Tunus’ta görev yapan Avrupa Birliği (AB) ile G7 ülkeleri misyon temsilcileri, Cumhurbaşkanı Kays Said’in Yüksek Yargı Konseyini feshetme açıklamalarından "ciddi endişe" duyduklarını bildirdi.
ABD, Almanya, Fransa, İngiltere, Japonya, İtalya ve Kanada'nın Tunus büyükelçileri ile ülkede bulunan AB diplomatik misyonu ortak yazılı açıklama yayımladı.
Açıklamada, "Yüksek Yargı Konseyinin tek taraflı olarak feshedilmesiyle ilgili açıklamalardan ciddi endişe duyulduğu" belirtildi.
Konseyin görevinin yargının düzgün işleyişini sağlamak olduğu bu nedenle bağımsızlığına saygı gösterilmesi gerektiği vurgulanan açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
"Vatandaşlarına hukukun üstünlüğü temeliyle hizmet eden, temel hak ve özgürlükleri güvence altına alan, demokratik bir sistemin sağlıklı işlemesi için bağımsız, şeffaf ve etkili bir yargı sistemi şarttır. Kuvvetler ayrılığı ilkesinin gerekliliği olan bağımsız yargı kurumları elzemdir."
Yüksek Yargı Konseyinin fesih kararı ve tepkiler
Cumhurbaşkanı Said, dün akşam bir araya geldiği Başbakan Necla Buden Ramazan ile görüşmesinde, Yüksek Yargı Konseyinin feshedildiğini duyurdu.
Said, "Yüksek Yargı Konseyi feshedildi ama ben yargıya asla dokunmayacağım. Çözüm için bu kararı almak zorunluluk haline gelmişti." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı'nın Konseye ilişkin açıklamasının ardından birçok siyasi parti, yargı mensubu ve STK, karara yasal olmadığı gerekçesiyle tepki gösterdi.
Tunus’ta siyasi kriz
Cumhurbaşkanı Said, 25 Temmuz 2021'de ilan ettiği olağanüstü kararlarla parlamentonun çalışmalarını dondurdu ve milletvekili dokunulmazlıklarını kaldırdı.
Said, 22 Eylül’de yeni kararnamelerle yetkilerini genişleterek yürütme organını tamamen kendine bağladı. Cumhurbaşkanı'nın aldığı tüm bu kararlar, ülkede bir tür "istisnai durum" oluşmasına yol açmıştı.
Ülkedeki siyasi ve sivil toplumdan birçok kesim Said'in kararlarını "darbe" olarak nitelendiriyor ve Tunus'un demokrasiden uzaklaştığını savunuyor.