Libya’da federalizm yanlılarından Bağımsızlık Anayasası’na dönüş çağrısı

Doğu Libya’daki federalizm yanlıları, 2017 anayasasının tartışılmasına karşı çıkıyor  

Libya’da federalizm yanlılarından Bağımsızlık Anayasası’na dönüş çağrısı
TT

Libya’da federalizm yanlılarından Bağımsızlık Anayasası’na dönüş çağrısı

Libya’da federalizm yanlılarından Bağımsızlık Anayasası’na dönüş çağrısı

Zayed Hediyye
Libya’da ‘federal sistem’ savunucuları, Bingazi şehrinin en ünlü meydanlarından biri olan Ömer Muhtar Meydanı'nda protesto gösterisi düzenledi. Doğu Libya’daki Federal Hareket destekçileri, Temsilciler Meclisi ve Devlet Yüksek Konseyi arasında müzakerelere konu olan ‘yeni anayasa taslağını’ reddettiklerini ifade ettiler.
Ülkenin doğusundaki Barka eyaleti merkezli faaliyet gösteren Federal Hareket temsilcileri, 1951 yılında yürürlüğe giren anayasaya dönüş çağrısında bulundu. Söz konusu anayasa Muammer Kaddafi’nin 1963’te darbe yaparak yönetime el koymasının ardından restore edilmişti. Protestocular ayrıca, gelir dağılımında adalet sağlanması ve (1951 anayasasında geçen) iki başkentli yönetimin yeniden canlandırılmasını talep etti.  

Anayasa taslağının reddedilmesi 
Federal Hareket, Temsilciler Meclisi ve Devlet Yüksek Konseyi’nin ‘anayasa taslağının’ yeniden tartışılması ve referanduma sunulması çağrısı üzerine Bingazi’de iki hafta içinde üçüncü kez protesto gösterisi düzenledi. 2017’de onaylanan anayasaya karşı gelen Federal Hareket destekçileri, anayasada Berka (Sirenayka) eyaletinin federalizm taleplerinin dikkate alınmadığını savunuyor. Yeni anayasa Libya’daki Berberi ve Tuvarık airetleri tarafından da eleştirilere hedef olmuştu.  
Libyalı tarafların anlaşmasına göre yakında gerçekleşecek olan anayasa referandum sürecinin ülkenin anayasasına resmi olarak uyması için Libya’nın üç ana bölgesi; Doğu Libya (Sirenayka / Berka), Güneybatı Libya (Fizan) ve Kuzeybatı Libya’nın (Tripolitanya / Trablus) her birinde oyların ‘50 + 1’ yüzdesinin elde edilmesi gerekiyor. Federalizm yanlıları ise Libya’nın bu üç eyalet temelinde federalizm rejimine geçmesini savunuyorlar.
Göstericiler, Libya'nın üç tarihi bölgesi arasında siyasi ve ekonomik haklara adil katılımın sağlanması çağrısında bulunan pankartlar açtı. Taleplerinin, başta Temsilciler Meclisi olmak üzere mevcut yönetim tarafından görmezden gelinmesi durumunda, protestoların dozunu yükseltecekleri tehdidinde bulundular.  
Federalizm taraftarları, gösteri esnasında okudukları bildiride, ülkedeki sorunların yegane çözümünün 1951 anayasasına dönüş olduğunu vurguladılar. Bildiride, “Kurucuların oluşturduğu 1951 anayasasına dönüş olmaması ve bu yöndeki haklı taleplerin görmezden gelinmesi durumunda, Libya ulusunun geleceği meçhule terk edilmiş olur. Geniş katılım olmaksızın mevcut anayasa taslağının tartışılmasına karşıyız. Temsilciler Meclisi'nin anayasanın statüsünü tartışmak üzere üç tarihi bölgeyi, Tripolitanya, Fizan ve Sirenayka'yı temsil eden bir teknik komite kurma girişimini destekliyoruz’’ ifadelerine yer verildi.
Göstericiler ayrıca, ülke kaynaklarının ve yeraltı zenginliklerinin, demografik ve coğrafi kriterlere uygun olarak adil bir şekilde dağıtılmasını ve Bağımsızlık Anayasası’nın 188. Maddesine istinaden iki başkentli yönetim biçiminin canlandırılmasını talep etti.   

Anayasa krizi 
Federal Hareket aktivistlerinden yazar Saad el-Ubeydi, ‘’Libya’nın temel sorunu anayasa sorunudur. Mevcut siyasi tıkanıklığın sebebi bu yetersiz anayasadır. Çünkü içinde, geleceği üzerine inşa edebileceğimiz temeller barındırmıyor. Bu yüzden Libya’nın restore edilmemiş ilk anayasasına dönüşü savunuyoruz. Bu geçiş sürecinin başarılı olabilmesi için en iyi çözüm yolu budur” diye konuştu.
Ubeydi: “Eski anayasaya tamamen dönülmesini değil, yeni anayasa oluşturulurken, kuruluş anayasasının temel referans olarak alınmasını savunuyoruz. Libya halkı büyük acılar çekti ve bir güven zedelenmesi yaşanıyor. Bu noktada eski anayasa Libya halkı arasındaki güveni yeniden tesis edebilecek öğeler taşıyor. Geçiş sürecini ancak bu şekilde atlatabiliriz, diğer türlü ülkenin bölünmesine giden bir süreçle karşılaşabiliriz’’ yorumunda bulundu.

Libya’nın bölünmez bütünlüğü  
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre Federal Hareket aktivistlerinden Ali Amruni,  ‘Libya’yı bölmeye çalıştıkları’ suçlamalarını reddederek, “Federasyon çağrımız Libya’yı bölmek değil tam aksine bütünleştirmek amacını taşıyor. Biz ülkenin bölünmez bütünlüğünün korunabilmesi için tek çarenin ‘bağımsızlık anayasasına’ dönüş olduğunu düşünüyoruz” dedi.
1951 anayasasının Libya için en iyisi olduğunu savunan Amruni: “Çünkü o anayasada, ülkenin sosyal yapısı, kültürel mirası ve karmaşık toplumsal dokusu dikkate alınmıştı. Siyasi katılımın nasıl olacağı, devlet kurumlarının hangi bölgelerde yer alacağı ve adil gelir dağılımının nasıl sağlanacağı gayet net bir şekilde belirlenmişti. Libyalıları birleştiren bu anayasadan uzaklaşmak demek, daha fazla bölünme ve ihtilaf anlamına gelir ve güçlü taraflar güçsüzleri ezer. Libya ancak mülkün temeli olan adaletle inşa edilebilir” ifadelerini kullandı.

Parlamentodan destek 
Libya Temsilciler Meclisi üyelerinden Abdulmunim el-Arafi de protesto gösterisine katılanlar arasındaydı. Arafi, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada, “Göstericilerin federasyon taleplerini anlıyor, tüm Libyalıların eşit haklara sahip olduğunu düşünüyoruz. İttifakla oluşturulacak anayasa tüm Libyalıların haklarını güvence altına almalıdır. Adalete dayalı gerçek bir ulusal ortaklık kurulmasını istiyoruz” dedi.  
Kendisi gibi Berka eyaleti (Sireneyka) temsilcilerinin, halkın federasyon taleplerini görmezden gelemeyeceğini ifade eden Arafi: ‘’Barka temsilcileri olarak bizi seçenlerin anayasa dahil tüm taleplerini dillendirmekle mükellefiz. Bu taleplerin parlamentoda tartışılmasını sağlayacağız. Her ne kadar ülkenin bölünmezliğini savunuyor olsak da tüm eyaletlerin ve şehirlerin haklarını garanti eden adil bir devlet anlayışını benimsiyoruz’’ diye konuştu.

Federalizm çağrılarına tepki  
Doğu Libya bölgesindeki federasyon çağrıları, başta Trablus yönetimi olmak üzere ülke genelinde ‘bölünmeye giden bir yol’ olması hasebiyle endişeyle karşılanıyor.  
Trabluslu siyasi aktivist İbrahim Hadus, bu konuda şunları söyledi:  
“Federasyon çağrılarının yükselmesi, ülkenin bölünmesine giden yolu açabilir. Parçalanmış bir ülkede taraflar, kaynaklar ve sınırlar için sonu gelmez savaşlara girecektir. Federal sistemin, ayrı yasama, yargı, yürütme, idari ve denetleme organlarına ihtiyacı var. Nasıl bir yapı kurulacağı tartışmalara neden olacaktır, ayrıca Federal sistem hem zaman açısından hem de ekonomik olarak oldukça maliyetlidir. Nitekim federasyonların olduğu ülkelerde vergi oranlarının yüksek olduğuna şahit oluyoruz. Libya ise kaynakları itibariyle bu sistemi kaldıramaz.” 
 Anayasa Komisyonu üyelerinden Nadya Umran ise, “Federal Hareketin talepleri gerçekçi değildir. Komisyonda görüştüğümüz anayasa taslağında, her eyaletin haklarının garanti alınması için çaba gösteriyoruz. Federalizm içeren anayasalarda dahi bu kadar dikkatli bir dağılım söz konusu değildir. Bu taslakta genişletilmiş ademi merkeziyetçi sistem savunuluyor. Yerel yönetimler idari ve mali bağımsızlığa sahip olacaklar” diye konuştu. 



Yargıçların istifası Irak'taki seçim tarihini tehdit ediyor

Irak Federal Mahkemesi Üyeleri (Yargı web sitesi)
Irak Federal Mahkemesi Üyeleri (Yargı web sitesi)
TT

Yargıçların istifası Irak'taki seçim tarihini tehdit ediyor

Irak Federal Mahkemesi Üyeleri (Yargı web sitesi)
Irak Federal Mahkemesi Üyeleri (Yargı web sitesi)

Irak'ın en yüksek mahkeme üyelerinin istifası, sonuçların açıklanmasından sonra yasal güvence eksikliği nedeniyle, bu yıl içinde yapılması planlanan parlamento seçimlerini tehdit ediyor.

Federal Yüksek Mahkeme'nin altı yargıcının istifası ani ve gizemli görünürken, yerel basında çıkan haberlerde istifanın nedeninin mahkeme başkanı Casim Muhammed Mahmud'un Iraklı yetkilileri Yargıtay ile Federal Mahkeme arasındaki anlaşmazlıkları çözmek üzere bir toplantı düzenlemeye çağırması olduğu belirtildi. Ancak Şarku’l Avsat'a konuşan siyasetçiler bunun nedeninin Federal Yüksek Mahkeme Başkanı Yargıç Yasim el Amiri ile Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Yargıç Faik Zeydan arasındaki anlaşmazlık olduğunu ifade ettiler.

İktidardaki “Koordinasyon Çerçevesi” koalisyonunun güçleri, iç siyasi durumu kontrol etmeye ve özellikle İran ile İsrail arasındaki mevcut çatışmanın yansımalarıyla sarsılmasını önlemeye çalışıyor.

Bilgi sahibi kaynaklar, “Çerçeve” güçlerinin Federal Mahkeme üyelerinin istifasıyla ortaya çıkacak boşluğun yansımalarından korktuğunu bildirdi.

Kalwaz Siyasi Araştırmalar Merkezi Başkanı Basil Hüseyin, Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte “sorunu çözmenin en iyi yolunun anayasa hükümlerine bağlı kalmak ve Federal Yüksek Mahkeme yasasını anayasal gerekliliklere uygun olarak yasalaştırmak için çalışmak olduğunu” söyledi. Iraklı eski Milletvekili Muhammed Selman el-Taye de “istifa eden yargıçlarla anlaşmaya varılması ve istifalarını geri çekmeleri için ikna edilmeleri” çağrısında bulunarak, ülkenin eşi benzeri görülmemiş bir siyasi krize girebileceği uyarısında bulundu.