BM, Afganistan’da yaşanan kriz için toplanacak

İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss (EPA)
İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss (EPA)
TT

BM, Afganistan’da yaşanan kriz için toplanacak

İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss (EPA)
İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss (EPA)

İngiltere, Taliban’ın Afganistan’da iktidarı ele geçirmesinden bu yana ülkede yaşanan insani kriz ile mücadele edilmesi için para toplanmasına ilişkin önümüzdeki ay internet üzerinden gerçekleşecek Birleşmiş Milletler (BM) toplantısına ev sahipliği yapacağını açıkladı.
Taliban’ın yurtdışındaki nakit rezervlerine erişimi dondurmuştu. BM, 24 milyondan fazla Afgan halkının hayatta kalmak için acil yardıma ihtiyaç duyduğunu ve nüfusun yarısının açlıkla karşı karşıya olduğunu açıkladı.
BM, geçtiğimiz ay Afganistan’ın 4,4 milyar dolara ihtiyaç duyduğunu belirterek günümüze kadar sadece bir ülke için yapılan en kapsamlı yardım çağrısında bulundu.
İngiltere ve BM tarafından yapılan ortak açıklamada, Afganistan’a bağışta bulunan ülkeler, BM kurumları ve Afganistan sivil toplumu önümüzdeki ay internet üzerinden düzenlenecek bir görüşmeye katılacak. Görüşmenin tarihi hakkında bir açıklama yapılmadı.
İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss, görüşmede, özellikle Taliban nedeniyle kamusal alandan uzaklaştırılan kadınların durumlarının ve Afganistan halkının gıda, barınma ve sağlık hizmetlerine erişiminin masaya yatırılacağını belirtti.
Truss, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Afganistan’da gittikçe büyüyen insani krizi durdurmak ve uluslararası toplumun desteğinin arttırılması için kritik bir andayız. Afgan halkı, benzersiz bir şekilde muhtaç durumda. Eylemde bulunmamanın sonuçları felaket olur. İngiltere, uluslararası çabalara öncülük etmeye karar verdi.”
İngiltere, geçtiğimiz yıl Afgan halkını desteklemek için söz verdiği 286 milyon sterlinlik (390 milyon dolar/ 340 milyon Euro) bir destekte bulunmuştu. İngiliz diplomatlar, geçtiğimiz hafta Taliban hükümeti ile görüşmek üzere Kabil’e giderken, 97 milyon sterlinlik bir bağış yapmıştı.
Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre İngiltere hükümeti, bağışın güvenilir BM kurumları ve bölgedeki hayır kurumları ile dağıtıldığını, Taliban’ın yetkilendirilmediğini belirtti.
Taliban, yapılan bağışları memnuniyetle karşıladı ancak bağışların hükümet kasasına aktarılması gerektiğini belirtti. Taliban sözcüsü Zebihullah Mücahid, AFP’ye verdiği demeçte “Afganistan hükümetine yardım yapılmasını talep ediyoruz. Böylelikle hak edenlere, sorunsuz bir şekilde yardım edebiliriz ve bu çalışmalar sırasında bir sıkıntı yaşanmaz” dedi.
BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Martin Griffiths, ülkelere ‘Afgan halkının hayatlarını ve geleceklerini kurtarmak için’ acele etmeleri konusunda çağrıda bulundu. İngiliz yetkili, “Yaşanan her gecikme, Afgan halkı için daha fazla yoksulluk anlamına geliyor. Bir can simidine ihtiyaçları var” ifadelerini kullandı.
İngiltere, Afganistan’a yardım etmeye çalışırken hükümet, Afganistan da dahil olmak üzere diğer ülkelere yapılan yardımlar nedeniyle yaşanan bütçe kesintisi karşısında ağır eleştiriler alıyor.
İngiltere merkezli Christian Aid Küresel Aktivizm Direktörü Fionna Smyth, “Görüşmenin başarılı olması için İngiltere’nin liderlik etmek gibi ahlaki bir yükümlülüğü var” dedi. Zirvenin gerçekleşmesinin ‘doğru yönde atılmış bir adım’ olduğunu belirten Smyth, “Afganistan ekonomisinin yeniden ayağa kaldırılması için katkılarımızı birleştirmeliyiz” dedi.



İsrail, Gazze'deki savaş suçları davalarının yüzde 88'ini iddianame hazırlamadan kapattı

Gazze'deki savaş suçlarıyla ilgili soruşturmaların 10'da 9'u suçlama yöneltilmeden kapatıldı. (Reuters)
Gazze'deki savaş suçlarıyla ilgili soruşturmaların 10'da 9'u suçlama yöneltilmeden kapatıldı. (Reuters)
TT

İsrail, Gazze'deki savaş suçları davalarının yüzde 88'ini iddianame hazırlamadan kapattı

Gazze'deki savaş suçlarıyla ilgili soruşturmaların 10'da 9'u suçlama yöneltilmeden kapatıldı. (Reuters)
Gazze'deki savaş suçlarıyla ilgili soruşturmaların 10'da 9'u suçlama yöneltilmeden kapatıldı. (Reuters)

Londra merkezli Silahlı Şiddete Karşı Eylem (Action on Armed Violence-AOAV) adlı kuruluş tarafından yayınlanan bir rapor, Gazze Şeridi'ndeki savaşın başlamasından bu yana İsrail askerleri tarafından işlenen savaş suçları ya da suiistimallerle ilgili olarak İsrail ordusu tarafından açılan her 10 soruşturmadan yaklaşık 9'unun herhangi bir suçlama yöneltilmeden kapatıldığını ortaya koydu.

Şarku’l Avsat’ın The Guardian'dan aktardığına göre AOAV, Ekim 2023 ile Haziran 2025 sonu arasında İsrail ordusunun Gazze Şeridi veya Batı Şeria'daki güçleri tarafından sivillere zarar verildiği iddiaları üzerine bir soruşturma yürüttüğünü veya yürüteceğini söylediği 52 vakaya ilişkin İngilizce medyada haberler bulduğunu bildirdi. Söz konusu vakalar bin 303 Filistinlinin öldürülmesi ve bin 880 kişinin yaralanmasını içeriyor.

frgty
Yardım dağıtım noktasında vurularak öldürülen oğlu için gözyaşı döken Filistinli bir anne (EPA)

AOAV, soruşturmaların yüzde 88'inin çözülemediğini ve herhangi bir suçlama getirilmediğini kaydetti. Bunlar arasında Şubat 2024'te Gazze Şeridi'nde un kuyruğunda bekleyen en az 112 Filistinlinin öldürülmesi ve Mayıs 2024'te Refah'taki bir kampta 45 kişinin ölümüne neden olan hava saldırısı da yer alıyor.

Refah'taki bir dağıtım noktasından yiyecek almaya giden 31 Filistinlinin 1 Haziran'da İsrail güçlerinin ateş açması sonucu öldürülmesiyle ilgili soruşturma ise halen sonuçlanmadı.

AOAV ekibinden Iain Overton ve Lucas Tsantzouris, “İstatistikler, İsrail'in, güçlerinin savaşla ilgili ihlal suçlamalarını içeren davaların büyük çoğunluğunda sonuca ulaşamayarak ya da suçsuz olduğunu kanıtlayamayarak bir ‘cezasızlık modeli’ yaratmaya çalıştığını gösteriyor” dedi.

cvdfgt
Gazze Şeridi'ndeki bir yardım dağıtım noktasında yaşanan ölüm vakasının ardından Şifa Hastanesi’nin önünde kanlar içindeki bir ambulans sedyesini taşıyan Filistinliler (EPA)

İsrail ordusu, ‘askeri polis tarafından onlarca soruşturma açıldığını ve bu soruşturmaların çoğunun halen devam ettiğini’ bildirdi.

Ordu tarafından yapılan açıklamada, “Kuvvetlerimizin görevi kötüye kullandığına dair her türlü ihbar, şikâyet ya da iddia, kaynağı ne olursa olsun bir ön inceleme sürecinden geçer. Bazı durumlarda kanıtlar askeri polis tarafından cezai soruşturma başlatılması için yeterli olurken, diğer durumlarda sadece bir ön soruşturma yürütülür” ifadeleri yer aldı.

Açıklama şöyle devam etti: “Bu vakalar, İsrail Genelkurmay Başkanlığı Gerçekleri Araştırma ve Değerlendirme Mekanizması olarak bilinen bir mekanizma tarafından, kuvvetlerin suç teşkil eden bir suiistimalde bulunduğuna dair makul bir şüphe olup olmadığının belirlenmesi için değerlendirmeye sevk edilir.”

İnsan hakları örgütleri bu sistemi eleştirerek soruşturmaların yıllar sürebileceğini söylüyor.