Viyana müzakereleri Ukrayna krizi ile sınanıyor

İran müzakere heyeti iki gün önce Viyana'da Fransa, Almanya ve İngiltere'den müzakereciler ile toplantı esnasında taslak anlaşmayı gözden geçirirken (ISNA)
İran müzakere heyeti iki gün önce Viyana'da Fransa, Almanya ve İngiltere'den müzakereciler ile toplantı esnasında taslak anlaşmayı gözden geçirirken (ISNA)
TT

Viyana müzakereleri Ukrayna krizi ile sınanıyor

İran müzakere heyeti iki gün önce Viyana'da Fransa, Almanya ve İngiltere'den müzakereciler ile toplantı esnasında taslak anlaşmayı gözden geçirirken (ISNA)
İran müzakere heyeti iki gün önce Viyana'da Fransa, Almanya ve İngiltere'den müzakereciler ile toplantı esnasında taslak anlaşmayı gözden geçirirken (ISNA)

Batı ve Rusya, yaklaşık bir yıldır 2015 yılında imzalanan İran Nükleer Anlaşması’nı yeniden canlandırmaya çalışıyor. Ancak Ukrayna'daki savaş yüzünden iş birliği imkansız hale gelmeden müzakereleri sonuçlandırmak için acele edilmesi gerekiyor.
Fransız haber ajansına AFP göre analistler, Rusya’nın Ukrayna'yı işgalinin er ya da geç belirleyici aşamalara gelindiğinde Viyana'daki diplomatik çalışmalara gölge düşüreceği konusunda uyarıda bulundular.
Ukrayna işgalinin İran'ı gücünü abartma konusunda cesaretlendirmiş olabileceğini düşünen gözlemciler, Washington'un "ikinci bir krizden kaçınma" ve petrol fiyatları varil başına 100 doların üzerine çıktığı için İran petrolünü uluslararası piyasalara döndürme konusunda daha istekli olacağını belirttiler.
Rusya'nın Viyana'daki uluslararası kuruluşlar nezdindeki daimi temsilcisi Mihail Ulyanov, Reuters haber ajansı tarafından kendisine müzakereler sorulduğunda “Bitiş çizgisine bir dakika uzaklıktayız” şeklinde cevap verdi. Heyet başkanları arasında anlaşmaya varma konusunda en iyimser olan Ulyanov, Ukrayna'daki durumun görüşmeler üzerinde hiçbir etkisinin olmadığını vurguladı. İranlı yetkililer de şimdilik bu etkinin önemsiz olduğunu düşünüyorlar.
Rusya, diplomatik çözümlere ulaşmada kilit rol oynuyor. Reuters'e göre Ukrayna'daki savaş yüzünden iş birliği imkansız hale gelmeden müzakereleri sonuçlandırmak için acele edilmesi gerekiyor.
Batılı yetkililer, nükleer silahların yayılmasının önlenmesi meselesiyle ilgili büyük bir krizden kaçınmak ortak bir çıkar olduğu için İran dosyasının ayrı bir şekilde ele alınabileceğini vurguluyorlar. Ancak belki de Moskova üzerindeki baskının artmasıyla bu durum değişmek üzere.
Bu hususta Fransa Cumhurbaşkanlığı’ndan bir yetkili yaptığı açıklamada “Bu büyüklükteki bir krizin sadece İran dosyasını değil, diğer birçok dosyayı da batırma olasılığı çok yüksek. Bu, Rusya ile ilişkilerin ve Devlet Başkanı Vladimir Putin'in davranışının büyük ve çok tehlikeli bir biçimde değiştiği pek çok konudan biri” ifadelerini kullandı.
Reuters haber ajansına göre müzakerelere yakın üç diplomat, Ukrayna'daki olayların, başka yerlerdeki olayları görmezden gelmenin daha zor olacağı korkusuyla bu hafta müzakereleri sonuçlandırma çabalarını hızlandırdığını vurguladı.
Öte yandan ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili, Rusya’nın Nükleer Anlaşma’nın yeniden canlandırılması için müzakerelere hala devam etmek istediğini kaydetti. Yetkili “Bunu Rusya’ya hizmet etsin diye yapmıyoruz. Rusya da bunu bize hizmet etsin diye yapmıyor. Bu meselede bir hedef doğrultusunda çalışıyoruz. Görünen o ki Nükleer Anlaşma’yı yeniden canlandırmak konusunda ortak bir çıkarımız var” ifadelerini kullandı.
İranlı üst düzey bir yetkili Tahran’dan Reuters’a verdiği röportajda “Bunlar iki ayrı konu... Tabii ki zaman daralıyor. Ukrayna'da yaşananlardan ötürü Rusya'nın kafası krizle meşgul olabilir. Bu sebeple bu müzakerelerin başarısızlığından Batı sorumlu olacaktır” dedi. Tahran'daki İranlı bir güvenlik yetkilisi, Rusya'nın yaklaşımını değiştirip müzakereleri bozmaya çalışsa bile, İran'ın ulusal çıkarına öncelik vererek petrol satmaya ve mümkünse bunu sağlayacak bir anlaşmaya varmaya çalışacağını söyledi. Yetkili “Rusya ile ittifaklık yüzünden neden milyonlarca dolar geliri feda edelim?” dedi.
Diplomatlar, işlerin hala dostane bir şekilde ilerlediğini kaydetse de sosyal medyaya kısa bir göz atıldığında Fransa müzakere heyetinin başkanı Philippe Errera'nın tekrar tekrar Rusya'yı eleştirdiği ve aynı şekilde İran'ı da ateşle oynadığı konusunda uyardığı görülüyor.
Kriz kötüleşirken acilen bir anlaşmaya varılması gerektiği konusunda Avrupalı bir diplomat “Bu hafta varılmalı. Zira Ukrayna'da ne zaman tansiyonun yükselebileceğini bilmiyoruz. Öyle bir durumda müttefik olmayacağız. Ruslar 'İran Anlaşması'nın canı cehenneme' diyebilir" şeklinde konuştu.
10 aydır Nükleer Anlaşma'yı canlandırmak için Tahran ile Washington arasında dolaylı müzakereler yapılıyor. Bu süre zarfında Batılı taraflar, uzmanların tahminlerine göre şu anda İran'ın en az bir nükleer bomba geliştirmesini sağlayacak şekilde yüzde 60'lık bir uranyum birikimi olması ışığında nükleer programını hızlandırdığı göz önünde bulundurularak bir anlaşmaya varılması için son tarihlere vurgu yaptılar. Tahran'ın üç ay önce müzakere masasına dönmesiyle müzakereler zorlu bir yola girdi.
Siyasi risk danışmanlığı şirketi Eurasia Group'tan İranlı analist Henry Rome “Müzakereler ne kadar uzarsa, çatışmanın iç içe geçme olasılığı o kadar artar. Petroldeki artış, anlaşmayı hızlı bir şekilde yapmaları konusunda başta ABD’liler olmak üzere Batılı hükümetler üzerinde baskı oluşturacak” şeklinde konuştu. İran'ın şu anda anlaşmayı yeniden canlandırmak için Batılılar kadar acelesi olmadığını düşünen Rome, “Anlaşmazlık, petrol fiyatları yükselirken ve önemli bir jeopolitik belirsizlik hakimken İran'ın, Batı'nın müzakereleri bırakmaya ve piyasalardaki İran ham petrol miktarını artırmaktan vazgeçmeye gerçekten hazır olup olmadığı konusundaki şüphelerini artırabilir” dedi.



Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)
TT

Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)

İran'ın kuzeybatısında pazartesi günü meydana gelen helikopter kazasında Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile birlikte hayatını kaybettiği açıklanan İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Tahran'ın İsrail ve Batı karşıtı politikalarının ateşli bir savunucusuydu.

Reisi, 60 yaşındaki Abdullahiyan’ı Ağustos 2021'de atadı.

2013'ten 2021'e kadar bu görevi yürüten Muhammed Cevad Zarif'in yerine geçmek gibi zor bir görevi vardı; Zarif, önde gelen aktif bir diplomat, akıcı bir İngilizce konuşan, uluslararası çevrelerde tanınan bir yüz ve İran'ın dış politikasını yöneten deneyimli bir isimdi.

İran devlet televizyonu Emir Abdullahiyan'ı, Tahran tarafından yönetilen ve Lübnan Hizbullah'ı, Filistinli Hamas ile İslami Cihad hareketleri ve Iraklı silahlı gruplar gibi İran'ın ezeli düşmanı İsrail karşıtı grupların yer aldığı "Direniş Ekseni'nden üst düzey bir diplomat" olarak tanıttı.

Emir Abdullahiyan atandığı gün yaptığı açıklamada, bu grupların "İran'ın müttefikleri" olduğunu ve "onları güçlendirmenin hükümetin gündeminde olduğunu" söyledi.

Kapsamlı geziler

Ekim 2023'te İsrail ile Hamas arasında Gazze'de savaşın başlamasından beri bölgeye yaptığı ziyaretleri yoğunlaştırdı. Tahran, İsrail'e karşı Filistin hareketini ve savaşın çıkmasına yol açan 7 Ekim 2023 operasyonuna desteğini gizlemedi, ancak aynı zamanda bu operasyonun içinde yer almadığını da vurguladı.

Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)

Geçtiğimiz nisan ayında, Tahran'ın Yahudi devletini sorumlu tuttuğu ve Şam'daki İran konsolosluk binasını yerle bir eden hava saldırısına karşılık olarak, İran'ın İsrail'e 300'den fazla insansız hava aracı ve füzeyle gerçekleştirdiği benzeri görülmemiş saldırıyı savundu.

İran'ın tepkisinin "meşru savunma ve uluslararası hukuk çerçevesinde" gerçekleştirildiğini söyledi.

Emir Abdullahiyan daha sonra İsrail'in İran'ın orta kesimindeki İsfahan eyaletine bir misilleme amaçlı saldırı düzenlediğine dair haberleri "çocuk oyuncağı" diyerek küçümsedi.

İzolasyonun Azaltılması

Mesleki kariyeri boyunca Devrim Muhafızları ile olan yakın ilişkileriyle tanınan Emir Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu olan Kudüs Gücü'nün komutanı ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan kariyeri boyunca Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu. Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu Kudüs Gücü'nün komutanı olan ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan, üç yıl boyunca İran'ın uluslararası sahnedeki izolasyonunu azaltmak ve ABD yaptırımlarının ülkesinin ekonomisi üzerindeki etkisini azaltmak için çalıştı.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre Çin'in himayesindeki bir anlaşma çerçevesinde Mart 2023'te Suudi Arabistan ile uzlaşmaya varılmasına yol açan süreçte kilit bir figür olmasa da İran'ın Arap komşularıyla ilişkilerin geliştirilmesinde rol oynadı.

1964 yılında Tahran'ın doğusundaki Damgan şehrinde doğan Abdullahiyan, 1991 yılında Tahran Üniversitesi'nde Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden mezun oldu.

1997-2001 yılları arasında Irak'ta ve 2007-2010 yılları arasında ise Bahreyn'de görev yaptı.

2011'den bu yana Arap ve Afrika İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı olarak görev yaptı. Bu görevinde, Ali Ekber Salihi (Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın ikinci hükümetinde) ve Zarif (Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin ilk hükümetinde) gibi iki farklı bakanla çalıştı.

Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri) Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri)

Ancak 2016 yılında Zarif onu görevden aldı. Bu hareket muhafazakârlar tarafından, Ruhani ve bakanına yönelik büyük eleştiriler yapılmasına neden oldu.

ISNA'ya göre daha sonra Umman Büyükelçiliği görevini reddetti ve 2021 yılında Dışişleri Bakanlığı'na gelmeden önce, Meclis Başkanı'nın uluslararası işlerden sorumlu özel yardımcısı olarak çalışmaya başladı.

Emir Abdullahiyan, uluslararası yaptırımların kaldırılması karşılığında Tahran'ın nükleer faaliyetlerini kısıtlayan 2015 anlaşmasının çökmesinin ardından, Washington'un 2018'de eski Başkan Donald Trump tarafından anlaşmadan çekilmesi sonrasında, İran'ın nükleer programına ilişkin müzakerelerin yeniden başlatılması çabalarına dahil oldu.