İsrail çöldeki "unutulmuş kasabayı" tıbbi kenevir merkezine çevirecek

Yeruham Belediyesi yetkilileri, kasabadaki çöl ikliminin kenevir üretimi için elverişli olduğunu düşünüyor (AFP)
Yeruham Belediyesi yetkilileri, kasabadaki çöl ikliminin kenevir üretimi için elverişli olduğunu düşünüyor (AFP)
TT

İsrail çöldeki "unutulmuş kasabayı" tıbbi kenevir merkezine çevirecek

Yeruham Belediyesi yetkilileri, kasabadaki çöl ikliminin kenevir üretimi için elverişli olduğunu düşünüyor (AFP)
Yeruham Belediyesi yetkilileri, kasabadaki çöl ikliminin kenevir üretimi için elverişli olduğunu düşünüyor (AFP)

İsrail'de devlet destekli bir firma, Necef Çölü'ndeki bir kasabayı ülkenin tıbbi kenevir merkezi haline getirmeyi amaçlıyor.
İnovasyon ve teknoloji alanındaki projeleri değerlendiren kuluçka firması CanNegev, 12 bin kişilik nüfusa sahip Yeruham şehrinde tıbbi kenevir üretimi yapacak. CanNegev'in kurucusu Zvi Bet Or, "Ülkenin en uzak bölgesindeki yerleşim yerlerinden biri olan Yeruham'da, yani bu unutulmuş kasabada düzenleyeceğimiz çalışmaların temelinde tıbbi kenevir olacak" dedi. 
Or, Yeruham'ın 2018'de seçilen ilk kadın belediye başkanı Tal Ohana'nın da desteğini alıyor.
Ohana, "Hayalim, Yeruham'ı İsrail'deki tıbbi kenevirin başkenti haline getirmek" ifadelerini kullandı.
"Yeni bir piyasa her gün ortaya çıkmıyor" diyen 37 yaşındaki Belediye Başkanı, bu fırsatın kasabadaki işsizlik sorununa çözüm getirebileceğini belirtti.

Ohana, amacının kaliteli istihdam oluşturmak olduğunu söyleyerek sektörün kasabanın imajını da yenileyeceğini ifade etti (AFP)
İsrail Sağlık Bakanlığı kenevirin yaprak, tomurcuk ve çiçeklerinde yer alan aktif bileşenlerden "cannabidiol" (CBD) maddesini tehlikeli uyuşturucu kategorisinden çıkarmak için çalışmalar da düzenliyor.

"110 bin hastanın izni var"
CanNegev'in proje ortaklarından biri olan BOL Pharma şirketinin tarım direktörü Dvri Taler, "Bugün İsrail'de 110 bin hastanın tıbbi kenevir kullanma izni var. Fakat CBD herkesin erişimine açılınca milyonlarca kişi bunu kozmetik ve gündelik ürünlerde de kullanabilecek" dedi.

BOL Pharma, 3,5 hektarlık arazide yılda 400 bin tıbbi kenevir üretiyor (AFP)​​​​​
Taler, Yeruham'daki projede kenevir hasadı için bir robot geliştirildiğini de belirtti.
Yeruham Belediyesi ise tıbbi kenevir ekilmesi için projeye 50 hektarlık alan tahsis etti. 

60 milyon dolar yatırım
Kasımda parlamentoya tıbbi kenevir kullanımının ülkede daha yaygın hale gelmesi için denetimlerin hafifletilmesini öngören bir yasa tasarısı sunulmuştu. 
Halihazırda yaklaşık 100 girişim şirketinin bu alanda çalışmalar yaptığı İsrail'de Başbakan Naftali Benet hükümetinin söz konusu yasa tasarısını yakın zamanda onaylaması bekleniyor. 
Tıbbi kenevir alanındaki şirketlerin çeyreğinin bir yıl içinde kurulduğunu belirten İsrail İnovasyon Dairesi Baş Teknoloji Görevlisi Dana Goureviç, "Son yıllarda tıbbi kenevir ekosistemine 60 milyon dolar yatırım yapıldı" dedi.
Tıbbi amaçlar dışında kenevir kullanımı İsrail’de yasal olmasa bile müsamaha gösteriliyor. Yasa tasarısının hızla gelişen tıbbi kenevir sektöründe ilerleme sağlaması bekleniyor.
Sağlık Bakanlığı verilerine göre 2021’de İsrail 22 ton tıbbi kenevir ithal etti. Bu rakam 2020’de 14 tondu. Israeli Cannabis Magazine sitesine göre bu verilerle İsrail dünyanın en fazla tıbbi kenevir ithal eden ülkesi.
Buna karşın Goureviç, kenevir ihracatının teoride yasal olduğunu fakat uluslararası standartlara uyulması için ciddi sayıda prosedürün yerine getirilmesi gerektiğini belirtti.
Independent Türkçe, France 24, Times of Israel



İnternetin 50 yaş üstü kişilere bir faydası saptandı

Araştırmacılar internetin sosyal ağları güçlendirmenin yanı sıra sağlıkla ilgili bilgi edinmeye de yardımcı olabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar internetin sosyal ağları güçlendirmenin yanı sıra sağlıkla ilgili bilgi edinmeye de yardımcı olabileceğini söylüyor (Pexels)
TT

İnternetin 50 yaş üstü kişilere bir faydası saptandı

Araştırmacılar internetin sosyal ağları güçlendirmenin yanı sıra sağlıkla ilgili bilgi edinmeye de yardımcı olabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar internetin sosyal ağları güçlendirmenin yanı sıra sağlıkla ilgili bilgi edinmeye de yardımcı olabileceğini söylüyor (Pexels)

İnternet kullanımının, 50 yaşından büyük kişilerin ruh sağlığına iyi geldiği tespit edildi.

Sosyal medya ve internetin özellikle çocuk ve gençlerin ruh sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabildiğini gösteren pek çok çalışma var.

Diğer yandan bazı uzmanlar bu uygulamalarda uzun süre vakit geçirmenin değil, kullanılma biçiminin sorun teşkil edebileceğine dikkat çekiyor.

Hakemli dergi Nature Human Behaviour'da 18 Kasım Pazartesi günü yayımlanan bir çalışmada, bilim insanları internetin 50 yaş üstündeki kişilere etkisini inceledi.

23 ülkeden 50 yaşın üstünde 87 bin 559 katılımcının internet kullanım sıklığı ve biçimi 6 yıl boyunca takip edildi. Araştırmacılar bu alışkanlıkların depresyon semptomları ve hayat memnuniyetini nasıl etkilediğini değerlendirdi.

İnternet kullanımına sadece sosyal medya değil, bir şeyler araştırma, e-posta gönderme veya alışveriş yapma gibi faaliyetler de dahil edildi.

Bilim insanları internet kullanımının hayat memnuniyetinin artması ve depresyon semptomlarının azalmasıyla ilişkili olduğunu kaydetti. 

Ayrıca bu çıktıların internet kullanım sıklığından bağımsız ortaya çıktığı gözlemlendi. Bazı katılımcıların haftada bir kereden az internete girdiği aktarıldı.

Diğer yandan ABD, Birleşik Krallık ve Çin'de daha sık internet kullananların ruh sağlığı değerleri daha yüksekti.

Makalenin ortak yazarı Dr. Qingpeng Zhang, BBC Science Focus'a yaptığı açıklamada "Bu faydaların ülkeler arasında tutarlılık göstermesi, internetin ruh sağlığını iyileştirmede küresel çapta bir araç olma potansiyelini vurguluyor" diyor. 

Araştırmada internet ve ruh sağlığı etkileri arasında neden sonuç ilişkisi saptanmadı. Fakat uzmanlar, yalnız hisseden kişilerin başkalarıyla ilişki kurmasının olumlu çıktılara yol açmış olabileceğini düşünüyor. 

Çalışmada 65 yaş üstü, bekar ve sosyal temas düzeyi düşük kişiler, internetin bu faydalarının en çok görüldüğü gruplar arasındaydı. 

Birleşik Krallık'taki Yalnızlık Çalışmaları Merkezi Direktörü Prof. Andrea Wigfield "İnternet kullanımını bütünüyle homojen bir etki olarak görmemeliyiz" diyerek ekliyor: 

İnterneti, uygun şekilde ve ölçülü kullanıldığında insanları başkalarına bağlamayı sağlayacak bir araç olarak görmek istiyorum ancak yalnızlığı azaltmak için çok önemli olan yüz yüze, anlamlı etkileşimin yerini alamaz.

Çalışmada gençleri olumsuz etkilediği görülen internetin, daha yaşlı kişilerde farklı bir duruma yol açması da dikkat çekiyor. 

Avustralya'daki Curtin Üniversitesi'nden, çalışmada yer almayan Dr. Patrick Clarke bu durumu, 50 yaşın üstündekilerin internetteki olumsuzluklardan daha az etkilenmesine bağlıyor.

Dr. Clarke "50 yaş üstü kişiler, genç kullanıcılar arasında yaygın olan, kendini başkalarıyla kıyaslama veya sosyal baskıların en yoğun olduğu dönemi genellikle geride bırakıyor" diyerek ekliyor:

Örneğin bu kişilerin interneti onaylanma arayışı yerine, arkadaşlarıyla bağlantı kurmak, ailelerinden haberdar olmak, yeni beceriler öğrenmek veya ilgi alanlarını ve hobilerini paylaşan topluluklarla bağlantı kurmak için kullanma ihtimali daha yüksek olabilir.

Independent Türkçe, BBC Science Focus, Australian Broadcasting Corporation, Nature Human Behaviour