Suudi Arabistan devlet tarihinin en önemli 5 aşaması

Diriye’de Kuruluş Günü kutlamaları kapsamında yapılan bir etkinlik (Diriye Kalkınma Otoritesi)
Diriye’de Kuruluş Günü kutlamaları kapsamında yapılan bir etkinlik (Diriye Kalkınma Otoritesi)
TT

Suudi Arabistan devlet tarihinin en önemli 5 aşaması

Diriye’de Kuruluş Günü kutlamaları kapsamında yapılan bir etkinlik (Diriye Kalkınma Otoritesi)
Diriye’de Kuruluş Günü kutlamaları kapsamında yapılan bir etkinlik (Diriye Kalkınma Otoritesi)

Suudi devleti, üç asır önceki kuruluşundan bu yana, devletin kadim tarihine hâlâ kazılı olan çeşitli tarihsel aşamalar ve dönemlerden geçti.
Suudi Arabistan vatandaşları, 22 Şubat gününe denk gelen kuruluş günü kutlamaları ile birlikte Suudi devletinin içinden geçtiği en önemli beş aşamayı da hatırladı.
Kuruluş Günü adına açılan Twitter hesabına göre, Suudi devletinin en önemli ilk aşaması, Suudi Arabistan’ı yöneten Kraliyet ailesinin (Al Suud) atalarından biri olan Mani el-Muraydi tarafından Diriye’nin kurulduğu tarih olan 1446 yılından başlıyor.

İmam Muhammed bin Suud tarafından 1727’de başkenti Diriye olan ilk Suudi devletinin kurulması, devlet tarihinin en önemli ikinci aşaması oldu.
Üçüncü en önemli aşama ise, İmam Turki bin Abdullah bin Muhammed bin Suud tarafından 1824’te başkenti Riyad olan ikinci Suudi devletinin kurulmasıydı.
Kral Abdulaziz bin Abdurrahman Faysal Al Suud’un 1902’de, Suudi Arabistan Krallığı adıyla başkenti Riyad olan üçüncü Suudi devletini kurması ise devlet tarihinin önemli bir diğer aşaması oldu.
1932’ye tekabül eden beşinci aşamada ise, Suudi Arabistan Krallığı birleşti.
23 Eylül 1932’de Kral Abdulaziz’in kontrolü altındaki bölgeler birleşti ve ‘Hicaz ve Necid Krallığı’ olan bu bölgelerin adı ‘Suudi Arabistan Krallığı’ olarak değiştirildi.
23 Eylül, Suudi Arabistan’ın Milli Günü olarak kabul ediliyor.

 



Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Ferhan, BM üye ülkelerini New York Konferansı'nın nihai belgesini desteklemeye çağırdı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)
TT

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Ferhan, BM üye ülkelerini New York Konferansı'nın nihai belgesini desteklemeye çağırdı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Filistin sorununun barışçıl çözümü ve iki devletli çözümün uygulanmasına ilişkin üst düzey uluslararası konferansın nihai belgesinin kabul edildiğini duyurdu. Bu karar, Suudi Arabistan ve Fransa'nın eş başkanlığında New York'taki Birleşmiş Milletler genel merkezinde düzenlenen konferansın ikinci gününün sonunda alındı.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, New York'ta düzenlenen Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 79. oturumunun kapanışından önce, Suudi Arabistan ve Fransa delegasyonlarına bildirimde bulunarak nihai belgenin onaylanmasını istedi.

Bin Ferhan, bu vesileyle yaptığı konuşmada, “Bu sonuçlar, siyasi, insani, güvenlik, ekonomik ve hukuki eksenler ile stratejik anlatı üzerinden kapsamlı önerileri yansıtmakta ve iki devletli çözümün uygulanması ve herkes için barış ve güvenliğin sağlanması konusunda entegre ve uygulanabilir bir çerçeve oluşturmaktadır” dedi. Tüm BM üye devletlerini, eylül ayında yapılacak Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun bir sonraki oturumu sona ermeden önce sonuç belgesini desteklemeye çağırdı.

Prens Faysal bin Ferhan, sivillere yönelik ayrım gözetmeyen saldırılar, sivil hedeflere yönelik her türlü saldırı ve kışkırtma, tahrik ve yıkım eylemleri de dahil olmak üzere, her türlü saldırıyı kınadığını yineledi.

Belge, Gazze'deki savaşı sona erdirmek ve iki devletli çözümün etkili bir şekilde uygulanmasına dayalı olarak İsrail-Filistin çatışmasına adil, barışçıl ve kalıcı bir çözüm bulmak ve Filistinliler, İsrailliler ve bölgedeki tüm halklar için daha iyi bir gelecek inşa etmek için ortak çalışma yapma konusunda mutabakatı içeriyor.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre üç gün süren iki devletli çözüm konferansı, Filistin sorununun barışçıl çözümüne yönelik somut, zamanla sınırlı ve geri dönüşü olmayan adımlar atmayı, iki devletli çözümün hayata geçirilmesini ilerletmeyi ve mümkün olan en kısa sürede somut eylemlerle bağımsız bir Filistin devletini hayata geçirmeyi, Filistin halkının topraklarında onurlu bir şekilde yaşama hakkını güvence altına almayı amaçlıyor.