Rusya Ukrayna’yı işgal ederse ne olur?

Rus askeri gücü Ukrayna sınırında (Reuters)
Rus askeri gücü Ukrayna sınırında (Reuters)
TT

Rusya Ukrayna’yı işgal ederse ne olur?

Rus askeri gücü Ukrayna sınırında (Reuters)
Rus askeri gücü Ukrayna sınırında (Reuters)

Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmeyi planlamadığını ve son günlerde Ukrayna sınırlarından bazı güçlerini geri çektiğini açıklamasına rağmen, Batı, Rusya’nın hala Kiev’e her an saldırmasını bekliyor.
Şarku’l Avsat’ın The Guardian gazetesinden aktardığı habere göre, politikacılar, analistler ve uzmanların görüşlerine yer verilerek, olası bir Rus işgalinin nasıl gerçekleşeceği ve bunun doğuracağı sonuçlar tartışıldı.

Rusya geniş çaplı bir işgali nasıl gerçekleştirebilir?
Kara, deniz ve hava kuvvetlerindeki ezici üstünlüğünü kullanan Rusya’nın, aynı anda birkaç cephede Ukrayna’ya saldırması bekleniyor.
Ukrayna’nın doğusundaki Donbass bölgesinden, kuzeyde Belarus’tan ve güneyde Kırım’dan kuşatılan Ukrayna ordusu teslim olmaya zorlanacak.
Uzmanlar, Belarus’ta konuşlu Rus kara kuvvetlerinin başkent Kiev’i ele geçirme çabalarına öncülük etmesini bekliyor.

Rusya’nın Ukrayna’da kontrol etmek istediği temel hedefler nelerdir?
Uzmanlara göre ilk hedef, Kievdeki Ukrayna hükümetinin hızla teslim olması ve seçilmiş liderlerin ‘etkisizleştirilmesi’ olacak.
Rusya’nın kontrol etmeye çalışacağı ana hedefler arasında Devlet Başkanlığı Sarayı, parlamento, bakanlıklar, medya kuruluşları ve Ukrayna’daki demokrasi yanlısı devrimlerin sembolik yeri olan Bağımsızlık Meydanı (Maidan Nezalezhnosti) yer alıyor.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in işgalden sonra uygulamaya çalıştığı plan nedir?
Putin, Ukrayna’yı Belarus gibi kurumsal olarak zayıf, Rusya’ya bağımlı ve Batı’dan ayrılmış bir devlete dönüştürmek istiyor.
Uzmanlar, Rusya’nın kendisine muhalif olanları ortadan kaldırırken, Kiev’de Moskova yanlısı politikacıları görevlendireceğini tahmin ediyor.
ABD’li yetkililer, Kremlin’in tutuklanacak veya suikaste uğrayacak üst düzey isimlerin bir listesini hazırladığına inanıyor.

Putin’in Ukrayna’yı işgal etmek için alternatif bir planı var mı?
Analistler, Rusya’nın 2008’de Gürcistan’da olduğu gibi, Ukrayna’nın doğusu ve Donbass’ta daha fazla toprak ele geçirmeyi amaçlayan sınırlı ve daha az riskli bir saldırıyı tercih edebileceğini ve oradaki Moskova yanlısı ayrılıkçı cumhuriyetlerin Ukrayna'dan bağımsızlığını savunabileceğini söylüyor.
Moskova ayrıca Azak Denizi’ndeki Mariupol ve Karadeniz’deki Odessa limanlarını ele geçirmeye ve Kırım’a bir ‘kara köprüsü’ kurmaya çalışabilir.

Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etme planları başarısız olabilir mi?
Evet. Ukrayna Silahlı Kuvvetleri kolay kolay yenilmeyecek. Siviller savaşa katılabilir ve ardından Sovyetlerin Afganistan’ı işgali sırasında olduğu gibi ABD ve İngiltere onları silahlandırabilir.
İngiliz bakanlar, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin Moskova için bir ‘batak’ olmasını bekliyor.
Bu durum Rus ekonomisi için feci sonuçlara yol açabilir ve Rus askerleri arasında çok kan dökülmesine neden olabilir.
Bu ayrıca Rusya’ya ağır yaptırımların uygulanmasına yol açacak. Böyle bir senaryoda Rus kamuoyu Putin aleyhine dönebilir.

Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin insan kaybı ne olur?
ABD, Rus topçu saldırıları, füzeleri, bombaları ve kara saldırılarının 50 bin sivili öldürebileceğini tahmin ediyor. Bu sayı, savaşın uzaması durumunda önemli ölçüde artabilir.
Yüz binlerce insan Ukrayna’dan kaçabilir ve Avrupa’yı büyük bir mülteci göçüyle karşı karşıya bırakabilir. 
Suriye’de olduğu gibi, Rus işgalinden sonra ağır insan hakları ihlalleri ve kimyasal silah vahşeti de göz ardı edilemez. 

Batı bir işgal durumunda ne yapacak?
Bazı NATO ülkeleri tarafından hızlı bir şekilde askeri yardım sağlanacak. Buna istihbarat ve taşınabilir füzeler gibi silahların paylaşımı da dahil olacak.
Çatışma devam ederse ve sivil kayıplar artarsa, Batı’nın Ukrayna’ya asker göndererek doğrudan müdahale etmesi yönündeki baskı da hızla artacak.
Buna ek olarak, dünyadaki binlerce bankayı ve finansal kurumu birbirine bağlayan küresel bir bankacılık iletişim ağı olan uluslararası finansal sistemi SWIFT’den izolasyonu da dahil olmak üzere Rusya’ya önemli ekonomik yaptırımlar uygulanacak.
Rusya eski Maliye Bakanı Alexei Kudrin, “Rusya’yı SWIFT siteminden çıkarmak, ekonomisinin yüzde 5 oranında küçülmesine neden olacaktır” dedi.
Rusya gerçekten SWIFT sisteminden çıkarılırsa, finans kurumlarının ülke içine veya dışına para göndermesini neredeyse imkansız hale getirecek. Bu, Rus şirketleri ve yabancı müşterileri, özellikle de petrol ve gaz ihracatı alıcıları için büyük bir krize yol açacak.



Trump Suriye'ye uygulanan yaptırımları kaldıran kararnameyi imzaladı

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakan Muhammed bin Selman, Riyad'da ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara ile tokalaşmasını izlerken, 14 Mayıs 2025 (Reuters)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakan Muhammed bin Selman, Riyad'da ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara ile tokalaşmasını izlerken, 14 Mayıs 2025 (Reuters)
TT

Trump Suriye'ye uygulanan yaptırımları kaldıran kararnameyi imzaladı

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakan Muhammed bin Selman, Riyad'da ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara ile tokalaşmasını izlerken, 14 Mayıs 2025 (Reuters)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakan Muhammed bin Selman, Riyad'da ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara ile tokalaşmasını izlerken, 14 Mayıs 2025 (Reuters)

Beyaz Saray’dan bugün yapılan açıklamada ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye'ye uygulanan yaptırımları sona erdiren kararnameyi imzaladığı duyuruldu.

ABD Hazine Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili yaptığı açıklamada, “Bugünkü karar, Suriye'nin küresel finans sisteminden izolasyonunu sona erdirecek ve bölgeden ve ABD ile ticaret ve yatırım işlemlerinin önünü açacak” dedi.

Trump'ın bu hamlesi, Şam ile ABD ve genel olarak Batılı ülkeler arasındaki ilişkilerde yeni bir sayfa açan önemli bir siyasi gelişme olarak görüldü.

Şam'dan karara ilişkin ilk yorum, Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani’den geldi. Şeybani, X hesabından yaptığı açıklamada, “Trump'ın yaptırımları kaldırması Suriye'nin uluslararası topluma açılmasına yardımcı olacak ve ekonomik iyileşmenin önündeki engelleri kaldıracak” dedi.

Yaptırımların kaldırılmasının ‘uzun zamandır beklenen yeniden inşa ve kalkınmanın önünü açacağını’ vurgulayan Şeybani, bunun aynı zamanda ‘Suriye'yi yeni bir refah ve istikrar dönemine itecek bir dönüm noktası’ olacağını belirtti.

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt bu sabah yaptığı günlük basın toplantısında, Trump'ın Suriye'ye yönelik ABD yaptırım programını sonlandırmak için başkanlık kararnamesi imzalayacağını söyledi. Trump, geçtiğimiz mayıs ayında, yıkıcı iç savaşın ardından Şam'ın yeniden inşasına yardımcı olmak için yaptırımları kaldırma kararı almıştı.

ABD’nin bu hamlesinin, Trump'ın geçtiğimiz mayıs ayında Suudi Arabistan'ı ziyaret ettiği sırada, Beşşar Esed rejiminin düşüşü ve yıllarca süren iç savaşın ardından Suriye'deki yeni rejime yeniden yapılanma konusunda yardım etme ve siyasi, ekonomik ve insani koşulları iyileştirme fırsatı verme sözü vermesinin ardından, bölgedeki jeopolitik manzarada geniş çaplı etkileri olacağı düşünülüyor.

yh6ju
ABD Başkanı Donald Trump ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman tokalaşırken (Arşiv - Reuters)

BBC News muhabiri bu haberi X platformunda ilk duyuran kişi oldu.

Beyaz Saray'daki güvenilir kaynaklar, Trump yönetiminin Suriye'ye uygulanan tüm ABD yaptırımlarını kaldırma kararı aldığını ve bu sayede ABD’li şirketlerin Şam'la ticaret yapma ve mal ve hizmet ihraç etme imkanı bulacağını belirtti. Şarku’l Avsat’a konuşan Beyaz Saray’den bir yetkili, ABD Hazine Bakanlığı'na bağlı Yabancı Varlıklar Ofisi (OFAC) ve Dışişleri Bakanlığı ile iş birliği içinde çalışan Mali Suçlarla Mücadele Ofisi'nin, Başkan Trump'a Suriye ile ilişkilerde ABD'nin uyguladığı kapsamlı yaptırımları fiilen sona erdiren ve üçüncü tarafların Suriye ile ilişkilerinde kısıtlamaları kaldıran öneriler sunduğunu belirtti.

Başkan Trump, Riyad'da Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın huzurunda Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara ile bir araya geldi.  ABD ve Suriye liderleri arasında 25 yılı aşkın bir sürenin ardından bir ilk olan bu görüşmede Başkan Trump, Suriye'de barışı ve refahı teşvik etmek amacıyla tüm yaptırımları kaldırmaya hazır olduğunu açıkladı.

frgthy
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara ve ABD Başkanı Donald Trump Riyad’da tokalaşırken, 14 Mayıs 2025 (AP)

Beyaz Saray Sözcüsü Leavitt’e göre Trump, Şara’dan ‘İsrail ile normalleşme için İbrahim (Abraham) Anlaşması’na katılmak, tüm yabancı savaşçıları Suriye'den çıkarmak, Filistinli hareketlerden ‘terörist unsurları’ sınır dışı etmek, ABD'ye DEAŞ'ın geri dönüşünü engellemede yardımcı olmak ve Suriye'nin kuzeydoğusundaki terör örgütü unsurlarının gözaltı merkezlerinin sorumluluğunu üstlenmek’ şeklinde 5 talepte bulundu.

Şara yönetimi ABD, Avrupa ülkeleri ve uluslararası topluma, çalışanların maaşlarını ödeyebilmek, savaşın harap ettiği şehirlerin büyük bir kısmını yeniden inşa edebilmek ve sağlık sistemini yeniden kurabilmek için yaptırımların kaldırılmasını talep etmişti.

Yaptırımların kaldırılması süreci

Kararnameyle birlikte atılması gereken başka adımlar da var. Bazı yaptırımların Kongre tarafından resmi olarak kaldırılması gerekiyor. Bunların bazıları, Suriye'nin ‘terörizmi destekleyen ülke’ olarak sınıflandırıldığı 1979 yılına kadar uzanıyor.

nuu7
Başkan Trump, Temsilciler Meclisi'nde Cumhuriyetçi Parti toplantısının ardından basına konuşurken, 20 Mayıs 2025 (AFP)

ABD, insan hakları ihlalleri ve ABD'nin terör örgütü olarak sınıflandırdığı gruplara verdiği destek nedeniyle son yirmi yıldır Esed rejiminde olan Suriye’ye ağır yaptırımlar uyguladı. Eski ABD Başkanı George W. Bush 2003 yılında, Suriye'nin ABD tarafından ‘terör örgütü’ olarak sınıflandırılan Hizbullah gibi gruplara verdiği destek, Suriye'nin Lübnan'daki askeri varlığı, kitle imha silahları geliştirdiği iddiaları, petrol kaçakçılığı ve 2003 yılında ABD'nin önderlik ettiği işgalin ardından Irak'taki silahlı gruplara verdiği destek nedeniyle ‘Suriye'ye Hesap Sorma’ yasasını imzalamıştı.

Trump'ın yaptırımları hafifleteceğine dair vaatlerinin ardından ABD Hazine Bakanlığı geçtiğimiz ay bankalar ve havayolu şirketlerine uygulanan bazı yaptırımların kaldırılmasına ilişkin resmi talimatlar yayınladı. Hazine Bakanı Scott Bessent, bu talimatların Suriye'ye yatırımı teşvik etmek amacıyla tasarlandığını açıkladı.