Hizbullah’a ait bir SİHA’nın düşürülmesinin ardından İsrail savaş uçakları Beyrut semalarında görüldü

Lübnan sınırına yakın bir yerde bulunan İsrail’e ait askeri teçhizat (AFP)
Lübnan sınırına yakın bir yerde bulunan İsrail’e ait askeri teçhizat (AFP)
TT

Hizbullah’a ait bir SİHA’nın düşürülmesinin ardından İsrail savaş uçakları Beyrut semalarında görüldü

Lübnan sınırına yakın bir yerde bulunan İsrail’e ait askeri teçhizat (AFP)
Lübnan sınırına yakın bir yerde bulunan İsrail’e ait askeri teçhizat (AFP)

İsrail ordusu, hava savunma sistemlerinin Lübnan’dan geldiği tespit edilen ve İsrail hava sahasına giriş yapan bir silahlı insansız hava aracına (SİHA) ateş açtığını belirtti. Hizbullah ise, SİHA’nın İsrail hava sahasına görev için gönderildiğini belirtti. Gönderilen SİHA, iki gün içerisinde Lübnan’ın İsrail hava sahasına gönderdiği ikinci SİHA oldu.
İsrail tarafından yapılan açıklamada, “Lübnan’dan İsrail topraklarına gönderilen bir SİHA, Celile bölgesinde sirenlerin devreye girmesine neden olmuştur. Bölge sakinleri, olay üzerine barınaklara sığınmıştır” ifadeleri kullanıldı. Ordu, SİHA’ya karşılık olarak füzelerin ateşlendiğini, uçakların ve helikopterlerin havalandırıldığını ve birkaç dakika sonra SİHA’nın görünmediğini kaydetti. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.
Hizbullah, SİHA’nın 70 kilometre çaplı bir alanda Filistin topraklarına görev için fırlatıldığını belirtti. SİHA’nın İsrail ordusu tarafından açılan ateşe rağmen görevi başarı ile yerine getirdiği ve güvenli bir şekilde Lübnan’a geri döndüğü kaydedildi.
İsrailli savaş uçakları, yaşanan olayın ardından Beyrut semalarında uçuşlar gerçekleştirirken, Lübnanlıların uçakları yakından gördüğü ifade edildi.
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, geçtiğimiz Çarşamba günü yaptığı açıklamada, “İsrail, SİHA’larımızı engellemek istemektedir. Bunu başaramayacaktır. Gerekli teknolojiye sahip olduğumuz İsrail için bir sır değil. Bugün Lübnan’da uzun bir süredir SİHA üretme konusunda ektiğimiz meyvelerimizi toplamaya başladık” dedi.
İsrail’de, Lübnan sınırına yakın bir yerde Hizbullah’ın SİHA’larını takip etmekle görevlendirilmiş yaklaşık 20 subayın görev yaptığı bir merkez bulunuyor.



Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

TT

Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

Almanya'nın Tel Aviv Büyükelçisi Steffen Seibert, Gazze Şeridi'ne uygulanan ablukayı kırmaya çalışırken Akdeniz'de İsrail askerleri tarafından alkonulan aktivistlerin İsrail'e götürüldüğünü bildirdi.

Seibert X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, “Tüm yolcular donanma tarafından İsrail'e nakledildi ve donanma bize hepsinin güvende olduğunu teyit etti. İsrailli yetkililer, aktivistlerden ülkeyi terk etmelerini istedi. Bir Alman vatandaşı için konsolosluk yardımı teklif ettik” ifadelerini kullandı.

Madleen, günler süren yolculuğun ardından gece saatlerinde, varış noktası olan Gazze Şeridi'ne ulaşmadan kısa bir süre önce İsrail güçleri tarafından durduruldu.

Özgürlük Filosu Koalisyonu, uzun süredir İsrail ablukası altında olan Gazze Şeridi’ne yardım ulaştırmayı amaçlıyordu.

İsrail Dışişleri Bakanlığı, Madleen'in durdurulmasının, 2007 yılından bu yana Gazze Şeridi'ne uygulanan ve izinsiz gemilerin girişini engelleyen deniz ablukasına dayandığını belirtti.

Özgürlük Filosu Koalisyonu tarafından geminin durdurulmasının ardından yapılan açıklamada, “Madleen gemisindeki on iki aktivistin ve diğer tüm Filistinli tutukluların derhal serbest bırakılmasını, acımasız işgale ve ablukaya son verilmesini ve Gazze Şeridi'ne insani yardım ulaştırılması için tüm sınır kapılarının derhal açılmasını talep ediyoruz” denildi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı, Özgürlük Filosu Koalisyonu'nun yardım gemisi Madleen'in ‘güvenli bir şekilde İsrail kıyılarına doğru yol aldığını’ bildirdi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı’nın X platformundaki hesabı üzerinden yapılan paylaşımda, “Yolcuların kendi ülkelerine dönmeleri bekleniyor” ifadesi yer aldı.

Özgürlük Filosu Koalisyonu yaptığı açıklamada, Madleen'in uluslararası sularda ‘İsrail ordusu tarafından saldırıya uğradığını ve engellendiğini’ belirtti.

Açıklamada, “Gemiye yasadışı bir şekilde çıkıldı, silahsız sivillerden oluşan mürettebatı kaçırıldı ve bebek maması, gıda ve tıbbi malzemeler de dahil olmak üzere hayat kurtarıcı temel yardım malzemelerine el konuldu” denildi.

Özgürlük Filosu Koalisyonu Koordinatörü Huveyda Araf, İsrail'in gemide bulunanları gözaltına almak için yasal yetkisi olmadığını söyledi.

Araf, “Gemideki gönüllüler İsrail'in yargı yetkisi altında değildir, yardım sağladıkları ya da yasadışı ablukayı kırdıkları için suçlanamazlar… Keyfi ve hukuksuz gözaltlarına derhal son verilmelidir” ifadelerini kullandı.

Özgürlük Filosu Koalisyonu tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Hiçbir şey bizi caydıramaz. Tekrar yelken açacağız. Kuşatma sona erene ve Filistin özgürleşene kadar durmayacağız. Bu el koyma uluslararası hukuku açıkça ihlal ediyor ve Gazze Şeridi'ne engelsiz insani erişim gerektiren Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) bağlayıcı kararlarına meydan okuyor.”

Aktivistler, İsrail'in Gazze Şeridi’ne engelsiz insani erişim sağlaması gerektiğini vurguluyor.

Ancak İsrail Dışişleri Bakanlığı, Gazze Şeridi açıklarındaki bölgenin 2007'den bu yana uygulanan deniz ablukası kapsamında izinsiz gemilere kapalı olduğunu ve Madleen'in bu nedenle durdurulduğunu belirtti.

Aktivistlerin İsrail kıyılarına ne zaman ulaşacakları ve ne zaman ülkelerine geri gönderilecekleri ise belirsizliğini koruyor.