık kapsamlı anlaşmanın maddeleri konusunda İran siyasi çevrelerinin muhalefetiyle ortaya çıkan geniş çaplı tartışmalara rağmen, İran Dışişleri Bakanı, İran ve Çin arasındaki anlaşmanın uygulanmaya başladığını doğruladı.
İran'ın doğuya yönelmesine ve Moskova ve Pekin ile yaptığı anlaşmalara karşı çıkanlar, İran'ın en ağır ABD yaptırımlarına maruz kaldığı bir durumda, ülkenin bağımsızlığı ve ulusal çıkarları pahasına taviz vermek zorunda kalabileceğini düşünüyor.
 



Sudan, İran’ın Kızıldeniz’de deniz üssü kurma talebini reddetti

İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
TT

Sudan, İran’ın Kızıldeniz’de deniz üssü kurma talebini reddetti

İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)

Sudanlı üst düzey istihbarat yetkilisi Ahmed Hasan Muhammed, ülkesinin İran’ın Kızıldeniz kıyısında bir deniz üssü kurma talebini reddettiğini söyledi.

İran’ın bu talebi kabul edilseydi, söz konusu üs, Tahran’ın dünyanın en yoğun nakliye hatlarından birinde deniz trafiğini izlemesine olanak tanıyacaktı.

Şarku’l Avsat’ın Wall Street Journal gazetesinden aktardığına göre Muhammed konuya ilişkin açıklamasında şunları söyledi;

“İran, Sudan ordusuna isyancılara karşı mücadelede kullanılmak üzere silahlı insansız hava araçları (SİHA) sağladı. Tahran, üssü inşa etme izni karşılığında, Sudan’a helikopter taşıyan bir savaş gemisi de dahil olmak üzere gelişmiş silahlar teklif etti. İranlılar üssü istihbarat toplamak için kullanmak istediklerini söyledi. Oraya savaş gemileri de yerleştirmek istediler. Ancak Hartum, İran’ın bu teklifini reddetti.”

Muhammed gazeteye yaptığı açıklamada, “Sudan İran’dan SİHA satın aldı. Çünkü insan kaybını azaltmak ve uluslararası insancıl hukuka saygı göstermek için daha isabetli silahlara ihtiyacımız vardı” diye ekledi.

Kızıldeniz’deki bir deniz üssü, Yemen’deki Husilerin ticari gemilere saldırı başlatmasına yardımcı olurken, Tahran’ın dünyanın en yoğun nakliye hatlarından biri üzerindeki hakimiyetini artırmasına olanak tanıyabilir.

İran destekli Husiler, Kızıldeniz’deki saldırıları Gazze’de savaşan İsrail ve müttefiklerini cezalandırma amacıyla gerçekleştirdiklerini ifade ediyor.

sddeb
Yemen televizyonu tarafından yayınlanan bir görüntüde, Husi saldırısından sonra batan bir İngiliz kargo gemisi görülüyor (EPA)

Sudan’ın, devrilen eski Devlet Başkanı Ömer El Beşir döneminde, İran ve Filistin’deki müttefiki Hamas ile yakın ilişkileri vardı.

Beşir'in 2019 darbesiyle devrilmesinin ardından, ülkenin askeri cuntasının başı olan Orgeneral Abdulfettah el Burhan, uluslararası yaptırımları sona erdirmek amacıyla ABD ile yakınlaşma başlattı.

Ayrıca İsrail ile ilişkileri normalleştirmek için harekete geçti.

İran’ın deniz üssünü inşa etme talebi, bölge ülkelerinin Sudan’da 10 aydır devam eden iç savaştan faydalanarak, Ortadoğu ile Sahra Altı Afrika ülkeleri arasında stratejik bir kavşak noktası olan ülkede yer edinmeye çalıştıklarını gösteriyor.

Burhan liderliğindeki Sudan ordusu, Nisan ortasından bu yana Orgeneral Muhamed Hamdan Daklu (Hamideti) liderliğindeki paramiliter Hızlı Destek Kuvvetleri ile savaşıyor.

Çatışma on binlerce insanın ölümüne, milyonlarca Sudanlının yerinden edilmesine ve dünyanın en kötü insani krizlerinden birine neden oldu.

Çatışmaları takip eden bölge yetkilileri ve analistlere göre, Sudan’ın İran’dan aldığı SİHA’lar, Hızlı Destek Kuvvetleri nedeniyle ordunun uğradığı kayıpların ardından, Burhan’ın bir miktar başarı elde etmesine yardımcı oldu.

Son haftalarda hükümet, Hartum ve Omdurman’daki önemli bölgelerin kontrolünü yeniden ele geçirdi.

ABD Başkanı Joe Biden yönetimi, hem Sudan ordusunu, hem de Hızlı Destek Kuvvetleri’ni savaş suçu işlemekle suçladı.

Washington ayrıca Hızlı Destek Kuvvetleri’ni, Sudan’ın batısındaki Darfur bölgesinde cinayet, tecavüz ve etnik temizlik de dahil olmak üzere insanlığa karşı suçlar işlemekle itham etti.

Birleşmiş Milletler (BM) yetkilileri, Sudan ordusunu, sivillerin yerleşimleri havadan hedef almak ve Sudanlı sivilleri çaresizce ihtiyaç duydukları insani yardımdan mahrum bırakmakla eleştirdi.

BM kuruluşları ayrıca Hızlı Destek Kuvvetleri’ni, Darfur’da etnik amaçlı saldırılar da dahil olmak üzere zulüm yapmakla suçladı.

Çatışmanın tarafları olan Sudan ordusu ve Hızlı Destek Kuvvetleri, ABD ve BM’nin suçlamalarını reddetti.

ABD Şubat ayında yaptığı açıklamada, İran’ın Sudan ordusuna silah sevkiyatıyla ilgili endişelerini dile getirdi.

ABD’nin Hartum Büyükelçisi John Godfrey, İran’ın Hartum’a yardım ettiğine ilişkin haberlerin ‘son derece rahatsız edici’ olduğunu söyledi.